|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
13-08-2008, 16:05 | #1 |
|
Gayrimenkulün muvazaalı satışı
Adil günler dileğimle merhaba!
Muris 1970'li yıllarda hasta iken doktora gidiyoruz bahanesiyle Tapu Sicil Müdürlüğüne getirilerek, yaptığı işlemin sonuçlarını bilmeyecek durumda olmasına rağmen, üzerine kayıtlı olan gayrimenkulü intifa hakkı saklı kalmak kaydıyla, yedi çocuğu olmasına rağmen muvazzalı bir şekilde oğullarından biri adına satış yapıyor. Bir süre sonra da vefat ediyor. Ancak alınan nüfus kayıt örneğinde muris hala sağ görünmekte. Veraset ilamı da alınmamış. Gayrimenkulü muvazaalı bir şekilde alan oğlu da 1990 lı yıllarda vefat ediyor. Şu an taşınmazda satışa arz şerhi bulunmaktadır. İlk Murisin mirasçılarının yapacakları işlemler hakkında bilgisi olan meslektaşlarımın bilgilerinden faydalanmak isterim. Cevaplarınız için şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum. |
13-08-2008, 19:19 | #2 |
|
Muris yaptığı işlemin sonuçlarını bilmeyecek durumda olmasına rağmen, oğullarından biri adına satış yaptığına göre olayda ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali söz konusu olabilir.
Yaptığı işlemin sonuçlarını bilerek diğer mirasçılardan mal kaçırmak gayesiyle hareket etmiş olsaydı muris muvazaası olurdu. Ehliyetsizlik ve muris muvazaası nedeniyle tapu iptali davaları zamanaşımına tabi değildir. Ehliyetsizlik nedenıne dayalı davada murisin tasarruf tarihinde ayırt etme gücüne sahip olmadığı tanık beyanı, varsa raporları , hastane kayıtları, reçeteleri , şimdi toplanacak delillere göre alınacak adli tıp raporu ile ispat edilebilir. Saygılarımla. |
14-08-2008, 08:03 | #3 |
|
yargıtay kararı
T.C.
YARGITAY HUKUK DAİRESİ 1 Esas No. 2003/1351 Karar No. 2003/3465 Tarihi 25.03.2003 818-BORÇLAR KANUNU/18 MUVAZAA ZAMANAŞIMI HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI ÖZET MUVAZAA İDDİASINA DAYALI DAVALARIN ZAMANAŞIMINA VE HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜREYE TABİ OLMAKSIZIN HER ZAMAN AÇILABİLECEĞİ YARGISAL UYGULAMAYLA BENİMSENMİŞ OLUP, BU HUSUS HUKUK GENEL KURULUNUN 22.6.1983 GÜN VE 479/719 SAYILI KARARINDA VURGULANMIŞTIR. BİLİMSEL GÖRÜŞLER DE BU DOĞRULTUDADIR. DAVA : Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan eşinin kendisinden mal kaçırmak amacıyla dava konusu taşınmazlarını davalıya muvazaalı olarak temlik ettiğini ileri sürerek iptal-tescil veya tenkis istemiştir. Davalı, miras bırakana ölene kadar kendisinin baktığını, hasta olduğu için tedavi giderlerini karşıladığını, bunun karşılığında taşınmazı satın aldığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, miras bırakanın ölüm gününden itibaren 1 yıl 4 aylık süre içinde davanın açılması gerektiği bu süre geçtikten sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 25.3.2003 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili avukat Kadir Maden geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vs. vekili avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi Zümrüt Eskicindil tarafından düzenlenen rapor okundu. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Dava, Borçlar Kanununun 18. maddesine dayalı muris muvazaası hukuksal nedeniyle açılan iptal-tescil veya tenkis isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Muvazaa iddiasına dayalı davaların zamanaşımına ve hak düşürücü süreye tabi olmaksızın her zaman açılabileceği yargısal uygulamayla benimsenmiş olup, bu husus Hukuk Genel Kurulunun 22.6.1983 gün ve 479/719 sayılı kararında vurgulanmıştır. Bilimsel görüşler de bu doğrultudadır. O halde, 1.4.1974 gün, 1/2 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı uyarınca taraf delillerinin toplanması, hasıl olacak sonuç çerçevesinde işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 4.12.2002 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 275.000.000 TL. duruşma Avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.3.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. |
14-08-2008, 09:57 | #4 |
|
Sayın Yücel KOCABAŞ, Sayın Miss Lawyer! Zaman ayırarak sorumu yanıtladığınız için çok teşekkür ediyorum. Ayrıntılardaki konular hakkında kuşkularım var, mümkün olabilirse görüşlerinizi almak isterim. İlk Murisin nüfustan sağ kaydının ölü olarak düşülmesi ve Veraset ilamı alınması için gerekli işlemleri başlatacağım. Ancak dava konusu olacak taşınmaz üzerinde satışa arz şerhi bulunmakta, ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir kararı almam satışı durdurabilecek mi? Ayrıca İlk muris lehine taşınmaz üzerinde intifa hakkı kurulmuş, satışı engelleme yönünde etkisi olabilir mi? İntifa hakkı ölümle son bulduğuna ve mirasçılara intikal etmediğine göre, intifa hakkının son bulması ile hak kaybını önlemek için ne gibi işlemler yapmam gerekecektir. Saygılarımla... |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Üzerinde Vakıf Şerhi Olan Gayrimenkulün İcra Yoluyla Satışı | NAZ80 | Meslektaşların Soruları | 10 | 11-04-2012 09:22 |
Hacizli gayrimenkulün kiracısı | Av. Rak | Meslektaşların Soruları | 3 | 23-01-2008 13:08 |
hacizli gayrimenkulün satışı | avhilal | Meslektaşların Soruları | 12 | 27-12-2007 22:19 |
İpotekli gayrimenkulün kamulaştırılması | Av.Fatma Karataşlı | Meslektaşların Soruları | 1 | 03-07-2007 19:53 |
Şirkete Ait Gayrimenkulün Kiralanması | Emrah Güler | Meslektaşların Soruları | 3 | 04-01-2007 16:18 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |