Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kiracının boşandığı eşin mecurda kalması-tahliye , sözlü kira sözleşmesi-tahliye talepli takip

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-03-2018, 16:19   #1
Av.SYağmur

 
Varsayılan Kiracının boşandığı eşin mecurda kalması-tahliye , sözlü kira sözleşmesi-tahliye talepli takip

Merhaba , aşağıda arz ettiğim tahliye davası ile ilgili meslektaşlarımın görüş ve önerilerini rica ediyorum. Şimdiden teşekkür eder herkese iyi çalışmalar dilerim.
01.03.2011 tarihinde Ahmet Bey’e ait olan taşınmaz Ayşe Hanıma kiralanıyor.
Ayşe Hanım 2014 yılında eşinden boşanıyor ve kiralananda eşi Ercan yaşamaya devam ediyor. Yıl 2014 fakat müvekkil ay olarak tam tarihi hatırlamıyor. Kiracının eşi ile herhangi bir yeni kira sözleşmesi yapılmıyor. Zımnen muvafakat edilmiş bir nev’i. Kiralayan bu süreçte vefat ediyor. Eşi 2016 yılında evde-kiracı konumunda olan Ercan’a (yukarıda ki 01.03.2011 tarihli kira sözleşmesini belirterek ve ona dayanarak ) 10.06.2016 tarihinde 2 yıllık kira bedelini ödemesi aksi takdirde tahliye davası açacağına dair ihtarname gönderiyor.
Ercan’ a karşı öncelikle (tahliye talepli ilamsız takip ) yapmayı ; Takip Talebinde ise –sözlü kira sözleşmesi- ne dayanmayı düşünüyorum. (Malik-kiralayan vefat ettiği için tüm mirasçılar alacaklı olacak şekilde) . Takip talebinde SÖZLÜ KİRA SÖZLEŞMESİNİN başlangıç tarihini yazmam gerekir mi ? Bilhasa itiraz halinde açılacak dava için önemli diye düşünüyorum.
Kiracı şayet itiraz eder ise ; sözleşme sözlü olduğu için Sulh Hukuk Mahkemesinde ‘ tahliye davası’ açmak zorunda kalacağım ve şayet borçlu ‘kira sözleşmesini inkar ederse’ ; yazılı belge ile ispatlamam istenecek. Yargıtay Kararlarında yanlış anlamadıysam her ne kadar sözlü kira sözleşmesi geçerli olsa da ; itiraz halinde sadece kira bedeli değil (yıllık kira bedeline göre-senetle ispat sınırı) , sözlü kira sözleşmesinin varlığı da yazılı belge ile ispatlanması gerekecek.
Ayrıca şu an kiracı olarak mecurda oturan Ercan’ın boşandığı eşi ile yapılmış olan kira sözleşmesi (yukarıda bahsettiğim) ve akabinde müvekkilin gönderdiği ihtarnameye dayanarak daha sağlam ve sorunsuz gidebileceğim bir hukuki yol var mıdır ? Alt kiracı yada devralan kiracı da olmuyor esasen söz konusu şahıs.
Old 22-03-2018, 09:03   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Gerçekten kira sözleşmeleri şekle tabi değildir.Karşılıklı icap ve kabul ile oluşan sözleşmelerdir. Yazılı yapılabileceği gibi sözlü de yapılabilir.Hatta bir konutu kullanıp bir miktar para ödenmesi veya kendisinin taraf olduğu sözleşmenin zımni olarak yenilenmesi ile de sözleşme oluşabilir.Ne var ki ispatı HMK.193 m.göre yıllık kira miktarı itibariyle yazılı şekle tabidir. Sözleşmenin başlangıcı ise tanıkla ispat edilebilir.dahi

Soru sahibi de bu konuları araştırmış ve doğru bilgiler vermiştir.Konuyu bu genel bilgiler çerçevesinde ele aldığımızda;taraflar arasında yazılı ve sözlü olarak gerçekleşen bir kira sözleşmesi mevcut değildir. Ev sahibi sadece karşı tarafa gönderdiği ihtarname ile icapta bulunmuş fakat karşı taraf bu icabı açıkça kabul etmediği gibi,kira parasını ödemek gibi zımni bir davranışta da bulunmamıştır. Bu hale göre ortada zımni oluşan bir sözleşmeden de söz edemeyiz.

Bu durumda,karşı taraf konutu haksız işgal eden "fuzuli şagil" durumundadır. Bununla beraber bu aşamada kiraya dayalı icra takibine girişilerek tutumunu netleştirmesi beklenebilir.Kira sözleşmesinin varlığını inkar ederse artık kiraya dayalı dava açmakta hukuki bir yarar sağlanamaz.Bu takdirde karşı taraf aleyhine haksız işgalden dolayı Asliye Mahkemesinde taşınmazdan uzaklaştırılması sureti ile müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil davası açılabilir.
Old 22-03-2018, 17:58   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.SYağmur
Merhaba , aşağıda arz ettiğim tahliye davası ile ilgili meslektaşlarımın görüş ve önerilerini rica ediyorum. Şimdiden teşekkür eder herkese iyi çalışmalar dilerim.
01.03.2011 tarihinde Ahmet Bey’e ait olan taşınmaz Ayşe Hanıma kiralanıyor.
Ayşe Hanım 2014 yılında eşinden boşanıyor ve kiralananda eşi Ercan yaşamaya devam ediyor. Yıl 2014 fakat müvekkil ay olarak tam tarihi hatırlamıyor. Kiracının eşi ile herhangi bir yeni kira sözleşmesi yapılmıyor. Zımnen muvafakat edilmiş bir nev’i. Kiralayan bu süreçte vefat ediyor. Eşi 2016 yılında evde-kiracı konumunda olan Ercan’a (yukarıda ki 01.03.2011 tarihli kira sözleşmesini belirterek ve ona dayanarak ) 10.06.2016 tarihinde 2 yıllık kira bedelini ödemesi aksi takdirde tahliye davası açacağına dair ihtarname gönderiyor.
Ercan’ a karşı öncelikle (tahliye talepli ilamsız takip ) yapmayı ; Takip Talebinde ise –sözlü kira sözleşmesi- ne dayanmayı düşünüyorum. (Malik-kiralayan vefat ettiği için tüm mirasçılar alacaklı olacak şekilde) . Takip talebinde SÖZLÜ KİRA SÖZLEŞMESİNİN başlangıç tarihini yazmam gerekir mi ? Bilhasa itiraz halinde açılacak dava için önemli diye düşünüyorum.
Kiracı şayet itiraz eder ise ; sözleşme sözlü olduğu için Sulh Hukuk Mahkemesinde ‘ tahliye davası’ açmak zorunda kalacağım ve şayet borçlu ‘kira sözleşmesini inkar ederse’ ; yazılı belge ile ispatlamam istenecek. Yargıtay Kararlarında yanlış anlamadıysam her ne kadar sözlü kira sözleşmesi geçerli olsa da ; itiraz halinde sadece kira bedeli değil (yıllık kira bedeline göre-senetle ispat sınırı) , sözlü kira sözleşmesinin varlığı da yazılı belge ile ispatlanması gerekecek.
Ayrıca şu an kiracı olarak mecurda oturan Ercan’ın boşandığı eşi ile yapılmış olan kira sözleşmesi (yukarıda bahsettiğim) ve akabinde müvekkilin gönderdiği ihtarnameye dayanarak daha sağlam ve sorunsuz gidebileceğim bir hukuki yol var mıdır ? Alt kiracı yada devralan kiracı da olmuyor esasen söz konusu şahıs.

1- İhtarnameye ne şekilde cevap verildiğini yazmamışsınız. Muhtemelen itiraz etti.

2- Kiracı eşinden boşandıktan sonra, kendi adına "kira aylığı" adı altında hiç para yatırmadıysa, Sayın Yücel Kocabaş'ın görüşüne aynen katılıyorum. Tahliye talepli(Örnek-13) icra takibi yapıp, evdeki şahsı karar vermeye zorlamak en iyisi.
Old 22-03-2018, 21:29   #4
Av.SYağmur

 
Varsayılan

Öncelikle cevaplarınız için çok teşekkür ederim..belirtmemişm Suat Bey ihtarnameye itiraz edilmemiş cevap da verilmemiş..şahıs bir iki ay kira ödemiş fakat elden ve buna dair belge de yok.müvekkil tarihleri de hatirlamiuor net olarak..boşanma ilamına ulaştim ve kadınla da görüştüm.Aralık 2012 de dava açtım.Ocak 2013 de evde değildim diyor.Bu tarihi esas alayım diyorum.Sözlü kira sòzleşmesine esas tarih olarak.Zira fiili durum ve gerçek de böyle.Ama müvekkil ne yazık ki cok saglikli bir ihtarname göndermemiş..hem bir iki ay kira ödedi sonra ödemedi diyor hem de 2016 Haziranda gönderdigi ihtarnamede 2 yıllik kira bedeli talep etmiş..bir yandan bu ihtarname ile (olası bir davada bahsetmesem mi)kafamı karıştirmayim diyorum..bir yandan da delil olabilir diyorum..esasen adam evde oturmaya devam etmiş müvekkilde o dönem eşini kaybettiği ve yaşlı olduğu için bu mevzuyla ilgilenmemiş..kira ödemeksizin 4 yil boyunca devam etmiş.... ben yine de öncelikle tahliye talepli ilamsiz icra yapayim diyorum ama kira sözleşmesi tarihini belirtip kendimi bağlamiş mi olurum yoksa tarih belirtmeksizin şfahi sözleşme mi demeliyim ..bu noktaya da çok takildım..(fazla uzattim ..tekrar teşekkur ederim..ama uzun yılların mağduriyeti var..sağlam başlangıç yapmak istiyorum
Old 23-03-2018, 13:09   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.SYağmur
Öncelikle cevaplarınız için çok teşekkür ederim..belirtmemişm Suat Bey ihtarnameye itiraz edilmemiş cevap da verilmemiş..şahıs bir iki ay kira ödemiş fakat elden ve buna dair belge de yok.müvekkil tarihleri de hatirlamiuor net olarak..boşanma ilamına ulaştim ve kadınla da görüştüm.Aralık 2012 de dava açtım.Ocak 2013 de evde değildim diyor.Bu tarihi esas alayım diyorum.Sözlü kira sòzleşmesine esas tarih olarak.Zira fiili durum ve gerçek de böyle.Ama müvekkil ne yazık ki cok saglikli bir ihtarname göndermemiş..hem bir iki ay kira ödedi sonra ödemedi diyor hem de 2016 Haziranda gönderdigi ihtarnamede 2 yıllik kira bedeli talep etmiş..bir yandan bu ihtarname ile (olası bir davada bahsetmesem mi)kafamı karıştirmayim diyorum..bir yandan da delil olabilir diyorum..esasen adam evde oturmaya devam etmiş müvekkilde o dönem eşini kaybettiği ve yaşlı olduğu için bu mevzuyla ilgilenmemiş..kira ödemeksizin 4 yil boyunca devam etmiş.... ben yine de öncelikle tahliye talepli ilamsiz icra yapayim diyorum ama kira sözleşmesi tarihini belirtip kendimi bağlamiş mi olurum yoksa tarih belirtmeksizin şfahi sözleşme mi demeliyim ..bu noktaya da çok takildım..(fazla uzattim ..tekrar teşekkur ederim..ama uzun yılların mağduriyeti var..sağlam başlangıç yapmak istiyorum

Sözlü ya da yazılı; eğer sözleşmeye dayanıyorsanız belirtin. Yukarıdaki mesajlardaki gibi , icra takibi yapmaktan başka çareniz yok.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Sözlü Kira Sözleşmesi-Tahliye because I am him Meslektaşların Soruları 1 23-02-2017 14:48
Sözlü kira sözleşmesi-ihtiyaçtan Tahliye davası - kiracının kira ilişkisini reddetmesi AV. İLKER VURAL Meslektaşların Soruları 39 26-09-2012 23:03
Sözlü Kira Sözleşmesi ve Tahliye aylinn Meslektaşların Soruları 11 29-02-2012 19:18
sözlü kira sözleşmesi ve tahliye svejk Meslektaşların Soruları 15 02-02-2012 16:21


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04119802 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.