Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Vekalet Sözleşmesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-01-2008, 16:23   #1
ceb

 
Varsayılan Vekalet Sözleşmesi

slm
müvekkilim bayan, evli olduğu eşinden bir süre önce boşanmış. Müvekkilem eczacı olup kocasının sürekli çalıştığı bir iş olmadığı için müvekkilem kocasını kendi işlerini takip açısında vekalet veriri. koca eczacılık içi gerekli bütün işlemleri yapabilmektedir. yine sosyal sigortalar kurumundan reçete tahsilatını yaparken kurum 23 küsür milyar yerine 75 milyar veriri. koca aslında 23 küsür alcağını bilir ancak 75e sesini çıkarmaz, müvekkileme 23 küsür milyar aldığını söyler ver geri kalanı kendinde tutar. sonra da ayrıldıkları için koca bu durumu şikayet eder ve kurumdan müvekkileme fazlaya ilikin bölümün tahsilinin gerektiği bildirilir.

bu durumda koca vekaleti kötüye kullanmıştır, dürüstlük kuralına aykırılığa gidebilir miyim? ayrıca tck daki güveni kötüye kullanma suçuna girer mi?
veya yaptığı iş vekaletsiz iş görme içinde midir?
Old 09-01-2008, 22:05   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ceb
slm
müvekkilim bayan, evli olduğu eşinden bir süre önce boşanmış. Müvekkilem eczacı olup kocasının sürekli çalıştığı bir iş olmadığı için müvekkilem kocasını kendi işlerini takip açısında vekalet veriri. koca eczacılık içi gerekli bütün işlemleri yapabilmektedir. yine sosyal sigortalar kurumundan reçete tahsilatını yaparken kurum 23 küsür milyar yerine 75 milyar veriri. koca aslında 23 küsür alcağını bilir ancak 75e sesini çıkarmaz, müvekkileme 23 küsür milyar aldığını söyler ver geri kalanı kendinde tutar. sonra da ayrıldıkları için koca bu durumu şikayet eder ve kurumdan müvekkileme fazlaya ilikin bölümün tahsilinin gerektiği bildirilir.

bu durumda koca vekaleti kötüye kullanmıştır, dürüstlük kuralına aykırılığa gidebilir miyim? ayrıca tck daki güveni kötüye kullanma suçuna girer mi?
veya yaptığı iş vekaletsiz iş görme içinde midir?

Bildiğiniz gibi vekil her türlü eylem ve işleminden dolayı, vekil edenine hesap vermek zorundadır. Vekil, bu nedenle vekil edeni namına tahsil ettiği her türlü hak ve/veya alacaklarını eksiksiz olarak vekil edenine teslim etmek zorundadır. İhtilaf halinde, bu hak veya alacakları teslim ettiğini vekil ispatlamak zorundadır.

Bu itibarla, 75 milyar parayı kurumdan eşi adına vekil sıfatıyla tahsil eden koca, bu parayı eşine teslim ettiğini ispatlamak zorundadır. Aksi takdirde müvekkilinize karşı sorumlu olur. Detaylı bilgi için BK. Vekalete ilişkin hükümlerine göz atmanızı öneririm. Emniyeti suistimal suçu olabilir diye düşünüyoum.
Old 13-01-2008, 09:24   #3
kapgan

 
Varsayılan

Vekaletsiz iş görme ve BK.392 göz önünde bulundurulursa vekilin sorumluluğu vardır ve faizleriyle geri ödemekle yükümlüdür.

Cezai bakımdan ise kanımca,müvekkileniz açısından TCK 155/2 güveni kötüye kullanma suçunun nitelikli hali gerçekleşmiştir.
Old 13-01-2008, 17:40   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
kendi işlerini takip açısında vekalet verir.

Sayın Kapgan,

Vekalet verilmişse artık "vekaletsiz iş görmeden bahsedilemez"
Old 14-01-2008, 23:15   #5
kapgan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Saim
Sayın Kapgan,

Vekalet verilmişse artık "vekaletsiz iş görmeden bahsedilemez"

Değerli Büyüğüm,Okuduklarımdan hatırladığım buydu ancak yine de araştırdığım kadarıyla biraz şu bilgiye de ulaştım.Belki teoriyle uygulama farklı da olabilir.Ne de olsa öğrencilik=sadece teori


VEKALETSİZ iŞ GÖRME

İş gören başkasının işini o kişinin vekaleti olmadan görmüş olmalıdır.Vekaleti olmama hiç temsil yetkisi verilmemiş olması anlamaına geldiği gibi,verilen talimat ya da temsil yetkisinin aşılmış olması da vekaleti olmama kavramı içinde yer alır.*

*4.HD. 15.3.1965

Aynı yönde; Zevkliler,borçlar hukuku özel kısım,sf.377Tandoğan,vekaletsiz iş görme sf. 132
Old 16-01-2008, 19:58   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan kapgan
Değerli Büyüğüm,Okuduklarımdan hatırladığım buydu ancak yine de araştırdığım kadarıyla biraz şu bilgiye de ulaştım.Belki teoriyle uygulama farklı da olabilir.Ne de olsa öğrencilik=sadece teori


VEKALETSİZ iŞ GÖRME

İş gören başkasının işini o kişinin vekaleti olmadan görmüş olmalıdır.Vekaleti olmama hiç temsil yetkisi verilmemiş olması anlamaına geldiği gibi,verilen talimat ya da temsil yetkisinin aşılmış olması da vekaleti olmama kavramı içinde yer alır.*

*4.HD. 15.3.1965

Aynı yönde; Zevkliler,borçlar hukuku özel kısım,sf.377Tandoğan,vekaletsiz iş görme sf. 132

Sayın Kapgan,

Belirttiğiniz kararda da zikredildiği gibi bir vekalet olsa bile VEKALET sınırlarının aşılması neticesinde, "aşılan kısım için vekalet olamayacağından" yine vekalet yokmuşcasına vekaletsiz iş görme söz konusu olacaktır. KIsaca, vekalet, ancak verilen yetki sınırları içinde geçerlidir ve var sayılabilir. Sınır aşılırsa aşılan bölüm için "vekalet" yok sayılır. Yani değişen bir şey yok.
Old 16-01-2008, 22:35   #7
kapgan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Saim
Sayın Kapgan,

Belirttiğiniz kararda da zikredildiği gibi bir vekalet olsa bile VEKALET sınırlarının aşılması neticesinde, "aşılan kısım için vekalet olamayacağından" yine vekalet yokmuşcasına vekaletsiz iş görme söz konusu olacaktır. KIsaca, vekalet, ancak verilen yetki sınırları içinde geçerlidir ve var sayılabilir. Sınır aşılırsa aşılan bölüm için "vekalet" yok sayılır. Yani değişen bir şey yok.

Sayın Saim,

Cevabınız için teşekkürler.Farklı yollardan aynı şeyleri dile getirdiğimiz bir durum olmuş bu.
Old 17-01-2008, 09:38   #8
ceb

 
Varsayılan

Güzel gidiyor bilgi alıverişleri
Saim abi bu adam sonradan öğrendiğime göre, karısının hesabına bankaya yatan paraları çekiyor; ancak bankaya yatan miktarı söylemiyor daha az bir miktar yatmış olduğunu söylüyor, yatan parayla da aczane için gerekli şeyleri aldığını geriye de şu kadar kaldığını belirtiyor.. yani bankaya yatan her paradan belli bir miktarını kendisi gizlice alıyor ve kendi adına açtığı bir başka banka hesabına yatırıyor.. Şu anda 700 milyara yakın parası varmış bankada (5yıl içinde-- vekil olduğu süre 2002--2007) ayrıca bi kaç tane de arsa varmış üzerine kayıtlı.. bunlar vekillik süresi içinde gerçekleşiyor. öncesinde kocanın zaten hiç bir malı ve işi yok.. miras kalmamış, birinden bağışlama yok veya şans oyunlarından kazanma durumu söz konusu değil.. yani açık bir şekilde karısının hesabından gizlice kendi hesaına para aktarmış..

bu sebeple kötüniyetli sebepsiz zenginleşenin sorumluluğuna da gidebilirim galiba değil mi? dava dilekçeme onu da ekledimm ; ama senin tecrübelerinden de öğreneceklerim olduğunu düşünüyorum

saygılar abi
Old 27-01-2008, 18:24   #9
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan Vekaletsİz İŞ GÖrme DeĞİl;vekaletsİz SuÇ GÖrme

Kurum tarafından yanlışlıkla fazla para ödenmiş olması,vekil edenin kendi iş/lemlerinin yürütülmesi için verdiği yetkilerin ve iradesinin kapsamı dışında kalan ve onu bağlamaması,kendisine kusur ve sorumluluk izafe edilmemesi gereken bir durum. Vekil edenin tayin ettiği işlerin dışında,onun arzusu ve isteği dışında gelişen,kurumun hatalı ve kusurlu davranışı ile fazla ödeme yapmış olmasından kaynaklı ve bu hatayı farkettiği halde haksız ödentiyi tahsil eden,bu eylemi aynı zamanda suç teşkil eden kötüniyetli vekilin kusur ve sorumluluğunu gerektiren bir durum. Vekil hataen fazla para ödeyen kuruma karşı dolandırıcılık suçunu işlediği gibi,hatalı ve fazla ödeme yapan kurum görevlisi de görevi ihmal suçunu işlemiştir. Suç ve haksız eylem teşkil eden bu olayda kurum görevlisi ile kötüniyetli vekilin müterafik kusurları mevcuttur ve mağdur olan eczacı ve kurumun,vekili ve görevli memuru şikayet hakları vardır. Eczacı vekil eden,kendisinin mağdur edildiği bu eylemden ötürü sorumlu tutulamaz,aksine kuruma ve kendi vekiline(kocasına) karşı kendisinin talepleri olabilir.(Olaydan ve eylemden,kurum görevlisinin hatalı ve kusurlu eylemi nedeniyle zarar gördüğü,mesela haksız ödemeden sorumlu tutularak kendisine sorumlu olmadığı bu fazla ödentiler iade ettirildi ise,iade ettiği miktarlar bakımından kuruma ve eşi olan vekile karşı tazminat davası açabilir.)

Vekilin vekaleti icra ederken yaptığı haksız iş/lemlerden vekil edeni sorumlu tutabilmenin koşulu, vekilin iş/leminin vekaletin direkt olarak konusu olan,vekaletin kapsamı ile doğrudan doğruya ilgisi bulunan işlere hasren davranmış olmasıdır.Vekil eden ona kurumun hataen yapacağı fazla ödentiyi tahsil etme konusunda yetki vememiştir,bu durum vekiledenin öngöremeyeceği ve istemediği,kurum görevlisinin hatalı davranışına ve vekilin hukuka aykırı,kötüniyetli davranışına bağlı olarak gelişen,vekiledene hiçbir kusur ve hata izafe edilemeyecek,beklenmeyen bir haldir. Vekilin vekalet görevini ifa ederken,vekaletin amacı içinde olmayan,kendi kişisel kusuru ve hukuka aykırı,suç teşkil eden eylemlerinden ve sonuçlarından vekiledeni sorumlu tutmak mümkün değildir. Hataen yapılan fazla ödemeyi bilerek tahsil etmek vekaletsiz iş görme olarak nitelenemez,zira hukuk düzeni içinde öyle bir "iş" yoktur. Haksız tahsilat yapmak iş değildir,suçtur,en azından haksız eylemdir.
Old 27-01-2008, 18:26   #10
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

(Yukarıdaki mesajda,vekilin, yalnızca kurumdan fazla parayı kötüniyetle tahsil etmesi ile ilgili suçunu düşünerek yazılmış bir cevap var. Soruyu ve konuyu eksik okumuşum,sonradan farkettim,eşi olan vekiledene karşı işlenmiş,suç teşkil eden başka eylemleri de var : )

Kurumun hataen ödediği fazla parayı tahsil ederek suç işleyen vekil kocanın,ayrıca,karısının hesaplarından gizlice ve haksız mal edinmek amacıyla para çekmesi aslında banka aracı kılınarak nitelikli dolandırıcılık ve emniyeti suiistimal suçlarını(kanımca aynı zamanda hırsızlık suçunu) oluşturmakta olup bu paralarla elde ettiği mallar ve bankalardaki her türlü mevduatları,hesapları, suç mahsülü olduğundan hem hukuk davaları kapsamında hem de cezai takibat kapsamında kayıtlarına tedbir talep etme imkanı vardır.

Vekilin vekalet görevini dürüstlük ve doğruluk,kendisine duyulan güvene bağlılık,sadakat ve özenle ifa etme borcu vardır. Vekillik görevinin vekil edenin yararına kullanılması zorunludur. Vekaletin anlam ve amacının dışına çıkılarak vekiledene zarar verilmesi yalnız hukuki sorumluluğu değil,eylemleri aynı zamanda suç teşkil ediyorsa cezai sorumluluğu da doğurur. Vekalet ilişkisi ile verilen yetkileri, amacın dışına çıkarak,suç teşkil eden hareketlerle kendine çıkar sağlamaya yönelik olarak kullanıp kendisine haksız çıkar elde eden vekilin hukuki anlamda haksız fiilden kaynaklı sorumluluğu vardır.(BK na göre 1 yıllk zamanaşımına tabidir) Eylemin aynı zamanda suç teşkil etmesi halinde,haksız fiil sorumluluğunun zamanaşımı ceza zamanaşımı kadar uzayacaktır.
Old 29-01-2008, 20:47   #11
hukukun-üstünlüğü

 
Varsayılan

Vekalet sözleşmelerinde vekilin müvekkile karşı borçlarından biride yükümlendiği işi görürken gereken özeni gösterme borcudur.Olayımızda açıkça bu borca ilişkin bir hukuka aykırılık vardır.Müvekkil gereken özen ve dikkati göstermeyerek müvekkilinin zarara uğramasına neden olmuştur.Şunu da belirtmekte mutlak surette fayda var: vekilin özen burcuna aykırı davrandığını ispatlama yükümü müvekkile aittir.Açılacak davada bu hususun ispatını müvekkil yapacaktır.

Olaya bakıldığında kasıtlı olarak özen borcunun gözardı edildiği görülmektedir.
Old 29-01-2008, 21:20   #12
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Vekilin üstlendiği vekalet görevini özenle ifa etme borcu var gerçekten,ama bu olayda vekalet konusu bir iş yok ki...
Hatta vekaletin kapsamı dışında kalan bir "iş" te yok. Çünkü hataen verilen parayı almak bir iş değildir.Böyle bir olayın adı ve tanımı hukukta,dolandırıcılık,haksız eylem,hata olabilir,iş olamaz. O yüzden vekaletsiz işgörme tanımı da yapılamaz.Yukarıdaki mesajlarda vurguladığım gibi ortada bir iş değil,hukuka aykırı bir eylem var. Vekilin hukuka aykırı bir eylemi,memurun ise görevi ihmali. Bu hata ve eylem vekaletin konusu ve sonucu değildir. Vekiledenin dışında gelişen ve ona sorumluluk yüklemeyecek farklı alana ait,suç niteliği de olan bir olay sözkonusu. Örneklersek, vekil,vekaleten para çekmeye gittiği bir bankada,para çekerken görevli ile tartışsa,hakaret etse,darp,gasp suçunu işlese,müvekkili bu eylemlerden sorumlu tutmak hukuken nasıl mümkün olamaz ise,soruya konu olayda da hataen ödenen parayı iade etmesi (fazla paranın vekil tarafından müvekkiline teslim edildiği kanıtlanmadıkça) istenemez,parayı iade etmişse de tazminat davaları ile kendi vekili ve kurumdan geri alabilir.

Buradan hareketle,diyebiliriz ki ; kurumun hataen ödediği parayı tahsil eden vekilin bu tahsilatı yaparken vekaleti özenle ifa etme borcunu gözetebileceğimiz bir alan yok,yaptığı bu eylem vekalet görevinin içinde değil,bağlantılı da değil ki,özen borcuna konu edilebilsin.
Old 29-01-2008, 23:35   #13
hukukun-üstünlüğü

 
Varsayılan

Olayı ceza hukuku bağlamında ele almadım. Olayda vekaletsiz iş görme de yoktur.Vekalet yetkisi kapsamında parayı tahsil etmektedir.Vekalet sözleşmede vekilin yetkileri sözleşme içeriği ve iş koşulları dikkate alınarak belirlenir. Olayı dikkatle okumak gerek. Diyor ki 'yine reçete tahsilatını yaparken' demek ki kişi reçete tahsilatıyla da yetkili kılınmış bunu müvekkilde kabul ediyor,buna rağmen hala vekaletsiz iş görmeden bahsetmek tuhaftır hakime karşıda bunu izah edemezsiniz.

İkinci bir husus olarak,vekil özen borcunu bilerek gözardı ediyor.Oysa biliyoruz ki vekilin en önemli borçlarından biri özen borcudur.Olaya baktığımızda vekilin kusurlu olduğunu görmekteyiz.Vekil vekalet sözleşmesinde müvekkilinin irade ve çıkarına uygun hareket etmekle de yükümlüdür.Olaydaki veriler vekilin bu noktada da sözleşmeyi ihlal ettiğini gösteriyor.

Olayı vekalet sözleşmesi kapsamında değerlendirmek lazım.Müvekkil tarafından dahi bu noktada vekilin yetkisi kabul edilirken 'burada bir iş yoktur' demek doğru olmaz.
Eğer şöyle olsaydı :Kağıt üstünde bir vekalet sözleşmesi kurularak vekile müvekkili tarafından haksız bir fiil niteliğinde bir eylem yapmaya dönük yetki verilmiş olsa, hakikaten sayın avukat olgunerin dediğini doğru kabul ederdik. Çünkü biliyoruz ki haksız fiil niteliğinde bir işin görülmesi için vekalet sözleşmesi kurulamaz ve böyle bir eylem 'iş' olarak kabul edilemez.Oysa olayımızda vekil,sözleşme kapsamında müvekkili tarafından da kendisine tanınmış bir tahsil yetkisini kullanmakta.

Açıkladığım bu nedenle özellikle müvekkil zararını tazmin etmek için,bahsetmiş olduğum temelden hareket etmelidir.
Old 30-01-2008, 08:37   #14
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Bu soruya konu olayda olduğu gibi bazan olaylar içiçe girebilir ve sınırlarını çizmek,ayırmak güç olabilir. Hukuki işlem ve fiil birbirinden farklı tanımlar ve olaylardan oluşur. Vekaletname ile verilen yetkiler bellidir ve sınırlıdır,bu olayda bahsi geçen reçete bedellerini kurumdan tahsil etmek konusunda vekile yetki verilmiştir,vekilin bu bedelleri tahsil etmek ve vekiledene teslim etmek,bu işlemleri özenle ifa etmek borcu ve görevi vardır. Ancak kurum görevlisinin hataen yapacağı fazla parayı tahsil etmesi konusunda vekalet vermemiştir.Bunu vurgulamak için cevabıma : "VEKALETSİZ İŞ GÖRME DEĞİL,VEKALETSİZ SUÇ GÖRME" başlığını yazmıştım.

Bu olay vekaletin sınırlarının dışında kalan ve vekilin,vekalet görevini ifa ederken bir memurun hatasından kötüniyetle faydalandığı,hukuka aykırı bir davranış ile hak olmayan bir parayı hatadan istifade ederek ç/aldığı,hukuka aykırı ve aynı zamanda suç teşkil eden bir olaydır.Böyle bir olay vekileden tarafından istenmemiş,iradesi dışında kalan ve vekillik görevinin dışında gerçekleşen bir haksız fiildir;haksız fiil ve suç kendi failini bağlar,vekili sorumlu tutmak hukuka aykırıdır. Bu olayı vekilin görevi ve özen borcu içinde değerlendirmek yanlış ve eksik olur :Zira fazla parayı dikkatsizce ödeyen memur da bu ihmalinden sorumludur,fazla paranın ödenmesi ve tahsilini vekalet akdinin kapsamında düşünürsek memurun sorumluluğunu gözardı etmiş,devre dışı bırakmış oluruz. Vekileden ve kurum hem kötüniyetle fazla parayı alan vekile,hem de ihmal ve hatada bulunan memura karşı şikayet ve dava hakkına sahiptirler.Vekilin özen borcu vekalete konu gerçek reçete bedellerini tahsil işleminde sözkonusu olur.Oysa burada fazla parayı kötüniyetle almak vekillik görevini ifada özensizlik değil,memurun hatasından faydalanarak haksız bir parayı kendi kararı ile,kötüniyetle,KENDİ NAM VE HESABINA almaktır,bu hareket özen borcuna değil,hukuk düzeninin vekile,kişi olarak yüklediği dürüstlük,ahlak borcuna aykırılık ve aynı zamanda suç oluşturur. Memur da vekilin,ihmal ve hatasından faydalanarak suç işlediğini,hakkı olmayan parayı alarak hırsızlık/dolandırıcılık yaptığını iddia ederek onu şikayet edebilir. Memur hatasından ve ihmalinden sorumlu olduğu gibi(görevi ihmal suçunun sanığı konumunda),ayrıca bu ihmal ve hatadan faydalanan vekilin işlediği dolandırıcılk suçunun mağdurudur da.(Hem sanık hem mağdur,aynı olayda)

Olaylar çok yönlüdür.Hukuki İş/lem yaparken haksız fiil/suç ta ika edilmiştir. Hata,hile,ikrah iradeyi bozan sebepler olarak haksız fiil teşkil ettikleri içindir ki,hukuki işlemleri ispat için aranan şekil şartları haksız fiil teşkil eden bu hallerin ispatında aranmaz,her tür delille ispatları caizdir. Hukuki fiiller de şekil şartı aranmadan tanık dahil her delille ispat edilebilmektedir.Bu nedenle vekaletin kapsamadığı bir haksız fiili,vekalet görevinin(hukuki işlemin) ifası sırasında gerçekleşse dahi ayırt etmek hukuki çözüm,ispat şartları ve sorumlulukların tayini için önem taşır. Eczacı reçete bedelini alması için yetki vermiştir,memurun hatasını kullanıp dolandırıcılk yapması,fazla milyarları ç/alması için yetki ve irade aktarmamıştır,o haksız iş,suç vekilin alanında ve sorumluluğunda kalır.
Old 28-04-2008, 09:36   #15
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Yukarıda yazdığım mesajlardaki,SSK memurunun fazla ödeme yapması halinin,vekilin özen borcunun ihlalini değil,memurun görev ihmalini oluşturduğuna ve bu kabule göre memur ve vekilin şahsen temsil ettikleri kişilere(memurun çalıştığı kuruma ve vekilin müvekkiline;vekilin ise müvekkiline ve zarar gören kuruma karşı dayanışmalı sorumlulukları vardır) karşı sorumluluklarının doğacağına dair düşünceyi destekleyen bir HGK Kararı :

" Savsama ve Dikkatsizlik Sonucu Olarak Çok Ödeme Yapılması Sorumluluğu Gerektirir " :

10.3.1964 tarihli bilirkişi raporunda davalıların,davacı şirketteki görevlerini ifa ederken gerekli dikkati göstermeyerek ihmal ve tedbirsizlikleri ile fazla tediye yapılmasına ve binnetice davacı şirketin zarara uğramasına sebebiyet verdikleri gerekçeleri gösterilmek suretiyle mütalaa olunmuştur.Davalılar ihmal ve tedbirsizlikleri sonucu meydana gelen zarardan davacı şirkete karşı sorumludurlar."
HGK 12.7.1967 T-1310-336
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tahsilattan yüzde şeklinde kaleme alınan vekalet ücreti sözleşmesi geçerlimidir? nihanbil Meslektaşların Soruları 3 18-11-2013 21:46
Özel Şirket Avukatından Hizmet Sözleşmesi ile İbraname alınması : Vekalet Ücretleri avsebnem Meslektaşların Soruları 6 07-05-2012 15:02
Asilin Davadan Feragati - Ücret Sözleşmesi - Vekalet Ücreti AV.SONER GÜMÜŞKAYA Meslektaşların Soruları 8 07-10-2007 17:25
Araç satım sözleşmesi/ Galeriye bırakmak tellallık sözleşmesi mi? Av.Nebi Meslektaşların Soruları 22 24-11-2006 09:40
Vekalet Ücreti Sözleşmesi İle İlgili Bir İhtilaf... muhatap Meslektaşların Soruları 8 25-09-2006 11:13


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06750298 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.