Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İş Kazası, Tazminata işçinin kusurunun etkisi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-07-2017, 08:56   #1
tello

 
Varsayılan İş Kazası, Tazminata işçinin kusurunun etkisi

Değerli Meslektaşlarım herkese iyi çalışmalar,

Müvekkil iş kazası geçirmiştir. Soruşturma dosyasını incelediğimde her ne kadar bilirkişi raporu düzenlenmemişse de müvekkilimin kusurlu olduğunu düşünmekteyim. Yaklaşma tehlikelidir uyarı levhasına rağmen temizlemek amacıyla yaklaşarak iş kazası geçirmiştir. Tabi görevi temizlik işi olduğundan bu işi işveren tarafından defalarca yaptırılmıştır.

Maddi ve manevi tazminat davası açmayı düşünüyoruz. Fakat ortada bilirkişi raporu yok ayrıca SGK müfettişlerince düzenlenen rapora da ulaşma ihtimalimiz yok. Tek yapabileceğimiz tanık dinleterek müvekkilimin daha önce de işveren tarafından bu işi defalarca yaptırıldığını kanıtlayabiliriz.

Sonuç olarak müvekkilim iş kazasında tam kusurlu olması davamızı nasıl etkiler değerli görüşleriniz için teşekkür ederim.
Old 17-07-2017, 11:23   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

İşverenin maddi ve manevi tazminat ile sorumlu olabilmesi için diğer şartların yanısıra " işverenin eylemi ile zararlandırıcı olay arasında illiyet (nedensenlik) bağının bulunması ve bu bağın kesilmemesi gerekir".Yargıtay zarara uğrayan işçinin veya 3.kişinin tam kusurunun bulunması yada olayın mücbir nedenle gerçekleşmesi hallerinde illiyet (Nedensellik ) bağının kesileceğini ve işverenin maddi ve manevi tazminat ile sorumlu tutulamayacağını kabul etmektedir.

Bu yönden olayda işverenin özen görevini yerine getirmediği konusunda anlatımda bulunup deliller sunulmalıdır. Müfettiş raporuna ulaşılamaması durumunda Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) vasıtasıyla bilgi edinilebileceğini düşünüyorum.

T.C.

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 2016/9785

K. 2017/2262

T. 21.3.2017

DAVA : Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle 127.098,22 TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 21/03/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı vekili Avukat ... ile karşı taraf vekili Avukat Burcu Batur geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

KARAR : Dava, sigortalının 12.09.2008 tarihli iş kazasından sürekli iş göremezliğe uğraması sebebiyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir.

Mahkemece, davacının maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; davacının davalı şirkette fatura dağıtım ve tahsilat elemanı olarak çalışırken, olay günü sabah saatlerinde şirket merkezinden aldığı faturalar için işlem yapmak üzere kendi dağıtım bölgesine motosiklet ile giderken, trafik ışığı bulunan kavşakta, kırmızı ışıkta durduğu, trafik ışığının yeşile dönmesine müteakip harekete geçtiği sırada, sağında kendisine kırmızı ışık yanan ve plakası tespit edilemeyen bir aracın trafik ışığı ihlali yaparak hareket etmesi ve davacıya çarpması neticesinde davacının %20,2 oranında malul kaldığı anlaşılmıştır.

İnsan yaşamının kutsallığı çerçevesinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu olay tarihinde yürürlükte bulunan İş Kanunu'nun 77. maddesinin açık buyruğudur. Bu kapsamda işveren özen yükümlülüğü kapsamında alması gereken önlemleri almamış ve bu sebeple de zararlandırıcı bir olay meydana gelmiş ise akti yükümlülüğünü yerine getirmeyen işverenin bu zarardan sorumlu tutulacağı tartışmasızdır. Fakat işverenin almadığı yada eksik aldığı bu önlemler ile zararlandırıcı olay arasında nedensellik olması esastır. Diğer bir ifade ile eğer zararlı netice ile işverence hiç alınmayan yada eksik alınan önlemler arasında doğrudan bir bağ kurulamıyor ise bu zararlı neticeden işverenin sorumlu tutulması doğru olmayacaktır. Aksinin kabulü işverenin oldukça geniş sınırlar içeren akti sorumluluğunun sınırlarının dahada genişletilmesi olur ki bu kabul edilebilir bir hal değildir. Yine kaza ile işverence alınmayan önlemler arasında uygun illiyet bağının bulunması da işverenin sorumluluğu için esastır.

Ayrıca şunu belirtilmekte de fayda vardır. Teknik bilgi gerektiren hallerde mahkemelerce konusunda uzman kişilerden bilirkişi raporu alınması gerekli olmakla birlikte bilirkişilerin raporundaki değerlendirmelerin mahkemelerce denetlenmesi, gerektiğinde mahkemece ek rapor alınması, ek rapora rağmen bilirkişi değerlendirmesinin oluşa uygun düşmediği tespit olunması halinde ise gerekirse bir başka bilirkişi heyetine olayın inceletilmesi gerekir.

Somut olayda; hükme esas kusur bilirkişi heyet raporunda davalı işveren şirkete %15 oranında kusur verilmiş ise de; iş kazasının plakası tespit edilemeyen aracın trafikteki tam kusurlu davranışı sebebiyle gerçekleştiği anlaşılmaktadır. O halde gerçekleşen iş kazasında işverenin özen yükümlülüğü kapsamında alabileceği bir tedbirin bulunduğundan ve giderek sorumluluğunu gerektirecek bir kusurunun olduğundan bahsetme imkanı bulunmamaktadır. Kazanın gerçekleşmesinde trafik kuralı ihlali yapan ve plakası tespit edilemeyen üçüncü kişi niteliğindeki araç şoförünün ağır kusuru nedeniyle, iş kazası ile işveren şirket arasındaki illiyet bağının kesildiğinin kabulüyle davanın reddi gerekirken; kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.

Mahkemece yukarda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Hükmün yukarda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.480.00TL duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 21.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Trafik kazası-Ehliyetsizlik tazminata engel mi detay82 Meslektaşların Soruları 4 23-03-2015 21:00
5510 sayılı kanun madde 21. işçinin elde ettiği tazminatların SGK rücu davasına etkisi. neeylesin mahmud Meslektaşların Soruları 0 17-09-2014 14:32
Kapıcı lehine verilmiş iş kazası nedeniyle manevi tazminata konu ilam için yapılacak taip Alp Ay Meslektaşların Soruları 1 12-10-2010 14:47
sigortasız işçinin iş kazası sonucu ölümü.. SINIRSIZ Meslektaşların Soruları 2 11-05-2010 20:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02493000 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.