Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

30 Yıl Üzeri Emeklilik İkramiyelerinin Ödenmesi ve Anayasa Mahkemesi Kararlarının Geriye Yürümesi

Yanıt
Old 26-03-2015, 15:13   #1
calicitaha

 
Acil 30 Yıl Üzeri Emeklilik İkramiyelerinin Ödenmesi ve Anayasa Mahkemesi Kararlarının Geriye Yürümesi

Merhaba Sayın Meslekteaşlarım..

Konuyla ilgili olarak forumda arama yaptım ancak tatmin edici bir cevap bulamadım..

Bildiğiniz üzere Emeklilere 30yıl üzeri hizmetleri için ikramiye ödenmeyeceğine dair Emekli Sandığı Kanunu'nun 89/4 fıkrasında yer alan "...verilecek emekli ikramiyesinin hesabında 30 fiili hizmet yılından fazla süreler..." ibaresi Anayasa Mahkemesi tarafından Anayasaya aykırı bulunarak iptal edildi..

Şimdi Ben de babam adına 30 yıl üstü hizmet bedeline mukabil ikramiyenin ödenmesi için dava açmayı düşünüyorum.

Sormak istediğim iki husus var:
1- Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra açılan davalarda da hükmün geçmişe etkili olacak şekilde uygulanabileceğine dair herhangi bir Danıştay kararı var mıdır? Bulduğum bütün kararlarda "Anayasa Mahkemesinin iptal kararından önce açılan ve derdest olan davalarda Anayasa Mahkemesi kararının uygulanabileceğine" ilişkin değerlendirmeler mevcut. Ancak doktrindeki çok kısa değerlendirmeler hariç "Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra açılacak davalarda Anayasa Mahkemesi kararının geçmişe etkili olarak uygulanabileceğine ilişkin" bir karar bulamadım. Gerek Yargıtayın gerekse de Danıştayın kararları derdest olan davalar açısından bir değerlendirme içeriyor.

2- Her ne kadar Anayasa 153/5 İptal Kararlarının geriye yürümeyeceğini öngörmüş de olsa bu hükmü sadece lafzi olarak mı yorumlamak gerekir yoksa Kanunun ruhuna uygun bir şekilde Geriye Yürümezlik ilkesi aşılabilir mi? Gerekçesini bilmesem de Danıştay tarafından Harcırah ödemelerine ilişkin olarak yapılan değerlendirmelerde Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürütülmesi mümkün olmuştu. Aynı durum burada da geçerli olur mu? 30 yıl üstü hizmetler açısından prim kesintisi yapılması ancak emekli olduktan sonrası için 30 yıl üzeri hizmet mukabili ikramiye ödenmemesi hakkaniyetle ne kadar bağdaşır? Bu hususun kazanılmış hak olduğu kabulünde iptal kararının da geriye yürümesi gerekmez mi? Bu açıdan davayı kazanabilmek için hangi hususlara dikkat çekmek daha doğru olur?

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler. İyi çalışmalar..
Old 02-04-2015, 19:53   #2
tükenmez kalem

 
Varsayılan

Bu hususta SGK'na yazılı başvuru yolunu denemiş bulunmaktayım. Menfi veya Müsbet bir yanıt aldığımda paylaşacağım.
Old 06-05-2015, 10:34   #3
calicitaha

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan tükenmez kalem
Bu hususta SGK'na yazılı başvuru yolunu denemiş bulunmaktayım. Menfi veya Müsbet bir yanıt aldığımda paylaşacağım.

Sgk bu konududa Anayasa Mahkemesi hükümlerinin geriye yürümeyeceği yönünde bir cevap veriyor. Zaten Biz de bu cevabi yazıyı konu etmiştik.

Yanıtınız için teşekkürler
Old 15-05-2015, 09:05   #4
Av.09

 
Varsayılan

Son durum nedir? Bize 60 günlük sürede herhangi bir cevap verilmedi. Dava açmaya hazırlanıyoruz.
Old 17-05-2015, 17:31   #5
Stj. Av. Oya

 
Varsayılan

Geçenlerde bu konuda araştırma yaptım ben de, geriye yürüyeceğine ilişkin kesin bir karar vs bulamadım ama Danıştay 10. Dairesinin geriye yönelik kabul kararı verdiği kararlar varmış, ben de kazanılmış hak diye düşünerek dava açmaya hazırlanıyorum.
Old 17-05-2015, 18:17   #6
Av. Yiğit Yakıt

 
Varsayılan

Anayasa mahkemesinin iptal kararından önce açılan ve derdest olan davalarda Hükmün geri yürüyorsa veya yürüyeceğine ilişkin görüşler çoğunluktaysa, fikrimce Anayasa mahkemesi Tarafından iptal edilmiş bir hükme ilişkin olarak Sayın stj.av.Oya hanımın da belirttiği üzere Kazanılmış hak kavramı ile birlikte dava açılması geriye yürümeyi mümkün kılabilir.
Old 21-05-2015, 12:56   #7
_gamze_

 
Varsayılan

Kazanılmış hak, ortaya çıkması anında hukuka uygun olarak tamamlanmış, böylece kişiye özgü, lehte sonuçlar doğurmuş, sonradan hukuk kurallarındaki değişiklik veya işlemin geri alınması gibi nedenlere rağmen, hukuk düzeni tarafından korunma altında kalan hak anlamına gelmektedir.

Yani önce kişinin lehine bir durum olacak; daha sonra bu hak ortadan kalkarsa, kişinin bundan etkilenmeyeceği bir durum söz konusudur.

Ancak bizim konumuzda bunun tam tersi bir durum söz konusu. Kişinin kanunen bir hakkı yokken; sonradan bir hakka kavusup kavuşamayacağı söz konusu. Bu nedenle bu davada kazanılmış hakka dayanmanın faydası olmayabilir düşüncesindeyim.
Old 21-05-2015, 17:15   #8
cemree

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan calicitaha
Merhaba Sayın Meslekteaşlarım..

Konuyla ilgili olarak forumda arama yaptım ancak tatmin edici bir cevap bulamadım..

Bildiğiniz üzere Emeklilere 30yıl üzeri hizmetleri için ikramiye ödenmeyeceğine dair Emekli Sandığı Kanunu'nun 89/4 fıkrasında yer alan "...verilecek emekli ikramiyesinin hesabında 30 fiili hizmet yılından fazla süreler..." ibaresi Anayasa Mahkemesi tarafından Anayasaya aykırı bulunarak iptal edildi..

Şimdi Ben de babam adına 30 yıl üstü hizmet bedeline mukabil ikramiyenin ödenmesi için dava açmayı düşünüyorum.

Sormak istediğim iki husus var:
1- Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra açılan davalarda da hükmün geçmişe etkili olacak şekilde uygulanabileceğine dair herhangi bir Danıştay kararı var mıdır? Bulduğum bütün kararlarda "Anayasa Mahkemesinin iptal kararından önce açılan ve derdest olan davalarda Anayasa Mahkemesi kararının uygulanabileceğine" ilişkin değerlendirmeler mevcut. Ancak doktrindeki çok kısa değerlendirmeler hariç "Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra açılacak davalarda Anayasa Mahkemesi kararının geçmişe etkili olarak uygulanabileceğine ilişkin" bir karar bulamadım. Gerek Yargıtayın gerekse de Danıştayın kararları derdest olan davalar açısından bir değerlendirme içeriyor.

2- Her ne kadar Anayasa 153/5 İptal Kararlarının geriye yürümeyeceğini öngörmüş de olsa bu hükmü sadece lafzi olarak mı yorumlamak gerekir yoksa Kanunun ruhuna uygun bir şekilde Geriye Yürümezlik ilkesi aşılabilir mi? Gerekçesini bilmesem de Danıştay tarafından Harcırah ödemelerine ilişkin olarak yapılan değerlendirmelerde Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürütülmesi mümkün olmuştu. Aynı durum burada da geçerli olur mu? 30 yıl üstü hizmetler açısından prim kesintisi yapılması ancak emekli olduktan sonrası için 30 yıl üzeri hizmet mukabili ikramiye ödenmemesi hakkaniyetle ne kadar bağdaşır? Bu hususun kazanılmış hak olduğu kabulünde iptal kararının da geriye yürümesi gerekmez mi? Bu açıdan davayı kazanabilmek için hangi hususlara dikkat çekmek daha doğru olur?

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler. İyi çalışmalar..

Sayın Calicitaha,

Mahkeme kalemlerinden bu konuda bir dava açılıp açılmadığını ve açılmışsa akıbetini sorup öğrenmeye çalışacağım. Öğrendiğim taktirde burada paylaşırım.

Bunun haricinde, bulabildiğiniz kararların esas ve karar numaralarını paylaşabilir misiniz? Benim bulduğum kararlarda da bahsettiğiniz gibi kazanılmış hak kavramına değiniliyor. Ancak bizim durumumuzda çok uygulanabilir gibi görünmüyor ne yazık ki.
Şimdiden teşekkür ederim.

Saygılarımla,
Old 22-05-2015, 10:40   #9
_gamze_

 
Varsayılan

Ben bu konuda idare mahkemesi hakimi ile görüştüm. İstanbul'da açılmış davalar var ancak yetkisizlikle Ankara'ya gönderiliyormuş. Hakim AY'nin 10. maddesine dayandırın diye belirtti. Uygulamanın Danıştay kararı ile neticelenebileceğini söyledi ve talepte bulunurken emekli olunan yıla göre ücret talep edilmesi gerektiğini söyledi.
Old 25-05-2015, 12:39   #10
cakirb

 
Varsayılan

Söz konusu hükmü Anayasa Mahkemesi'ne götüren Ankara 10. İdare Mahkemesi'nin 2013/296 E. ve 2015/65 K. kararı linkte. Okumayan meslektaşlarımız varsa faydalı olacaktır.
http://www.esm.org.tr/images/30uzeri...idarekarar.pdf

Ayrıca görüştüğüm bir idare mahkemesi hakimi davaların süre aşımı nedeniyle reddedilmeyeceği, davaların kabul edileceği ve faiz başlangıç tarihinin davalı idareye başvuru tarihi olarak kabul edileceği yönündeki görüşlerin çoğunlukta olduğunu söyledi. Mahkemeler de tam olarak ne yapacaklarını bilmiyor, şimdilik bunlar düşünce aşamasında. Saygılar...
Old 25-05-2015, 13:13   #11
_gamze_

 
Varsayılan

Davayı açmak için süre İYUK 10. madde mi yoksa 11. maddeye göre mi işlemeye başlayacak?
Old 25-05-2015, 14:10   #12
Av.09

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan _gamze_
Ben bu konuda idare mahkemesi hakimi ile görüştüm. İstanbul'da açılmış davalar var ancak yetkisizlikle Ankara'ya gönderiliyormuş. Hakim AY'nin 10. maddesine dayandırın diye belirtti. Uygulamanın Danıştay kararı ile neticelenebileceğini söyledi ve talepte bulunurken emekli olunan yıla göre ücret talep edilmesi gerektiğini söyledi.

Belirsiz alacak davası şeklinde harca esas değer olarak olarak sembolik rakam gösterilip açılması mümkün değil mi? 2013 yılında yapılan değişiklikle mümkün olduğunu sanıyorum.

10. madde tam yargı, 11. madde iptal davası ile ilgili. 10. maddenin uygulanması gerekir.
Old 25-05-2015, 16:11   #13
_gamze_

 
Varsayılan

İYUK MADDE 16 Ek cümle: 11/4/2013-6459/4 md.) Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya
diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere
artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir.

Buna göre belirsiz alacak davası şeklinde açılabiliyor.

Ancak hakim beyin belirttiği; eğer geçmişte değil de şu an emekli olsaydı ne kadar ikramiye alacaktı şeklide hesaplama yapıp, bunu talep etmeyin, emekli olduğu yılda 30 yıl üzerinden değil de çalıştığı yıl kadar ödenmiş olsaydı ne kadar alırdı?bunu talep edin dedi. elbetteki daha azını isteyip, arttırmak mümkün.
Old 27-05-2015, 15:52   #14
calicitaha

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.09
Son durum nedir? Bize 60 günlük sürede herhangi bir cevap verilmedi. Dava açmaya hazırlanıyoruz.

Ben 1,5 ay kadar önce davayı Ankarada açtım. Sgk'nın yanıtını bekliyorum şu anda..

Alıntı:
Yazan Stj. Av. Oya
Geçenlerde bu konuda araştırma yaptım ben de, geriye yürüyeceğine ilişkin kesin bir karar vs bulamadım ama Danıştay 10. Dairesinin geriye yönelik kabul kararı verdiği kararlar varmış, ben de kazanılmış hak diye düşünerek dava açmaya hazırlanıyorum.

Açıkçası Ben de yerel Mahkeme ile değil de Danıştay kararı ile birşeyler kazanabileceğimizi düşünüyorum..

Alıntı:
Yazan Av. Yiğit Yakıt
Anayasa mahkemesinin iptal kararından önce açılan ve derdest olan davalarda Hükmün geri yürüyorsa veya yürüyeceğine ilişkin görüşler çoğunluktaysa, fikrimce Anayasa mahkemesi Tarafından iptal edilmiş bir hükme ilişkin olarak Sayın stj.av.Oya hanımın da belirttiği üzere Kazanılmış hak kavramı ile birlikte dava açılması geriye yürümeyi mümkün kılabilir.

İptal kararından önce açılmış ve derdest olan davaların iptal kararından sonra ortaya çıkan hukuki duruma göre yorumlanması doktrinde ve birçok Mahkeme ve Danıştay kararında ağırlık kazanmış bir görüş ancak iptal kararından sonra açılmış bir davada yerel Mahkemelerin bu konuda cesaretli davranabileceğini düşünmüyorum.

Alıntı:
Yazan _gamze_
Kazanılmış hak, ortaya çıkması anında hukuka uygun olarak tamamlanmış, böylece kişiye özgü, lehte sonuçlar doğurmuş, sonradan hukuk kurallarındaki değişiklik veya işlemin geri alınması gibi nedenlere rağmen, hukuk düzeni tarafından korunma altında kalan hak anlamına gelmektedir.

Yani önce kişinin lehine bir durum olacak; daha sonra bu hak ortadan kalkarsa, kişinin bundan etkilenmeyeceği bir durum söz konusudur.

Ancak bizim konumuzda bunun tam tersi bir durum söz konusu. Kişinin kanunen bir hakkı yokken; sonradan bir hakka kavusup kavuşamayacağı söz konusu. Bu nedenle bu davada kazanılmış hakka dayanmanın faydası olmayabilir düşüncesindeyim.

Ben ise bu durumda tam ortada kalmış vaziyetteyim. Ancak dediğim gibi yerel Mahkemeler de sanırım bu şekilde yorumlayacak..

Alıntı:
Yazan cemree
Sayın Calicitaha,

Mahkeme kalemlerinden bu konuda bir dava açılıp açılmadığını ve açılmışsa akıbetini sorup öğrenmeye çalışacağım. Öğrendiğim taktirde burada paylaşırım.

Bunun haricinde, bulabildiğiniz kararların esas ve karar numaralarını paylaşabilir misiniz? Benim bulduğum kararlarda da bahsettiğiniz gibi kazanılmış hak kavramına değiniliyor. Ancak bizim durumumuzda çok uygulanabilir gibi görünmüyor ne yazık ki.
Şimdiden teşekkür ederim.

Saygılarımla,

Teşekkürler alakanız için. Dediğim gibi bu konuda bulabildiğim yegane kararlar iptal kararından önce açılmış ve derdest olan davalarda uyuşmazlığın yeni hukuki durum itibariyle çözülmesi gerektiğine ilişkin. Bu da teknik anlamda aslında Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi anlamına geliyor. Ancak Bizim durumumuz maalesef biraz farklı. İnşallah Mahkemeler bu hususu da Anayasa hükmünün ruhuna uygun olarak yorumlar da Biz de istediğimizi almış oluruz..

Alıntı:
Yazan _gamze_
İYUK MADDE 16 Ek cümle: 11/4/2013-6459/4 md.) Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya
diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere
artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir.

Buna göre belirsiz alacak davası şeklinde açılabiliyor.

Ancak hakim beyin belirttiği; eğer geçmişte değil de şu an emekli olsaydı ne kadar ikramiye alacaktı şeklide hesaplama yapıp, bunu talep etmeyin, emekli olduğu yılda 30 yıl üzerinden değil de çalıştığı yıl kadar ödenmiş olsaydı ne kadar alırdı?bunu talep edin dedi. elbetteki daha azını isteyip, arttırmak mümkün.

Ben sadece ve sadece SGK'nın "talebin reddine" dair kararının iptalini talep ettim. Eğer Mahkeme talebim gibi karar verirse Sgk'nın Mahkeme kararı uyarınca bir hesaplama yaparak ödeme yapacağını düşünüyorum..
Old 29-05-2015, 10:30   #15
cakirb

 
Varsayılan

Bu konuyla alakalı olarak başka bir problem olduğunu öğrendim. İkramiye hesabının emekli olunan tarihteki katsayılarla yapılmasını istemek gerekiyor. Emeklilik tarihi altı sıfır atılmadan önceki bir tarih ise hesaplanan ikramiye miktarından yine altı sıfır atılıyormuş ve ikramiye o şekilde ödeniyormuş. Bu şekilde çok komik rakamlar ikramiye olarak ödeniyormuş. 12 kuruş ikramiye ödemesini Danıştay'ın onadığını duydum. Henüz bununla ilgili bir karar bulamadım. Bu yazdığım tamamen kulaktan dolma bilgidir. Bu konuyla ilgili bilgi veya belgesi olan paylaşırsa sevinirim. Saygılar...
Old 02-06-2015, 16:34   #16
Av.09

 
Varsayılan

Bugün davamızı açmış bulunmaktayız. Gelişmeleri aktarırım.
Old 20-06-2015, 15:24   #17
_gamze_

 
Varsayılan

Davada 30 yıl üzerindeki miktar için ne kadar ödenmesi gerektiğini hesaplayarak belirtmemiz gerekiyor mu? yoksa İkramiye hesabının emekli olunan tarihteki katsayılarla yapılmasını istemek yeterli mi?
Old 20-06-2015, 23:35   #18
sinanben

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.09
Bugün davamızı açmış bulunmaktayız. Gelişmeleri aktarırım.
üstadım dava dilekçenizi istememde bir mahsur var mıdır?
Old 22-06-2015, 09:34   #19
Av.09

 
Varsayılan

Üstadım bilindiği üzere dilekçeler ilk incelemeye tabi tutuluyor.(İYUK14) Geri gelmezse o zaman paylaşayım. Çünkü geri gelmesinin hem zaman hem de esas bakımından önemli sonuçları bulunuyor. Yanlış katkıda bulunmak istemem. İYUK 3-5-14-15'e bakmanız yararlı olur.

Onun haricinde fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla ...TL'nin yasal faiziyle idareden tahsiline, zımni ret kararının iptaline ve tabi ki de yargılama masraflarının idareye yüklenmesini talep ettim.

Duruşma istemedim.
Old 24-06-2015, 10:49   #20
aermis

 
Varsayılan

Hukukçu değilim. Kamu görevlisiyim. Bir süre Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı yaptım. Siteye Öyle üye oldum.
2005 yılında yaşadığım bir olay anlatayım belki bulabilirsiniz. , Anayasa Mahkemesainin iptal ettiği Harcırah Kanununun bir maddesi nedeniyle geriye yönelik idari davalar açıldı. Ve bunları kazanalar oldu. Hatırladığım kadarıyla Danıştay da İzmir yerel mahkemenin kararını onadı.
Old 24-06-2015, 21:49   #21
calicitaha

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan aermis
Hukukçu değilim. Kamu görevlisiyim. Bir süre Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı yaptım. Siteye Öyle üye oldum.
2005 yılında yaşadığım bir olay anlatayım belki bulabilirsiniz. , Anayasa Mahkemesainin iptal ettiği Harcırah Kanununun bir maddesi nedeniyle geriye yönelik idari davalar açıldı. Ve bunları kazanalar oldu. Hatırladığım kadarıyla Danıştay da İzmir yerel mahkemenin kararını onadı.

Teşekkürler Üstad katkınız için. Benim aradığım karar tam olarak bu. Bulan varsa paylaşmasını rica ederiz

Bu arada SGK dava dilekçemize cevap verdi. Arzu edenler olursa gönderebilirim..
Old 27-06-2015, 13:15   #22
efe09

 
Varsayılan dilekçe örneği

Merhabalar üstadım. Aynı konu ile ilgil ben de bir dava açacağım. İdare hukuku ile pek ilgili olmadığım için dilekçenizin bir suretini rica edeceğim. e-mail adresim selcuk_2973@hotmail.com. Şimdiden teşekkür ederim.
Old 27-06-2015, 13:24   #23
efe09

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan calicitaha
Teşekkürler Üstad katkınız için. Benim aradığım karar tam olarak bu. Bulan varsa paylaşmasını rica ederiz

Bu arada SGK dava dilekçemize cevap verdi. Arzu edenler olursa gönderebilirim..

ben dava dilekçenizin bir örneğini göndermenizi rica ediyorum mümkünse en kısa sürede...
Old 29-06-2015, 10:43   #24
Av. Gözde G.

 
Varsayılan

Merhaba,
Ben de dava açma hazırlığı içerisinde araştırmalarım sonucu bulduğum emsal Danıştay kararlarını aşağıda paylaşıyorum.
Bir tanesi meşhur 'harcırah' lar ile ilgili olan karar.

Esas No:
Karar No:
DANISTAY
2. Daire
2004/7942
2005/4297
Karar Tarihi: 23.12.2005
T.C.
KAMU PERSONELI - SÜREKLI GÖREV YOLLUGUNUN ÖDENMESI
AMACIYLA YAPILAN BASVURUNUN REDDINE ILISKIN ISLEMIN IPTALI
VE SÜREKLI GÖREV YOLLUGUNUN HAKEDIS TARIHINDEN ITIBAREN
ISLETILECEK YASAL FAIZIYLE BIRLIKTE ÖDENMESI TALEBI - IDARI
DAVLARDA DAVA AÇMA SÜRESI
ÖZET: Uyusmazlık konusu baglamında, Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümezligi kuralı ile
2577 sayılı Idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 10. maddesi hükmünün birlikte degerlendirilmesi
sonucunda, söz konusu Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca idarelerin harcırah ödemeleri
konusunda yeniden bir degerlendirme yapıp, hak edilen harcırahı ilgilisine ödemesi, hukukun
üstünlügü ilkesinin bir geregi olmasına karsın, idarelerin bu yükümlülügünü yerine getirmeyerek
hareketsiz kalması durumunda, ilgililerin hukuki sonuçlarından yararlanmak üzere 10. madde uyarınca
haklarında kanunun öngördügü islemin yapılması için her zaman idareye basvurmaları ve isteklerinin
reddedilmesi halinde de 10. maddede öngörülen usule uygun olarak idari yargıda dava açmaları
mümkün bulunmaktadır.
Yukarıda belirtilen açıklamalar ısıgında ve sonuç olarak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 62.
maddesinde yer alan; "yer degistirme suretiyle yapılan atamalarda memurlara atama emirleri teblig
edilince yolluklarının, ödeme emri aranmaksızın saymanlıklarca derhal ödenecegi" hükmü, harcırah
konusuna özgü söz konusu yasama tasarrufları, bu tasarruflara iliskin yargısal süreç ve yargısal süreç
içerisinde Anayasa Mahkemesi'nce verilen kararlardaki hukuksal vurgular göz önünde
bulunduruldugunda ve de sosyal hukuk devleti ilkesi boyutunda düsünüldügünde; 1.1.2002 tarihinden
itibaren kamu personeline iliskin olarak gerçeklestirilen yönetsel tasarruflardan (6245 sayılı Harcırah
Kanunu kapsamında bulunan kurum ve kuruluslarda; 22.7.2003 tarihinden itibaren ilk defa veya
yeniden göreve alınanlar ile 27.4.2005 tarihinden itibaren zorunlu yer degistirme, sınav, saglık
sebepleri ve es durumu dısında kendi yazılı talepleri üzerine naklen atananlar haricinde) kaynaklanan
harcırah ödemelerinin gerçeklestirilmesinin idareler açısından bir zorunluluk oldugu; ve en önemlisi
anılan tarihten sonra olusan ve kamu personeli açısından belirsizlikler içeren bir hukuksal ortamda
harcırahını alamayanların, bu belirsizlik ortamının yargısal süreç sonrasında hukuksal aydınlıga
kavusması ile birlikte yapacakları basvuruların, 2577 sayılı Idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 10.
maddesi kapsamında görülmesi ve basvurulara iliskin olarak tesis edilen islemlere karsı açılacak idari
davalarda dava açma süresinin, anılan maddede yer alan sistematige göre degerlendirilmesi gerekir.
(2577 S. K. m. 7, 10, 54/1-c) (657 S. K. m. 62/3) (2709 S. K. m. 10, 2, 5, 125, 87, 88, 161, 162, 128,
138, 153) (6245 S. K. m. 1, 3/a, 10, 11) (4726 S. K. m. 6/g) (4833 S. K. m. 51/f)
Kararın Düzeltilmesini Isteyen (Davacı): ...
Vekili: Av. ...
Sinerji Mevzuat ve Içtihat Programı Sayfa 1 / 11

Esas No:
Karar No:
DANISTAY
2. Daire
2004/2513
2004/1601
Karar Tarihi: 17.12.2004
T.C.
HARCIRAH KANUNUNDAKI DAKI DAVA AÇMA SÜRESININ DIKKATE
ALINMAMASI - GÖREV YOLLUGU VE DAVA HARCI
ÖZET : Anayasa Mahkemesince, ilgili yıl bütçe Kanunu'nun konuya iliskin maddesinin iptalinden sonra
davacının sürekli görev yollugunun ödenmesi için yaptıgı basvurusunun reddine iliskin isleme karsı
açtıgı davanın süresinde oldugunun kabulüne karar verilmistir.
(2577 S. K. m. 10) (6245 S. K. m. 59) (4726 S. K. m. 6/g)
Istemin Özeti : Ilk defa Istanbul Ili emrine Ögretmen olarak atanan davacının, yolluk verilmesi için
yaptıgı basvurunun reddine iliskin 22.4.2003 günlü islemin, 2002 yılı Mali Yılı Bütçe Kanunu'nun ilk
defa veya yeniden göreve alınanlar ile bunların aile fertlerine bu nedenlerle harcırah ödenmeyecegine
iliskin 6/g maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 22.10.2002 günlü, E: 2002/138, K:2002/96 sayılı
kararıyla iptal edildigi, bu durumda anılan hükmün uygulanmasına olanak olmadıgı; öte yandan,
davalı idarece Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesinin mümkün olmadıgı ileri sürülmekte
ise de, yolluk verilmesi, Bütçe Kanunundan kaynaklanan bir hak olmayıp özel bir kanun olan Harcırah
Kanununa dayandıgı, bu Kanunun da halen yürürlükte olması nedeniyle anılan iddiaya itibar
edilemeyecegi gerekçesiyle iptali yolunda Istanbul 1. Idare Mahkemesi'nce verilen 31.12.2005 günlü,
E:2003/710, K:2003/1659 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı Idari Yargılama Usulü
Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemistir.
Danıstay Tetkik Hakimi : Ali Alpat
Düsüncesi : Idare Mahkemesi kararının onanması gerektigi düsünülmüstür.
Danıstay Savcısı : Semra Sentürk
Düsüncesi : 2577 sayılı Idari Yargılama Usulü Kanununun 7/1. maddesinde, dava açma süresinin özel
kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıstayda ve idare mahkemelerinde altmıs gün
oldugu hükme baglanmıs ve Danıstayca pek çok kararda da vurgulandıgı gibi 2577 sayılı Yasanın
"Iptal ve Tam Yargı Davaları" baslıklı 12. maddesi, idari islemler dolayısıyla açılacak tam yargı
davalarının yöntem ve süresini dört ayrı seçenek halinde düzenlemis olup, ilgililere bir islemin icrası
sebebiyle dogan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası
açabilme olanagı tanımaktadır.
Yukarıya aktarılan hükümlere ve Anayasanın 125. maddesine göre kisilerin, idarenin her türlü eylem
ve islemine karsı teblig tarihinden itibaren yasada gösterilen sürelerde dava açması Anayasal bir hak
olarak tanınmıstır.
Ancak bütün idari dava türlerinde dava açabilmek süre ile sınırlandırılmıs olup bu sınırlandırma idari
istikrar ilkesi ve kamu düzeninin geregidir.
Sinerji Mevzuat ve Içtihat Programı Sayfa 1 / 3

Esas No:
Karar No:
DANISTAY
Idari Dava Daireleri Kurulu
2006/231
2006/542
Karar Tarihi: 08.06.2006
T.C.
TASARRUF MEVDUATI SIGORTA FONU TARAFINDAN TESIS EDILEN
ÖDEMEME ISLEMIN IPTALI VE ÖDENMEYEN HESAP TUTARININ
YASAL FAIZIYLE BIRLIKTE TAZMINI ISTEMI - ILGILILERIN
HAKLARINDA IDARI DAVAYA KONU OLABILECEK ISLEMIN YAPILMASI
IÇIN IDARI MAKAMLARA BASVURABILMESI
ÖZET: Davacının Anayasa Mahkemesi kararının dogurdugu sonuçlardan yararlanmak amacıyla 2577
sayılı Kanunun 10. maddesine göre idareye basvurarak bu yeni hukuki duruma göre off-shore
hesabından mevduat hesabına aktardıgı parasının ödenmesi talebinde bulunabilecegi ve bu
basvurusunun reddi üzerine dava açabileceginin kabulü gerektiginden isin esasının incelenmesi
gerekmektedir.
(2577 S. K. m. 10, 12)
Istemin Özeti: Danıstay Onüçüncü Dairesinin 2.12.2005 günlü, E:2005/7621, K:2005/5749 sayılı
kararının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Danıstay Onüçüncü Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulundugu
ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadıgı
belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektigi savunulmaktadır.
Danıstay Tetkik Hakimi Tuncay Dündar'ın Düsüncesi: Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının
bozulması gerektigi düsünülmektedir.
Danıstay Savcısı Mehmet Karaoglu'nun Düsüncesi: Danıstay dava dairelerince verilen kararların
temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı Idari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu
maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine
uymadıgından, istemin reddi ile temyiz edilen Danıstay Besinci Dairesince verilen kararın
onanmasının uygun olacagı düsünülmektedir.
TÜRK MILLETI ADINA
Hüküm veren Danıstay Idari Dava Daireleri Kurulunca, dosyanın tekemmül ettigi anlasıldıgından,
davacının yürütmenin durdurulması istemi görüsülmeksizin, isin esası incelendi, geregi görüsüldü:
3.1.2004 günlü, 25335 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu'nun 2003/6668 sayılı
"Bankalar Kanununun 14 üncü maddesinin (3) Numaralı Fıkrası Uyarınca Bankacılık Islemleri Yapma
ve Mevduat Kabul Etme Izni Kaldırılan T. Imar
Sinerji Mevzuat ve Içtihat Programı Sayfa 1 / 3
Old 29-06-2015, 11:20   #25
calicitaha

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan efe09
ben dava dilekçenizin bir örneğini göndermenizi rica ediyorum mümkünse en kısa sürede...

Biraz geç gördüm kusuruma bakmayın. Dilekçeyi mail adresinize yolladım. İyi çalışmalar..

Alıntı:
Yazan Av. Gözde G.
Merhaba,
Ben de dava açma hazırlığı içerisinde araştırmalarım sonucu bulduğum emsal Danıştay kararlarını aşağıda paylaşıyorum.
Bir tanesi meşhur 'harcırah' lar ile ilgili olan karar.

İlginiz için çok teşekkürler. Umarım Mahkeme hakimleri duyarlı davranır. En son bir mahkemeye emsal diye karar sunduğumda "Onların sicili Benden düşük" diye cevap almıştım da
Old 08-07-2015, 12:54   #26
calicitaha

 
Varsayılan

En son olarak Mahkeme SGK'dan müvekkilimin kaç yıl hizmet süresinin olduğunu ve 30 yılı aşan çalışmaları için ne kadar ikramiye bedeli ödenmesi gerektiğini sormuş.

Ben olumlu bir adım gördüm. Sizin kanaatiniz nedir?
Old 08-07-2015, 14:35   #27
Av.09

 
Varsayılan

Bence de olumlu bir adım. Mahkeme kararını vermiş gibi gözüküyor.
Old 08-07-2015, 14:48   #28
olgu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan calicitaha
En son olarak Mahkeme SGK'dan müvekkilimin kaç yıl hizmet süresinin olduğunu ve 30 yılı aşan çalışmaları için ne kadar ikramiye bedeli ödenmesi gerektiğini sormuş.

Ben olumlu bir adım gördüm. Sizin kanaatiniz nedir?

Harç tamamlama ve tek hakim veya heyet halinde mi karar verilmesi gerektiği içinde sormuş olabilir.
Old 21-07-2015, 12:30   #29
cmryldrm

 
Varsayılan

ben de bu davayı açma hazırlığı içerisindeyim benim tereddüt ettiğim konualardan biri yetki konusu dava açanlar yetkili mahkemeyi ankara olarak kabul etti?
Old 21-07-2015, 15:09   #30
efekankaptan

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım,biliyorsunuz bir kısım işlerde çalışma zamanları dikkate alınırken bu süreler yoğun yıpranma nedeni ile fazla sayılıyor. Örneğin asker ve polisler her yılı 12 ay değil 15 ay çalışmış gibi oluyor. Böyle olunca da 31 yıl çalışan bir kişi; aslında 37 yıl çalışmış gibi oluyor. Burada dava açılırken fiili hizmet yılını mı esas almalıyız; yoksa itibari hizmet yılını mı?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Zamanaşımı süresini uzatan yeni yasanın geriye yürümesi? hukukcu34 Meslektaşların Soruları 1 18-02-2012 11:44
anayasa mahkemesi kararlarının geriye yürümezliği parézer Meslektaşların Soruları 5 12-12-2010 22:38
anayasa mahkemesi kararlarının geriye yürümezliği avmusa Meslektaşların Soruları 1 05-06-2008 15:52


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07153106 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.