Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Tapuya kayıtlı araziden malzeme çalınarak sınırın azaltılması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-11-2006, 20:11   #1
nefise

 
Soru Müdahalenin men-i mi??Tapuya kayıtlı araziden malzeme çalınarak sınırın azaltılması

Tapuya kayıtlı ve müşterek mülkiyete konu araziden, yan snırında bulunan ve özel bir işletmeye ait Taşocağı tarafından- kendi sınırlarını aşarak- malzeme, taş ve kaya parçaları izinsiz alınarak işlenmek suretiyle arazinin sınırı içe doğru kaydırılmıştır.
Durumu farketmeleri üzerine, Arsa sahipleri herhangi bir merciiye ya başvurmadan, durumu kendi tanıdıkları uzman bir kişiye tespit ettirmişlerdir. Yani resmi bir tutanak vs. mevcut değildir.
Arsa sahiplerinin arazilerinde eksilmeye neden olan bu durum karşısında, hangi mahkemeye hangi dava açılmalıdır. Dava açmadan önce, alınan taşların, malzemenin vs. değerinin, arazi sınırlarının belirlenmesi gibi hususların bilirkişilerce tespiti için mahkemeye başvurulması mı uygun olacaktır yada izlenmesi gereken uygun yolun ne olması gerektiği hususunda bana yardımcı olursanız çok memnun olacağım
Bu konudaki yardımlarınız için şimdiden teşekkürlerimi sunarım
Old 16-11-2006, 11:06   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/11875
K. 2002/2917
T. 13.3.2002
• ESKİ HALE İADE VE TAZMİNAT ( Taşınmaza Yapılan Haksız Müdahale - Taşınmazdan Alınan Toprağın Davacılar İçin Ekonomik Değer Taşıyan Varlıklardan Olması )
• ARAZİ BEDELİNİN ESKİ HALE GETİRME BEDELİNDEN AZ OLMASI ( Taşınmazdan Alınan Toprağın Davacılar İçin Ekonomik Değer Taşıyan Varlıklardan Olması - Alınan Toprağın Bedelininde Arazi Değeri İçinde Hesaplanmasının Gerekmesi )
• TAŞINMAZDAN TOPRAK ALINMASI HALİNDE ZARARIN KAPSAMI ( Toprağın Davacılar İçin Ekonomik Değer Taşıyan Varlıklardan Olması - Alınan Toprağın Bedelinin de Arazi Değeri İçinde Hesaplanmasının Gerekmesi )
4721/m.718
ÖZET : Medeni Kanunun hükümlerine göre, bir kimse taşınmazın altına ve üstüne de sahiptir. Somut olayda, davacılara ait taşınmaz üzerinde çukurlar açıldığı ve üzerine artıklar yığıldığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle arazinin altının ve üst kısmının da zarar gördüğü anlaşılmaktadır. Bu bağlamda araziden toprak alınmıştır. Böylece alınan toprak veya yerdeki malzeme de davacıların mal varlığı içinde yer alan ve ekonomik değer taşıyan varlıklardır. Zarar salt tarım arazisinin yüzeyinin bozulmasından ibaret değildir. Şu durumda, alınan toprağın bedeli de arazi değeri içinde hesaplanmak gerekir.

DAVA : Davacı Hasan Çılbır ve Fehmi Çılbır vekili Avukat Ali Rıza Belgin tarafından, davalı Ekrem Yazıcı ve diğerleri aleyhine 1/3/2001 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle bakiye kalan tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; kısmen kabulüne dair verilen 10/5/2001 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili Avukat Ali Rıza Belgin ve davalı TTK. Vekili Avukat Mete Orhan taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : Davacılar, davalıların hukuka aykırı eylemleri sonucu, taşınmazlarının ve üzerindeki ağaçların zarar gördüğünü belirterek, ağaç bedeli, taşınmazın eski hale getirilmesi ve kullanamamadan doğan süre ile ilgili olarak tazminat isteminde bulunmuşlardır. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş, karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki kanıtlara göre, davacıların daha önce açtıkları dava ile ağaç bedeli, taşınmazın kullanılamadığı süre ile ilgili tazminata hükmedildiği ve kararın kesinleştiği görülmüştür. Eldeki bu dava ile ise, arazinin eski hale gelme bedeli istenmiştir. Mahkeme, arazinin gerçek bedelinin eski hale getirme bedelinden az olduğu gerekçesi ile arazi bedeline hükmedilmiştir.Dosyadaki kanıtlara ve yapılan hesaplamaya göre, arazi bedelinin eski hale getirme bedelinden az olduğu bilirkişi tarafından bildirilmiştir. MK.nun hükümlerine göre, bir kimse taşınmazın altına ve üstüne de sahiptir. Somut olayda, davacılara ait taşınmaz üzerinde çukurlar açıldığı ve üzerine artıklar yığıldığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle arazinin altının ve üst kısmının da zarar gördüğü anlaşılmaktadır. Bu bağlamda araziden toprak alınmıştır. Böylece alınan toprak veya yerdeki malzeme de davacıların mal varlığı içinde yer alan ve ekonomik değer taşıyan varlıklardır. Zarar salt tarım arazisinin yüzeyinin bozulmasından ibaret değildir. Şu durumda, alınan toprağın bedeli de arazi değeri içinde hesaplanmak gerekir. Mahkemenin bu yönü gözetmeden yazılı biçimde hüküm kurması yerinde görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 13/3/2002 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY :

Bir kişinin arazisinden toprak ve benzeri maddeler alınması veya bu arazi üzerine moloz maden artığı gibi atıkların dökülmesi sebebiyle verilen zararlarda, zarar verenin hangi ölçüde tazminatla sorumlu olması gerektiğini belirlerken, zarar görenin zararının tamamen karşılanması, bu arada zarar verenin de gereksiz külfetlere katlanmak durumunda kalmamasına özen göstermek gerekmektedir. Bir araziye hangi ölçüde zarar verilmişse, zararın giderimi de o ölçüde olmalıdır. Eğer arazi tümü ile elden çıkmamışsa arazinin eski haline getirilmesi için gerekli masrafa hükmedilmeli, ancak eski hale getirilme masrafı hiçbir zaman arazinin elatma tarihindeki sürüm değerini geçmemelidir. Arazinin sürüm değeri hesap edilirken arazinin vasıfları değerlendirilmeli, üstünde ağaç varsa ağaçlı değerinin ağaçsız değerden fazla olduğu benimsenmeli, arazinin altında kum da varsa bu durumun artı değer olabileceğine önem verilmelidir. Yukarıdaki özelliklerine dikkat edilen arazinin sürüm değeri zararın azami miktarında önemli unsurdur. Hem alınan malzeme bedeline, hem de eski hale getirme bedeline karar verilerek davacının sebepsiz zenginleşmesine yol açılamayacağı gibi, arazinin sürüm değerini geçen eski hale getirme bedeline de karar verilmesi hakkaniyete uygun olmaz. Bu arada sürüm değerini geçmemek üzere zarara veya eski hale getirme bedeline karar verilmesi halinde bu zararlar elatma tarihi esas alınmak suretiyle hesap edileceği için arazinin makul süreden sonra kullanılamadığından doğan gelir zararına da hükmedilmesi tazminat ilkelerine ters düşer. Dairemizin 12/1/1982 gün Esas:13394, Karar 274 sayılı, 12/12/1979 gün Esas:9779, Karar:13899 sayılı, 4/12/1986 gün, Esas:7436, Karar:8205 sayılı kararlarında sırasıyla "arazi tümüyle yok olmamışsa, sürüm ( alış-veriş ) değerine hükmedilemez." "Eski hale getirme giderleri, sürüm değerini aşacak şekilde talep edilemez." "Hem toprak bedeline, hemde eski hale getirme giderlerine birlikte hükmedilemez."denilmektedir. Numarası yazılan kararlar örnek olsun diye yukarıya alınmış olup dairemizin uygulaması yukarıda ifade edildiği biçimde olduğundan yerel mahkemece yapılan hesaplama esas itibarıyla doğru olmuştur. Bu nedenle yüce çoğunluğun bozma kararına katılamıyorum.
Old 16-11-2006, 11:18   #3
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Sn.Nefise,
"Sınırın azaltılması" tabirinizi tam anlayamadım. Sınırlar kadastral olarak tespit edilmemiş mi? O konudaki sorunuzu ve değerlendirmenizi biraz daha açarsanız iyi olabilir.

Bu arada, taş ocağından bahsetmişsiniz, 3213 sayılı maden kanunu ve bu kanunda değişiklik yapan 5177 sayılı kanunu da incelemenizi öneririm. Belki işletmenin faaliyet sınırları , yasakları vs. ile ilgili birşeyler de bulabilirsiniz.

Saygılar.
Old 16-11-2006, 12:03   #4
nefise

 
Varsayılan

Sayın Işıl YILMAZ;
Öncelikle yardımcı olduğunuz için çok teşekkür ederim. Kimse cevap yazmicak sanıyodum artık. Ancak çok netleştiremediğim bir husus var; burada tazminatı alınan taş, malzeme vs nin değerine göre mi istemek gerekmektedir?
Sınırın azaltılmasından kastım şuydu; sınır palanla belirlenmiştir. Malzeme taş vs alınması ile taşocağı araziden eksilterek içeri doru girmiştir demek istemiştim.
Burada görevli mahkeme elatılan arazinin değerine göre belirlenir diye biliyorum. Ancak bu değeri ve ayrıca tazminatın değerini neye göre tespit edicez. Bu hususta arazinin değeri, ve alınan taş, kaya, malzeme vs. nin değerinin tespiti için mahkemeye başvurup sonra mı dava açmak uygun olacaktır? Bu konularda da yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
Belirtmiş olduğunuz kanunlara da bakıcam, çok teşekkürler tekrar
Old 16-11-2006, 12:30   #5
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Sn.Nefise,

Bir tespit davası açmanız faydalı olur diye düşünürüm. Bu tip bir tespitte hesaplamayı çukur olan bölümün metreküpünü ölçmek ve toprağın değerini belirlemek suretiyle yapıyorlar. ( En azından bizim başımıza gelen olayda böyle yapılmıştı.) Dolayısıyla, eğer arazide taştan başka bir de ekime elverişli toprak varsa ve ona zarar geldiyse diye bir ziraatçi bilirkişi de talep etmeniz gerekebilir. Tabii toprağın vasfını bilmediğim için ihtiyatlı olmak adına söylüyorum bunu.

Bu tespitte hem kaç m3 taş-toprak alındığını hem de toprak alındı ise toprağın cinsini belirletmek iyi olur.

Saygılar.
Old 16-11-2006, 14:07   #6
nefise

 
Varsayılan

Sayın Işıl Yılmaz;
Aydınlatıcı bilgileriniz için teşekkür ederim saygılarımla...
Old 01-09-2008, 14:34   #7
AV.FİLİZ AY

 
Varsayılan taş ocağı

mutlaka mahkeme aracılığıyla bir tespit yaptırmalısınız.götülrülecek ziraat mühendisinin toprak bölümü mezunu olmasına özen göstemelisiniz.sadece toprak değil aynı zaman da taş alındıysa mutlaka maden mühendisi ve jeoloji mühendisi de talep edin.Çünkü arazide patlama yapıldıysa arazi zeminin de katman değişikliği ve yeraltı sularının kaynak değişimi sözkonusu olabiliyor.Bu durumda da arazi yukarda var gibi ama aşağıda verim düşüklüğü sebebiyle aslında yok.birde patlayıcı madde kullanımı sözkonusu ise mutlaka patlayıcı madde uzamanı da alın.çünkü kaç kg patlayıcı ve patlayıcının niteliği savcılığa yapacağınız suç duyurusnda çok işinize yarar.Bence birde çevre mühendisi isteyin bilirkişi olarak.Çünkü ÇED raporu vasıtasıyla taş ocağının araziye ne kadar zarar verebileceğini ölçebiliyorlar.iyi çalışmalar
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Eş Üzerine Kayıtlı Gayrimenkulün Haczi Hamle Meslektaşların Soruları 4 27-10-2008 09:25
Deprem&inşaat&malzeme kalitesi&bilimsellik-AS TV/BURSA NİLGÜN SEYMEN Sinema ve Televizyon 1 21-03-2007 16:32
Nafakanın Azaltılması/kaldırılması Şartları.. omertcan Hukuk Soruları Arşivi 2 16-02-2004 22:53
Tapuya İcra Konması Murat Hukuk Soruları Arşivi 2 01-03-2002 22:32
Evimiz İltifalı Hisseli Tapuya Çevrildi Ortaklarla Anlaşamadık ELİF Hukuk Soruları Arşivi 1 01-03-2002 22:04


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05145097 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.