Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

KTK' da öngörülen 2 yıllık zamanaşımı

Yanıt
Old 27-01-2007, 15:23   #1
dilekgulsen

 
Varsayılan KTK' da öngörülen 2 yıllık zamanaşımı

sevgili meslektaşlarım benim sorum karayollları trafik kanunu 109' da öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin işleten tarafından, ölen sürücünün mirasçılarına karşı açılan maddi tazminat davalarında uygulanmasının mümkün olup olmadığı.....olayımızda bir firmanın şoförü krndi kusuru ile bir kaza sonucu vefat etmiştir. söz konusu firma ise bu kaza dolayısıyla uğradığı maddi zararların tazmini için şoförün mirasçılarına maddiş tazminat davası ikame etmiştir. söz konusu kaza 22.10.2005 tarihinde gerçekleşmiş, dava ise 20.11.2006 tarihinde açılmıştır..davalılar vekili haksız fillerde zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğundan bahisle zamanaşımı itirazında bulunmuşlardır..benim sorum bu davada KTK ' da öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanamayacağı...herkese teşekkürler, iyi çalışmalar....
Old 27-01-2007, 20:19   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan


Karayolları Trafik K.nun 109/1 maddesine göre " Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin davalarda zamanaşımı süresi iki yıldır. Hatta 109/4 maddeye göre de tazminat yükümlülerinin birbirine rücu hakları da iki yıllık zamanaşımı süresine bağlanmış bu konuda bir istisna öngörülmemiştir.Zaten iki yıllık süre BK.60.maddesindeki bir yıllık sürenin istisnasıdır.

Somut olay da motorlu araç kazasından doğan maddi tazminat istendiğine göre bir yıllık değil iki yıllık zamanaşımı süresi uygulanır. Diye düşünüyorum.

Saygılarımla.
Old 01-02-2007, 15:08   #3
av.buğra

 
Varsayılan

Yukarıda bahis edilen zaman aşımı sizinde sorunuzdaki gibi Maddi Zararlara ilişkin davalardaki zamanaşımıdır. Kanunda Manevi Tazminatta 1 yıllık zamanaşımı Öngörülmektedir. selamlar.
Old 01-02-2007, 16:47   #4
Av.Duran Küçüköner

 
Varsayılan

HD 17, E: 2004/004119, K: 2004/006248, Tarih: 17.05.2004
[*]TAZMİNAT DAVASI[*]TRAFİK KAZASI[*]ZAMANAŞIMI

Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Ancak alacaklının icra takibine geçmesi; mahkeme veya hakemde dava açması veya açılan davaya karşı defi de bulunması veya iflas masasından hakkını talep etmesi halinde zamanaşımı kesilir.

(818 s. BK. m. 133) (2918 s. Trafik K. m. 109)

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkiline ait 06 ... 93 plaka sayılı araca, davalı S. Seyahat Kooperatifince işletilen davalı Osman´a ait olup diğer davalı Ergun´un sevk ve idaresindeki 45 .. 141 plakalı otobüsle çarparak trafik kazasına neden olduklarını, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde haksız olarak itiraz ettiklerini iddia ederek 309.249.200. TL. tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.

Davalılar vekili; kazanın 8.2.1997 tarihinde meydana gelip yasanın öngördüğü 2 yıllık sürenin geçtiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu uyarınca davanın kısmen kabulü ile 276.658.200.TL tazminatın olay tarihi olan 8.2.1997 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.

Dava, trafik kazasından doğan tazminat istemine ilişkindir. Karayolları Trafik Kanununun 109. maddesinde motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrayacağını, BK.nun 133. maddesinde zamanaşımı alacaklının icra takibine geçmesi, mahkeme veya hakemde dava açması veya açılan davaya karşı def´ide bulunması veya iflas masasından hakkını talep etmesi halinde kesileceği belirtilmiştir. Somut olayda trafik kazası 8.2.1997 tarihinde meydana gelmiş olup, davacı 1.9.1997 tarihinde icra takibinde bulunmakla zamanaşımı kesilmiş olur. Tazminat davası, 28.5.1999 tarihinde açılmış olup icra takip tarihine göre iki yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmıştır.

Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalıların yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün (ONANMASINA), harcın temyiz isteyenlerden alınmasına 17.5.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

HD 11, E: 2004/004574, K: 2005/001251, Tarih: 15.02.2005
[*]TRAFİK KAZASI[*]ZAMANAŞIMI[*]TAZMİNAT

2918 sayılı KTK.´nun 109 ncu maddesine göre, bu kanun kapsamında her türlü tazminat istemleri için 2 yıllık zamanaşımı öngörülmüş olup, bu süre kaza tarihinden itibaren işlemeye başlar. Öte yandan, BK.nun 133 ncü maddesi kapsamında bir alacağın faizi de asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olup, asıl alacağa ilişkin davanın açılması, faiz alacağının zamanaşımını etkilememektedir.

(2918 s. Trafik K. m. 109) (818 s. BK. m. 133)

Taraflar arasında görülen davada Kadıköy Asliye 4. Hukuk Mahkemesi´nce verilen 04.12.2003 tarih ve 2003/896-2003/1782 sayılı kararın Yargıtay´ca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan sigorta şirketi vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ramazan Özcan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, davalıların malik-sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları aracın, müvekkilinin aracına çarpması sonucu oluşan zararın tazmini için açılan davada, istenilmeyen 500.775.000.TL faiz bedelinin bulunduğunu ileri sürerek, bu meblağın faiziyle davalılardan tahsiline talep ve dava etmiştir.

Davalı sigorta vekili, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini istemiştir.

Diğer davalı, davaya yanıt vermemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, dava tarihinden geriye doğru son bir yıl için hesaplanan 260.280.000.TL faiz alacağının davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili ve davalılardan sigorta vekili temyiz etmişlerdir.

1- Dava, 2918 sayılı KTK. kapsamında, trafik kazası nedeniyle açılan ve sonuçlanan tazminat davasında unutulan, anılan tazminatın temerrüt faizi istemine ilişkindir.

2918 sayılı KTK.´nun 109 ncu maddesine göre, bu kanun kapsamında her türlü tazminat istemleri için 2 yıllık zamanaşımı öngörülmüş olup, bu süre kaza tarihinden itibaren işlemeye başlar. Öte yandan, BK.nun 133 ncü maddesi kapsamında bir alacağın faizi de asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olup, asıl alacağa ilişkin davanın açılması, faiz alacağının zamanaşımını etkilememektedir.

Somut olayda, tazminatı doğuran kaza 07.12.2000´de olmuş ve tazminat alacağının faizine ilişkin bu dava 14.05.2003 tarihinde açılmıştır. Buna göre, asıl alacağa bağlı olarak faiz alacağı zamanaşımına uğramış olup, temyiz eden davalı sigorta açısından bu yöndeki itirazının kabulüne karar verilerek, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

2- Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin tüm ve davalı sigorta vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda, (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı sigorta vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın, davalı sigorta yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle de davacı vekilinin tüm ve davalı sigorta vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine YER OLMADIĞINA, temyiz harcı peşin alındığından davacıdan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 15.02.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

HD 11, E: 2003/013227, K: 2004/007147, Tarih: 28.06.2004
[*]TRAFİK KAZASI[*]CEZA ZAMANAŞIMI[*]ZAMANAŞIMI SÜRESİNİN BAŞLANGICI[*]MADDİ VE MANEVİ ZARARIN TAZMİNİ[*]TRAFİK SİGORTASI[*]İHBAR SÜRESİ

Dava, davacıların içinde bulunduğu araçla davalı sigorta şirketine trafik sigortası ile sigortalı aracın çarpışması sonucu uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, TCK´na göre, davalı sigorta şirketi yönünden ceza davası olmamasına göre, ceza zamanaşımının uygulanamayacağı gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. 2918 sayılı yasanın, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğmuş olması ve Ceza Kanunun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağına dair hükmü uyarınca davalı trafik sigortacısı hakkında ceza zamanaşımının uygulanması gerekir. Ayrıca, tedavi ve diğer trafik sigortası kapsamına giren zararların sigortacıya bildirilmesinden itibaren 8 iş günü içinde ödeme zorunluluğu getirildiğine göre, zamanaşımı süresinin sigortacıya yapılması gerekli ihbar tarihinden itibaren başlatılması gerekir.

(2918 s. Trafik K. m. 98/1, 99/1, 109/2) (765 s. TCK. m. 459, 465)

Taraflar arasında görülen davada Kadıköy Asliye 3 Ticaret Mahkemesi´nce verilen 13.6.2003 tarih ve 2002/1334-2003/626 sayılı kararın Yargıtay´ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkillerinin içinde bulunduğu araçla, davalıların malik, sürücü ve trafik sigortacısı olduğu aracın çarpışmaları sonucu, müvekkillerinin yaralandığını, davadan önce Toprak sigortanın sigorta poliçesinden ödeme yapılmasına rağmen eksik ödeme yapıldığını, müvekkili Makbule´nin sağ omzunun sakat kaldığını, ileri sürerek, 2.420.000.000.TL.bakiye poliçe tazminatının davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacı Makbule´ye verilmesine, ev işlerinin yapılması için hizmetçiye ödenen 1.000.000.000.TL. ile taksi ve muayene ücreti için 1.000.000.000.TL.davalılar Desi A.Ş. ve Ümit Koşar´dan faizi ile tahsiliyle davacı Makbule´ye verilmesine, yine Makbule için 3.000.000.000.TL., Ahmet ve Alper için 1.000.000.000.TL.´şer TL. manevi tazminatın davalılar Desi A.Ş. ve Ümit Koşar´dan faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Toprak Sigorta Şirketi vekili, KTK.109. madde hükmü uyarınca iki yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.

Diğer davalılar, davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından davalı Toprak Sigorta yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, davalılar Desi A.Ş. ve Ümit Koşar yönünden açılan manevi tazminat davasının Asliye Hukuk Mah. de görülmesi gerektiğinden dosyanın TTK.4, 5 ve 12. maddeleri uyarınca davanın tefriki ile dosyanın Kadıköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir.

Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.

Dava, davacıların içinde bulunduğu araçla davalı sigorta şirketine trafik sigortası ile sigortalı aracın çarpışması sonucu uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, TCK.nun 465. ve 459. maddeleri kapsamına göre, davalı sigorta şirketi yönünden ceza davası olmamasına göre, ceza zamanaşımının uygulanamayacağı gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. 2918 sayılı KTK.nun 8.kısım 5. bölüm ´ Ortak Hükümler´ başlığı altında yer alan 109/2. maddesindeki davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğmuş olması ve Ceza Kanunun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağına dair hükmü uyarınca davalı trafik sigortacısı hakkında ceza zamanaşımının uygulanması gerekir. Ayrıca, KTK.nun 98/1. ve 99/1. maddeleri ise tedavi ve diğer trafik sigortası kapsamına giren zararların sigortacıya bildirilmesinden itibaren 8 iş günü içinde ödeme zorunluluğu getirildiğine göre, zamanaşımı süresinin sigortacıya yapılması gerekli ihbar tarihinden itibaren başlatılması gerekir. Bu itibarla, 20.11.2000 olay tarihine göre 3.12.2002 dava tarihinde dahi davalı sigorta şirketi yönünden açılan davanın zamanaşımına uğramadığı, dolayısıyla, davanın süresinde açıldığının kabulü ile işin esasına girilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 28.6.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


HD 11, E: 2003/008275, K: 2004/002816, Tarih: 22.03.2004
[*]RÜCUAN TAZMİNAT DAVASI[*]KASKO SİGORTASI[*]ZAMANAŞIMI

Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.


(6762 s. TTK. m. 1301) (2918 s. Trafik K. m. 109)

Taraflar arasında görülen davada Sivas 1.Sulh Hukuk Mahkemesi´nce verilen 31.03.2003 tarih ve 2001/940 - 2003/287 sayılı kararın Yargıtay´ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekilinin, TTK.nun 1301 nci maddesi uyarınca açtığı rücuan tazminat davası sonucunda, mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair kararını, davacı vekili temyiz etmiştir.

1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Dava, kasko rücu davasıdır. Davalı Belediye Başkanlığı süresinde zaman aşımı def´inde bulunmuş, mahkemece dava tarihi ile icra takip tarihi arasında KTK.nun 109 ncu maddesinde düzenlenen 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamakla birlikte, davalı İdris A tarafından zamanaşımı def´inde bulunmaması nedeniyle bu davalı hakkında işin esasına girilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22.03.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



HD 11, E: 2002/012335, K: 2002/004736, Tarih: 12.05.2003
[*]TRAFİK KAZASI[*]TAZMİNAT DAVASI[*]EK DAVA[*]ZAMANAŞIMI

Trafik kazası sonucu açılmış olan tazminat davasında, dava konusu kazanın 05.12.1997´de meydana geldiği, ek davanın ise 27.06.2001´de açıldığı bu nedenle 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra dava açıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, Karayolları Trafik Kanununa göre, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğmuş olması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağına dair hükmü uyarınca davalı sigorta şirketi yönünden de uzatılmış ceza zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğinden işin esasına girilmesi gerekir.

(2918 s. Trafik K. m. 109)

Taraflar arasında görülen davada Konya Asliye 2.Hukuk Mahkemesi´nce verilen 12.07.2002 tarih ve 2001/591 - 2002/83 sayılı kararın Yargıtay´ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Dilek Çakıroğlu tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, davalıların malik ve trafik sigortacısı oldukları aracın müvekkilinin kullandığı motorsiklete çarparak müvekkilinin murisinin ölümüne sebebiyet verdiğini, Konya 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/695 Esas sayılı dosyasında açtıkları davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuklarını ileri sürerek bakiye 1.848.782.750 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalılardan tahsilini istemiş, 12.02.2002 tarihli celsede Ali Çınar hakkındaki davadan vazgeçtiğini, davalı sigorta şirketinden 1.000.000.000 TL tahsil ettikleri için kalan poliçe limiti olan 500.000.000 TL.nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı Sigorta vekili, davanın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Diğer davalıya tebligat yapılamamıştır.

Mahkemece toplanan delillere göre, dava konusu kazanın 05.12.1997´de meydana geldiği, ek davanın ise 27.06.2001´de açıldığı bu nedenle 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra dava açıldığından davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Mahkemece, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin ek davanın 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu´nun 8.kısım 5.bölüm "ortak hükümler" başlığı altında yer alan 109/2 nci maddesindeki davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğmuş olması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağına dair hükmü uyarınca davalı sigorta şirketi yönünden de uzatılmış ceza zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğinden işin esasına girilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.05.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 01-02-2007, 20:02   #5
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan Manevi tazminatta zamanaşımı

Alıntı:
av.buğra
Yukarıda bahis edilen zaman aşımı sizinde sorunuzdaki gibi Maddi Zararlara ilişkin davalardaki zamanaşımıdır. Kanunda Manevi Tazminatta 1 yıllık zamanaşımı Öngörülmektedir. selamlar.

K.Y.Trafik K. 109 maddesinde maddi-manevi tazminat yönünden ayırım yapmadan 2. yıllık zamanaşımı süresi öngörmüştür. Suç teşkil eden eylemde
daha uzun olan ceza zamanaşımı uygulanır. Trafik olaylarında hiçbir zaman 1 yıllık zamanaşımı süresi uygulanmaz.
Bu konuda dikkati çekmek istedim.

Saygılarımla.


"Dava, trafik kazası sonucu desteğini kaybeden davacının maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir. Olay 28.6.1995 günü gerçekleşmiş, dava 9.11.1999 günü açılmıştır. Olayda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 109. maddesinde belirtilen iki yıllık olağan zamanaşımı süresi dolmuş ise de davaya konu olayın suç teşkil etmesi nedeniyle BK.nun 60. maddesinde açıkça düzenlenen hüküm karşısında dava uzamış ( ceza ) zamanaşımına tabidir. Davada uzamış ( ceza ) zamanaşımı 28.6.1995 tarihinde başlamış olup süresi 5 yıldır. Olay 28.6.1995 günü gerçekleşip dava da 9.11.1999 günü açıldığına göre davanın açılış tarihi itibariyle 5 yıllık zamanaşımı süresi geçmemiştir. Bu durumda mahkemece tazminat kapsamının belirlenerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken davanın zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. " ( 4.HD. 22.04.2003 T. 2003/13 E. 2003/5085 K.)
Old 18-06-2007, 15:18   #6
av.buğra

 
İnceleme

Zamanaşımı (Madde 109)


1-KTK kapsamında zamanaşımı;
a-Mala gelen zararlarda; zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten iki yıl ve her halükarda kaza tarihinde itibaren 10 sene,
b-Kişiye gelen zararlarda;
Maddi zararlar; zarar gören, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten iki yıl ve her halükarda kaza tarihinde itibaren 10 sene,
Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüşse; ceza kanununda ceza için öngörülen zamanaşımı süresi uygulanır. Burada sürücü veya işleten ayırımı yapılmamıştır. Uzatılmış zamanaşımının uygulanması için sürücünün mahkum olması şartı aranmaz.
c-Manevi tazminatta zamanaşımı; KTK 90. maddesinde manevi tazminatta B.K.’nun haksız fiile ilişkin hükümlerinin uygulanması hüküm altına alınmış olup, buna göre; B.K. 60. maddesine göre 1 yıllık zamanaşımı süresi öngörülse de, Yargıtayın bir kararında “dava cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bur zamanaşımı süresi öngörmüşse bu süre manevi tazminat açısından da uygulanır”
2-KTK kapsamına girmeyen haksız fiillerde zamanaşımı;
B.K. 60. maddesine göre zamanaşımı, zarar görenin zararı ve faili öğrenmesinden itibaren 1 yıl ve her halükarda 10 yıldır. Ancak eylem suç ise ve ceza kanununda daha uzun bir süre öngörülmüşse, zamanaşımı süresi ceza kanununda fiil için belirtilen zamanaşımı süresidir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yıllık ücretli iznin kullandırıldığının ispatı hk Almıla Meslektaşların Soruları 1 23-01-2007 18:27
4000 Yıllık Yasa... Siz ne dersiniz ? ömer adaleti Ceza Hukuku Çalışma Grubu 2 14-01-2007 13:39
Baro Yıllık Aidatı 200 000 000 TL. Oldu. Av.Habibe YILMAZ KAYAR Adliye Duvarı 0 24-01-2003 23:42
Lütfen Yardım....10 Yıllık K İ R A Mustafa Cengiz Hukuk Soruları Arşivi 1 17-02-2002 02:13


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05983496 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.