Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kayyım Soybağının Reddi Davası Açabilir Mi?

Yanıt
Old 09-07-2009, 14:51   #1
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan Kayyım Soybağının Reddi Davası Açabilir Mi?

Merhaba

Bir süredir meslektaşlarla tartıştığımız bir konuda görüşleriniza ihtiyacımız var:

Olay:

Evli bir kadınla ,evlilik dışı bir ilişki kuran erkek bir süre sonra kadının gebe olduğunu öğrenir.Fakat bu sırada tutuklanır ve 5 yıl cezaevinde kalır.

Kadın çocuğu bu sırada dünyaya getirir ve yasa gereği doğan çocuk,halen evli olduğu eşin üzerine kaydedilir.

Çocuk özürlüdür ve kurum bakımına bırakılır.

Biyolojik baba cezaevinden çıktıktan sonra olanları öğrenir ve özürlü çocuğun koruyucu ailesi olur.

Nüfusta kayıtlı baba,ortalıkta yoktur.

Anne soybağının reddi davası ile uğraşmak istememektedir.

Biyolojik baba,çocuğu ile soybağı ilişkisi kurmak
istemektedir.

Biyolojik baba baro adli yardım servisine başvurur ve barodan çocuğa kayyım atanması için bir avukat atanır.Avukata "ihbar eden" sıfatı ile mahkemeye başvurması istenir.Kayyım atanması talebi kabul görecek olur ise atanan kayyımın,soybağının reddi davasını çocuk adına açması istenir.

SORU VE SORUN:
Yasada soybağının reddi için dava açabilecek kişiler TMK da sınırlı sayıda belirlenmiştir.

Alıntı:
I. Dava hakkı

MADDE 286.- Koca, soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilir. Bu dava ana ve çocuğa karşı açılır.

Çocuk da dava hakkına sahiptir. Bu dava ana ve kocaya karşı açılır.


Kayyım ,çocuk adına ve "çocuğun menfaati "ileri sürerek , soybağının reddi davası açabilir mi?
Old 09-07-2009, 15:21   #2
NurTuna

 
Mesaj

Evet, çocuğun böyle bir davada Kayyımla temsili gerekecek.
Ancak biyolojik babanın da bu davayı açabileceği, nüfusta kayıtlı baba gaip ise gaipliğine karar verilerek onun diğer mirasçıları tarafından da bu davanın açılabileceği kanısındayım.
Kayyım da çocuğun menfaatleri açısından bu davayı açıp takip edebilecektir. Kayyım nasıl açılmış davasında çocuğu temsil ediyor menfaatlerini koruyor ise, bu yorumla, çocuğun daha menfaatine olacak bir davayı da açabilmelidir.
Old 09-07-2009, 15:34   #3
nephilis

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Habibe YILMAZ KAYAR
Kayyım ,çocuk adına ve "çocuğun menfaati "ileri sürerek , soybağının reddi davası açabilir mi?

Sayın Av.Habibe YILMAZ KAYAR,
Burada gözönünde bulundurulması gereken madde TMK 286 yanında, TMK 291/2 maddesidir diye düşünüyorum. "Diğer ilgililerin dava hakkı" başlıklı bu maddeye göre;
TMK 291/2:
"..
Ergin olmayan çocuğa atanacak kayyım, atama kararının kendisine tebliğinden başlayarak bir yıl, her hâlde doğumdan başlayarak beş yıl içinde soybağının reddi davasını açar.
.."
Fakat Kayyım'ın bu davayı açabilmesi için;
- Dava açma süresinden önce kocanın ölmesi yahut
- Dava açma süresinden önce kocanın gaipliğine karar verimesi yahut
- Dava açma süresinden önce kocanın sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmiş olması gerekir.

Hatta yukarıdaki şartlar var ise bu davayı kayyımın yanında genetik baba(=baba olduğunu iddia eden kişi) dahi açabilir.

Saygılarımla..
Old 09-07-2009, 15:51   #4
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Soybağının reddi davalarında çocuğun kayyımla temsil edilmesi konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.

İhtilaf;
"-Nüfusta kayıtlı baba yaşıyor ve hakkında da gaiplik kararı verilmemiştir.

2-Kayıtlı baba ve anne dava hakkını kullanmıyor ise,annenin ve babanın talebi olmaksızın dışarıdan birinin "ihbar eden sıfatı" ile kayyım atanmasını isteyip istemeyeceği ve ,

3-Eğer kayyım atanacak ise anne ve kayıtlı babanın rızası ve talebi olmaksızın ,soybağının reddi davasını açıp açamayacağıdır.

Eğer yanıtımız evet açabilir olacak olur ise,bu durumda herhagi bir erkek,evli olan bir kadından çocuğu olduğunu iddia ederek kayyım atanması için "ihbarda" bulunabilir ve böylece pek çok soybağı ilişkisi tartışmaya açılabilir.

Diğer yandan bir tehlike de eğer kayyım tayini sonrasında soybağının reddi davası açılmaz veya dava reddedilir ise,çocuk için kayyım atanmasından sonra işleyen hak düşürücü sürenin bir daha olanaklı olmayabileceğidir.

Devam edelim....
Old 09-07-2009, 16:15   #5
nephilis

 
Varsayılan

TMK daki konuyla ilgili kanun maddelerini okuduğumda 3 nolu iletimde yazdığım sonucu çıkardım. Türk Medeni Kanunu şerhinde Yargıtay 2.HD üyesi sayın Gençcan'da aynı yönde görüş belirtmiş.
Fakat aynı dairede tetkik hakimi olarak görev yapan Mustafa Şimşek "Aile mah. görevine giren davalar" adlı eserinde TMK 289/2 gereğince çocuk ergin olduğu tarihten itibaren 1 yıl içerisinde, eğer ergin değil ve kayyım atandıysa kayyım'ın atama kararının kendisine tebliğinden başlayarak bir yıl içerisinde dava açabileceğini belirtmiş.Burada sanki 291.maddede ki şartların aranmadığı gibi bir anlam çıkardım. Yani çocuk kendisine kayyım atanmak suretiyle ve atanan kayyım aracılığıyla TMK 289/2 maddesi hükmünün kendisine verdiği hakka dayanarak her halükarda TMK 291. maddede aranan şartlar olmadan da dava açabilir gibi yorumladım..

Saygılarımla..
Old 09-07-2009, 16:30   #6
NurTuna

 
Mesaj

Bahse konu küçük çocuğun bakıma muhtaç ve istismara açık durumda olduğunu düşünerek, acizane bazı Kanun maddeleri ekledim. Anladığım kadarı ile bu durumdaki bir çocuk için re'sen Kayyım tayini vesayet makamınca yapılacak ve Kayyım da çocuğun daha üstün menfaatleri gereği sözkonusu davayı açabilecektir. Bu durumda çocuğun özel hali nedeni ile bu işlemler yapıldığından öyle her isteyenin ulaşabileceği bir yol olarak görmüyorum.

ÇOCUK KORUMA KANUNU

Kanun Numarası : 5395
Kabul Tarihi : 3/7/2005
Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 15/7/2005 Sayı : 25876
Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 44 Sayfa:

Amaç
Madde 1- (1) Bu Kanunun amacı, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usûl ve esasları düzenlemektir.
.........
Tanımlar
Madde 3- (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile, onsekiz yaşını doldurmamış kişiyi; bu kapsamda,
1. Korunma ihtiyacı olan çocuk: Bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimi ile kişisel güvenliği tehlikede olan, ihmal veya istismar edilen ya da suç mağduru çocuğu,
..........
Koruyucu ve destekleyici tedbir kararı alınması
Madde 7- (1) Çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı; çocuğun anası, babası, vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimse, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu ve Cumhuriyet savcısının istemi üzerine veya re'sen çocuk hâkimi tarafından alınabilir.
(2) Tedbir kararı verilmeden önce çocuk hakkında sosyal inceleme yaptırılabilir.
(3) Tedbirin türü kararda gösterilir. Bir veya birden fazla tedbire karar verilebilir.
(4) Hâkim, hakkında koruyucu ve destekleyici tedbire karar verdiği çocuğun denetim altına alınmasına da karar verebilir.
(5) Hâkim, çocuğun gelişimini göz önünde bulundurarak koruyucu ve destekleyici tedbirin kaldırılmasına veya değiştirilmesine karar verebilir. Bu karar acele hâllerde, çocuğun bulunduğu yer hâkimi tarafından da verilebilir. Ancak bu durumda karar, önceki kararı alan hâkim veya mahkemeye bildirilir.
(6) Tedbirin uygulanması, onsekiz yaşın doldurulmasıyla kendiliğinden sona erer. Ancak hâkim, eğitim ve öğrenimine devam edebilmesi için ve rızası alınmak suretiyle tedbirin uygulanmasına belli bir süre daha devam edilmesine karar verebilir.
(7) Mahkeme, korunma ihtiyacı olan çocuk hakkında, koruyucu ve destekleyici tedbir kararının yanında 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre velayet, vesayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında da karar vermeye yetkilidir.

 
 
 
T.MEDENİ KANUNU

A. Tanıma
I. Koşulları ve şekli
Madde 295- Tanıma, babanın, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmî senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla olur.
Tanıma beyanında bulunan kimse küçük veya kısıtlı ise, veli veya vasisinin de rızası gereklidir.
Başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamaz.


(Bu nedenle bu bağ buradaki çocuk için de geçersiz kılınmadan biyolojik babası tarafından tanınamayacak olduğundan bu hükümle de kayyım tayini ve Kayyımın açacağı dava ile bu işlerin yapılabileceğini düşünüyorum.)
...........
A. Kayyımlığı gerektiren hâller

I. Temsil

Madde 426- Vesayet makamı, aşağıda yazılı olan veya kanunda gösterilen diğer hâllerde ilgilisinin isteği üzerine veya re'sen temsil kayyımı atar:

1. Ergin bir kişi, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri bir sebeple ivedi bir işini kendisi görebilecek veya bir temsilci atayabilecek durumda değilse,

2. Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa,

3. Yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel varsa.


Saygılarımla.
Old 09-07-2009, 21:55   #7
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Habibe YILMAZ KAYAR
Merhaba

Bir süredir meslektaşlarla tartıştığımız bir konuda görüşleriniza ihtiyacımız var:

Olay:

Evli bir kadınla ,evlilik dışı bir ilişki kuran erkek bir süre sonra kadının gebe olduğunu öğrenir.Fakat bu sırada tutuklanır ve 5 yıl cezaevinde kalır.

Kadın çocuğu bu sırada dünyaya getirir ve yasa gereği doğan çocuk,halen evli olduğu eşin üzerine kaydedilir.

Çocuk özürlüdür ve kurum bakımına bırakılır.

Biyolojik baba cezaevinden çıktıktan sonra olanları öğrenir ve özürlü çocuğun koruyucu ailesi olur.

Nüfusta kayıtlı baba,ortalıkta yoktur.

Anne soybağının reddi davası ile uğraşmak istememektedir.

Biyolojik baba,çocuğu ile soybağı ilişkisi kurmak
istemektedir.

Biyolojik baba baro adli yardım servisine başvurur ve barodan çocuğa kayyım atanması için bir avukat atanır.Avukata "ihbar eden" sıfatı ile mahkemeye başvurması istenir.Kayyım atanması talebi kabul görecek olur ise atanan kayyımın,soybağının reddi davasını çocuk adına açması istenir.

SORU VE SORUN:
Yasada soybağının reddi için dava açabilecek kişiler TMK da sınırlı sayıda belirlenmiştir.




Kayyım ,çocuk adına ve "çocuğun menfaati "ileri sürerek , soybağının reddi davası açabilir mi?

291. maddeye göre kayyımın atanmak suretiyle çocuk adına dava açılmasının temeli, çocuk ile anne baba arasında yarar çatışmasının bulunması ve çocuğun kişiye sıkı sıkıya bağlı hakkını ayırt etme gücüne sahip olmadığında tek başına kullanamamasıdır. Dolayısıyla 291. madde, aslında 426. maddede kayyım atanmasını gerektiren nedenlerden yarar çatışmasının söz konusu olduğu münferit hallerden birine örnek oluşturmaktadır. Kayyımın nasıl atanacağı da kayyımlıkla ilgili hükümler aracılığıyla çözümlenir. 426. maddeye göre vesayet makamı, kayyım atanmasını gerektiren bir neden olduğunda kendiliğinden veya ilgililerden birinin istemi üzerine kayyım atar. İlgililer ise somut olayda kayyım atanarak dava açılmasında kişisel menfaati olan herkesi ifade ettiğinden soybağının reddinde genetik baba olduğunu iddia eden kişi ilgili sıfatına sahiptir. Ayrıca vesayet makamı kendiliğinden de kayyım atayabilir. Ancak soybağının reddinde öğretide genellikle kabul edilen görüşe göre (Mustafa Alper Gümüş, Türk Medeni Hukukunda Kayyımlık, s. 147-148; Hegnauer, s. 39, Schwenzer, Art. 256 N 4 s. 1346, Schnyder/Murer, Art. 256 N 73 s. 176, Bilge Öztan, Aile Hukuku, s. 531, Rona Serozan, Çocuk Hukuku, s. 189) vesayet makamı, soybağının reddi konusunda bir ihbar aldığında veya istemde bulunulduğunda öncelikle bu davanın açılmasının çocuğun yararına olup olmadığını araştırmalı, çocuğun yararına olacaksa kayyım atanmasına karar vermeli, olmayacaksa kayyım atamamalıdır. Çocuğun genetik babası belli ise çocuğun genetik babaya bağlanabilmesi için halen mevcut soybağının kaldırılması çocuğun yararına uygun olur, ancak çocuğun genetik babası belli değilse, yani baba olduğunu ileri süren biri yoksa veya yasal babanın babalığı konusunda hiçbir kuşku olmadan böyle bir istem ileri sürülüyorsa soybağının reddi davasının görülmesi çocuğun yararına uygun değildir.
Bunlar dışında belirtilmelidir ki kayyımın dava açmaması veya açılan davanın esastan değil usulden reddedilmesi çocuğun dava hakkını etkilememelidir.
Old 25-07-2011, 14:31   #8
muratozsa

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan nephilis
Sayın Av.Habibe YILMAZ KAYAR,
Burada gözönünde bulundurulması gereken madde TMK 286 yanında, TMK 291/2 maddesidir diye düşünüyorum. "Diğer ilgililerin dava hakkı" başlıklı bu maddeye göre;
TMK 291/2:
"..
Ergin olmayan çocuğa atanacak kayyım, atama kararının kendisine tebliğinden başlayarak bir yıl, her hâlde doğumdan başlayarak beş yıl içinde soybağının reddi davasını açar.
.."
Fakat Kayyım'ın bu davayı açabilmesi için;
- Dava açma süresinden önce kocanın ölmesi yahut
- Dava açma süresinden önce kocanın gaipliğine karar verimesi yahut
- Dava açma süresinden önce kocanın sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmiş olması gerekir.

Hatta yukarıdaki şartlar var ise bu davayı kayyımın yanında genetik baba(=baba olduğunu iddia eden kişi) dahi açabilir.

Saygılarımla..

Benim burada takıldığım bir nokta var.

Medeni Kanun'un 291/2.maddesinde "Ergin olmayan çocuğa atanacak kayyım, atama kararının kendisine tebliğinden başlayarak bir yıl, her halde doğumdan başlayarak beş yıl içinde soybağının reddi davasını açar." denilmektedir.

Yani bana göre burada kayyumun davayı açabilmesi için M.K. 291/1 de sayılan şartların oluşması gerekmemektedir. Aksi yönde bir düşünce, nüfusta baba olarak gözüken kişinin soybağının reddi davasını açmayı kabul etmemesi halinde, çocuğun ergin oluncaya kadar bu davayı açamamasına yol açacaktır ki bu durum, çocuğun haklarını korumak değil, çocuğa daha fazla zarar vermek anlamına gelecektir. Acaba yanlış mı düşünüyorum?
Old 26-03-2013, 14:22   #9
av alev pekün

 
Mahçup soybagının reddi davası

Bende adli yardımdan aldığım dosyada önce çocuğa kayyım atanmasını istedim
atandı.bu dosyada anne nıkahlı eşle hıç ilişkiye girmediğini daha sonra bır başkası ile beraber olup ondan çocuk sahıbı oldugunu bu arada eşininde isteği ile hamileliğinin başında boşandığını çocuk doğduktan bır süre sonra beraber olduğu kişi ileevlendiğini bu nedenle 9 yaşında ki çocuğun kendi çocuğu olarak nufusa kaydını ıstedi bızde evela kayyum ataması yaptık sonra babalık davası açtık.
neticelenmesini beklemek zorundamıyım nesebın reddi davasını kayyum açtığı taktırde davalı annemı yoksa bıyolojik babamı olucak
Bana bu konuda meslektaşlarımın yardımcı olmasını rıca ediyorum.
saygı ve teşekkürlerimle
av.alev pekün
Old 26-03-2013, 17:08   #10
muratozsa

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,

Biraz karışık anlatmışınız ama, eğer yanlış anlamadıysam tersten başlamışsınız işe.

Zira öncelikle "soybağının reddi" davasının kayyum tarafından anne ve nüfusta baba olarak görünen kişiye karşı açılması gerekiyor.

Sonrasında ise yine kayyum tarafından, gerçek babaya karşı babalık davası açılması gerekiyor.
Old 26-03-2013, 17:28   #11
Ferhat07

 
Varsayılan

Annenin kanuni mümessil olarak mağduru temsil etmesi ve sanık durumunda olması nedeniyle belirlenen çıkar çatışması dolayısıyla MK.nun 403. maddesi yoluyla aynı yasanın 426. maddesi uyarınca mağdurun bu davada temsili yönünde Sulh Hukuk Mahkemesince özel kayyım atanması sağlanır,bu kayyım aynı kanunun 462. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesinden husumet izni aldıktan sonra dava açar. Bu konuda savcıya ihbar da gerekmektedir.
Old 26-03-2013, 17:32   #12
Ferhat07

 
Varsayılan süre

Nesep davası hak düşürücü süreye tabidir. öğrenme tarihinden itibaren 1 yıl ve her halukarda çocuğun doğumundan itibaren 5 yıl içinde açılmalıdır. Aksi takdirde dava açma hakkı kalmaz. Fakat bu konuda haklı ve geçerli bir mazeret sunulduğu takdirde hak düşürücü süreden sonra da dava açılabileceğine dair Yargıtay karaları mevcuttur. Eğer bu da mümkün değilse; çocuk kendisi 18 yaşını ikmal edince dava açabilecektir.
Old 26-03-2013, 17:40   #13
Ferhat07

 
Varsayılan Cezai boyutu

Nesep davaları aynı zamanda TCK kapsamında suç teşkil eden fiilleri de içinde barındırmaktadır. TCK m. 231 çocuğun soybağını değiştirme suçu olabileceği gibi TCK m. 206 remi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçu da çoğunlukla karşılaşılan suçlardır. Yargıtay bir kararında eylemin m. 231 değil m. 204 resmi belgede sahtecilik olduğunu bu sebeple görevli mahkemenin ağır ceza olduğunu belirtmiştir.
Old 12-08-2016, 15:38   #14
Aycepol

 
Varsayılan

Merhabalar, tam da bu konuda bir başvuru aldım ve tereddüt yaşıyorum. Müvekkil adayı kadın ceza konusunda çekiniyor, tecrübesi olanlar paylaşabilirler mi? Evlilik devam ederken 3. kişiden çocuk sahibi olmuş; hala birlikteler, biyolojik baba çocuğu tanımak istiyor. Ancak soybağı henüz reddedilmiş değil. Ben çocuk için kayyum belirletip davayı kayyuma açtırmak istiyorum, anne-kayıtlı baba yönünden süreler aşılmış gibi. Kayyum talebini yapabilecekler konusunda yetersiz hissetim kendimi. Biyolojik baba ihbar eden olarak kayyum talep edebilir im?
Old 15-08-2016, 20:28   #15
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım ;

Velayet ve vesayet davalarında herkes ihbarda bulunabilir. Ancak biyolojik baba çocuğu tanıyacak kişi olduğundan kayyım olacak kişi başvurup kendisini kayyım adayı olarak gösterse daha iyi olur. Herhangibir kişi de ihbarda bulunabilir.
Old 24-01-2018, 22:04   #16
nahidelaw

 
Varsayılan

Sevgili meslektaslarim;
5 yaşındaki bir çocuk için soybaginin reddi davasını açmak istiyorum. Çocuğun annesi ve biyolojik babası davayı kabuk ediyor. Nüfusta kayıtlı babası henüz haberdar değil. Anneden vekâletname almadım henüz. Kendisi yurt dışında. Vekaletname için benden haber bekliyor. Menfaat çatışması olmasın diye henüz emin olamadığım için bilgi vermedim kendisine.
1)Ben kendisinden hiç vekaletname almadan, ihbar eden sıfatı ile Sulh hukuk mahkemesine başvurup kendimin soybaginin reddi davasında kayyum olarak atanmasını isteyebilir miyim?
2)Kayyum olarak atanmamin sadece o davayı açıp yürütmek dışında başka bir sorumluluğu bulunmakta mıdır?
Old 24-01-2018, 23:56   #17
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

1.) Küçükle yasal temsilcilerinin menfaatları arasında zıddiyet bulunduğundan küçüğe "temsil kayyımı" atanması için Sulh Hukuk Hakimliğine ihbarda bulunabilirsiniz. (TMK.m.426/2) .Bu başvuruda kendinizin kayyım olarak atanmanızı da önerebilirsiniz.

Hakim kayyım atamasında vasi atanmasına dair hükümleri uygulayacaktır. (m.431/1) Hakim atama yaparken öncelik;ekonomik ve sosyal şartları,fiziksel özellikleri,yerleşim yerlerinin yakınlığını,kişisel ilşkileri gözeterek seçimini yapar. 415 m. göre ilgililerin isteği dikkate alınır 414 m.göre küçüğün hısımlarına öncelik verilir. Hakim bu verilere göre sizi veya öncelikle hısımlardan birini "temsil kayyımı" olarak atayabilir.(Bana kalırsa, sizin küçükle hısımlık ilişkiniz bulunmadığından ana göreviniz vekalet görevinin yerine getirilmesi ile ilgli olmalıdır. Hakimin tayin edeceği bir başka kayyımdan vekalet alarak avukatlık görevinin yerine getirlmesi bana göre daha uygun olur.)

2.) Temsil kayyımının görev süresini vesayet makamı (sulh hukuk hakimi) tayin eder.(m.458/2) Bu süre genel olarak açılacak soybağının reddi davası ile sınırlıdır.Örneğin alınacak karar ileride açılacak babalık davasında kullanılamaz. 459 m. göre kayyım görevlendirdiği işi kendi bildiği gibi değil ,vesayet makamının talimatına uygun yerine getirmek zorundadır.Kayyım olarak atanmamın sorumluluğunun sadece o davayı açıp yürütmek ile sınırlı olduğunu söyleyebiliriz.
Old 03-02-2021, 20:12   #18
Adalet1903

 
Varsayılan

Merhaba Sayın Meslektaşlarım;

Müvekkilim eski eşiyle 2012 yılında ayrı yaşamaya başlamış ve 2012 Yılında açmış olduğu boşanma davası 31.05.2018 tarihinde kesinleşmiştir.

Müvekkilim 2018 ocak ayından itibaren şimdiki eşiyle yaşamaya başlamış ve 01.12.2018 tarihinde yeni eşinden olan çocukları iddet müddeti süresi içerisinde doğduğu için nüfusta çocuğunun babası olarak eski eşi görünmekte.

Müvekkilim çocuğunu soybağını reddi davasında temsil etmesi amacıyla sulh hukuk mahkemesinde kayyımlık davası açıyor ve çocuğuna bir yakını 06.03.2020 tarihinde kayyım olarak atanıyor.

Bu koşullar altında çocuğun gerçek babasının müvekkilimin şimdiki eşi olduğunu nasıl ispatlayarak , nüfus kaydının düzeltilmesi sağlayabiliriz ?

değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim , saygılarımızla .

kayyım tarafından soybağını reddi davası açacaksak davalı olarak kimleri göstermemiz gerekiyor ? müvekkilimin eski eşi yurdışında ikematgah etmekte.
Old 04-02-2021, 16:22   #19
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Meslektaşım,

Alıntı:
Bu koşullar altında çocuğun gerçek babasının müvekkilimin şimdiki eşi olduğunu nasıl ispatlayarak , nüfus kaydının düzeltilmesi sağlayabiliriz ?

1-Nüfus kaydının düzeltilmesi davası kayıtlardaki hata ve düzeltmeleri içerir. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülür.

Soy bağının reddi davası ise aile Mahkemesinde görülür. Zira burada nüfus Müdürlüğünce yapılan bir hata yoktur. Dava kabul edildiğinde elbette nüfus kayıtlarında baba hanesi değişir. Fakat nitelik olarak bu dava nüfus kaydının düzeltilmesi davasından farklıdır.

2-Kayyım Aile Mahkemesinde davayı açmalıdır.
Dava TMK 286/2 gereği nüfus kaydında baba olarak görünen kişiye ve anneye karşı açılır.

Davanın sürdürülmesi taraf teşkili yapılmasına bağlıdır. Yurt dışında da olsa nüfustaki babaya tebligat yapılmalıdır.

3- Soy bağının reddi davasının kesin delili DNA incelemesidir. Bazı mahkemeler nüfusta baba olarak görünen eski eşin DNA örneğini alamadığı takdirde baba olduğu iddia edilen kişi rıza gösterir ise çocuk ve anneyle beraber biyolojik babayı ATK ya sevk yapabiliyor. Gelen sonuçta biyolojik baba ile çocuk arasında ilişki kuruluyorsa bu rapor dikkate alınarak karar verilebilir.

Bu uygulama eski eşe tebligat yapılması yükümlülüğünü ortadan hiç bir şekilde kaldırmaz.

Kolaylıklar dilerim.
Old 04-02-2021, 16:22   #20
muratozsa

 
Varsayılan

DNA incelemesiyle gerçek babayı tespit edeceksiniz.
Davalılar nüfusta baba gözüken kişi ve anne olacak.
Old 11-02-2021, 18:16   #21
Adalet1903

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan muratozsa
DNA incelemesiyle gerçek babayı tespit edeceksiniz.
Davalılar nüfusta baba gözüken kişi ve anne olacak.

peki üstad kayyım tarafından açacağımız soybağının reddi davasında mı dna incelemesini talep edeceğiz??

yoksaa öncelikle soybağının reddi davası açıp davalı olarak nüfusta baba olarak gözüken kişi ve anneyi gösterdikten sonra açacağımız ayrı babalık davasında mı dna incelemesi isteyeceğiz ?
Old 11-02-2021, 18:21   #22
muratozsa

 
Varsayılan

İkisi zaten tek bir dava üstad. Önce çocuğa kayyım tayin edilecek. Sonra kayyım soy bağının reddi davasını açacak, ispat açısından da DNA incelemesi isteyecek. Benim bir dosyamda DNA incelemesine de gerek kalmamıştı. Gerçek baba ve nüfusta baba gözüken kişinin beyanlarını yeterli bulmuştu Mahkeme.
Old 22-02-2021, 16:11   #23
Adalet1903

 
Varsayılan

[quote=muratozsa]İkisi zaten tek bir dava üstad. Önce çocuğa kayyım tayin edilecek. Sonra kayyım soy bağının reddi davasını açacak, ispat açısından da DNA incelemesi isteyecek. Benim bir dosyamda DNA incelemesine de gerek kalmamıştı. Gerçek baba ve nüfusta baba gözüken kişinin beyanlarını yeterli bulmuştu Mahkeme.[/QUOTE

açacağımız soybağını reddi davasında davacı olarak sadece kayyımı yazacağız değil mi üstad ?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 2 (0 Site Üyesi ve 2 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Soybağının Reddi Av.Olcay Pehlivanlıoğlu Meslektaşların Soruları 7 30-01-2019 10:39
Medeni Kanun 291'e Göre Gerçek Babanın Açacağı Soybağının Reddi Davası İçin Örnek üye15184 Meslektaşların Soruları 4 07-07-2011 14:00
soybağının reddi,babalık davası,kayyım atanması ve velayetin kaldırılması rcpycl Meslektaşların Soruları 0 09-08-2008 12:41


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08256102 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.