Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Anlaşmalı Boşanma Protokolü

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-11-2019, 11:26   #1
Av.enesturhan

 
Varsayılan Anlaşmalı Boşanma Protokolü

Saygıdeğer meslektaşlarım iyi günler dilerim.
Müvekkil eşiyle 2018 yılında anlaşmalı olarak boşanıyorlar. Aralarında yaptıkları protokolde herhangi bir nafaka talepleri olmuyor sadece müvekkilin 100 bin TL maddi tazminat ödemesi noktasında anlaşarak boşanmışlar.
Müvekkilin 100 bin TL parayı ödeme gücü olmadığından dolayı bu noktada neler yapılabilir ?
İndirim istenebilir mi ?
Old 16-11-2019, 22:32   #2
Avukat Ali DENİZ

 
Varsayılan

Anlaşmalı boşanma davasında taraflar arasındaki protokol kararın eki sayılmaktadır. Söz konusu kararın kesinleştiğini varsayıyorum. Dolayısıyla artık kesinleşen mahkeme kararı ile ilam niteliğinde bir hüküm söz konusudur.
Kesinleşen kararın yeniden yargılama konusu yapılması ve tekrar indirime tabi tutulması mümkün değil diye düşünüyorum.
Old 16-11-2019, 23:26   #3
Av. Aybars Karakırık

 
Varsayılan ahde vefa

Conventio est lex:Anlaşma kanundur.
Conventio et modus vincunt legem: Anlaşma ve sözleşme kanundan önce gelir.
Conventio legem dat contractui :Anlaşma akde kanun niteliğini verir; taraflar kanun varmış gibi bağlanırlar.



Boşanma konusunda anlaşan müvekkiliniz bedel konusunda da anlaşabilir mi? Bu konuda vekil olarak sağlamaya girişmek düşünülebilir. Yoksa


(...)Aynı şekilde 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır".

Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir.

Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. Ancak, sözleşme ile kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmış olan iradın, yasada aranan şartlar gerçekleşmeden tamamen kaldırılmasını ya da indirilmesini istemek hakkın kötüye kullanılması mahiyetini arzeder. Bunun gibi sırf boşanmayı sağlayabilmek için, bilerek ve isteyerek mali gücünün üzerinde bir yükümlülüğü üstlenen ya da karşı tarafın mali durumunun iyi olduğunu ve geçinmek için nafakaya ihtiyacı olmadığını bilen kişinin, sonradan bu yükümlülüğün kaldırılması veya azaltılması yönünde talepte bulunması da iyiniyet ve sözleşmeye bağlılık ilkeleri ile bağdaşmaz.(…)
Hal böyle olunca; mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre; davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı kabul edilerek, nafakada (çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince) uygun bir miktar indirime karar verilmesi gerekirken, davanın yazılı şekilde tümden reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. (…)( T.C YARGITAY 3. Hukuk Dairesi Esas: 2014 / 9290 Karar: 2014 / 15148 Karar Tarihi: 19.11.2014)


(…)O hâlde mahkemece yapılacak iş, anlaşmalı boşanma kararının verildiği 23.10.2009 tarihi itibariyle tarafların ekonomik ve sosyal durumlarını belirlemek, belirlenen bu durumun nafakanın kaldırılması amacıyla açılan eldeki davada aldırılan ekonomik ve sosyal durumlar ile kıyaslamak, boşanma kararından sonra tarafların mal varlığında ve gelirinde bir değişiklik olup olmadığını detaylı şekilde araştırmak, değişiklik var ise, bunun kararlaştırılan nafaka miktarına ne ölçüde etkisi bulunduğunu tartışmak ve Özel Daire bozma kararında da değinildiği gibi başlangıçtaki denge gözetilmek suretiyle, bununla birlikte "çoğun içinde az da bulunur” kuralı gereği, nafakanın tamamen kaldırılması yerine, hakkaniyet ölçüsünde indirim yapılabileceği de gözetilerek, oluşacak sonuca göre bir karar vermek olmalıdır.
(…)
Daire bozma kararında da değinildiği gibi başlangıçtaki denge gözetilmek suretiyle, bununla birlikte "çoğun içinde az da bulunur” kuralı gereği, nafakanın tamamen kaldırılması yerine, hakkaniyet ölçüsünde indirim yapılabileceği de gözetilerek, oluşacak sonuca göre bir karar vermek olmalıdır.( T.C YARGITAY . Hukuk Genel Kurulu Esas: 2017 / 1532 Karar: 2017 / 1465 Karar Tarihi: 29.11.2017
)
Soru:176/3.maddedeki irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat olayınıza uyar mı?
Old 16-11-2019, 23:28   #4
Av. Aybars Karakırık

 
Varsayılan Ilamlarin Icrasi- Eda Hükmü

Diğer yandan, anlaşmayı düşünmeyen ve borçluya da acımayan alacaklıya karşı hamleler


Soru: protokol hükümleri hükümde de eda hükmü biçiminde yer alıyor mu?

Kabule göre;


T.C YARGITAY 12. Hukuk Dairesi Esas: 2018 / 7872 Karar: 2019 / 9801 Karar Tarihi: 10.06.2019


YARGITAY KARARI
________________________________________
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi



Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine, Büyükçekmece 2. Aile Mahkemesinin 30.12.2011 tarih, 2011/935 E.-2011/1503 K. sayılı kararı ve anlaşmalı boşanma protokolüne dayalı olarak ilamlı icra takibi başlatılmış, icra emrinde, tarafların protokol ile davacı borçlu tarafından ödenmesi kararlaştırılan ancak zamanında ödenmeyen, 1.000.000,00-TL maddi tazminat ve ek olarak "boşanma protokolü gereği davacıya verilmesi gereken araç bedeli" talep edilmiştir. Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; dayanak ilam, protokolün onaylanması şeklinde olup, para borcu içermediğinden ilamlı takibin konusu olamayacağı, bu nedenle gönderilen icra emrinin ilama aykırı olduğu iddiası ile takibin iptalini talep ettiği, mahkemece; protokolün ilgili maddesinin, anlaşmalı boşanma hükümlerine göre yapılan yargılama sonucunda onaylandığı ve hüküm kısmına geçirildiği gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusunun reddedildiği görülmüştür.

Hukuk Genel Kurulunun 08/10/1997 tarih ve 1997/12-517 E.-1997/776 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere "ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. O nedenle sınırlı yetkili icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez."

Somut olayda; takibe dayanak yapılan ilam, anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması niteliğinde olup, kurulan hüküm eda niteliğinde değildir. Her ne kadar dayanak ilama esas alınan protokolde; 1.000.000 TL tazminat bedelinin ödeneceği yazılı ise de protokole ilişkin bu kısım mahkemece verilmiş ve ödemeye ilişkin bir karar değildir. Mahkemece bir işin yapılmasına ilişkin olmak üzere verilen eda hükmü içeren kararlar ilamlı icraya konu edilebilir. Takibe dayanak ilam, anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması mahiyetinde olup, ilamlı icra takibine konu edilemeyeceği anlaşılmaktadır.


O halde, mahkemece, dayanak ilamın, eda hükmü içermemesi nedeni ile ilamlı takip konusu yapılamayacağı dikkate alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi ve istinaf başvurusunun da Bölge Adliye Mahkemesi’nce esastan reddedilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Borçlunun temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nin 25/10/2017 tarih ve 2017/1448 E.-2017/1658 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA), ... 13. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28/12/2016 tarih 2016/1036 E.-2016/1236 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 10/06/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Old 18-11-2019, 13:24   #5
Av.enesturhan

 
Varsayılan

Bu kararı bende gördüm sevgili meslektaşım. Yardımlarınız için çok teşekkür ederim meslektaşlarım. Bakalım süreç ne şekilde ilerleyecek buraya yazarım.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Anlaşmalı Boşanma Protokolü - Çekişmeli Boşanma - Kesinleşme Sonrası Mal Rejiminin Tasfiyesi eser_29 Meslektaşların Soruları 0 28-11-2018 16:46
İmzasız Anlaşmalı Boşanma Protokolü ile Anlaşmalı Boşanma Davası Açmak abuj Meslektaşların Soruları 6 31-07-2016 19:41
Anlaşmalı Boşanma Protokolü minick Meslektaşların Soruları 12 08-06-2012 13:06
Anlaşmalı boşanma protokolü Av. Ş. Sevi Meslektaşların Soruları 3 05-09-2007 14:03


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04331589 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.