Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

altsoya yapılan muvazalı devirler-kısıtlama

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 27-05-2008, 10:42   #1
Av.kerami ÖZDEMİR

 
Varsayılan altsoya yapılan muvazalı devirler-kısıtlama

Değerli Meslektaşlarım;devam eden bir davada bir şahsın TMK m.406 daki savurganlığı ve malvarlığını kötüyönettiği iddiasıyla kısıtlanması istenmektedir.dava kısıtlama talep eden şahıs kısıtlı adayının öz kızıdır.İddiaya göre kısıtlı adayı malvarlığındaki tarla ve paraları (kısıtlama talep eden/davacı dışındaki)diğer çocuklarına ve torunlarına sağlararası kazandırmalarla ya da muvazaalı şekilde kaydırmaktadır.altsoya yapılan sağlararası kazandırmalar ile muvazaalı devirler bu şahsın kısıtlanmasını gerektirir mi?Bu konuda cevap ve içtihat verirseniz sevinirim.Teşekkür eder saygılar sunarım
Old 27-05-2008, 10:49   #2
Ekin EKŞİ YILMAZER

 
Varsayılan

bildiğim kadarıyla kişinin durumunu kötüye sokan müsrifliği kısıtlanmasını gerektirir. Kendisine ve etrafına zarar verici davranışlar ölçüt alınmalı
Old 27-05-2008, 13:55   #3
ali ekmekçi

 
Varsayılan

4721 sayılı yasanın 406.maddesiSavurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır. demekte...

Buna dayalı bir davanın reddi zor.Fakat muvazaa farklı savurganlık vs.farklıdır.Emsal bir kara da sunuyorum

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/1430
K. 2004/2252
T. 26.2.2004
• SAVURGANLIK NEDENİYLE KISITLAMA ( HACİR ALTINA ALINMA ) TALEBİ ( Savurganlık ve Suihal İçerisinde Bulunan 80 Yaşındaki Şahıs İçin )
• KISITLAMA TALEBİ ( Savurganlık ve Suihal İçerisinde Bulunan Şahıs İçin )
• HACİR ALTINA ALINMA TALEBİ ( Savurganlık ve Suihal İçerisinde Bulunan Şahıs İçin )
• GÖREVLİ MAHKEMENİN YENİDEN TESBİTİ ( Aile Mahkemeleri Kurulmadan Önce Verilmiş Olan Kararın Yargıtay'ca Bozulmasından Sonra )
• AİLE MAHKEMELERİ KURULMADAN ÖNCE VERİLMİŞ KARARIN YARGITAYCA BOZULMASI ( Görevli Mahkemenin Yeniden Tesbiti Gereği )
4721/m.406
4787/m.4/1,Geç.1
ÖZET : 1- Dava, Türk Medeni Kanununun 406. maddesinde yer alan " savurganlık, kötü yaşama ve malvarlığını kötü yönetme sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açma.. " sebebiyle kısıtlama isteğine ilişkindir. Toplanan delillerden; kısıtlanması istenilen Mehmet T.'nün 80 yaşında olduğu, karısının ölmesinden sonra önemli miktarda gayrimenkulünü sattığı ve azeri kadınlarla birlikte yediği tesbit edilmiştir. Gerçekleşen bu olgular Mehmet T.'nün malvarlığını, bilinçsiz, amaçsızca tükettiğini, alım-satım ilişkilerinde yarar dengesini gözetmediğini, savurganlık ve suihal içerisinde ve eğiliminde olduğunu göstermektedir. Türk Medeni Kanununun 406. maddesinin koşulları oluşmuştur. Kısıtlanmasına ve vasi atanmasına karar verilmesi gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiştir.

2- 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun geçici 1. maddesi, sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Dava, Türk Medeni Kanununun 406. maddesinde yer alan " savurganlık, kötü yaşama ve malvarlığını kötü yönetme sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açma.. " sebebiyle kısıtlama isteğine ilişkindir.

Toplanan delillerden; kısıtlanması istenilen Mehmet T.'nün 1340 doğumlu olup 80 yaşında olduğu, eşinin 1993'te ölümünden sonra uzunca bir süre yalnız yaşadığı, 31.01.2001 tarihinde kendisinden ( 45 ) yaş küçük Kumru isimli Azeri bir kadınla evlendiği, bu kadının köye hiç gelmediği, daha sonra evine değişik tarihlerde Azeri uyruklu başka kadınların geldiği; hakkında evinde Azeri kadınlarla fuhuş yaptırdığı iddiasıyla birkaç kez Jandarmaya ihbarlar yapıldığı, bu ihbarlar üzerine yapılan kontrollerde; 31.03.2001 tarihinde evinde Z. İbrahimova ile V. Aliyeva isimli iki Azeri kadının bulunduğu, 30.01.2002 tarihinde yapılan kontrolde P. Rougiva isimli Azeri bir kadının olduğunun tesbit edildiği, köyde Mehmet T.'nün gayrimenkullerini satıp Azeri kadınlarla yediği konusunda yaygın duyumların olduğu, 1160, 1161, 1000, 748 ve 1155 parsel sayılı zeytinlik ve bademlik vasıflı beş parça taşınmazını 20.12.2001 ve 20.07.2001 tarihlerinde üçüncü kişilere sattığı, bu taşınmazlardan sadece birini 10 milyara sattığı ifade edildiği halde, bankalardaki kendi adına olan hesaplarda toplam 6.1 milyar lira civarında parasının olduğu, 13.11.2002 tarihinde de noterde düzenlenen ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile iki parça taşınmazını Fatma isimli kadına verdiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda belirtilen ve gerçekleşen bu olgular Mehmet T.'nün malvarlığını, bilinçsiz, amaçsızca tükettiğini, alım-satım ilişkilerinde yarar dengesini gözetmediğini, savurganlık ve suihal içerisinde ve eğiliminde olduğunu göstermektedir. Türk Medeni Kanununun 406. maddesinin koşulları oluşmuştur. Kısıtlanmasına ve vasi atanmasına karar verilmesi gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiştir.

2- 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1 maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından ( MK. md. 118-494 ) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını, geçici 1. maddesi de; sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın 1. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 26.02.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 27-05-2008, 15:38   #4
Av.kerami ÖZDEMİR

 
Varsayılan

meslektaşlarım burada davalının yani kısıtlı adayının harcamaları kendi çocuklarına doğru yani muvazaalı malaktarmaları olduğu iddia olunuyor.Davacısı ise kendisine mal aktarılanların öz kardeşi ve davalının kızıdır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kooperatif muvazalı borçlandırıcı işlem "ACİL" alperyldrm Meslektaşların Soruları 0 31-03-2008 08:55
yargıtaydan savurgan eşe kısıtlama bahar kesici Hukuk Haberleri 1 12-07-2007 13:46
Tapuda Ölmüş Kimse Adına Sahte Kimlikle Yapılan Satışlar Ve Sahtekarlıkla Yapılan Kaz terazinin kefesi Meslektaşların Soruları 2 26-08-2006 18:09
Muvazalı Satış NURKANU Hukuk Soruları Arşivi 3 19-05-2005 14:07


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04578495 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.