Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Soybağının Reddi Davası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-11-2018, 15:19   #1
Av.Emre YILDIRIM

 
Mesaj Soybağının Reddi Davası

Meslektaşlarım merhabalar.

Taraflar arasın boşanma davası devam ederken davalı kadın, bir başkası ile meydana gelen birliktelikten çocuk sahibi oluyor. Çocuk Ocak 2018 doğumlu. Lakin, evlilik birliği içerisinde doğan çocuk kocaya aittir karinesi sebebi ile Ekim 2018'de müvekkil nüfusuna kaydettiriliyor.

Soybağının reddi davası açtık, davalı taraf davayı kabul etti cevap dilekçesinde. Boşanma davasında ise, davalı tanığı olarak dinlenilen davalı annesinin açık beyanı var, çocuk 3.şahıstandır şeklinde.

Bu noktada fikrinizi almak istediğim konu şu; kabul nasıl bir sonuç doğurur ? Kabule rağmen çocuğun üstün yararı var şeklinde bir görüş ile dosyamıza devam kararı verilir mi?

Şimdiden teşekkür ederim.
Old 21-11-2018, 21:24   #2
Av. Suat

 
Varsayılan

Bu tür davalar kamu düzeni ile yakından ilgili olduğundan karşı yanın kabulü sonuç doğurmaz.
Bu davada tanık beyanlarına dayanılarak karar verilemez.
ADLİ TIP dan rapor alınmadan karar da verilemez.

18. Hukuk Dairesi 2014/19328 E., 2015/7578 K., 05.05.2015 T.
Özet -6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 308/2. maddesi uyarınca, davayı kabul ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edecekleri davalarda hüküm doğurmaktadır. Soybağının reddi ve babalık gibi konular ise, kamu düzenine ilişkin olup, bu tür davalarda sadece karşı tarafın kabulüne dayanılarak isteğe uygun karar verilemeyecektir.

Davacı Hayel Hacı Muhammed île davalı Hamit Soner Muhammed vd. arasındaki davada Gaziantep 1. Aile Mahkemesince verilen ve Yargıtay’ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 07.01.2014 günlü ve 2013/949-2014/6 sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımın 03.11.2014 gün ve Hukuk-2014/339495 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacının dava dilekçesinde; kendisinin, Müslüm ve Hamide'nin resmi olmayan evlilikleri sonucu doğduğunu ve Suriye uyruklu dedesi H. Muhammed'in nüfusuna kaydedildiğini, esasen kendisinin de Türk olduğunu, Müslüm'ün çocukları olan davalılar ile kardeş olduklarını ileri sürerek kendisinin babasının Müslüm Gürsel olduğunun tespiti ile soybağının düzeltilmesi ve Türkiye'deki nüfusa tesciline karar verilmesini istediği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 39. maddesinde; mahkeme kararı olmadıkça, kişisel durum sicilinin hiçbir kaydında düzeltme yapılamayacağı, 282. maddesi ve devamında soybağına ilişkin hükümlere yer verilerek, babalık davasının, soybağı ilişkisini kuşkuya yer bırakmayacak nispette açığa çıkarılması halinde kabul edilebileceği. Hakim bu davada maddi olguları res'en araştırıp kanıtları serbestçe takdir edeceği, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde de nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 308/2. maddesi uyarınca, davayı kabul ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edecekleri davalarda hüküm doğurmaktadır. Soybağının reddi ve babalık gibi konular ise, kamu düzenine ilişkin olup, bu tür davalarda sadece karşı tarafın kabulüne dayanılarak isteğe uygun karar verilemeyecektir.

Hal böyle olunca mahkemece, davanın kamu düzenini ilgilendirmesi bakımından kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın soybağının doğru olarak tespit edilmesi zorunludur. Somut olayda mahkemece, salt taraf beyanları ile yetinilmeyip, iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılması, alınacak rapor ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi ve oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, karşı tarafın kabulüne dayanılarak eksik araştırma ile davanın kabulüne şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'nun 427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 05.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
soybağının reddi davası mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı açılmalıdır? mhtp89 Meslektaşların Soruları 3 16-03-2018 09:33
Soybağının reddi davası Av.mehmet.av Meslektaşların Soruları 6 28-11-2017 16:19
soybağının reddi davası ve kayyım Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 26-10-2017 11:43
Soybağının Reddi Davası? imsel Meslektaşların Soruları 9 17-02-2016 11:03
soybağının reddi ve babalık davası Av. İbrahim YİĞİT Meslektaşların Soruları 6 26-06-2010 13:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03926110 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.