Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Tamamlanmış Dolandırıcılık suçu mu? bu suça teşebbüs mü?

Yanıt
Old 03-01-2012, 17:15   #1
av_mkaraman

 
Varsayılan Tamamlanmış Dolandırıcılık suçu mu? bu suça teşebbüs mü?

Başkasını kandırarak kendi hesabına para yatırmasını sağlayan bir şüphelinin, bu parayı banka şubesinden -kendi hesabından-çekmek üzereyken (parayı almadan) suçüstü yapılarak yakalanması halinde tamamlanmış bir suç mu, dolandırıcılık suçuna teşebbüs mü oluşur? Yorumlarınız için teşekkürler
Old 03-01-2012, 17:23   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Başkasını kandırarak kendi hesabına para yatırmasını sağlayan bir şüphelinin, bu parayı banka şubesinden -kendi hesabından-çekmek üzereyken (parayı almadan) suçüstü yapılarak yakalanması halinde tamamlanmış bir suç mu, dolandırıcılık suçuna teşebbüs mü oluşur? Yorumlarınız için teşekkürler
Sayın av_mkaraman;

Kanaatimce suç oluşmuştur. TCK'nın 'Dolandırıcılık' başlıklı 157. maddesine göre;"(1) Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir."

Düzenleme uyarınca şüpheli şahıs mağduru aldatarak hileli davranışı gerçekleştirmiş, kendi yararına olacak şekilde de hesap numarasına paranın yatırılmasını sağlamıştır. Parayı çekmeye ve dolayısıyla harcamaya/kullanmaya fırsat bulamamış olması, teşebbüs aşamasında kaldığı anlamına gelmez.

Saygılarımla..
Old 03-01-2012, 17:35   #3
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av_mkaraman
Başkasını kandırarak kendi hesabına para yatırmasını sağlayan bir şüphelinin, bu parayı banka şubesinden -kendi hesabından-çekmek üzereyken (parayı almadan) suçüstü yapılarak yakalanması halinde tamamlanmış bir suç mu, dolandırıcılık suçuna teşebbüs mü oluşur? Yorumlarınız için teşekkürler

Engin beye katılıyorum. Failin parayı (yararı) kendi hesabına yani hakimiyet alanına geçirmiş olduğu anlaşılmaktadır. Daha sonraki davranış artık tamamlanmış suç sonrası bir davranış olarak değerlendirilmelidir.
Old 03-01-2012, 23:13   #4
Av.Buğcan Çankaya

 
Varsayılan

Dolandırıcılık suçunun tamamlanması, mağdurun aldatılması ve failin yarar sağlamasıyla söz konusu. Bu durumda, para hesaba yatmış, kısaca tasarruf yetkisi artık failde ve para uhdesinde. Paranın çekilmemiş olması ya da çekilirken yakalanılması, suçun tamamlanmasına etki edecek bir durumu oluşturmayacaktır diye düşünüyorum.
Old 04-01-2012, 10:23   #5
av_mkaraman

 
Varsayılan

157. maddede belirtilen hareketler sonrası failin "yarar sağlaması" gerektiği, "yarar sağlamanın" bir netice olduğu, hesaba yatan paranın faile bir yarar sağlamadan failin yakalanmış ve paranın sahibine iade edilmiş olması nedeniyle ben aşama itibariyle suçun teşebbüs aşamasında kaldığını düşünmekteyim. Kısa bir süre içerisinde failin hesabına paranın girip-çıkması ile failin bundan fayda sağladını, yasanın aradığı bu anlamda neticenin gerçekleşmediğini düşünüyorum. (belirtmem gerekirki bu gerçek bir olay, şüpheli 2 gün evvel tutuklandı. 16:30'da hesabına para yatırılıyor, 17:00'da çekmek üzereyken, mağdurun bildirmesi ile şüpheli bankada yakalanıyor.)

Şüphelinin bu paraya-tasarruf edbilecek şekilde-zilyet olmadığını, fiili haklimiyet kurmadığını düşünüyorum. Bilmem ne dersiniz....
Old 04-01-2012, 10:43   #6
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av_mkaraman
157. maddede belirtilen hareketler sonrası failin "yarar sağlaması" gerektiği, "yarar sağlamanın" bir netice olduğu, hesaba yatan paranın faile bir yarar sağlamadan failin yakalanmış ve paranın sahibine iade edilmiş olması nedeniyle ben aşama itibariyle suçun teşebbüs aşamasında kaldığını düşünmekteyim. Kısa bir süre içerisinde failin hesabına paranın girip-çıkması ile failin bundan fayda sağladını, yasanın aradığı bu anlamda neticenin gerçekleşmediğini düşünüyorum. (belirtmem gerekirki bu gerçek bir olay, şüpheli 2 gün evvel tutuklandı. 16:30'da hesabına para yatırılıyor, 17:00'da çekmek üzereyken, mağdurun bildirmesi ile şüpheli bankada yakalanıyor.)

Şüphelinin bu paraya-tasarruf edbilecek şekilde-zilyet olmadığını, fiili haklimiyet kurmadığını düşünüyorum. Bilmem ne dersiniz....

Olmaz derim.
Diyelim ki fail bu parayı üç ay çekmedi/çekemedi; veya başka bir suç ortağının hesabına yönlendirdi, suçu tamamlanmamış mı sayacağız, mütemadi suç mu sayacağız? Halbuki, parayı veren çoktan mağdur olmuştur, bu suçun ihdasıyla korunan bireysel ve kamusal menfaatler de ihlal edilmiştir.
Para artık mağdurun zilyedliğinden çıkmıştır, bu kesin. Yattığı yer ise failin hakimiyet alanı olan banka hesabıdır. Yasada öngörülen unsurları itibariyle suç tamamlanmıştır.
Old 04-01-2012, 10:53   #7
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Paranın hesaba yatmasından yarım saat sonra parayı çekmek için bankaya gelindiğinde yakalanma halinde, suçun kanuni unsuru olan "kendisine ya da başkasına yarar sağlama" unsurunun henüz gerçekleşmiş olamayacağını, banka hesabına para yatmış olsa da, hesaba paranın yatmış olmasının tek başına failin o para üzerinde hakimiyet kurduğu-yarar sağladığı anlamına gelmesinin tartışılabillecek bir husus olduğunu, bu yüzden failin işlemeyi kastettiği dolandırıcılık suçuna elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamadığını, eylemin teşebbüs halinde kaldığını, ancak teşebbüsün tamamlanmış olabileceğini düşünüyorum.
Old 04-01-2012, 10:55   #8
özfn_34

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av_mkaraman
16:30'da hesabına para yatırılıyor, 17:00'da çekmek üzereyken, mağdurun bildirmesi ile şüpheli bankada yakalanıyor.)
...
Şüphelinin bu paraya-tasarruf edbilecek şekilde-zilyet olmadığını, fiili haklimiyet kurmadığını düşünüyorum. Bilmem ne dersiniz....

Söz konusu eylemin teşebbüs aşamasında kaldığına ilişkin:

Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 26/01/2005 tarihli ve E.2004/11003, K.2005/79 sayılı kararına göre:

Dolandırıcılık suçundan sanık Ayhan Gündoğan'ın yapılan yargılaması sonunda:TCK. nun 504/3, 522, 59, 71 ve 95. maddeleri gereğince 2 sene 56 ay ağır hapis 3.105.659.000 lira ağır para cezasıyla mahkümiyetine dair MUĞLA 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 13.10.2004 gün ve 2002/533 Esas, 2004/491 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının bozma isteyen 29.11.2004 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği görüşüldü:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve taktirine incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1-Şikayetçi İsmet Alpaslan'ı işyerindeki telefondan arayıp kendisini karakol amiri baş komiser Mehmet Ali Berksoy olarak tanıtan şahsın zor durumda bulunan arkadaşları için 450-500.000.000 lira yardım isteyip yanına göndereceği şahsa parayı vermesini söylemesi üzerine şikayetçinin; işyerine gelen sanık Ayhan Gündoğan'ı da alarak parayı başkomiser ile görüştükten sonra ona vereceğini belirtip yola çıktıkları, bu sırada sanığın çeşitli bahanelerle ayrılıp geri dönmediği böylece parayı da alamadığı, diğer şikayetçi Mehmet Ali Demirtaş ile de telefonla irtibat kurarak kendisini aynı şekilde tanıtıp bir polisin acil ameliyatı için 500.000.000 liraya ihtiyaçları olduğunu bildirmesi ve şikayetçinin olumlu karşılaması üzerine yanına, aynı karakolda görevli baş komiser Ahmet'in kardeşi olduğunu söyleyen sanığın şikayetçinin işyerine gelerek onun para bulmasını beklediği, daha sonra şikayetçinin 400.000.000 lira para bulduklarını söylemek üzere başkomiseri aramak istemesi üzerine sanığın araya girerek aradığı telefonla görüşmek zorunda kalan şikayetçinin para temini için gönderdiği kardeşiyle irtibat kurarak onun araştırmasıyla gerçeği öğrenmesi sonucu yakalanan sanığın henüz parayı alıp haksız çıkar sağlayamaması nedeniyle her iki suçunun da eksik teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilmeden suçun tamamlandığının kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Suç teşebbüs aşamasında kalsa bile elde edilmek istenen haksız menfaatin belirlenebilmesi halinde TCK. nun 504/3. maddesi uyarınca tayin edilecek temel ağır para cezası ile aynı yasanın 522.maddesinin uygulanmasında bu miktarın esas alınması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılarak eksik ağır para cezası tayini,
3-Kabule göre de, sanığın şikayetçiler Mehmet Ali Demirtaş ve İsmet Alpaslan'a yönelik eylemleri nedeniyle TCK. nun 504/3, 61. maddeleri uyarınca cezalandırılması için kamu davası açıldığı halde ek savunma hakkı verilmeyerek tamamlanmış suçtan mahkümiyet hükmü kurulması suretiyle CMUK. nun 258. maddesine aykırı davranılması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla 26.01.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 04-01-2012, 11:11   #9
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Yargıtay 6.C.D.2002/3369 E. 2002/5949 K. 07.05.2002 T. "...Sanık K.E.'nun Ş. Z. Bankası Şubesi hesabına, ... tarihinde yatırılan ... liranın, banka memurunun hatası sonucu ... lira olarak hesaba geçmesine karşın; durumu fark ettikleri halde sessiz kalıp, sanık M. A. adına yeni bir hesap açarak ATM makinelerini kullanmak suretiyle paranın bu hesaba geçişini sağladıktan sonra, çekilmek istenmesi şeklinde gelişen sanıkların eyleminin dolandırıcılığa eksik teşebbüs olduğu dikkate alınmadan yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi..."
Old 04-01-2012, 11:20   #10
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Aynı doğrultuda;
Yargıtay 11.C.D.2009/15793 E. 2010/4885 K. 29.04.2010 T. kararında, sahte kimlikle kredi kartı alınması olayında, nakit çekme imkanı olan kredi kartlarından, kulanılmayanlarına ilişkin olarak, dolandırıcığa teşebbüs suçunun oluşacağı belirtilmiş.
Old 04-01-2012, 13:18   #11
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 26/01/2005 tarihli ve E.2004/11003, K.2005/79 sayılı kararı...
Sayın özfn_34;

Karara konu olayda para şüphelinin hakimiyet alanına girmemiş olduğundan konuyla bire bir ilgili olmadığı kanısındayım.
Old 04-01-2012, 13:20   #12
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yargıtay 6.C.D.2002/3369 E. 2002/5949 K. 07.05.2002 T. "...Sanık K.E.'nun Ş. Z. Bankası Şubesi hesabına, ... tarihinde yatırılan ... liranın, banka memurunun hatası sonucu ... lira olarak hesaba geçmesine karşın; durumu fark ettikleri halde sessiz kalıp, sanık M. A. adına yeni bir hesap açarak ATM makinelerini kullanmak suretiyle paranın bu hesaba geçişini sağladıktan sonra, çekilmek istenmesi şeklinde gelişen sanıkların eyleminin dolandırıcılığa eksik teşebbüs olduğu dikkate alınmadan yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi..."
Alıntı:
Aynı doğrultuda;
Yargıtay 11.C.D.2009/15793 E. 2010/4885 K. 29.04.2010 T. kararında, sahte kimlikle kredi kartı alınması olayında, nakit çekme imkanı olan kredi kartlarından, kulanılmayanlarına ilişkin olarak, dolandırıcığa teşebbüs suçunun oluşacağı belirtilmiş.
Sayın İlhan ERDEN;

Kararlar sorudaki durumla örtüşüyor, daha önce rastlamamıştım.
Old 04-01-2012, 14:09   #13
özfn_34

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Sayın özfn_34;

Karara konu olayda para şüphelinin hakimiyet alanına girmemiş olduğundan konuyla bire bir ilgili olmadığı kanısındayım.
Konuyla birebir örtüşmese de sonuç itibariyle benzer nitelikte olduğunu düşündüğüm için bu kararı eklemiştim.
Old 04-01-2012, 14:21   #14
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan özfn_34
Konuyla birebir örtüşmese de sonuç itibariyle benzer nitelikte olduğunu düşündüğüm için bu kararı eklemiştim.
Paylaştığınız Yargıtay kararı hakkındaki yorumum, paylaşımınızın katkı sağlamadığını kastettiğim anlamına gelmesin lütfen.

Saygılarımla..
Old 20-05-2012, 23:44   #15
av_mkaraman

 
Varsayılan

Değerli paylaşımlarınız için teşekkür ederim. Soruyu sormuş ve bu tartışmanın yaşanmasına naçizane sebebiyet vermiştiim.

Yargılama bitti. Yerel Mahkeme (Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mah.) Benimde ısrarla savunduğum "suçun teşebbüs aşamasında kaldığına" hükmederek sonuç ceza ile işlgili HGB kararı verdi. İyi çalışmalar herkese.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İşlenemez suça teşebbüs!... Kemal Yıldırım Hukuk Soruları Arşivi 10 27-11-2006 22:46
Dolandırıcılık Sucu uzunoz Hukuk Soruları Arşivi 1 08-09-2005 21:37
Kişiyi Suça Toplum Mu İter Yosa Kişi Kendi Mi Suça Yönelir?Neden? yasemin Hukuk Soruları Arşivi 2 04-03-2002 19:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06011605 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.