Tapuda İsim Tashihi Davasında Görevli Mahkeme

Müvekkilimin anne ve dede isimleri tapuda yanlış yazılmış Bunun düzeltilmesi için dava açtım.Davayı açarken taşınmazın değerini bilemediğimiz ve böyle bir davayı ilk kez açtığım için belediyeden emlak vergi beyannamesini istedim.Bu beyannamede yer alan vergiye tabi rayiç bedel üzerinden sulh hukuk mahkemesinde davayı açtım.Yapılan keşif neticesinde taşınmazın değeri itibariyle davanın asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği anlaşıldı ve dava reddedildi. Bu tür davalarda değeri nasıl tespit etmemiz gerekiyor.İzlediğim yol yanlış mıydı?

T.C. YARGITAY
14.Hukuk Dairesi
Esas: 2008/1572
Karar: 2008/2150
Karar Tarihi: 11.02.2008


ÖZET: Mahkemece toplamda yerin tapusunun iptaline karar verilmiştir. Keşifte tapu kaydı iptali ile davacı adına tescili talep edilen taşınmazların mahalli bilirkişi beyanı ile metre karesinin değerinin bildirilmesi ve buna göre taşınmazlara karşılık gelen değere göre dava tarihi itibari ile davayı görmeye Asliye Hukuk mahkemesi görevlidir.


(1086 S. K. m. 3, 8)


Dava: Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.08.2004, birleşen dosyada ise 20.08.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davalı Belediye Başkanlığı aleyhine açılan davanın husumetten reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın kabulüne dair verilen 22.06.2007 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Ratif Korkmaz tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:


Karar: Dava, eski tapu kayıtlarına göre murisine ait olan ve diğer mirasçılarla birlikte kendisine intikal eden taşınmazların kadastro tespiti sırasında eski tapu kayıtları dikkate alınmadan bir bölümünün davalılar adına tespit gördüğünü beyanla sınırlarını ve miktarlarını keşifte göstereceği taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile muris Bahri Yıldırım mirasçıları adına tescili istemine ilişkindir.


Mahkemece, davalı Belediye Başkanlığı aleyhinde açılan davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın kabulü ile fen bilirkişinin 21.05.2007 tarihli kroki ve raporunda belirtildiği üzere 133 ada 4 parselin (A) harfi ile işaretli 1378,53 metrekarelik kısmının, 133 ada 5 parselin (B) harfi işaretli 1917,39 metrekarelik kısmının, 133 ada 6 parselin (C) harfi ile işaretli 382.56 metrekarelik kısmı ile (D) harfi ile gösterilen 49,78 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile bu kısımların 133 ada 20 parsele ilavesine, 133 ada 4 parselin (G) harfi ile işaretli 737,44 metrekarelik kısmının iptali ile 133 ada 3 parsele ilavesine karar verilmiş ve hükmü davalı Ratif Korkmaz temyiz etmiştir.


HUMK. nun 21.7.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Yasa ile değişik 8/1 maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesi değeri 5.000 YTL'ye kadar olan davalara bakmakla görevlidir. Mahkemelerin görev konusunu düzenleyen HUMK. nun gereğince de görev dava olunan şeyin değerine göre belirtilmiş ise görevli mahkemenin tespitinde davanın açıldığı gündeki değerin esas tutulması gerekir. HUMK. 3. maddesi gereğince de müddeabihin birden fazla olması halinde görevli mahkeme müddeabih kıymetleri toplamına göre belirlenir.


Somut olaya gelince; mahkemece toplamda 4.465,7 metrekare yerin tapusunun iptaline karar verilmiştir. 20.05.2005 tarihli keşifte tapu kaydı iptali ile davacı adına tescili talep edilen taşınmazların mahalli bilirkişi beyanı ile metre karesinin <4.000.000TL> olduğunun bildirilmesi ve buna göre taşınmazlara karşılık gelen değer 17.786,28 YTL olduğuna göre dava tarihi itibari ile davayı görmeye Asliye Hukuk mahkemesi görevlidir.


Bu durumda mahkemece, kamu düzenine ilişkin ve resen gözetilmesi zorunlu görev konusu dikkate alınarak dava dilekçesinin görev noktasından reddine karar verilmesi yerine çekişmenin esası incelenerek hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.


Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.02.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları