Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

6183 Sayılı Kanun

Yanıt
Old 28-11-2007, 14:55   #1
Av.Olcay Pehlivanlıoğlu

 
Varsayılan 6183 Sayılı Kanun

Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odasına üye olan bir kişinin odaya olan aidat borcu 6183 sayılı Kanuna göre icraya konu olabilir mi?

Saygılarımla
Old 28-11-2007, 14:57   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Kanun No: 5362
Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu

Kabul Tarihi: 07.06.2005
R.G. Tarihi: 21.06.2005
R.G. No: 25852

Kayıt ücreti, aidat, katılma payı, düzenlenecek belge ve hizmet ücretleri

MADDE 61 - Üyelerin odalara, odaların birlik ve federasyonlara, birlik ve federasyonların Konfederasyona ödeyeceği kayıt ücreti, yıllık aidat ve katılma payları ile esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının düzenledikleri belge ve yaptıkları hizmet karşılığı ücretler şunlardır:

a) Üyenin sicile ilk kayıt yapılması sırasında ödeyeceği kayıt ücreti, asgari ücretin onda birinden az, yarısından fazla olamaz. Kayıt ücreti, esnaf ve sanatkârların sicil kaydı esnasında sicil müdürlüğü tarafından tahsil edilir; kayıt ücretinin yarısı sicil ihtiyacında kullanılmak üzere birlik adına açılacak banka hesabına, diğer yarısı ise ilgili odanın banka hesabına aktarılır.

b) Üyenin odaya ödeyeceği yıllık aidat, asgari ücretin onda birinden az, yarısından fazla olamaz. Kayıt ücretinin alındığı yıl için ayrıca yıllık aidat alınmaz.

c) Odaların birlik ve üyesi oldukları federasyonlara, birlik ve federasyonların Konfederasyona ödeyecekleri kayıt ücreti, asgari ücretin yarısından az, tamamından fazla olamaz.

d) Odaların birlik ve üyesi oldukları federasyonlara, birlik ve federasyonların Konfederasyona, her yıl ödeyecekleri katılma payı, ödemeyi yapacak esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşunun bir önceki yıl gayri safi gelirlerinin % 3'üdür. Katılma payı hesaplamasında; bu Kanuna göre üst kuruluşlardan satın alınan evrakın maliyet bedeli ile bu Kanun dışındaki diğer kanuni düzenlemeler nedeniyle elde edilen gelirlerin maliyet bedelleri ve bunlar için yapılan giderler gayri safi gelirden mahsup edilir.

e) Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının düzenledikleri ve onayladıkları belgeler ile yaptıkları hizmet karşılığında alacakları ücretlerin miktar ve oranı; maktu olanlarda bu fıkranın (a) ve (b) bentleri uyarınca belirlenecek miktarın onda birinden, nispi olanlarda ise belgede geçen değerin binde onundan fazla olamaz.

Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları tarafından tahsil edilen her türlü gelir, tahsilatı yapan ilgili meslek kuruluşunun banka hesabına yatırılır.

Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları ve sicil müdürlüğü hesabına intikal eden paraların meslek kuruluşlarına aktarılacak miktarları, elektronik ortamda tahsil edildikleri anda ilgili meslek kuruluşunun banka hesabına intikal ettirilir.

Kayıt ücreti kayıt esnasında, yıllık aidat nisan ve ekim aylarında iki eşit taksitte ödenir. Oda kaydını sildiren üyelerin aidatı üye kaydının silindiği ay itibarıyla alınır. Süresi içinde ödenmeyen yıllık aidat ve katılma payları için esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları yönetim kurullarınca verilen kararlar ilam hükmünde olup icra dairelerince yerine getirilir. Gecikme zammı, yıllık aidatın ve katılma payının bir mislini geçemez.

Yıllık aidatlarını ödemeyen üyelere, ödeme yapılıncaya kadar odaca yapılacak hizmetler ile düzenlenecek ve onanacak belgeler verilmez.
Old 28-11-2007, 15:00   #3
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/131
Karar: 2005/274
Karar Tarihi: 27.01.2005

ÖZET : Dava konusu uyuşmazlık, oda aidat alacağının tahsili talebine ilişkindir. Mahkeme kararının gerekçesini teşkil eden 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanunu'nun 37/son maddesinin, son cümlesinde her ne kadar "..Aidat alacağının 6183 sayılı kararına uyarınca tahsil edileceği...." hüküm altına alınmışsa da, bu kanun hükmü 9.5.1991 tarih ve 3741 sayılı kanunun 9. maddesi ile yürürlükten kalktığı için, somut olaya bu madde hükmünün tatbiki mümkün değildir.
O halde mahkemece dava konusu uyuşmazlık normal bir alacak davası olarak kabul edilip ( Yargıtay'ın Yerleşik uygulamaları doğrultusunda ), davanın esası hakkında yapılarak inceleme neticesinde hasıl olarak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanlış gerekçeler ile davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.



(507 S. K. m. 37)

Dava: Dava dilekçesinde 235.500.000 liralık takibe vaki itirazın iptali ile %40 inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili dilekçesinde, davalının müvekkiline ait odaya kayıtlı olduğunu ancak aidat borcunu ödemediğini, bu borcun tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, 507 sayılı Kanun'un 37/son maddesi gereğince, oda alacağının 6183 sayılı karar gereğince tahsil edileceği bu konuda icra dairelerine bir görev yüklenmediği ve böylelikle de ortada geçerli bir takibin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Dava konusu uyuşmazlık, oda aidat alacağının tahsili talebine ilişkindir. Mahkeme kararının gerekçesini teşkil eden 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanunu'nun 37/son maddesinin, son cümlesinde her ne kadar "..Aidat alacağının 6183 sayılı kararına uyarınca tahsil edileceği...." hüküm altına alınmışsa da, bu kanun hükmü 9.5.1991 tarih ve 3741 sayılı kanunun 9. maddesi ile yürürlükten kalktığı için, somut olaya bu madde hükmünün tatbiki mümkün değildir.

O halde mahkemece dava konusu uyuşmazlık normal bir alacak davası olarak kabul edilip ( Yargıtay'ın Yerleşik uygulamaları doğrultusunda ), davanın esası hakkında yapılarak inceleme neticesinde hasıl olarak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanlış gerekçeler ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.1.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
3239 sayılı kanun (Bir çok kanunu değiştiren bir kanun) ibreti Meslektaşların Soruları 7 24-09-2010 13:01
186 sayılı kanun Av_Ece Altunay Önal Meslektaşların Soruları 3 11-10-2007 08:13
6183 sayılı kanun ve ödeme emri papoose Meslektaşların Soruları 3 28-12-2006 09:05
3065 sayılı kanun... Funda Hukuk Soruları Arşivi 0 21-04-2006 09:42


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05979300 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.