|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
17-02-2007, 20:37 | #1 |
|
Yetkili icra dairesine dosyanın gönderilmesi
Borçlunun ilamsız takibe ,hem yetki hem de borç yönünden itirazı üzerine ,dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesinden sonra borçluya gönderilen yeni ödeme emrine borç yönünden ve diğer hususlarda itiraz edilmezse takip kesinleşir mi,yoksa yetkisiz icra dairesinde yapılan itirazları geçerli olup,burada yapmış olduğu borca itiraz nedeniyle itirazın kaldırılması davası açılmalı mı, katkılarınız için şimdiden teşekkür ederim
|
17-02-2007, 20:54 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
|
17-02-2007, 22:52 | #3 |
|
Sayın Eroral
Sizce iik 78 e göre tebliğden önce yapılan itiraz ve mal beyanı usule uygun olarak yapılmış sayılır mı?Bu soruyu sorma gereği duydum sanki kanunda bir tezatlık var.Yetki itirazı ile yapılan takibe itirazı yetkili merciiye gönderilme durumunda kabul etmiyor, ancak tebliğ den önce yapılan itirazı kabul edebiliyor.Oysaki kanun itiraz hakkının tebliğ ile birlikte başladığı açıkça belirtiyor. (Bu arada yukarıdaki açıklamınıza katılıyorum.13 örnek ödeme emrini istanbul icra müdürlüğünden göndermiştim yetkiye ve takibe itiraz edildi,üsküdar icra müdürlüğünden yeniden 13 örnek tebliğ ettirdim bu kez itiraz edilmedi.Açtıgım tahliye davasında icra mahkemesi önce yapılan itirazı usule uygun kabul edip davayı reddetti.Yargıtaydan bozularak döndü ve tahliyeye karar verildi.Güncel bir karar mevcut gerekli ise ulaştırabilirim) |
17-02-2007, 23:05 | #4 |
|
Eğer yetkisiz icra dairesinde sadece yetkiye itiraz edilmişse ve yetkili icra dairesinde itiraz yoksa kesinleşir.Ama yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz ile takip durur.Yetkili icra dairesinde gönderilen ödeme emri ile yeniden itiraza gerek yok.Çünkü borcun olmadığına dair daha önce itiraz yapılmış.Sadece icra dosyası yetkili yere gönderilmiş ve itirazın iptali vs yetkili icranın olduğu yerde devam eder.Yani ilk itirazla takip durmuştur.Yetkili yerde itirazın iptali açılması gerekir.
|
18-02-2007, 00:47 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
sayın meslaktasım |
18-02-2007, 00:52 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
|
18-02-2007, 01:13 | #7 |
|
Güncel bir karar
Sayın Özgür,güncel bir karardan sözetmişiniz,gönderebilirseniz sevinirim.şimdiden teşekkür ederim.
|
18-02-2007, 01:31 | #8 |
|
Sayın recepbarlas'ın aktarımında hata bulunduğunu, Sayın Ayşe Erolal'ın verdiği bilgilerin doğru olduğunu düşünüyorum.
Sayın özgür, Sayın Ayşe Erolal'a katılarak; mesajınızın ilk paragrafını benim de anlamadığımı belirtmem gerek. Ayrıca Sayın Zeynep Sevgi, aktarılan bilgiyle ilgili olarak, uygulamada herhangi bir yorum farklılığı ve ihtilaf yaşanmadığından, herhangi bir karar olmaksızın dahi haciz veya diğer icrai işlemlere dair talebinizin kabul edileceğini düşünüyorum. Saygılarımla. |
18-02-2007, 01:41 | #9 |
|
ilamsız takiplerde,icra takibi yetkisiz yerde başlatılmış olsa bile , bu takibe yapılan itiraz( bu itiraz sadece yetkiye yapılmış olsa bile) takibi durdurur.Duran takibi yeniden başlatabilmek için dava açılması gerekmektedir.İcra Müdürlüğünün, alacaklının talebi üzerine, kendiliğinden dosyayı yetkili yere gönderme yetkisi bulunmamaktadır.
|
18-02-2007, 01:48 | #10 | |||||||||||||||||||
|
Öyle mi gerçekten??? |
18-02-2007, 01:57 | #11 | |||||||||||||||||||||||
|
sayın meslektasım... |
18-02-2007, 01:57 | #12 |
|
T.C.
YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 1995/2296 K. 1995/2489 T. 22.2.1995 • BORÇLUNUN İTİRAZ HAKKI ( Ödeme Emri Gönderilmeden ) • ÖDEME EMRİ GÖNDERİLMEMİŞ BORÇLUNUN İTİRAZI 2004/m.62 ÖZET : Borçluya henüz ödeme emri çıkmamış ve tebliğ edilmemiştir. Dolayısıyla borçlunun itiraz hakkı doğmamıştır. DAVA: Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 31.1.1995 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR: Sair temyiz itirazları yerinde değilse de borçlulardan M.C.`a ödeme emri çıkmamış ve tebliğ edilmemiştir. Dolayısıyla borçlunun henüz itiraz hakkı doğmamıştır. Bu borçlu hakkındaki itirazın bu nedenle reddine karar vermek gerekirken kararda yazılı olduğu şekilde her iki borçlunun da itirazın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazları yukarıda yazılı nedenle kısmen yerinde görüldüğünden merci kararının borçlu M.C. bölümü yönünden İİK. 366 ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 22.2.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi. Borçlunun yetki itirazından sonra alacaklı tarafından itirazın kabul edilmesi halinde veya itirazın iptali sonucunda itirazın iptali mümkün olmadığı takdirde asıl yetkili icra dairesine gönderilen takip yeniden ödeme emrinin tebliğ ettirilmesi sonucunda borçlunun yeniden itiraz hakları doğmuş olduğundan varsa itirazları itiraz mercilerine göre yeniden değerlendirilir. İtiraz icra dairesinin görev ve yetki alanında ise takip durur İcra Hukuk Mahkemesi alanında ise verilecek karara göre takibe devam edilir.İlamsız takiplerde itirazla icra dairesine yapılmışsa takip durur. herhangi bir itiraz söz konusu değilsi takip kesinleşecektir. |
18-02-2007, 01:57 | #13 |
|
Herşeye rağmen sn. recepbarlas'ın aktarımının hukuken olması gereken olduğunu düşünüyorum. Yetkisizlik halinde dosyanın yetkili daireye gönderilmesine karar verildiğıine göre ve dosya içerisinde borca dair itiraz da bulunduğuna göre söz konusu itiraz iradesinin tekrar ortaya konulmasına neden gerek olsun. Bir başka dayanağım da şudur. Yargıtay yetkisiz dairede yapılan takibin zamanaşımını kestiğini söylemektedir. O halde yetkisiz yerde yapılan takip yok hükmünde değildir. Alacaklı için hukuken sonuç doğuran takip iradesinin borçlu için de itiraz iradesi yönünden sonuç doğurması gerekir. Ne olursa olsun uygulama yanlıştır.
|
18-02-2007, 02:03 | #14 |
|
"- İTİRAZIN HÜKMÜ :
Madde 66 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/36 md.) Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur." Uygulamada İcra Müdürlükleri,YETKİ İTİRAZI YAPILMIŞ VE ALACAKLI TARAFINDAN BU İTRAZ KABUL EDİLMİŞ İSE ,dosyayı talep halinde alacaklının talep ettiği icra müdürlüklerine resen göndermektedirler.Ancak madde metni çok açık değilmi."İtiraz üzerine takip durur" demektedir.Duran takibin yeniden başlatılabilmesi için kanun öngördüğü davaların (itirazın iptali yada itirazın kaldırılması davalarından birinin) açılması ile mümkündür. |
18-02-2007, 02:09 | #15 |
|
Sayın Av.Zuhat Kaya
İtiraz üzerine takip durur. Yetki itirazı ile takip durmuştur.tabiiki ben ilamsız takipleri kastediyorum. Yapılan itiraz alacaklı tarafından itirazın iptaline gidilmeden kabul edilmiş ise asıl yetkili olduğu icra dairesine takip dosyasını göndertmesi lazım, Ancak alacaklı yapılan itirazı kabul etmiyerek itirazın iptali için İcra Hukuk Mahkemesine dava açması ve alacağı karara göre işlem yapması lazım, şayet itirazın iptali davası sonucunda borçlu haklı çıktığı takdirde verilecek kararla birlikte icra dairesine müracaat ederek asıl yetkili icra dairesine dosyanın gönderilip presödürü işletmesi lazım. |
18-02-2007, 02:14 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
sayın meslektasım...
burada alacaklının yetkı ıtırazını kabul etmesı ve yetkılı yere gonderılmesı talebının olması halınde bır yetkı sozlesmesı varlıgı kabul edılıyor bu yuzdendırkı borclu yetkılı yerde bır daha yetkı ıtırazında bulunamıyor... dava ıse alacaklının bu ıtırazı kabul etmemesı halınde ortaya cıkıyor ve dava acması gerekıyor... gorus bıldırecek meslektasların fıkırlerını merakla beklemekteyım...ıyı calısmalar
|
18-02-2007, 02:33 | #17 |
|
Sayın icra22'nin açıklamalarına katılıyorum. Yetki konusunda taraflar anlaşmışlar, sulh olmuşlardır. Üzerinde anlaşılan bir konuda yapılacak işlemi; iki tarafın uzlaşan iradesine rağmen, bir dava süreci ve mahkeme onayına/kararına tabi tutmak, bu kadar dolambaçlı bir yola gerek neden? Takibin durması, kanunun borçlu yararına düzenlediği, borçlu için hak ihdas ettiği bir durumsa ve borçlu da kendi yararını/hakkını, alacaklının yetki itirazını kabulü ile elde etmişse; mahkemeye düşen rol nedir?
Ayrıca belirtmek gerekirse; Sayın Can Doğanel'in "olması gerekene" yönelik yorumu, hak kavramına ve hukuk mantığına son derece uygundur. "Hukukçu kimliğimiz", "olana" isyan ederken; "avukat kimliğimiz", "olması gerekene" özlem duyabiliyor zaman zaman. Saygılarımla. |
18-02-2007, 02:40 | #18 |
|
yetki itirazını kabul etmenize rağmen ,dosyanın ,icra müdürlüğü tarafından, yetkili icra müdürlüğüne, gönderilmesi işlemini gerçekleştirememesi ,ilk başta kabul edilir bir durum olarak görünmemektedir .Ancak yasada İcra Müdürlüğüne tanınmayan bir yetkiyi ,icra müdürlüğünün kullanması yada kendisinde bu yetki varmış gibi hareket etmesine olanak bulunmamaktadır. Şimdi ,işlemi uzatmasına ve gereksiz bir prosedür gibi görünmesine rağmen ,yetki itirazını kabul etsek bile, bunu icra mahkemesi önüne götürmekten başka çare bulunmadığı görüşündeyim.Şunu kabul etmeliyiz ki yasa metni çok açık ve itirazla takibin duracağından bahsetmektedir.İcra dosyasına yapılan itirazla takip duracağından ,dosyayı yetkili yere gönderme talebimiz üzerine icra müdürlüğünün yapacağı her işlem, duran bir takibi işler hale getirmek olacağından,yasa karşısında bunun mümkün olmadığını düşünmekteyim.
|
18-02-2007, 02:49 | #19 |
|
Borçlunun yetkiye ve borca itiraz etmesi üzerine takip durur, tamam.
Alacaklının, duran takibe vaki borçlu itirazını yetki yönünden kısmen kabul ederek dosyanın iki tarafın da kabulünde olan icra dairesine gönderilmesini istemesi üzerine, yetkisizliği üzerinde taraflarca konsensusa varılan dairenin, icra takip dosyasını işaret edilen icra dairesine göndermesi, bir icra takip işlemi midir? Bence değildir. İcra takip işlemi takibi "ileri" götürmek üzere yapılan işlemlerdir. Gönderme işlemiyle ise yetkisi itiraza uğrayan, itiraz keyfiyeti alacaklı yanca da kabul edilen icra dairesi, dosyayı göndermekle, tümüyle dosyadan elini çekmektedir. Saygılarımla. |
18-02-2007, 02:58 | #20 | |||||||||||||||||||
|
Sn. Zuhat Kaya,
Yasa metni itiraz ile takibin duracağını söylemektedir. Öyle ise takibe devam edilebilmesi için ihtilafın halli gerekir. Yetkinin kamu düzenine ilişkin olduğu haller dışında yetki sözleşmesi yapılması mümkündür. Yetki itirazı üzerine dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi bu şartlar dahilinde mümkün olmalıdır. (Sn. icra22'nin de açıkladığı gibi zaten mümkün de hukuk mantığı açısından da bir engel yok) Bir ihtilafın çözümü hakkında taraflara sözleşme hakkı tanınmışsa ve yetki kamu düzenine ilişkin değilse en pratik ve ekonomik yolun tercihi gerekir. Kaybedeceğimi bile bile niye yetki itirazını merciye ya da mahkemeye götüreyim. Hatayı hatayla gidermeye çalışmak ya da kendi açtığımız davada aleyhimize hüküm kurulmasını talep etmek gibi bir durum ortaya çıkacaktır.
|
18-02-2007, 03:22 | #21 | |||||||||||||||||||||||
|
sayın meslaktasım... |
18-02-2007, 03:53 | #22 |
|
Bence de usülden.
|
18-02-2007, 05:13 | #23 | |||||||||||||||||||
|
|
18-02-2007, 11:34 | #24 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Doğanel'e teşekkürler. Anlatıma ve benim de katıldığım görüşe (yalnızca katılmak değil, birden çok kez fiilen de talep ettim, kabul de edilerek gönderildi, yani uygulamam da var) uygun bir karar eklemiş. Herhalde artık yetki itirazının alacaklı tarafından kabulü ve yetkili daireye gönderme istemi üzerine icra dairesince "duran" dosyanın gönderilebileceği konusunda hemfikirizdir Saygılarımla |
18-02-2007, 12:27 | #25 |
|
Çok sey kaçırmısım konunun bu kadar hızlı tartışılacağını düşünmemiştim
Sorum su olay bir : Yetkisiz icra müdürlüğünde açılan takibe yapılan yetki itirazı sonucu alacaklı tarafından itiraz kabul edilip yetkili icra müdürlüğüne gönderildiği zaman yeniden gönderilen ödeme emrine itiraz yapılmaması takibi kesinleştirir.Böylelikle borçlunun yetkisiz icra müdürlüğündeki dosyaya sunmuş olduğu takibe itirazların hiç bir geçerliliği olmadığı düşünülüyor. Olay 2:Yetkili icra dairesine açılan bir takibe borçlu ödeme emrinin tebliğinden önce sadece takibe itiraz ediyor.Oysa kanun açık itiraz hakkı tebliğden itibaren başlar.Ancak bildiğim kadarıyla yargıtay ödeme emrinin tebliğinden önce yapılan itirazı borçlu lehine olması sebebiyle kabul ediyor.Olay bir deki yetkisiz icra müdürlüğünde yapılan takibe itirazda yetkili icra müdürlüğünde gönderilen ödeme emrinden önce yapılmış bir itiraz gibi algılanması gerekmez mi?Olay iki de borçlunun iradesini dikkate alan yargıtay oly bir de neden aynı yolu seçmiyor.Bana göre bu iki olay arasında anlamsız bir çelişki mevcut.Bu konuda siz neler düsünüyorsunuz. |
18-02-2007, 17:12 | #26 |
|
Yeniden ödeme emri
Sayın Doğanel'in sunmuş olduğu yargıtay kararına göre ,yetkisiz icra dairesinde yapılan icra takibi geçerli olmamakta ve borçluya yetkili icra dairesinde yeniden ödeme emre tebliğ edilmeli.Bu durumda borçlunun yetkisiz icra dairesinde yapmış olduğu borca itirazda geçersiz olmalı ve yetkili daireden yapılan ödeme emrine karşı borca ve sair hususlara itiraz edilmediği takdirge takip kesinleşmeli diye düşünüyorum.Bunun aksi yetkisiz icra dairesinde yapılan itarazlar geçerli ise alacaklı dosyayı yetkili yere gönderilmesinden sonra yeniden ödeme emri tebliği ettirmeden direk olarak itirazın kaldırılmasını talep edebilmelidir.
|
18-02-2007, 18:25 | #27 |
|
Arkadaşlar
konu ya verdiğim ilk cevapta uygulamada "icra müdürlerinin yetkisizlik itirazında dosyayı alacaklın kabul etmesi halinde yetkili icra dairesine gönderdiğini " kabul etmiştim. Uygulamada icra müdürleri bu talepleri red etmediklerinden ve alacaklının talebi ile işlem gerçekleştinden ve borçlu tarafta bu hususu mahkeme önünde şikayet yolu ile ileri sürmediğinden bu işlemin ( icra müdürülüğünün dosyayı kendiliğinden -bir mahkeme kararı olmadan durmuş olan takibi yeniden başlatma anlamına gelecek bir işlemle- yetkili olduğu öne sürülen bir icra müdürlüğüne göndermesi işlemi )ve uygulamanın kanuni düzenlemeye uygun olup olmadığı da denetlenememektedir. Ancak iddiamız şudur ki itiraz üzerine takip durur ve dosyanın yetkili icra müdürlüğünde tekrar işleme konularak yeniden ödeme emri gönderilmesi de durmuş olan takibin devamı anlamına gelir. Böylesi bir işlemin de kanuni düzenlemeye aykırı olacağını düşünüyorum. |
18-02-2007, 18:28 | #28 |
|
Av.Zeynep'e katılıyorum.Nitekim uygulama da bu yöndedir.Yetkisiz İcra Dairesinde borca haksız yere itiraz eden borçluya bir kez daha düşünme fırsatı vermiş oluyoruz böylece..
|
19-02-2007, 12:30 | #29 | |||||||||||||||||||||||
|
|
19-02-2007, 12:45 | #30 |
|
Bence, basit bir mevzuda fikir cimnastiği gibi gözüken bu forumdan, İcra İflas Hukuku Çalışma Grubu'nda tartışılır düzeyde epey konu çıkar!
Saygılarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Karşılıksız çek yetkili icra dairesi | Burak Demirci | Meslektaşların Soruları | 20 | 20-08-2007 14:59 |
icra dairesine yatırılan paraya faiz işler mi? | antalya | Meslektaşların Soruları | 4 | 18-02-2007 12:49 |
itirazın iptali davasında yetkili icra dairesi | av.asen öznur | Meslektaşların Soruları | 8 | 25-01-2007 15:13 |
İspatlanamayan Kira Sözleşmesi- İcra Dairesine İtiraz | roni | Meslektaşların Soruları | 7 | 19-12-2006 16:49 |
Karşılıksız çek yetkili icra dairesi | Burak Demirci | Meslektaşların Soruları | 1 | 12-06-2006 13:43 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |