6136 sayılı yasaya muhalefet

merhaba arkadaşlar...
Müvekkilin evinde 5 tabanca ve 11 kuru sıkı tabanca yakalanıyor 6136 sayılı yasanın 12/1-4 maddeleri gereğince cezalandırılıyor.. mahkeme olayı vehamet görüp 4. fıkrayı uyguluyor.
Bu konuyla ilgili elinde yargıtay kararı olanlardan yardım istiyorum.
teşekkürler

Bu konu ile ilgili incelediğim Yargıtay kararlarında silah miktarı ile ilgili olarak dairenin sürdürülen uygulamasından bahis edildiğini gördüm ve size yararlı olabileceğini düşündüğüm iki adet Yargıtay kararını aşağıya ekledim. Umarım yararı olur.Kolay gelsin.

T.C. YARGITAY
8.Ceza Dairesi

Esas: 1997/13761
Karar: 1997/17007
Karar Tarihi: 04.12.1997
ÖZET: Sanıkta yakalanan 12 adet tabancanın, sayısal vehamete ulaştığı kabul edilemeyeceği, ancak uygulama maddesindeki temel cezanın asgari ve azami hadler arasında belirlenmesi gerekebileceği gözetilmeden, tayin edilen cezanın aynı maddenin artırılması, bozmayı gerektirmiştir.
(6136 S. K. m. 12/1-4) (765 S. K. m. 29/son)
Dava: 6136 sayılı Kanuna aykırılıktan sanık Nimet'in yapılan yargılaması sonunda; hükümlülüğüne, zoralıma, TCK. nun 31 ve 33. maddeleri uyarınca müebbeten kamu hizmetlerinden yasaklanmasına ve ceza süresi kadar yasal kısıtlılık altında bulundurulmasına dair, Ankara, Bir Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nden verilen 12.8.1997 gün ve 70 esas, 157 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca CMUK'nun 318. maddesi gereğince sanık vekili tarafından duruşmalı inceleme isteğinde bulunulan dava evrakı C. Başsavcılığı'nın 16.10.1997 günlü onama istekli tebliğnamesi ile dairemize gönderilmiş olup, 3.12.1997 duruşma günü tayin edilerek incelenip gereği düşünüldü;
Karar: Suç tarihindeki yasal düzenlemelere göre temel ağır para cezasının noksan tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; Ancak,

Sanıkta yakalanan 12 adet niteliksiz tabancanın, Dairemizce sürdürülen uygulamaya göre, sayısal vehamete ulaştığı kabul edilemeyeceği, ancak uygulama maddesindeki temel cezanın asgari ve azami hadler arasında belirlenmesi gerekebileceği gözetilmeden, 6136 sayılı Yasanın 12/1. madde ve fıkrasıyla tayin edilen cezanın aynı maddenin 4. fıkrasıyla artırılması,

Sonuç: Bozmayı gerektirmiş sanık vekilinin temyiz itirazları ile duruşmadaki sözlü savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 04.12.1997 gününde oybirliği İle karar verildi. (¤¤)
------------------------------------------------------------------------------

T.C. YARGITAY
8.Ceza Dairesi
Esas: 1992/3521
Karar: 1992/6344
Karar Tarihi: 12.05.1992

ÖZET:Sanıkta yakalanan onbeş adet niteliksiz tabanca sadece sayısal yönden vahamet arzettiğinden uygulanması gereken yasa maddesi, 6136 sayılı Yasanın 12. maddesinin 1. ve 4. fıkraları olmalıdır.
Dava: 6136 Sayılı kanuna aykırılıktan sanık Y. D. un yapılan yargılanması sonunda; 6136 sayılı kanunun 12/1-5, TCK.nun 59. maddesi gereğince 8 yıl 4 ay ağır hapis, 450.000 lira ağır para cezası ile hükümlülüğüne ve zoralıma dair (ŞIRNAK) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 22.1.1992 gün ve 71 esas, 4 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay ca CMUK.nun 318. maddesi gereğince sanık ve vekili tarafından duruşmalı inceleme isteğinde bulunulan dava evrakı C. Başsavcılığının bozma istekli 26.3.1992 günlü tebliğnamesi ile dairemize gönderilmiş olup 6.5.199 duruşma günü tayin edilerek taraflara tebliğat yapılmıştır.
Tebliğata rağmen duruşmaya gelmeyen ve mazerette bildirmeyen sanık hakkındaki incelemenin duruşmasız olarak yapılmasına karar verilip açıklandıktan sonra gereği düşünüldü;
Karar: Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine göre yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; Ancak,
Sanığın 7 adedi 9 mm çapında yarı otomotik, 8 adedide 7,65 mmçapında yine yarı otomotik nitelikte toplam 15 adet tabancayı Silopiden Diyarbakır a gitmek üzere yolcu olarak bindiği otobüs içinde naklederken yakalandığı anlaşılmış olmakla,
Suça konu tabancaların 6136 sayılı yasanın 12. maddesinin 4. fıkrasında sayılan niteliğe haiz ateşli silahlardan olmadığı, hükme dayanak alınan ekspertiz raporundaki bulgulardan anlaşılmaktadır. Sözü edilen bu fıkranın suç eşyasının belirtilen nitelikte olması yada bu niteliği taşımayan vasıfsız ateşsiz silahların veya mermilerinin miktar bakımından vahim sayılabilecek sayıda olması halinde uygulanabileceği, ele geçen ateşli silahlar hem bu fıkrada sayılan nitelikte hemde sayı itibariyle vahim sayılabilecek miktarda olması halinde ise temel cezanın 6136 sayılı yasanın 12. maddesinin 5. fıkrası ile artırılması gerekeceği, 4 ve 5. fıkraların birlikte uygulanmasına 12. maddenin lafzının müsait bulunmadığı; olayımızda ise 15 adet niteliksiz tabanca nakledirken yakalanmış olmakla, anılan yasanın 12. maddesinin 1. fıkrası ile tayin olunan temel cezanın sayısal vahamet nedeniyle ancak 4. fıkra uyarınca artırılabileceği; Suça konu tabancalar 4. fıkrada sayılan nitelikte olmadığından 5. fıkra hükmünün uygulanmasına olanak bulunmadığı hususunun gözetilmemesi,
Yasaya aykırı görüldüğünden ve sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde bulunduğundan hükmün isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), bozma nedenine göre yeniden duruşma açılmasına gerek bulunmadığından ve bu aykırılığın CMUK.nun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün görüldüğünden sanığa verilen ve infazı gereken sonuç ceza 6 yıl 3 ay ağır hapis ve 337.500 lira ağır para cezasına indirilmek suretiyle hükmün (DÜZELTİLEREK ONANMASINA), 12.5.1992 gününde oybirliği ile karar verildi.