Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Sinema ve Televizyon Filmler ve diziler üzerine sohbetler

Dünya ne izliyor ?

Yanıt
Old 20-07-2010, 18:07   #1
Gülümse

 
Varsayılan Dünya ne izliyor ?

Dünya ne izliyor? Tüm dünyaya hakim olan diziler ve filmler hangileri ?


Biz bunlardan hangilerini izliyoruz ya da hangilerini kaçırıyoruz?
Old 20-07-2010, 18:13   #2
Gülümse

 
Varsayılan Grey's Anatomy

Grey's Anatomy de dünyaca beğenilerek izlenen dizilerden biri;
Biz de tüm dünya ile birlikte bu diziyi izleme şansına sahip olduk...

Hatta bir ara konunun tüm özelliklerini biraz olsun bize uydurarak (çalarak) "Doktorlar" adı altında Türk versiyonunu bile yaptık.

Tabi Grey's Anatomy yapımcıları Doktorlar yapımcısının ve yayınlanan kanalın yakasına hukuksal olarak yapışınca, "aaa senaristler çalıyormuş bizim haberimiz yokmuş" tavrıyla senaristleri kapın önüne koyuverdiler. Ama adalet yerini buldu, yapımcı Gery's Anatomy'e telifini ödemek zorunda kaldı.

Bir dizi filmin telifini kullanarak yerli versiyonunu yapmanın kuralları ve ödemeleri bize uymayınca, orjinali devam ederken yerlisini bitirmek zorunda kaldık.

Bizde olduğu kadar tüm dünyada yakından izlenen dizinin en büyük hayranları kadınlar.
Old 21-07-2010, 00:49   #3
Gülümse

 
Varsayılan FMA Fullmetal Alchemist

FMA önceleri Şubat 2002'de Hiromu Arakawa tarafından, Manga (yani bizim deyimimizle çizgi roman olarak) piyasa çıkartıldı. O kadar sevildi, o kadar beğenildi ki halen yayın hayatına devam etmekte.

Tabi her beğenilen manga gibi FMA'nın 2003 de başlayıp 2004 de biten animesi TV serisi olarak çekildi... TV serisinin ardından hikayenin finali, bir sinema filmi haline getirildi.

Türkiye'de dahil olmak üzere, her ülkesinde FMA için fan klüpleri kuruldu. Tabi çok geçmeden FMA nın oyun versiyonu piyasaya sürüldü. Sıra dışı müziğiyle ayrı beğeni topladı.

Full metal Alchemist'i doğaüstü güçler, aksiyon, macera, drama, mistik, komedi, korku türü ile tanımlamak mümkün. Japonca ismi Hagane no Renkinjutsushi yani tam metal simyacı...

Hikaye alchemistler yani simyacılar, hakkında. (Başkasını bilemem ama benim kızım bu hikaye sayesinde kimyayı çok sevmişti)

Hikayenin başrolünde yer alan iki kardeş Edward ve Alphonse, annelerini kaybedince onu geri getirmek için simya yapmaya karar verirler. Canlı birini geri getirmek ise yasak bir simya işlemidir. Babaları onları çok küçük yaşta terk ettiği ve onu hiç tanımadıkları için hayatlarında önemli olan tek varlık annelerini geri getirmek onlar için önemlidir.

İki kardeş annelerini geri getirmek amacıyla simyaya başvurduklarında küçük kardeş tüm vücudunu, büyük kardeş ise bir kolunu ve bacağını kaybeder. Büyük kardeş vücudunu kaybetmiş olan kardeşini metal bir zırhın içine yerleştirir. Bu metal zırh sayesinde küçük kardeş daha büyük ve heybetli gözükmektedir. (Bu yüzden bazı FMA izleyicileri küçük kardeşi büyük kardeş zannederler)...

Gerçek alchemist olan büyük kardeş ölen annelerini geri getiremiyince kardeşini ve kendini eski haline getirmeye çalışır.

Her ne kadar hikaye öncelerin insana saçma gibi gelse de kimyanın bir bölümü olan simyanın tüm teorilerini içermektir. Sadece bu kadar mı FMA'nın devam eden bölümleri Avrupa tarihine ayrı bir yorum getirmektedir.

FMA izleyicileri TV ve film versiyonununa nazaran manga yani çizgi roman halini daha çok beğenirler. Japon manga ve anime klasiği olan Fullmetal Alchemist tüm dünyada genç neslin ortak beğenisini kazanmış bir anime...
Old 23-07-2010, 12:38   #4
Gülümse

 
Varsayılan Anime-Manga

Japonyadan başlayan ve dünyayı hastalık derecesinde saran Manga yani Japon çizgi romanların sevilen ve tutulanların Animesi yani çizgi filmleri yapılmakta.

Japonya'da yaklaşık her sene televizyonlarda 100 yakın anime yayın hayatına başlıyor ama çok azı tüm dünyaya yayılıyor. Yani Japonya anime ve manga cenneti.

Animeler ve Mangalar hikayelerine göre kendi içinde sınıflandırılıyor.

Shojo Anime ve Manga Türü;

Bu tür daha çok kızlar için yapılmış, konuları aşk karakterleri sevimli olan türlerdir. Bu türde gözler normalden daha büyük olur... Ergenlik çağında ki genç kızlar hedeflenmiştir. Bir zamanlar Türkiye'de de yayınlanan Şekerkız bu türün en eski örneklerindendir.
(Örn: Sailor Moon, Card Capture Sakura, Darling wa Namamono ni Tsuki)

Chibi (Super Deformed)

Genelde küçük çocuklar için yapılmış, komedi tarzda animelerdir. Bu türde üretilmiş fazla manga ve anime olmamasına ramen bu tür diğer türlerin içinde kullanılır. Bu türün örneği olarak (Record of Lodoss War)'ı gösterebiliriz.

Shonen:

Erkek çocuklar için yapılmış iyiyle kötüyü ayır etmek amacıyla aralarında çıkan kanlı savaşları anlatır. Bir çok ülke çocukların psikolojisini bozduğu ve şiddete yöneltiği için yasaklanan bu tür, en fazla izlenen ve tutulan türdür... Naruto da bu türün en güzel örneğidir.

Mecha:

Dev robotlar, o robotların savaşları... Baş kahraman olan robot sevildiği taktirde bu türün devamı söz konusu olabilir. Anime ve mangalarda en zor türlerden biridir.

Echi:

Garip espirilerin, aşırıya kaçmamak şartıyla sapkınlıkların yer aldığı anime türüdür. Fazla tutulmadığı için bu tür Shonen tarzının içinde geçer.


Hentai


Bu tür genelde erkekler için yapılır, kadın okuyucular ve seyirciler arasında da tutulmuş +18 cinsel konular işleyen manga ve anime türüdür.

Tüm manga ve animelerin kendi içinde terimleri ayrı dilleri vardır. Mesela manga çizene Mangaka, bu türe hayran olup izleyene Otaku, Seiyu ise animeleri seslendiren kişilerdir ve bu insanlar bayağı ünlüdürler)

Dünyada ve Türkiye'de bir çok kitapçıda manga ve anime bulmanız mümkündür.

Not: Manga kitapları ingilizce olsalar bile japon geleneğine uygun olarak ters yönden açılır...
Old 25-07-2010, 16:18   #5
Gülümse

 
Varsayılan One Liter of Tears (Bir Litre Gözyaşı)

"Bu sabah günışığı hoş bir esintiyle, mutfak penceresinin sarı dantelli perdelerinin arasından süzülüyordu. Ben ise ağlıyordum. Bedenim niçin bu kadar zayıftı? Üstüne üstlük bugün denge aletinde testimiz vardı.

Annem ağladığımı görünce, “ama diğer konularda iyisin, bu yüzden herşey yolunda, öyle değil mi?” dedi. “İleride yetenekli olduğun bir konuyu seçerek onun üzerinden gidebilirsin. Mesela İngilizce’de çok iyisin. Niçin onu denemiyorsun ve iyice geliştir miyorsun? Hem İngilizce uluslararası bir dil, bu yüzden ileride senin için oldukça faydalı olacağından eminim. Beden eğitimi dersinden bir almanın o kadar önemli bir şey olduğunu düşünmüyorum…”

Ağlamayı kestim. Annem halen bir umudumun olduğunu anlamamı sağlamıştı.

Ev ödevi yapmak konusunda tembel miyim diye telaşlanıyorumdum, çünkü ödevlerimi günde yaklaşık beş saat harcadıktan sonra anca bitirebiliyordum. Hayır, bunun tembellikle bir alakası yoktu. Vucudumun içerisinde bir şeyler ters gidiyordu.

Korkuyorum.
Yüreğimi daraltan bir his var.
Bütün gücümle koşmak istiyorum.
Ders çalışmak istiyorum.
Düzgün bir şekilde yazmak istiyorum."

Bu satırlar 15 yaşında ki Haya Kito'ya ait. Ne o ne de ailesin onun hayatını tümden değiştirecek bir hastalığa tutulduğundan habersiz. Ders çalışmak adına yemek yemeği unuttuğunu o yüzden halsiz kaldığını zannediyor. Halbuki Spinocerebellar degenaration hastalığı önce yürümesini, ellerini iyi kullanmasını daha sonra konuşma, görme gibi tüm reflekslerini elinden alacak. Düşünen bir beynin içine hapis olarak yaşayacak.


Haya Kito'nun doktoru, hastalığını yakında takip etmek için her hastasından istediği gibi Haya'dan da günlük tutmasını ister. Haya hastalığının seyrini yazmanın yanı sıra çevresini, arkadaşlarını hastalığının gelişiminin hoş bir dille anlatmış. Bu günlük; o yaşarken bölüm bölüm, öldükten sonra da tümüyle yayınlanmış.

Günlüğünü yazarken ; Yazmalıyım çünki yazdığımda yaşadığımı anlıyorum. Yaşama sevinci ile kendisi gibi olan hastalara örnek olan Haya'nın günlüğü İngilizce ve Japonca olarak 18 milyon baskı yaptı...

İşte Bir Litre Gözyaşı da bu günlüğün ve Haya'nın hayatına anlatan duygusal bir dizi. Evet gencecik bir insanın mum gibi eriyip gitmesini seyretmek hoş değil, ama onun hayata bağlılığı ve hastalığına yaklaşımı gerçekten çok güzel örnek.

Zaten bu dizinin seyircileri de gençler, hem de tüm dünya gençleri. Türkiye'de de bu diziyi izleyenler hatta kitabını edinip onu Türkçeye çeviren, arkadaşları ile paylaşanlar çoğunlukta. Hatta Türkiye'de onun küçükte olsa bir fan grubu var.

Dizi Japonca olup İngilizce alt yazısı bulunmaktadır.
Old 26-07-2010, 08:23   #6
halit pamuk

 
Varsayılan

NTV' de HAYAT adlı belgeseli seyrettim. Herhalde Türk Televizyon tarihinde bu kadar faydalı bir iş ilk defa yapılıyor.

Mutlaka herkesin seyretmesi gereken bir belgesel. Seslendirmesi daha ayrı bir güzellik katmış. Öyle bir yapım ki en sürekleyici bir filmden dahi daha ilgiyle izleyebilirsiniz.İzledikten sonra ise, "hayat bu" dedim.
Old 13-09-2010, 11:34   #7
Gülümse

 
Varsayılan Dexter...

Küçük yaşta annesinin bir seri katil tarafından öldürülmesine tanık olan Dexter, kendisini annesinin kan gölü ortasında alıp evlatlık edinen bir polis tarafından yetiştiriliyor. Suç laboratuarında kan dağılım analizi yapan Dexter, dışarıdan dürüst bir yaşam sürerken, mesleğinin ona sağladığı bilgi akışından yararlanarak hakkında yasal delil bulunamamış seri katillerin peşine düşüp kendi yöntemiyle öldürüyor... Yani o katillerin katili...

Dünyanın en dikkatle izlenen ve sevilen seri katili Dexter, 2006 da ilk sezonuyla seyircilerinin karşısına çıktı ve beşinci sezonu büyük bir başarıyla tamamladı... Şimdi hayranları altıncı sezonun büyük bir merakla bekliyorlar...

Bir yanıyla kahraman diğer bir yanıyla cani olan Dexter'in son finali gerçekten etkileyici... İzini sürdüğü son seri katil Dexter'in gerçek kimliğini fark eder ve tıpkı annesi gibi eşini öldürür... Bu sefer kan gölü ortasında oturan Dexter'ın öz oğludur ve onu kan gölü ortasından alan ise Dexter'ın ta kendisi...

Suçlunun, suça karşı suç işlemesi her zaman geçerli ve dikkat çekiçi konulardan biri... İşte Dexter bunun en güzel örneği...
Old 13-09-2010, 12:25   #8
Gülümse

 
Varsayılan The Tudors

The Tudors' yaptığı evlilikleriyle, yaşadığı aşklarıyla, Hristiyan hayatını derinden etkilediği reformlarıyla ünlenen VIII. Henry'in hayatını anlatıyor. Abisi öldükten sonra onun eşi Portekis prensesi Catherine ile evlenen Henry'in Prenses Mary adında bir kızı olur...

Kendisine bir erkek evlat veremeyen Kraliçeden soğuyan Henry, önceden ablasıyla beraber olduğu Boleyn kızlarının küçüğü Anne Boleyn'e aşık olur. Bu aşk ile arasına giren kilise Henry' aslında ülkeyi kendisinin yönetmediğini sadece din adamlarının yönettiğini, soyluların değilde din adamlarının zengin olduğunu fark eder ve kiliseye karşı büyük bir savaş açar...

Büyük aşkla sevdiği Anne Boleyn'in aşırı hırsı ve kendisine tek bir kız çocuk vermesi ( Elisabeth) , çok istediği iki oğlunu düşürmesi karşısında Anne Boleyn'i ihanetle suçlar ve boynunun vurulmasını sağlar.

Üçüncü eşi Jane Seymour's, Henry'in tüm itirazlarına ramen tüm çocuklarını bir araya getirecek ve ona çok istediği oğulu verdikten sonra hayata gözlerini yumacaktır...

Henry'in tüm çocukları tahta çıkmasına ramen hiç biri bir varis veremediği için Tudors sülalesinin İngiltere tahtındaki saltanatı son bulur...

Saray içindeki entrikaları, iktidar hırsını, paranın sıcak yüzünü ve bir dönemin politikasını izlemekten hoşlananlar için The Tudors ideal bir dizi... Öncelikle harika oyuncu kadrosu, sinema filmini kıskandıracak çekim kalitesi, ince ince işlenmiş senaryosuyla The Tudors dikkat çekiyor.

Dört sezondan oluşan dizinin, birinci sezonu 60 dakikadan 10 bölüm, ikinci sezonu 10, üçüncü sezonu 8, son ve 4 sezonu ise 10 bölüm... Yani toplam 38 bölüm...

Türkiye' sadece birinci sezorunu bulmanız mümkünken, dünyada dördüncü sezonunun dvdsi piyasaya çıktı çıkacak...

Eğer tarihten hoşlanıyorsanız, gerçekten zevkle seyredeceğiniz nadir dizilerden biri...
Old 13-09-2010, 14:53   #9
Gülümse

 
Varsayılan Gormenghast

Gormenghast, Türkiye'de de yayınlanan Gormenghast üçleme kitabının tv serisi olarak uyarlaması.

Konusu kısaca ormandaki şatoda yaşayan insanların, biraz gülünç biraz fantanstik olan hikayeleri... Tabi asıl önemli olan ciddi ciddi nefes alan yaşayan bir şatonun başrolde yer alması...

Fantastik ve dönem hikayelerinden hoşlananlar için BBC'nin ciddi yapımlarından biri...

Gormenghast'a iyi ve önemli oyuncuların yanı sıra hikayede önem tanışıyan hayvanlar da var... İşte bunlardan biri de beyaz karga...

İşte Beyaz karganın hikayesi gerçekten ilginç... Bildiğiniz gibi doğada beyaz karga yoktur, daha doğrusu bu renkte karga yoktur. Sadece albinolu kargalar beyaz renkte olabilir ki, onu da anne ve babaları kusurlu olduğu için yaşatmazlar...

Gormenghast yapımcıları, yine de büyük bir inatla albinolu beyaz kargayı aradılar ve iki yavru karga buldular. Tabi yavru halleri işlerine yaramayacağı için onu uzun süre besleyip, büyütüp, eğittiler... Tabi bu arada dizi film çekimleri bu kargaların büyümesini bekledi...

Türkiye'de yayınlanmamış bu dizi, anca BBC yapımlarını yakından izleyen ve yabancı dili iyi olanlara hitap etti.

Gelmiş geçmiş en güzel fantastik romanlarından birinin uyarlamasını olan Gormenghast'i yurt dışında BBC DVD raflarında bulabiliriz...

Not: 2001 de Gormenghast Üçlemesi kitap olarak Türkiye'de de yayınlandı...


.
Old 01-10-2010, 16:18   #10
üye25928

 
Varsayılan

Glee,

İlk sezonunda emmy ve akademiye damgasını vuran Glee,

Henüz ilk sezonu bitmesine rağmen Facebook ta ulaştığı 6.5milyon hayran sayısı ile House hariç tüm dizileri geride bıraktı. Bu gidişle bir kaç sezonda House-u da geride bırakması bekleniyor.

Müzikal komedi türünde yayınlanın Glee-yi henüz izlemedim, ama yarın başlıyorum.

Bu arada ikinci sezonu geçen hafta başladı.
Old 07-10-2010, 14:46   #11
enigma88

 
Varsayılan

Ben de Dexter'ı çok seviyorum. How I Met Your Mother da bu aralar beğenilen çok eğlenceli bir dizi. Fantastik filmleri dizileri sevenler için Supernatural'ı öneririm 6. sezonu çekiliyor sanırım. Ben felsefi bir yapısının olduğunu düşünüyorum. Cold Case de hukukçu arkadaşlarımın çok beğendiği bir dizi. Dizide kapandı sanılan olaylar tekrar araştırılıyor ve çözüme kavuşturuluyor.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Gözde dizilerimiz! Hangi diziyi izliyor ve beğeniyorsunuz? av.sally Sinema ve Televizyon 280 26-01-2013 22:57
Dünya Güzeldir ! Sibel Site Lokali 14 08-11-2007 18:47
Dünya küçük mü? yağmurdamlası Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. 0 19-09-2006 12:26
Kadınsız Bir Dünya ? Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 1 29-03-2006 21:12
Dünya Kadınları 2000 Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 0 11-02-2006 11:35


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06715393 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.