Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

baz istasyonları ve yeldeğirmenleri

Yanıt
Konu Notu: 2 oy, 2,50 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-03-2006, 19:31   #1
Desarac

 
Mutsuz baz istasyonları ve yeldeğirmenleri

aslında konumuzun yeldeğirmenleriyle hiç ilgisi yok sadece birden kendimi içinde bulunduğum durum tibariyle Don Quixote'a benzettim.. öyle ki Cervantes görseydi gurur duyardı!

sadede gelirsek;içinizde baz istasyonlarına karşı hukuk mücadelesi içerisine girmiş deneyimli arkadaşlar var ise fikir ve bilgi alışverişinde bulunmak isterim.

gecekondu kondurur gibi bir yerden alınıp etraftaki sesler yükselince başka bir yere kondurulan baz istasyonlarının fazlalığından ve GSM şirketlerinden fazlasıyla bezmiş benim sevgili doğup büyüdüğüm mahallin insanı benden sadece ve sadece gönül borcumu ödemem için yardım istiyor.

internetten 2 gündür yaptığım çalışmalar sonucu 50 sayfalık bir döküman elde ettim hararetle okuyorum. ama bir yandan da çok yeni bir avukat olarak Danıştay idare mahkemesi gibi kelimeler gözümde büyüyor belkide büyümemeli..

izmir barosunun,tüketici sitelerinin,WHO nun yayınladığı makaleleri, çalışmaları inceliyorum. Yargıtayın 2004 yılında verdiği bir içtihat da işe yarar gözüküyor ..ancak daha önce bu konuyla ilgilenmiş arkadaşların düşüncelerini de almak isterim.

belirlenen aralıkta radyasyon yaymadıkları anlaşılırsa uygulamada baz istasyonlarını kaldırtmak,yerlerini değiştirtmek mümkün mü?

konuya insan sağlığı ve elektromanyetik kirlenme açısından yaklaşmak mahkemeler önünde ne kadar etkili oluyor? mesela,bir mahallede 9 tane baz istasyonu varsa ve bunların çoğu binalarda ve bir kısmı da okul,üniversite ve park alanlarının hemen yanı başındaysa mahkemelerin duruma bakış açısı ne oluyor?

hadi apartmanları geçtim mesela hemen parkın girişine ve sıradan bir sokak lambasının üzerine (!) "konduruluvermiş" bir baz istasyonunu düşünün..

bölgedeki baz istasyonlarının sayısını öğrenmek için belediye,kaymakamlık,valilik,telekominikasyon kurumu ve ulaştırma bakanlığına bilgi edinme hakkı yasası gereğince başvurdum,cevab verecekler mi dersiniz.. gülüyorum..

çok ilginç bir ayrıntı her ilin çevre raporu hazırlanıyor istanbulunkine elbette internet üzerinden ulaşmak imkansız,ben kastamonu ilini inceledim yarı memleketim olduğu için ve üzülerek gördüm ki ildeki ladin ağaçları bile sayılmış,sayısı belli ama kaç tane baz istasyonu var belli değil!baz istasyonu hanesi boş bırakılmış.. kamu sağlığını ve çevre kirliliğini bu kadar yakından ilgilendiren bir konu olmasına rağmen bu konuya teveccüh bu kadar..çok üzücü..

nerede kaç adet baz istasyonu olduğu bilgisi neden aleni değil? bununla ilgili çalışmlar kesinlikle yapılmalı.yerel yönetimler kesinlikle bu konuyla ilgili kendilerini sorumlu hissetmeliler ve birileri herkesin ulaşabileceği bir şekilde bu bilgileri kamuoyuna sunmalı..
şu anda çalıştığımız,yaşadığımız yerin çatısında ya da 10 m.ilerisinde baz istasyonu olup olmadığını bilmiyoruz!!
oysaki gelişmiş ülkelerde bu tip yerleşim yerleri hem kiralanma hem de satım söz konusu olduğunda değer kaybediyor..

ne olursa olsun hiç birimizin ,ailelerimizn hayatı satılık ya da kiralık değildir..bu duyarlılıkla konuyu bir kez daha düşünmenizi tavsiye ediyor,konuyla ilgili arkadaşlardan bana ulaşmalarını ya da buradan fikir alışverişinde bulunmalarını rica ediyorum.


saygılar..
Old 16-03-2006, 20:57   #2
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan

Sevgili arkadaşım

Elektrik Mühendisleri Odası'ndan teknik destek bulabilirsin. Onlar bir süre uğraştı. Ben de bir süre uğraştım ama sonra uğraşma koşulu kalmadığı için yardımım bununla sınırlı kaldı. Özür.

Saygılar.
Old 16-03-2006, 23:50   #3
Çaba

 
Varsayılan

Sulh Hukuk Mahkemesinde şu an devam eden "muarazanın men'i" davası olarak açılmış bir dava var.Ulaştırma,Sağlık,Çevre Bakanlıkları,Telekom ve GSM şirketleri aleyhinde açıldı.Henüz somut bir gelişme yok.Ancak deliller arasında ilginç bir Yargıtay kararı var.Tazminata hükmedilmiş.
Saygılarımla
Old 18-03-2006, 12:15   #4
Desarac

 
Varsayılan

Sn.Çaba,
bahsettiğiniz dava ile ilgili gelişmeleri ileride paylaşırsanız sevinirim.başarılar dilerim.
Old 22-03-2006, 09:50   #5
feza

 
Mesaj baz istasyonları

İlinizdeki Telekomünikasyon Kurumuna başvurarak ölçüm yapılmasını isteyebilirsiniz,ölçüm sonuçlarının WHO 'nun ve 12.07.2001 tarihli yönetmeliğin belirlediği sınırlardan yüksek çıkması halinde Telekomünikasyon Kurumu ilgili GSM şirketine hem çok yüksek bir para cezası veriyor,hem de istasyonu kaldırmalarını söylüyor.Belediyelerin,Kaymakamlıkların bu konuda hiç bir yetkisi yok.
Old 22-03-2006, 14:11   #6
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan

Sayın Esmer
sözünü ettiğiniz yönetmelikle kurum tek yetkili kılınmıştı. Bu doğru. Ancak daha sonra Yargıtay tarafından çevre hukukuna dayanılarak verilen kararla bu tekelin kırıldığı inancındayım.
Saygılar
Old 22-03-2006, 14:15   #7
feza

 
Varsayılan baz istasyonları

Hayır,halen daha tüm yetki Telekomünikasyon Kurumundadır.Mahkemelerde bilirkişi seçerken Kurumdan yetki belgesi almış üniversitlerden ya da şirketlerden ya da Kurum elemanlarından seçim yapıyorlar.Yargıtay tarafından baz istasyonları aleyhine verilen kararlar olduğu gibi uygulamada aynı daire tarafından verilen pek çok lehe kararda var.Önemli olan her bir istasyon için ayrı ayrı ölçüm yapılarak,denetlenmesi.
Old 24-03-2006, 11:47   #8
Desarac

 
Varsayılan

baz istasyonları hakkında hepimizin kafası biraz karışık anladığıma göre. sakın bunun birincil sebebi, ciddi manada hukuki bir sorun ve bilinmezlik olarak karşımıza çıkan baz istasyonlarına dair düzenlemelerin kanunla değil de ulaştırma bakanlığının (ki 1.dereceden zaten gsm operatörlerinin tarafını tutuyor!) çıkardığı yönetmeliklerle düzenlenmesi olmasın?..

bu arada başka bir gerçek daha; baz istasyonları bir "izin" almadan konuşlandırılamıyor. ama Türkiyedeki baz istasyonlarının %80 nin izni geçici! bu konuda ne yapılabilir?

kabul edelim ve kamuoyu oluşturalım,baz istasyonları artık bilinmezlik olmaktan çıksın !

bugün bulunduğum yerin hukuk yazıişleri müdürüyle görüşüyorum ve soruyorum en basitinden,dava harcı neye göre belirlenecek diye..o bile bir muamma! 5000YTLnin üzerinde gösterip asliye hukukta açacağımız kesin ama bu kesinliğe nasıl ulaştığımızı ne siz sorun ne ben söyleyeyim.

ilk aşamada tazminat talebimiz de olmayacağına göre sizce müddeabihi ne olarak göstermeliyiz böyle bir muarazanın ve müdahalenin men'i davasında?fikri olan?..
Old 24-03-2006, 14:05   #9
feza

 
Dikkat baz istasyonları

Dava değeri olarak baz istasyonlarının yaklaşık değerini gösterebilirsiniz.25.000-30.000-YTL civarında.Bu durumda davaların asliye hukuk mahkemelerinde açılması gerekiyor.
Old 28-03-2006, 08:54   #10
Desarac

 
Varsayılan

Baz istasyonlarının "elektromanyetik kirlenme" yarattığı bugün pek çok bilim otoritesi tarafından rapor edilmiştir. Bu meyanda,5237 sylı TCK'nun 181 ile 184. maddeleri arasında düzenlenen "çevreye karşı suçlar" babında bir ceza hukuku problemi olarak baz istasyonlarını nasıl değerlendirirsiniz?

öyle sanıyorum ki baz istasyonları ilgili mülki amirlerden ve telekomünikasyon kurumundan gecici de olsa bir izin alarak işe başladıkları için savcılık,vatandaştan gelen bu şikayetleri takipsizlikle sonuçlandıracaktır.

ama düşünelim, ilgili yönetmeliklere uygun olarak kurulmuş olsa da bir baz istasyonunun, yönetmelikte belirlenen sınır değerleri aşmış olduğu görülmekte olan bir dava esnasında yahut vatandaşın özel çabasıyla tutuğu ilgili yönetmeliklerce yetkilendirilmiş bilirkişilerce usulüne uygun olarak ölçülüp ve "elektromanyetik kirlenme" yarattığı da ispatlanırsa şikayetimizin durumu ne olabilir?


durum nedir, ne olmalıdır?
Old 28-03-2006, 15:28   #11
Desarac

 
Varsayılan

kimse ilgilenmiyor ama ben "doğmamış idealist hukukçuya mektuplar" şeklinde baz istasyonları sorularıma devam edeyim

Bir de işin idare hukuku boyutu var.şöyle ki;

baz istasyonlarının tesis ediledikleri yerlere göre yargılamanın yönü de değişiyor. kat mülkiyeti olan bir binada iseniz sulh hukuk mahkemesine yöneltebilirsinzi taleplerinizi. ama böyle bir imkanınız yoksa,borçlar kanununa göre komşuluk ilişkileri ya da kiracılık ilişkilerine dayandırabilirsiniz ve duruma göre asliye / sulh hukuk mahkemelerinde müdahalenin ve muârazanın men'i davası açabilirsiniz.

ancak baz istasyonu,sokağınızdaki parkın girişine kondurulduysa ya da evinizin karşısındaki norman bir elektrik direğinin tepesine oturtulduysa ,ya da caddenizdeki trafik lambasının üstüne tünediyse ne yapacaksınız?kime müracaat edeceksiniz. idari yargılama usulüne mi tâbi olacağız.? ilk önce idari makamlara başvurup 60 günlük cevab alma süresini mi bekleyeceğiz.sonra tam yargı davası mı açacağız? yoksa idarenin haksız eylem sayılabilecek müdahalelerine karşı çözümü adli mahkemelerde mi arayacağız?yani idarenin insan sağlığını hiçe sayarak ve çevre hukukunun kaidelerini ihlal ederek,bir özel hukuk tüzel kişisi ile imzaladığı sözleşmeden doğan ve doğması muhtemel zararı,idarenin haksız fiili olarak mı kabul edeceğiz?


idari makamların ,özel hukuk tüzel kişileri olan GSM şirketleriyle yaptıkları bu tarz baz istasyonu kiralama işlemlerine karşı uygulanacak prosedür nedir?(idarenin özel hukuk hükümlerine göre yaptığı sözleşmelerden doğan uyuşmazlıkların giderilmesi adli yargıya aittir;benim bilgilerim böyle diyor..peki bu sözleşmelerden zarar görenler?)

http://www.istabip.org.tr/bg/2004/224.html
Old 11-04-2006, 11:15   #12
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan

Sayın desarac

Eleştrilerinize büyük ölçüde katılıyorum.

Bir çok ülkede istasyonların yaşam alanlarına uzaklığı ve yüksekliği (30 Mt) belirlenmiştir. Bizde düzenlemeler hep bakanlık veya kurum taktirinde ve belirsiz.

Tek yetkili olarak kurum belirlenmeden önce çevre hukukuna dayanarak (imara aykırılık ve kirlilik) belediyeye yaptığım baş vuru kurum yetkili kılınınca kuruma gönderildi ve gelen yazıda şikayetimin incelenebilmesi için bilirkişi ücreti yatırmam istendi.

Olayı şöyle açıklayalım; örneğin Ankara Batıkent'te bir çok çarşının üzerine bu tür tesisler kurulmuştur. Bu çarşılar genellikle iki katlı çarşılardır. Yani yükseklik 6 Mt. civarı. Şikayet de böyle bir istasyon nedeni ile yapılmıştı. Şimdi düşünün. Tam evimin karşısında 6 mt. yükseklikte bir baz istasyonu. Evime uzaklığı da 12-15 Mt. civarı.

Sözkonusu istasyon bakkalın üzerinde ve mahallenin bütün çocukları her gün bakkala gidip geliyor. Tesisin yüksekliği 6 mt. insanın boyu 1.5 mt. ortalama desek insanlar 4-5 mt. den elektronik bombardımana tabi tutuluyorlar.

Telgrafla ihtar çektim. Sadece radyoaktif paratoneri söktüler.

İmza toplayıp belediyeye başvuruda bulundum. Yukarıda anlatılan olay gerçekleşti.

Araştırdığımda bilirkişi incelemesi yapılabilmesi için oldukça yüksek ücretlerin talep edildiği, bir kısım komplex cihazlarla ölçüm yapılacağı şeklinde bilgi edindim ama bu bilginin doğruluğundan emin değilim.

Sonuç olarak baz istasyonlarının kurulmasında her türlü kolaylık gösteriliyor ama karşı çıkıldığında tüm yükler karşı çıkana yükleniyor. Çabanın engellenmesi için elden gelen her şey yapılıyor. Yani atasözünde belirtildiği gibi köpekler serbest taşlar bağlı.

Sonuç olarak sanırım sadece bize çevre hukukuna dayanarak görsel çirkinlik, elektronik ve benzer kirlilik nedeni ile dava açmak kalıyor. Tabi uğraşmak gene bizim işimiz.

Görev konusuna gelince;
Bence istasyonun idare ile yapılan bir sözleşmeye dayanılarak kurulması halinde de sonuç değişmeyecektir. Görevli Asliye Hukuk Mahkemesi olacaktır. Çünkü sizin açacağınız dava sözleşmeye değil yaşam alanınıza haksız müdahaleye dayanacaktır. Siz bu müdahalenin giderilmesini isteyeceksiniz. Onların arasında sözleşme olması durumu değiştirmez. Bence karşı taraf da şirket olacaktır. Müdahaleyi yapan odur. Bunun yapılmış bir sözleşmeye dayanması haksız olma niteliğini ortadan kaldırmaz.

Ancak iznin veya kira sözleşmesinin iptalini düşünürseniz idare mahkemesi yetkili olabilir.

Saygılarımla.
Old 24-04-2006, 20:27   #13
Av.Şahin

 
Karar Sayın Desarac

Bu forummu hakettiğinden az ilgi görmesi beni açıkçası şaşırttı.Tesadüfe bakınki Bizimde davacı olduğumuz Kadıköy 2. SHM de aynı konuyla ilgili bir davamız vardı. Davalı bina maliki ve avea idi fakat 20 nisanda davamız red edildi fakat dosya oldukça zengindi.
Şöyleki ; asıl dayanağımız olan YARGITAY 4. HD nin ESAS :2003/016434 KARAR: 2004/000971 TARİH : 29.01.2004 ' Lİ İLAMI adeta bir hukuk makalesi niteliğinde idi. Konuyu bukadar iyiy irdeleryen bi karar daha göremedik özellikle konuya yönetmeliğe uygunlugun hukuka uygunluk için yeterli olamayacağı ve esas olanın insan sağlığı olduğu konularına geniş yer vermesi ve usulende görev konusuna değinmesi kararın geniş kapsamlı olmasının nedeni . Kanımca her hukukçunun okuması gereken bir karar. Sizzinde tüm sorularınıza cevap verebilecek nitelikte..


saygılarımla.........
Old 25-04-2006, 08:35   #14
Desarac

 
Varsayılan

Sn.Şahin,
ben de aynı yargıtay kararını ve benzer bir yargıtay kararını daha ekledim ancak sonuçun sizinki gibi olacağından hiç kuşkum yok!bizim dosyamız da zengin..tek fakir olduğumuz konu , hukuk.. bu konuda hukuk zengin bir boşluk arzediyor malesef!
son zamanda Tuzla'da ortaya çıkan variller Çevre Bakanını biraz celallendirse ve esip gürlese de malesef onun bulutu da bizler için yağmur bırakıcı değil.. çevre bakanlığına diğer çevre düzenlemeleriyle ilgili baz istasyonlarının verdiği kirlilik ve zararla ilgili baskı yapmalıyız kamuoyu olarak..ben tek kurtuluşu bunda görüyorum. ama yine de çok ümitli değilim çünkü çevre bakanlığı diğer bakanlıkların gölgesinde kalacak,yetki gasplarına ses çıkaramayacaktır.. sebebi??.. "yüksek menfaatler"! artık kimin menfaatiyse onlar..evine baz istasyonu koydurup 50 bin dolar alıp memlekete taşınan hasan amcanın mı,GSM şirketlerinin mi..ulaştırma bakanlığının mı.. yoksa baz istasyonu evine 1 m. yakınlıkta olan kanser hastasının menfaati mi.. kimin?varın onu da siz bulun..

atalarımızın bir yönetim ahlakı vardı; "insanı yaşat ki devlet yaşasın!" ...
nerdeee o günler!
Old 25-04-2006, 12:23   #15
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Desarac

Haklı mücadelenizde başarılar dilerim. Davanızı kaybetseniz bile haklılığınızı kaybetmeyeceksiniz.

Ben pozitivist ve karamsar bir hukukçuyum: Olması gerekeni görüp de olanı kabul etmenin acısını ve karamsarlığın hüznünü birlikte yaşıyorum. Acı ve hüzün şu ki :

Yönetmeliğe göre ölçüm yapılmadan ve ölçüm sonucunun yüksek olduğu kurum raporu ile tespit edilmeden açılacak bir davadan sonuç alınabileceğini sanmıyorum.

Sitemiz üyelerinin konuya bu kadar ilgisiz kalmalarının nedeni de bu olsa gerek: onlar da benim gibi umutsuzdur da ondan yazmıyorlardır. Burada birlikte YOKLUĞU PAYLAŞIYORUZ.

Davanızın umutsuz olması çabalarınıza saygı duymamıza engel değil elbette. Arkanızdayız ve yanınızdayız ama elimizden gelen bir şey yok. Çünkü haklılık ölçüme bağlanmış.

Arkanızdayız ve yanınızdayız ve elimizden geleni yapmak isteriz. Yapabileceğimiz bir şey olursa lütfen yazınız.

Saygılarımla
Old 25-04-2006, 13:56   #16
Desarac

 
Varsayılan

içten yanıtınız için aynı içtenlikle teşekkürlerimi ve sevgilerimi sunarım ,bir dost..
Old 27-04-2006, 16:07   #17
Av.Sever Köz

 
Varsayılan

Konuya ilgi gösteren tüm arkadaşlara merhaba;



Baz istasyonlarının kaldırılmasını bırakın, kurulması hakkında da çok fazla bilgim yok açıkçası.

Davacı olan meslektaşlarımın hangi esaslara dayanarak davalarını açtıklarını da bilmiyorum.

Ancak baz istasyonlarının kuruluşu, x gsm operatör şirketi ve buna cevaz veren arsa ya da bina sahibi arasında karşılıklı edimler içeren bir sözleşme ile gerçekleştirilmesi gerektiğini biliyorum.

Söz konusu bu sözleşmenin hukuka aykırılığı karşısında iptali mümkün olamaz mı?

Baz istasyonları ile yaşanan hukuksuzluklar farklı boyutlarda ve yönlerde yaşanabiliniyor.

Buna bir örnek de yine İstanbul'dan. Şöyle ki;

İstanbul'da 98 yılında inşaatı biten ve 12 sakinin -ki kendileri aynı zamanda maliktirler- bu tarihten beri oturmakta olduğu binanın çatısına kurulan baz istasyonu, malum sebeplerden ötürü binada oturan kimse tarafından istenmemekte.

Buna karşın müteahhitin sakinlerden ve maliklerden habersiz olarak gsm operatör şirketi ile yapmış olduğu sözleşmeye dayanılarak baz istasyonu bina çatısına oturtulmuştur.

Maliklerin rızaları hilafına akdedilen böyle bir sözleşmenin iptalinin mümkün olacağını düşünüyorum. (İyimser olabilirim bu konuda). Tabi ki bu konuyla ilgili olarak müteahhitin sözleşmede taraf sıfatının olamayacağı iddiası ileri sürerek.

Bu arada, binada konuçlandırılan ilk baz istasyonu Turkcell operatörüne ait iken, ilerleyen zaman içinde Telsim ve Avea'nın da baz istasyonları yerleştirilmiş.

Çevre hukuku çerçevesinde gsm operatörlerine karşı verilen hukuki mücadelenin yetersiz kaldığı ortada iken hukuka aykırı olarak kurulan baz istasyonlarının bizzat hukuk tarafından da korunmayacağı umudunu ve kanaatini taşıyorum.

Zira taraf sıfatı olmayan birinin sözleşmeye taraf olması halinde sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülmesi ya da iptal edilebilirliğinin gündeme gelmesi gerekmez mi?


Buna ilişkin olarak baz istasyonlarının kurulumuna ilişkin yapılacak sözleşme şartlarının nasıl ve ne şekilde olacağına, sözleşmeye kimlerin taraf olabileceğine ilişkin esasların belirlendiği mevcut yargıtay kararından haberdar olan meslekdaşlarım, yargı kararlarını ulaştırabilirseniz memnun olurum.

Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04171395 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.