|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
10-01-2008, 11:51 | #1 |
|
Usulsüz Tebligat
Sayın Meslektaşlarım;
Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapmış olduğum bir takipte ; tebligat borçlunun geçici süreliğine şehir dışında olması nedeni ile muhtara yapılmıştır.Fakat posta memurunun usulü bilmemesi nedeni ile muhtara yapılan bu tebligat usulüne uygun değildir.Zira komşulardan kime haber verildiği v.s gibi herhangi bir kayıt yer almamakta ; kapısına 2 nolu haber kağıdının yapıştırıldığı ve tebligatın muhtara bırakıldığı yazmaktadır.MUHTAR ; BORÇLUNUN ABİSİDİR.1 ay sonra ; borçlunun abisi olan muhtar tebligatın X tarihinde borçuya teslim edildiği kaydını içeren bir tutanak düzenlemiş tutanağın altına teslim eden bölümüne kendi adını yazarak imzalamış , teslim alan bölümüne de borçlunun adını yazmış va fakat takip borçlusu olan kardeşine imzalatmaktan imtina etmiştir. Ben bu borçluyu mal beyanında bulunmamaktan dolayı şikayet ettim.Fakat İcra Mahkemesi hakimi tebligatın usulsüz yapıldığından bahisle istemimi reddedebilir.Tebligatın usulsüzlüğü hususundaki iddiayı bertaraf edebilmek için görüş ve yardımlarınıza ihtiyacım var. Saygılarımla.. |
10-01-2008, 12:00 | #2 |
|
Sayın av.Gzm;
Şayet öğrenme tarihi tebliğ tarhi olarak kabul edildiğinde suç oluşuyorsa, başka bir hususu araştırmanıza gerek yoktur diye düşünmekteyim. Somut olayda muhtarın 1 ay sonra düenlediği tutanağın tarihi öğrenme tarihi olarak kabul edilebilir. Saygılarımla, |
10-01-2008, 12:04 | #3 |
|
İlk bakışta ben de sizin düşündüğünüzü düşündüm fakat ; tutanakta borçlunun imzası için ayrılan bölümde borçlunun imzasının bulunmadığı açıkça ortada.Öğrenme olgusu borçlu tarafından ifade edilmemiş ; muhtar tarafından beyan edilmiş.Sanırım bu iddiam mahkeme tarafından dikkate alınmayacaktır.Zira usulsüz tebliğde öğrenme tarihinin esas alınabilmesi için borçlunun ; ben tebligatı şu tarihte öprenmiş bulunmaktayım demesi gerkir.
|
10-01-2008, 13:27 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
Gizem Hanım; "imzalatmaktan imtina etmek" derken "borçlunun imzadan imtina ettiğini" kastetmiyorsunuz değil mi? Diğer yandan, borçlunun açıkça "ben şu tarihte öğrendim" demesine gerek yoktur. Borçlunun dosyaya yaptığı herhangi bir itiraz, beyan, ödeme vs. varsa bunların tarihi öğrenme tarihi olarak kabul edilebilir. Diğer yandan; borçlu, kardeşi(muhtar) ile birlikte yaşıyorsa da borçlu tebliğe muttali olmuştur diye düşünmekteyim. Saygılarımla, |
10-01-2008, 13:34 | #5 |
|
Yanıtınız için teşekkür ederim sayın meslektaşım;
duruşmada ; tebligatın amacının borçluyu haberdar etmek olduğunu ; muhtar olan ve aralarında herhangi bir hasımlık bulumayan abiye yapılan tebligatın borçlu tarafından öğrenilmemiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olacağını bu nedenle tebligatın usulüne aykırı olarak nitelenemeyeceğini ileri sürmeyi düşünüyorum. kastettiğim borçlunun imzadan imtinası değildi.Tutanakta borçlunun imzaasına ayrılmış bölümde borçlunun imzası bulunmamakta.Aslında borçlunun ve muhtar ağabeyin bu davranışı ,kasıtlı ve kötüniyetli olarak yapılmış bir fiil ama bunu ispat etmem çok güç.. saygılarımla |
10-01-2008, 22:40 | #6 |
|
“Muhatabın geçici olarak başka yere gitmesi” halinde tebligatın nasıl yapılacağı Teb. K. mad. 20’de “13, 14, 16, 17 ve 18’inci maddelerde yazılı şahıslar, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka yere gittiğini belirtirlerse; keyfiyet ve beyanda bulunmanın adı ve soyadı tebliğ mazbatasına yazılarak altı beyan yapan tarafından imzalanır ve tebliğ memuru tebliğ evrakını bu kişilere verir. Bu kişiler tebliğ evrakını kabule mecburdurlar.[104] Kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka bir yere gittiğini belirten kimse, beyanını imzadan imtina ederse, tebliğ eden bu beyanı şerh ve imza eder. Bu durumda ve tebliğ evrakını kabulden çekinme halinde tebligat, 21. maddeye göre yapılır. Bu maddeye göre yapılacak tebligatlarda tebliğ, tebliğ evrakının 13, 14, 16, 17 ve 18’inci maddelerde yazılı kişilere verildiğ tarihte veya ihbarname kapıya yapıştırılmışsa bu tarihten itibaren onbeş gün sonra yapılmış sayılır”
Usül bildiğiniz üzere böyle iken Yargıtay ; -“Tebliğ tarihinde yurtdışında bulunduğu anlaşılan kişiye Türkiye’de yapılmış gözüken tebligatın usulsüz sayılacağını” belirtmiştir. Saygılarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Usulsüz Tebligat | Av.Murat Bölükbaş | Meslektaşların Soruları | 5 | 12-08-2016 15:54 |
Usulsüz tebligat ve imza itirazı | sailor1981 | Meslektaşların Soruları | 5 | 14-10-2007 17:22 |
Usulsüz tebligat | nakil | Meslektaşların Soruları | 1 | 23-05-2007 15:11 |
usulsüz tebligat | gencerx07 | Meslektaşların Soruları | 10 | 24-04-2007 11:21 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |