Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Avukatlık Başka Mesleklerin Emeklilik Alanı Değildir!

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-05-2012, 15:00   #1
Av.İlker DOLGUN

 
Varsayılan Avukatlık Başka Mesleklerin Emeklilik Alanı Değildir!

Avukatlık Başka Mesleklerin Emeklilik Alanı Değildir!

Avukatlık mesleğine, diğer meslek ve görevlerden geçişte bir yaş sınırı getirilmeli ve bir sınav öngörülmelidir. Avukatlık, diğer mesleklerin emeklilik alanı değildir. Avukatlık mesleği, diğer meslek ve görevlerden emekli olanların icra edeceği bir meslek olmaktan çıkarılmalıdır. Bu, adalete yapılabilecek en büyük hizmetlerden biridir.

(http://www.gencbaro.org/haber/avukat...-degildir.html)

Av.Erdem Akyüz' e ait bu düşüncelere katılıyor ve konu hakkında değerli meslektaşlarımın görüş ve önerilerini bekliyorum.
Old 29-05-2012, 16:11   #2
Levent Cirit

 
Varsayılan

Yaş fikrini kesinlikle karşıyım ama niteliği belirlemek adına bir sınav yapılması faydalı olacaktır. Zira diplomasını bir kıyıya koyup 20-25 yıl öğretmenlik yapan birisinin hukuk bilgisindeki eksilmeler, mesleği icra edişi ile birlikte mesleğe zarar verecektir. Bu sebeple Hakim,Savcı,Öğretmen, eski mesleği ne olursa olsun yapılacak bir sınavda yeterlilik aldıktan sonra mesleğe başlamalı.
Old 29-05-2012, 16:28   #3
Av. Feyza Altun

 
Varsayılan

Yeni Avukatlık Kanunu tasarısına 65 yaş sınırı getirileceği konuşuluyordu. 65 yaşından sonra Baro'ya yazılma talebinde bulunulamayacak diye. Ben de uygulamanın bu yönde olmasından yanayım açıkçası.
Old 29-05-2012, 16:45   #4
Levent Cirit

 
Varsayılan

Eğer her avukata 65 yaşında emeklilik şartı getirecekse ben bu yasaya evet derim. Onun dışında bir başlama şartı getirilmemeli bence.
Old 29-05-2012, 17:38   #5
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Yaş sınırlamasından ziyade avukatlık eğitimi artırılmalı şeklinde düşünüyorum.

Avukat olabilmek için sadece sınav şartının eklenmesi de yeterli olacağını düşünmüyorum. Sınav için yapılabilecek özel bir çalışma ile kazanmayacak hiçbir hukuk mezunu yoktur, diye düşünüyorum.

Ancak avukat olabilmek için 4 yıl hukuk fakültesi ve 4 yıl mesleki eğitim şartının getirilmesi, mesleğin emeklilikte kullanılmasını sınırlar. Bununla birlikte 22 yaşında avukat olunması da engellenmiş olur. Mesleki eğitim süresinin içerisinde yazılı ve sözlü sınavlar olabileceği gibi, avukat yardımcısı konumu ile ek gelir ve tecrübeler de sağlanabilir.

O kadar kolay avukat olduk ki, kendimden örnek vereyim, mezun olduğum okula çok kolay girildi, çok kolay mezun olundu, mezun olanlarda o kadar kolay avukat oldular ki...

Peki mezun olanlar, başarılı mı?

Başarı, kazanç ise evet, başarı, itibar ise evet...

Yaşa bakma, yaşama bak...
Old 30-05-2012, 08:16   #6
suskun_juliette

 
Varsayılan

Kişinin 22 yaşında avukat olmasında nasıl bir sakınca vardır acaba?Mesleğe başlama yaşı önemli değildir. Genç avukatlar bu konuda her zaman daha avantajlıdır. Çünkü dinamik ve heveslidirler.

Yaş ile tecrübe doğru orantılı değildir. Tecrübe, kişinin olayları, görgülerini ne kadar özümseyebildiğiyle ilgilidir. Dört yıllık avukatın "Doktrin ne demek?" diye sorduğunu duyduğumda acı dolu kahkaha attım.

Sanıyorum Ankara Barosu'ydu, emekli bir hakimin avukatlık başvurusunu reddederken "Avukatlık emeklilikte ikbal kapısı olarak görülemez." denmekteydi. Emekli hakim ve savcıların avukatlık yapmalarına esasen karşıyım.Çünkü bazı meslek mensuplarından kimileri var ki, kürsüsündeyken avukatı ego tatmin aracı olarak görüyorlar, emekli olup kürsüden inince avukatlığa yöneliyorlar. Bunlardan herhangi birinin benim mesleğimi riyakarlıkla icra ediyor oluşuna vicdanen katlanamam.


65 yaş şartı iyidir, güzeldir, candır.
Old 30-05-2012, 12:00   #7
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Sınava evet, yaş sınırına avukatlar için de geçiş için de hayır.

Hukuk fakültesi mezunu bir insanın yapabileceği iş bellidir. Yaş haddinden emekli olmuş bir yargıca "kusura bakma avukat olamazsın" demek adil olmadığı gibi Anayasa ile teminat altına çalışma hakkının da ihlalidir.

Yaş haddinden emekli olan bir Yargıtay başkanının veda konuşmasında söylediği rivayet olunur:

Tam hukuku öğreniyordum, beni emekli ettiler!

Hukuk gönül işidir, tecrübe işidir yaşla sınırlanamaz.
Old 30-05-2012, 12:34   #8
suskun_juliette

 
Varsayılan

Meslek geçişlerindeki eşitsizlik sürerken, ben 65 yaşımdan sonra hop diye savcılık, hakimlik yapamıyorsam (kaldı ki öyle bir gayem de yok), onların da bu konuda kısıtlanması gerekir.

Diyelim ki sınav yapılması kararlaştırıldı. Avukatlık kanunu mu sorulacak? Nasıl bir sistemi olacak? X kişisinin vekili olsaydınız ne şekilde savunursunuz tarzında sorular mı olacak? Bunlar hukuk fakültesinin klasik üçüncü ve dördüncü sınıf sınav sorusudur. Elbette bu sınavı geçeceklerdir. Mesele bununla çözülebilecek bir mesele değil.

Avukatlara o kadar çok "Kusura bakma" dolu imalar yapılıyor ki..."Çağır avukatı gelsin.","Avukat ayakta savunma yapsın.", avukat duruşmaya iki dakika gecikince davanın düşürülmesine karar verilsin ve kırıcı emsalleri...

Emeklilik denilen bu durum niçin var?Çalışma hakkının ihlalinin söz konusu olacağını sanmıyorum.

Ayrıca, hukuk paydasında birleşiyor olmak o kişinin çok iyi avukat olacağına karine teşkil etmez. "2x2=4" kesinliğinde bunu açıkça söyleyebilirim.Tecrübeyle sabittir, tanık oldum.

Hukuka gönül verip, kıyısından köşesinden de olsa nasıl olursa olsun bu mekanizmanın içinde olayım görüşüne karşıyım.

Kişinin mesleki niceliği değil niteliği önemlidir.

Mesleki duruşunu egosuyla karıştırmayan, avukatlara gerçekten yargının kurucu unsuru olan bağımsız savunmanın temsilcisi gözüyle bakan hakim ve savcılara saygım sonsuz. Onlara her daim hukuk camiasının çok ihtiyacı var. Ama çoğunlukta kurunun olduğu yerde illa ki yaş da yanacak.

Saygılarımla...
Old 30-05-2012, 14:03   #9
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Kişinin 22 yaşında avukat olmasında nasıl bir sakınca vardır acaba?Mesleğe başlama yaşı önemli değildir. Genç avukatlar bu konuda her zaman daha avantajlıdır. Çünkü dinamik ve heveslidirler.

Mesele 22 yaşı değil, 22 yaşında avukat olmak için hazır olup olmadığı, 65 yaşında ki emekli hakim de bana göre avukatlık için hazır değildir. Bu sebeple avukatlık öncesinde 4 yıllık ciddi bir mesleki eğitim gerekmektedir. Bu gerçekleştiği takdirde, emekli hakim ve savcılar da avukat olmak için bir emek daha sarfetmek zorunda kalacaklardır.

22 yaşın eş bir söylemle bilmeden işe başlamanın sakıcası o kadar çoktur ki...

Şöyle bir iddiam var, ki iddiam kimseyi incitmesin, sadece özeleştiri yapıyorum; Türkiye de yargılama sistemi ile sokaktan adam çevirsem 6 ayda avukatlık yaptırırım. Bu kadar basit olduğu için 22 yaşında bu işi yapabiliyoruz. Oysa dünyanın en zor mesleği nasıl bu kadar kolay icra edilebiliyor? Bunun üzerinde durmak gerekir...

Nasıl ki ameliyatınızı 22-23-24 yaşında ki pratisyen hekim tek başına yapamıyorsa, aynı yaşlarda ki avukat da birçok şeyi tek başına yapmamalı, bizde yaparlar ancak yaptıklarını sanırlar...

Kolay Gelsin...
Old 30-05-2012, 14:13   #10
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Meslek geçişlerindeki eşitsizlik sürerken, ben 65 yaşımdan sonra hop diye savcılık, hakimlik yapamıyorsam (kaldı ki öyle bir gayem de yok), onların da bu konuda kısıtlanması gerekir.


Sayın meslektaşım,

65 yaş sonrası hakim savcılığa geçiş avukatlara has bir yasak değildir; kendilerine dahi bu yasak var: Yaş haddi!

Bu yanlış düşüncenizde tutarlı olabilmenizin tek şartı, avukatlara da 65 yaş sınırı olması gerektiğin savunmaktır; aksi halde kendi fikirleriniz içinde çelişkiye düşmüş olursunuz.

65 yaş sınırı ise kamu alanında geçerli olabilecek bir kuraldır; avukatlar gibi serbest ve bağımsız bir meslek grubunu yaş sınırı ile sınırlayamazsınız.

Saygı ile...
Old 30-05-2012, 14:18   #11
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hakan EREN
65 yaş sınırı ise kamu alanında geçerli olabilecek bir kuraldır; avukatlar gibi serbest ve bağımsız bir meslek grubunu yaş sınırı ile sınırlayamazsınız.

Tıpkı 65 yaşında avukatlığı bırakan birine lokanta işletemezsin demek gibi...
Old 30-05-2012, 14:21   #12
suskun_juliette

 
Varsayılan

O zaman Sayın Balku, sorunun temeline inmek gerekiyor. Hukuk fakültelerinde öğrenim 6 yıl olsun, 4 yıl teorik eğitim, 2 yıl stajyer olarak pratik eğitim verilsin.

Old 30-05-2012, 14:26   #13
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Meslek geçişlerindeki eşitsizlik sürerken, ben 65 yaşımdan sonra hop diye savcılık, hakimlik yapamıyorsam (kaldı ki öyle bir gayem de yok), onların da bu konuda kısıtlanması gerekir.
35 yasindan sonra da hop deseniz de demesenizde hakimlik ve savcilik yapamasiniz, bildigim kadari ile.

SAYGILARIMLA
Old 30-05-2012, 14:38   #14
suskun_juliette

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hakan EREN
Sayın meslektaşım,

65 yaş sonrası hakim savcılığa geçiş avukatlara has bir yasak değildir; kendilerine dahi bu yasak var: Yaş haddi!

Bu yanlış düşüncenizde tutarlı olabilmenizin tek şartı, avukatlara da 65 yaş sınırı olması gerektiğin savunmaktır; aksi halde kendi fikirleriniz içinde çelişkiye düşmüş olursunuz.

65 yaş sınırı ise kamu alanında geçerli olabilecek bir kuraldır; avukatlar gibi serbest ve bağımsız bir meslek grubunu yaş sınırı ile sınırlayamazsınız.

Saygı ile...

Üç yanlış bir doğruyu götürmüyorsa birtakım söyleyeceklerim var.

Esasında yazımın ana teması şuydu; niteliği itibariyle bu meslek gelecek kapısı değildir.Meselem hakim/savcı>avukat görüşüne sahip kişilerin ilk ünvanlarını, emeklilik nedeniyle bırakıp bu kez o büyüktür işaretinden sonra gelen mesleğe emekli hakim/emekli savcı=>avukat şeklinde bir alternatif olarak bakmalarıdır. Zira ben bu önermelerin ve hesapların taraflarına alkış tutmak bir yana dağ olur dururum karşılarında. Benim derdim budur Syn Eren.Bizim mesleğimiz bir diğerinin alternatifi, yedeği değildir. Yalan yanlış düşüncelerdir belki birçoğunuzun nazarında; amma ve lakin tarafıma has olup bu benliğin ürünüdür. Kendi düşünceme olduğu kadar herkesin düşüncesine de saygım vardır.
Old 30-05-2012, 14:46   #15
bilgin

 
Varsayılan Avukatlıkta sınav ve 65 yaş

Devlet memurluğu için 65 yaş sınırı konduğuna göre bu yaştan sonra baroya kayıt olma engellenmeli diye düşünüyorum öte yandan 4 yıllık Hukuk eğitiminden sonra önce baroya avukat yardımcısı olarak girilmeli ve 4 yıl sonra hem hukuk bilgisi ve hemde uygulamayı kapsayan sorularla bir sınav yapılmalı ve en çok 3 sınav hakkı olmalı kazanamayan da hukuk mezunu olarak başka alanlarda değerlendirilmeli diye düşüncesindeyim sınavsız avukatlık hangi ülkede var merak ediyorum pek kaldığını da sanmıyorum.
Old 30-05-2012, 14:48   #16
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Üç yanlış bir doğruyu götürmüyorsa birtakım söyleyeceklerim var.

Esasında yazımın ana teması şuydu; niteliği itibariyle bu meslek gelecek kapısı değildir.Meselem hakim/savcı>avukat görüşüne sahip kişilerin ilk ünvanlarını, emeklilik nedeniyle bırakıp bu kez o büyüktür işaretinden sonra gelen mesleğe emekli hakim/emekli savcı=>avukat şeklinde bir alternatif olarak bakmalarıdır. Zira ben bu önermelerin ve hesapların taraflarına alkış tutmak bir yana dağ olur dururum karşılarında. Benim derdim budur Syn Eren.Bizim mesleğimiz bir diğerinin alternatifi, yedeği değildir. Yalan yanlış düşüncelerdir belki birçoğunuzun nazarında; amma ve lakin tarafıma has olup bu benliğin ürünüdür. Kendi düşünceme olduğu kadar herkesin düşüncesine de saygım vardır.

Sevgili meslektaşım,

Benim ve genel olarak THS lügatinde bir düşünceye "yanlış" demek, saygısızlık değildir. Neden böyle bir açıklama yapma ihtiyacı hissetiniz anlayamadım.

Saygı ile...
Old 30-05-2012, 14:55   #17
suskun_juliette

 
Varsayılan

Saygısızlık ettiniz demek istemedim.Öyle bir tutumunuz olduğunu düşünmüyor, size saygı duyuyorum. Aksi kanaat uyandıysa affola.Ben düşünceye saygı duyduğumu belirtmek istedim.

En içten saygılarımla.
Old 30-05-2012, 14:57   #18
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Saygısızlık ettiniz demek istemedim.Öyle bir tutumunuz olduğunu düşünmüyor, size saygı duyuyorum. Aksi kanaat uyandıysa affola.Ben düşünceye saygı duyduğumu belirtmek istedim.

En içten saygılarımla.

Mukabil saygılarımla...
Old 30-05-2012, 17:15   #19
ElifŞimşek

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan bilgin
Devlet memurluğu için 65 yaş sınırı konduğuna göre bu yaştan sonra baroya kayıt olma engellenmeli diye düşünüyorum öte yandan 4 yıllık Hukuk eğitiminden sonra önce baroya avukat yardımcısı olarak girilmeli ve 4 yıl sonra hem hukuk bilgisi ve hemde uygulamayı kapsayan sorularla bir sınav yapılmalı ve en çok 3 sınav hakkı olmalı kazanamayan da hukuk mezunu olarak başka alanlarda değerlendirilmeli diye düşüncesindeyim sınavsız avukatlık hangi ülkede var merak ediyorum pek kaldığını da sanmıyorum.

Peki adımızın avukat olduğu şu günde bile komik rakamlara çalıştırılırken, avukat yardımcısı olduğumuzda katiplerle(kesinlikle küçümsediğimden değil ama mesleki fark gözardı edilemez) aynı ücretlere falan mı çalıştırılırız acaba. Eğer bir sistem geliştirilecek yada değiştirilecekse, bu olması muhtemel tüm açılardan değerlendirilmelidir. Artıları ile eksileri göz önünde bulundurulmalı, eksileri önlenebilecek durumda ise, bunlar için gerekli önlemler alındıktan sonra uygulamaya geçilmelidir.
Old 30-05-2012, 17:26   #20
av.ozancelik

 
Varsayılan

Avukatlık başka mesleklerden emekli olunduktan sonra geçilecek bir meslek değildir ama maalesef buna biz avukatların temsil edildiği birliklerimiz cevaz vermektedir.maalesef ki gözlemlediğim kadarıyla sadece avukatlık yapan çok meslektaşım bağlantılarını güçlendirmek için emekli olmuş hakim savcıları ofislerine transfer edebilmek için olağanüstü çaba sarf etmektedirler. bence bizim mesleğimizde en büyük ihaneti yine bizler kendimize yapmaktayız.
Old 31-05-2012, 08:59   #21
suskun_juliette

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan elfokumus
Peki adımızın avukat olduğu şu günde bile komik rakamlara çalıştırılırken, avukat yardımcısı olduğumuzda katiplerle(kesinlikle küçümsediğimden değil ama mesleki fark gözardı edilemez) aynı ücretlere falan mı çalıştırılırız acaba. Eğer bir sistem geliştirilecek yada değiştirilecekse, bu olması muhtemel tüm açılardan değerlendirilmelidir. Artıları ile eksileri göz önünde bulundurulmalı, eksileri önlenebilecek durumda ise, bunlar için gerekli önlemler alındıktan sonra uygulamaya geçilmelidir.

Adımız avukat olsa da, bazı avukatların sırf katibi daha çok iş görüyor diye düşünerek, stajyer avukatı, yardımcı avukatı küçümsemesi devam ettikçe bundan daha farklı bir muameleyle karşılaşılacağını sanmam.Hal böyle olunca da katip "Senden önce ben buradaydım.","Sen bilmiyordun, ben gösterdim." demektedir.Önce avukat, meslektaşına sahip çıkacak,bunun ötesi berisi yok.Şayet mesleğine hain bir avukat değilse bu dengeyi kurar, sınırı çizer.Stajyer avukatı katibin insafına bırakırsa, ileride olabilecek bundan farklı bir durum yoktur.Üstüne üstlük en kıdemli katibiyle aynı maaşı verir Yaşadım, gördüm ve o büroyu terk ettim. Arkama dahi bakmam, yanında çalıştığım kişiye selam dahi vermem.

Yardımcı avukatlık müessesesi getirilse de getirilmese de, mesele, bürosunun kapısını binbir umutla ve mesleki ideallerle çalan genç meslektaşının onurunu, gururunu incitmeden-incittirmeden bildiklerini aktarmaktır.Ne onun mesleki şevki kırılır ne de hezeyanlara duçar olur.
Old 31-05-2012, 09:52   #22
ElifŞimşek

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Adımız avukat olsa da, bazı avukatların sırf katibi daha çok iş görüyor diye düşünerek, stajyer avukatı, yardımcı avukatı küçümsemesi devam ettikçe bundan daha farklı bir muameleyle karşılaşılacağını sanmam.Hal böyle olunca da katip "Senden önce ben buradaydım.","Sen bilmiyordun, ben gösterdim." demektedir.Önce avukat, meslektaşına sahip çıkacak,bunun ötesi berisi yok.Şayet mesleğine hain bir avukat değilse bu dengeyi kurar, sınırı çizer.Stajyer avukatı katibin insafına bırakırsa, ileride olabilecek bundan farklı bir durum yoktur.Üstüne üstlük en kıdemli katibiyle aynı maaşı verir Yaşadım, gördüm ve o büroyu terk ettim. Arkama dahi bakmam, yanında çalıştığım kişiye selam dahi vermem.

Yardımcı avukatlık müessesesi getirilse de getirilmese de, mesele, bürosunun kapısını binbir umutla ve mesleki ideallerle çalan genç meslektaşının onurunu, gururunu incitmeden-incittirmeden bildiklerini aktarmaktır.Ne onun mesleki şevki kırılır ne de hezeyanlara duçar olur.

Güzel yorum güzel düşünceler... Mesleğimizin hakettiği itibarı, önce o mesleği icra edenlerden sonra da diğer insanlardan görmesi ve üstadlarımızın bu hususta biz genç nesile destek olması, bizimde bu bilinç ve hevesle mesleğimizi icraya devam etmemiz dileğiyle diyorum sayın meslektaşım.
Old 31-05-2012, 14:09   #23
Av. Öznur Aktürk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Adımız avukat olsa da, bazı avukatların sırf katibi daha çok iş görüyor diye düşünerek, stajyer avukatı, yardımcı avukatı küçümsemesi devam ettikçe bundan daha farklı bir muameleyle karşılaşılacağını sanmam.Hal böyle olunca da katip "Senden önce ben buradaydım.","Sen bilmiyordun, ben gösterdim." demektedir.Önce avukat, meslektaşına sahip çıkacak,bunun ötesi berisi yok.Şayet mesleğine hain bir avukat değilse bu dengeyi kurar, sınırı çizer.Stajyer avukatı katibin insafına bırakırsa, ileride olabilecek bundan farklı bir durum yoktur.Üstüne üstlük en kıdemli katibiyle aynı maaşı verir Yaşadım, gördüm ve o büroyu terk ettim. Arkama dahi bakmam, yanında çalıştığım kişiye selam dahi vermem.

Yardımcı avukatlık müessesesi getirilse de getirilmese de, mesele, bürosunun kapısını binbir umutla ve mesleki ideallerle çalan genç meslektaşının onurunu, gururunu incitmeden-incittirmeden bildiklerini aktarmaktır.Ne onun mesleki şevki kırılır ne de hezeyanlara duçar olur.

Emin olunuz Sayın suskun_juliette,
Bu mesleği icra ettiğim güzel şehrimde, en kıdemlisine gerek yok 5 yıl tecrübeli bir icra katibi mesleğe yeni başlayan bir avukatın 3-4 misli ücret almaktadır. Yahut daha düşük bir aylık sabit ücret baz alınarak, yapılan tahsilattan, katibin avukata getirdiği işten(!!) prim almaktadır.
Şu an Eskişehir'de halen 1.000-TL gibi rakamlarla başka meslektaşlarımızın yanında maaşlı çalışan avukat arkadaşlarımız var. Ama bunlar yine de kötünün iyisi durumlar...
Dahası, diplomasını ve ruhsatnamesini, deneyimli ve açıkgöz icra katibine kiraya vererek resmiyette kendi adına yürüyen ve gerçekte katibin bürosu olan bürolarda o icra katibinin maaşlı çalışanı olduğunu duyduğumuz öğrendiğimiz meslektaşlarımızın olması..
Mesleğe başlama yaşıymış, avukatlığın başka mesleklerden emekli olduktan sonra geçilecek meslek olup olmamasıymış.... Yukarıda yazdığım hadise ve benzerleri gibi, ortaokul-lise mezunu deneyimli icra katiplerinin bu şekilde avukatlık yaptıklarını/avukat çalıştırdıklarını görüp duyduktan sonra emekli hakim/savcılar bu meslekte başım gözüm üstüne...
Old 31-05-2012, 14:36   #24
suskun_juliette

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Öznur Aktürk
Emin olunuz Sayın suskun_juliette,
Bu mesleği icra ettiğim güzel şehrimde, en kıdemlisine gerek yok 5 yıl tecrübeli bir icra katibi mesleğe yeni başlayan bir avukatın 3-4 misli ücret almaktadır. Yahut daha düşük bir aylık sabit ücret baz alınarak, yapılan tahsilattan, katibin avukata getirdiği işten(!!) prim almaktadır.
Şu an Eskişehir'de halen 1.000-TL gibi rakamlarla başka meslektaşlarımızın yanında maaşlı çalışan avukat arkadaşlarımız var. Ama bunlar yine de kötünün iyisi durumlar...
Dahası, diplomasını ve ruhsatnamesini, deneyimli ve açıkgöz icra katibine kiraya vererek resmiyette kendi adına yürüyen ve gerçekte katibin bürosu olan bürolarda o icra katibinin maaşlı çalışanı olduğunu duyduğumuz öğrendiğimiz meslektaşlarımızın olması..
Mesleğe başlama yaşıymış, avukatlığın başka mesleklerden emekli olduktan sonra geçilecek meslek olup olmamasıymış.... Yukarıda yazdığım hadise ve benzerleri gibi, ortaokul-lise mezunu deneyimli icra katiplerinin bu şekilde avukatlık yaptıklarını/avukat çalıştırdıklarını görüp duyduktan sonra emekli hakim/savcılar bu meslekte başım gözüm üstüne...

İlk cümlenizden son cümlenize kadar haklısınız. İş aradığım dönemde, ilanımı gören on yıllık katip vatandaş böyle bir teklifte bulunmuştu."Müvekkil hazır,büro hazır,beş yüz adet dosya var, kendi davalarınızı da getirebilirsiniz. " dedi.Ruhsatımla gelip vergi numaramı alıp başlamamın yeterli olacağını belirtmişti.Sinirim bozulmuştuBen katiplerin haddini bilmezliklerinden muzdarip olmuşken bir başka katibin emri altına mı gireceğim?Kukla mıyız biz?

İşin komik yanı şu ki; ilanımda üzerine basa basa "Mesleğin onurunu şiar edinmiş büro.", "Avukatlık mesleğini özümsemiş bir büro.","Avukatlık mesleğini layıkıyla icra edebileceğim bir yer arıyorum." demiştim.Bana yaptığı teklifin meslek etiğiyle, onuruyla zerre kadar alakası yok.
Old 14-06-2012, 21:06   #25
Av. Yasemin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Levent Cirit
Yaş fikrini kesinlikle karşıyım ama niteliği belirlemek adına bir sınav yapılması faydalı olacaktır. Zira diplomasını bir kıyıya koyup 20-25 yıl öğretmenlik yapan birisinin hukuk bilgisindeki eksilmeler, mesleği icra edişi ile birlikte mesleğe zarar verecektir. Bu sebeple Hakim,Savcı,Öğretmen, eski mesleği ne olursa olsun yapılacak bir sınavda yeterlilik aldıktan sonra mesleğe başlamalı.
bence de
Old 17-08-2012, 11:49   #26
coskunomer38

 
Varsayılan

Avukatlık mesleği ne hale getiriliyor anlamak çok güç.Her yerde mantar gibi türeyen hukuk fakülteleri ,avukatlık büroları,meslek etiğinden yoksun avukatlar ve dahası...

Üzülmüyor değilim bu halimize.Adliye kalemlerinde ,icra dairelerinde hatta kendi bürolarımızda bile ne durumlar bizleri karşılıyor.Emniyette ve dahası birçok kurumda...

Avukat neden zor duruma düşürülür veya bunun amacı nedir?Hakim-savcı olunca her şey nasıl değişir bunun amacı nedir? Avukat kendi hakkı için mi iş yapar kurumlarda yoksa müvekkilinin hakkı için mi?

Avukatı kısıtlayan zihniyet bağımsızlığı da aydınlanmayı da kısıtlayan zihniyettir.Hakkını aramayan her şeye susan bir toplum oluşturulmak istenmektedir.

Söylenecek çoookk şey var ama susmak geliyor zihnimden artık...Yorgun düşüncelen daha da yorulmadan...
Old 17-08-2012, 21:19   #27
suskun_juliette

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan coskunomer38
Avukatlık mesleği ne hale getiriliyor anlamak çok güç.Her yerde mantar gibi türeyen hukuk fakülteleri ,avukatlık büroları,meslek etiğinden yoksun avukatlar ve dahası...

Üzülmüyor değilim bu halimize.Adliye kalemlerinde ,icra dairelerinde hatta kendi bürolarımızda bile ne durumlar bizleri karşılıyor.Emniyette ve dahası birçok kurumda...

Avukat neden zor duruma düşürülür veya bunun amacı nedir?Hakim-savcı olunca her şey nasıl değişir bunun amacı nedir? Avukat kendi hakkı için mi iş yapar kurumlarda yoksa müvekkilinin hakkı için mi?

Avukatı kısıtlayan zihniyet bağımsızlığı da aydınlanmayı da kısıtlayan zihniyettir.Hakkını aramayan her şeye susan bir toplum oluşturulmak istenmektedir.

Söylenecek çoookk şey var ama susmak geliyor zihnimden artık...Yorgun düşüncelen daha da yorulmadan...

Avukatı ısrarla bu duruma düşürmenin temelinde bence başka bir düşünce yatıyor. Avukat özgürdür, kamu görevlisidir ama serbest çalışır. Amiri yoktur.
Bir sigortalı avukatın hevesini istediğiniz kadar köreltmeye çalışsanız* da bürosunu açtığında bağımsız olarak çalışacaktır. Avukatlık bağımsızlıktır.

Avukat, çiğnenmiş bir hakkı ayaklar altından alarak sahibine teslim eder.Savcı bir iddianame düzenler ve kamu adına kişinin cezalandırılmasını ister. Avukat işte bu noktadan ta en son aşamaya kadar o hakkın bekçisidir. Ama bizim dışımızdaki çoğunluğun zihniyetine göre yaptığımız iş başka şekilde değerlendiriliyor. Para içinde yüzüyordur katibine göre, bütün işi katip yürütür ama en çok parayı avukat kazanıyordur.Bazılarına göre yaptığı da iş midir, iki dilekçe yazıp duruşmada tekrar ettiğini beyan eder ve çıkar gider, yani duruşmada boy gösteriyordur. Hani elinden gelse arzuhalciye elli lira verir kurtulur, davalar duruşmasız görülse.Vatandaşa göre her zaman eleştirilmesi gerekendir. Yalancıdır vs... Bence temelde bizim bağımsız oluşumuzun ve bulunduğumuz mertebenin kıymetinin yattığını düşünüyorum. Mesleğimizin değerini biz belirleriz. Ortada bizim yıkamayacağımız denli kemikleşmiş bir kanı olduğunu düşünmüyorum. Bazen yazıları okuyorum da bazı icra memurları ve adliye çalışanlarının nahoş davranışlarının ayyuka çıktığını görüyorum.Biz her zaman bu tür tutumların karşısında mesleğimizin onurunun bilincinde olarak hareket etmeliyiz. Bir kaleme girerken avukat olduğumuzu belirterek giriş yaparsak böyle bir sorunla karşılaşacağımızı sanmıyorum. Aslında bu tip sorunların kaynağında "iletişimsizlik" yatıyor. Gayret gösterilirse her şeyin çözümlenebileceğini düşünüyorum.

Mantar gibi türeyen hukuk fakültelerine gelince, eğitimle her şey hallolmuyor. Okul bittikten sonra analitik düşünme ve hukuki muhakeme kabiliyeti ile farkın ortaya konulabileceğini savunuyorum. İnanın isterse her mahalleye hukuk fakültesi açılsın, dünyada hukuksuzluk olduğu sürece ve biz bunlara karşı dava yoluyla nasıl mücadele edileceğini bildikten sonra aç kalmayız. Bir gün dünyada hiçbir hak ihlal edilmezse aç kalırız.Ekseri sözleşmeler hazırlamak ve belirli işleri yürütmekten başka bir işimiz olmaz.

Endişelere kapılmanın bir yararı yok.Kaygıyla baktığımız bir meslekten verim elde edemeyiz. Kendimizi geliştirdikten sonra bizim tercih edilmememizin bir nedeni olamaz. Müvekkile güven telkin ettikten sonra gerisi gelir. Gerisi sizin becerinize ve hukuki mantalitenize kalmış bir şeydir. Hepimizde aynı diploma var. Her birimizin diplomasında hukuk fakültesinden mezun olduğumuz yazıyor.Farkı bu noktadan sonra ortaya koymamız gerek.

Meslektaşlarımızla aynı yolda sükunetle yürümeyi sürdürdüğümüzde avukatlığın layık olduğu mertebede görüleceğini düşünüyorum.


(*Bilinçli yapanları çevreden duydum. Kimseyi zan altında bırakmak istemem.Henüz karşılaşmadım.)
Old 30-09-2012, 09:07   #28
PROMETHEUS_KAWA

 
Varsayılan

Bir hakimin,savcının ''yaş haddi''nden emekli olması nazik bir ifadeyle 'sen bu yaştan sonra doğru kararlar alamazsın ve icra edemezsin'demek değil midir?belki bir diğer amacı devletin ekonomik gücü ölçüsünde makam boşaltmak ve boşalan alanlara yeni kişilerin istihdamını ssğlayabilmek olsa da temel düşünceden hareketle yaş haddinden emekli olmuş hakim/savcıların avukatlığa geçişi engellenmelidir;aksi takdirde avukatlığın yargı mekanizması içinde, ne teoride ne de pratikte üç ayaklı olduğu ve birinin diğerinden üstün/aşağı konumda olmadığı anlatılabilir.Ayrıca sayın meslektaşım hakan erenin çelişkiye düştüğü durum şudur ki;yaş haddinin kamu alanında olduğunu belirtmesine rağmen avukatlığın serbest ve bağımsızlığından bahisle geçişin önünün kesilemeyeceği sonucuna kanaat getirmiştir,oysa avukatlık serbest,bağımsız ''kamu görevi''dir;o halde yaş haddinden emekliye ayrılmışların avukatlığa geçememesi sonucuna varması gerekirken,geçişin önüne geçilemeyeceği sonucuna varmasını hayretle karşılıyorum.
Old 30-09-2012, 12:18   #29
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan PROMETHEUS_KAWA
Bir hakimin,savcının ''yaş haddi''nden emekli olması nazik bir ifadeyle 'sen bu yaştan sonra doğru kararlar alamazsın ve icra edemezsin'demek değil midir?

... midir mi gercekten?
Kamu sektöründe yaş haddinden emekliye ayrıldıktan sonra özel sektöre geçen ve orada yıllarca çalışan kişilere 'doğru kararlar' alamadıkları için mi para verilir?

Saygılarımla
Old 30-09-2012, 13:32   #30
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan PROMETHEUS_KAWA

...oysa avukatlık serbest,bağımsız ''kamu görevi''dir...


Sayın meslektaşım,

Avukatlik bir kamu gorevi değildir, dolayisiya avukat da kamu gorevlisi degildir

Avukatlik bir "kamu hizmeti"dir. Kamu gorevi ile kamu hizmeti arasındaki fark, nuanstan çokça fazladır.

Mesleğin "serbest meslek" özelliği her zaman ön plandadir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
avukatlık alanı aleeumut Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 0 19-02-2010 20:15
Avukatlık Bürosunun Başka meslek grubuna mensup şahıslarla paylaşılması av.faruk Meslektaşların Soruları 11 18-06-2009 19:41
avukatlık stajı: ilk 6 aylık adliye stajı baska bir sehirde ikinci 6 ay başka şehirde olabilir mi? av_muratsahin29 Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 14 29-01-2009 14:28
Sadece Benim Memleketim Bir Başka Değil, Başka Memleketlerde Bir Başka Gemici Hukuk Sohbetleri 2 01-06-2004 08:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08392692 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.