Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Müvekkilin durumu uyuşturucu madde ticareti olarak değerlendirilebilir mı?Benzer YArgıtay Kararı olan var mı?

Yanıt
Old 13-10-2011, 14:15   #1
Av.Mustafa Çiçek

 
Varsayılan Müvekkilin durumu uyuşturucu madde ticareti olarak değerlendirilebilir mı?Benzer YArgıtay Kararı olan var mı?

Müvekkil mahallesinde arkadaşları ile otururken sivil polisler bir kişiyi aradıklarını ve tanıyıp tanımadıklarını sorarlar, müvekkilde tanıdığını söyler, göstermesini isterler bu da o arkadaşın yanına götürür. Polisler uyuşturucu madde almak istediklerini söyleyerek, 20 TL verirler ve o arkadaşı uyuşturucuyu verince suçüstü yaparlar. Ve her ikisini de polis gözaltına alırlar. Poliste ifade vermemişler, sulh cezada da her ikisi de içici olduğunu söylemiş ve tutuklanmışlar. Müvekkil serbest kalabilmek için içici olduğu şeklinde ifade verdiğini söylüyor. Şu anda Ağır Ceza Mahkemesinde her ikisi için de uyuşturucu madde ticareti yapmaktan TCK 183/ 3 den dava açıldı. Müvekkilin bize ifadesi kesinlikle ilgisi olmadığı sadece o kişiyi mahalleden tanıdığı için gösterdiği şeklinde. Ancak polis fezlekesinde, kendisine sorulduğunda “size ne lazım, dalga mı lazım” şeklinde tutanak tutmuşlar, ayrıca tutanakta benim müvekkilin üzerinde herhangi bir suç eşyası bulunmadığı da yazılıyor. Bu durumda müvekkili anlattığı şekilde ilgisi olmadığını, ticaret yapmadığı savunmasını nasıl yapabiliriz. Yardım eden olarak mı, yoksa birlikte işleyen şeklinde mi değerlendirilir. Bu konuda elinde Yargıtay kararı olan arkadaşlar var mı? Varsa yardımcı olurlarsa sevinirim. Herkese kolaylıklar…
Old 13-10-2011, 14:35   #2
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mustafa Çiçek
Müvekkil mahallesinde arkadaşları ile otururken sivil polisler bir kişiyi aradıklarını ve tanıyıp tanımadıklarını sorarlar, müvekkilde tanıdığını söyler, göstermesini isterler bu da o arkadaşın yanına götürür. Polisler uyuşturucu madde almak istediklerini söyleyerek, 20 TL verirler ve o arkadaşı uyuşturucuyu verince suçüstü yaparlar. Ve her ikisini de polis gözaltına alırlar. Poliste ifade vermemişler, sulh cezada da her ikisi de içici olduğunu söylemiş ve tutuklanmışlar. Müvekkil serbest kalabilmek için içici olduğu şeklinde ifade verdiğini söylüyor. Şu anda Ağır Ceza Mahkemesinde her ikisi için de uyuşturucu madde ticareti yapmaktan TCK 183/ 3 den dava açıldı. Müvekkilin bize ifadesi kesinlikle ilgisi olmadığı sadece o kişiyi mahalleden tanıdığı için gösterdiği şeklinde. Ancak polis fezlekesinde, kendisine sorulduğunda “size ne lazım, dalga mı lazım” şeklinde tutanak tutmuşlar, ayrıca tutanakta benim müvekkilin üzerinde herhangi bir suç eşyası bulunmadığı da yazılıyor. Bu durumda müvekkili anlattığı şekilde ilgisi olmadığını, ticaret yapmadığı savunmasını nasıl yapabiliriz. Yardım eden olarak mı, yoksa birlikte işleyen şeklinde mi değerlendirilir. Bu konuda elinde Yargıtay kararı olan arkadaşlar var mı? Varsa yardımcı olurlarsa sevinirim. Herkese kolaylıklar…
Alıntı:
<H4>T.C.
Alıntı:

YARGITAY

10. CEZA DAİRESİ

E. 2009/7557

K. 2010/1485

T. 28.1.2010

• UYUŞTURUCU MADDE TİCARETİ YAPMAK ( Kendisinde Ele Geçirilemeyen Sanığın Yaptığına İlişkin Diğer Sanığın Sonradan Döndüğü Soyut Açıklamaları Dışında Delil Bulunmadığı - Mahkumiyetine Karar Verilemeyeceği )

• KENDİSİNDE UYUŞTURUCU MADDE ELE GEÇİRİLEMEYEN SANIK ( Uyuşturucu Madde Ticareti Yaptığına İlişkin Diğer Sanığın Sonradan Döndüğü Soyut Açıklamaları Dışında Delil Bulunmadığı - Beraat Kararı Verilmesi Gereği )

5237/m. 188/3


ÖZET : Kendisinde uyuşturucu madde ele geçirilemeyen sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına ilişkin diğer sanığın sonradan döndüğü soyut açıklamaları dışında delil bulunmadığı gözetilmeden, beraatı yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırıdır.
DAVA : Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık Hasan hakkında ( İzmir Beşinci Ağır Ceza Mahkemesi )'nce yapılan yargılama sonunda, 29.12.2008 tarihinde, 2008/257 esas ve 2008/454 karar sayı ile verilen mahkumiyet hükmünün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzeltilerek onanması isteğiyle dava dosyasının tebliğname ekinde 30.04.2009 tarihinde Dairemize gönderildiği anlaşıldı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Kendisinde uyuşturucu madde ele geçmeyen sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına ilişkin, diğer sanık Mehmet'in sonradan döndüğü soyut açıklamaları dışında, her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraatı yerine mahkumiyetine karar verilmesi, SONUÇ : Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün isteme aykırı olarak ( BOZULMASINA ), bozmanın niteliğine göre sanığın TAHLİYESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadığı takdirde derhal salıverilmesinin sağlanması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına, 28.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
</H4>
Old 13-10-2011, 14:45   #3
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
<H4>T.C.
Alıntı:

YARGITAY

10. CEZA DAİRESİ

E. 2009/21635

K. 2010/11716

T. 18.5.2010

• UYUŞTURUCU MADDE TİCARETİ YAPMA ( Kendilerinde Uyuşturucu Madde Ele Geçmeyen Sanıkların Diğer Sanıklarda Yakalanan Uyuşturucu Maddelerle İlgilerinin Saptanamadığı - Yeterli Delil Bulunmadığı )

• YARDIM ETME ( Uyuşturucu Maddeyi Kurye Olarak Nakleden Kişinin Ücretini Alamamasından Dolayı Teslim Etmemesi Üzerine Diğer Sanığın İsteği Üzerine Kurye İle Görüşüp Sorunu Giderme Eylemi )

• UYUŞTURUCU MADDEYİ KURYE OLARAK NAKLETME ( Nakleden Kişinin Ücretini Alamamasından Dolayı Teslim Etmemesi Üzerine Diğer Sanığın İsteği Üzerine Kurye İle Görüşüp Sorunu Giderme Eyleminin Yardım Etme Olarak Nitelendirilmesi Gerektiği )

5237/m. 39, 188, 220


ÖZET : Kendilerinde uyuşturucu madde ele geçmeyen sanıkların, diğer sanıklarda yakalanan uyuşturucu maddelerle ilgilerinin saptanamadığı, telefon konuşmalarında geçen ve ticaretini yaptıkları ileri sürülen maddelerin bulunamaması nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı nitelikte olup olmadıklarının saptanamadığı, böylece uyuşturucu madde ticareti yaptıklarına ilişkin yeterli delil bulunmadığı gözetilmelidir.
Suça konu uyuşturucu maddeyi kurye olarak nakleden kişinin ücretini alamamasından dolayı teslim etmemesi üzerine diğer sanığın isteği üzerine kurye ile görüşüp sorunu giderme eyleminin yardım etme olarak nitelendirilmesi gerekir.
DAVA : Uyuşturucu madde ticareti yapma ve suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçlarından sanıklar Muhittin ve Nejdet, uyuşturucu madde ticareti yapma ve suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçlarından sanıklar Fahri, Vahap, Arif, Elmi, Feysel, Bayram, Mehmet E. ve Mehmet Ç. hakkında ( İstanbul Onbirinci Ağır Ceza Mahkemesi )'nce yapılan yargılama sonunda, 01.04.2009 tarihinde, 2007/376 esas ve 2009/54 karar sayı ile sanıklar Bayram, Mehmet E. ve Mehmet Ç.'nin suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan beraatlerine ve uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyetlerine, sanıklar Muhittin, Nejdet, Fahri, Vahap, Arif, Elmi ve Feysel'in ise üzerlerine atılı suçlardan mahkumiyetlerine hükmedildiği; mahkumiyet hükümlerinin sanıkların müdafileri ve ayrıca sanıklar Bayram, Mehmet E. ile Mehmet Ç. hakkındaki hükümlerin Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edildiği; temyiz incelemesinin sanıklar Muhittin, Nejdet, Feysel, Bayram, Elmi, Fahri, Vahap, Arif ve Mehmet E. müdafileri tarafından duruşmalı olarak yapılmasının talep edildiği; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca sanık Nejdet hakkındaki davanın düşürülmesi, sanıklar Muhittin, Feysel, Elmi, Fahri, Vahap ile Arif hakkında her iki suçtan ve sanık Bayram hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan verilen hükümlerin onanması, sanıklar Mehmet E. ve Mehmet Ç. hakkında her iki suçtan ve sanık Bayram hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükümlerin ise bozulması isteğiyle dava dosyasının ekinde 26.02.2009 tarihli tebliğname ekinde Dairemize gönderildiği anlaşıldı. Dosya usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen duruşmaya müdafii göndermeyen ve herhangi bir mazeret de bildirmeyen sanık Bayram yönünden duruşmasız, diğer sanıklar yönünden duruşmalı olarak incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : A- Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan sanıklar Bayram, Mehmet E. ve Mehmet Ç. hakkında verilen beraat hükümlerinin incelenmesi:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin kısmen istem gibi ONANMASINA,
B- Uyuşturucu madde ticareti yapma ve suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçlarından sanık Muhittin, uyuşturucu madde ticareti yapma ve suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçlarından sanıklar Fahri ile Elmi ve uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık Mehmet Ç. hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet Savcısının ve sanıkların müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazları ile sanıkların müdafilerinin duruşmadaki sözlü savunmalarının reddiyle, hükümlerin istem gibi ONANMASINA, tutuklama nedenleri ile hükmolunan hapis cezasının miktarı ve tutuklu kalınan süreye göre, sanıklar hakkındaki tahliye isteğinin reddine,
C- Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık Mehmet E. hakkında verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecinin kanuna uygun olarak yapıldığı; aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı; eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı; vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı; eyleme uyan suç tipi ile artırma ve indirme nedenleri tartışılarak yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanık müdafii ve Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazları ile sanıkların müdafilerinin duruşmadaki sözlü savunmalarının reddine, ancak;
TCK'nın 62. maddesinin uygulanması sırasında hesap hatasına düşülerek, sonuç para cezasının eksik belirlenmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafii ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; sanık hakkında hükmedilen sonuç para cezasının 50.000 TL olarak değiştirilmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, tutuklama nedenleri ile hükmolunan hapis cezasının miktarı ve tutuklu kalınan süreye göre, sanık hakkındaki tahliye isteğinin reddine,
D- Sanık Nejdet hakkında verilen hükümlerin incelenmesi:
Dosyaya sunulan nüfus kayıt örneği ile sanığın hükümden sonra 01.05.2009 tarihinde öldüğü bildirildiğinden, bu durumun araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları ve duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin istem gibi BOZULMASINA,
E- Sanıklar Feysel ile Vahap hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma ve sanık Bayram hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin incelenmesi:
Kendilerinde uyuşturucu madde ele geçmeyen sanıkların, diğer sanıklarda yakalanan uyuşturucu maddeler ile ilgilerinin saptanamadığı, telefon konuşmalarında geçen ve ticaretini yaptıkları ileri sürülen maddelerin bulunmaması nedeniyle, uyuşturucu veya uyarıcı nitelikte olup olmadığının teknik yöntemlerle belirlenemediği, böylece sanıklar Feysel ve Vahap hakkında teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde, sanık Bayram'ın ise bireysel olarak uyuşturucu madde ticareti yaptıklarına ilişkin yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, beraatleri yerine, mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları ve duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin kısmen isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre sanıklar Feysel ve Vahap'ın tahliyesine, başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadıkları takdirde derhal salıverilmelerinin sağlanması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
F- Sanık Arif hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesi:
Sanığın diğer sanıklarla hiyerarşik bir ilişki içerisinde, suç işlemek amacı etrafında devamlılık gösteren fiili bir birleşme gerçekleştirdiğine ilişkin savunmasının aksine, her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delilin bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları ve duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
G- Sanık Arif hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecinin kanuna uygun olarak yapıldığı; aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı; eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı; vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı; eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olmak suçu ile ilgili bozma gerekçesine göre, sanığın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapmak suçunu teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediğine ilişkin delil bulunmadığı; ayrıca eyleminin, suça konu uyuşturucu maddeyi kurye olarak nakleden kişinin ücretini alamamasından dolayı teslim etmemesi nedeniyle diğer sanık Muhittin'in isteği üzerine kurye ile görüşüp bu sorunu gidermekten ibaret olduğu, buna göre olaydaki konumunun "yardım etme" olarak nitelendirilmesi gerektiği gözetilmeden, TCK'nın 188. maddesinin 3. fıkrası ile 39. maddesi yerine, 188. maddesinin 3 ve 5. fıkraları gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi,
SONUÇ : Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları ve duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, tutuklama nedenleri ile hükmolunan hapis cezasının miktarı ve tutuklu kalınan süreye göre, sanık hakkındaki tahliye isteğinin reddine, 18.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. yarx
</H4>
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
uyuşturucu madde ticareti caner87 Meslektaşların Soruları 7 18-11-2015 01:45
uyuşturucu madde ticareti yapmak sebastian Meslektaşların Soruları 10 09-06-2010 10:44
uyuşturucu madde ticareti lawyer_2009 Meslektaşların Soruları 6 24-12-2009 16:56
uyuşturucu ticareti yargıtay kararı stj.av.m.salih akaltun Meslektaşların Soruları 0 06-07-2009 12:14
Uyuşturucu Ticareti/ Yargıtay Kararı arayışı gavel Meslektaşların Soruları 0 14-05-2009 22:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06073499 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.