Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Kitap Kitap İncelemeleri, tavsiyeleri, yazarlar ve kitaplara ilişkin sohbetler. (Bu forum hukukla ilgili OLMAYAN kitaplara yönelik olup, siyasi ve dini içerikli kitaplar konu dışıdır.)

Buyulu kitaplar

Yanıt
Old 10-04-2009, 00:13   #181
Gülümse

 
Varsayılan

"Neredesin ki sana kul, kurban olayım.
Çarıgını dikeyim, sacını tarayayım.
Elbiseni yıkayayım, bitlerini kırayım..
Ulu tanrı sana süt ikram edeyim.
Elcegizini opeyim, ayacıgını ovayım.
uyuma vaktin gelince yercegizini silip süpüreyim.
Bütün kecilerim sana kurban olsun..."

Annemarie Schimmel'in " Ben Ruzgarım sen ates Mevlana Celaleddin Rumi" adlı kitabından
sayfa 157
Old 10-04-2009, 00:27   #182
üye18721

 
Varsayılan

Klasik olacak ama; "Ölümsüz-Vassili Vassilikos-
Old 10-04-2009, 13:59   #183
Ayşegül Kanat

 
Varsayılan

Sevgili Gülümse, Stephanie Meyer'i neden beğendiğini açıklar mısın? Bana saç-baş yoldurdu okurken. Sevgiler
Old 11-04-2009, 23:40   #184
üye18721

 
Varsayılan

Dün yeni bir kitap okumaya başladım.Evdeki tüm kitabları okumaya azmettim.
Yazar Elızabeth Kata.Romanın adı;"O sabah başkaydı"
Konu: Bir kaza sonucu kör olan bir kızın öyküsü.
Yorum: "Edebi açıdan hoşuma gitmedi ama merak ve bitirmem gerektiği saikiyle okuyacağım"
Old 04-05-2009, 10:12   #185
Av. Seda Üstün Tuğ

 
Varsayılan

khaled hosseini-uçurtma avcısı ve bin muhteşem güneş..sanırım ölene dek bu iki kitabı hiç unutmayacağım.aynı hanri charrieri'nin kelebek ve banko'su gibi...
Old 09-05-2009, 19:20   #186
üye18721

 
Varsayılan

Anna Karenina'nın ardından Dr.Erdal ATABEK'in kitabı ve bir kaç benzeri tarzda kişisel gelişim kitabı beni bekliyor bu hafta sonu..
Old 09-05-2009, 19:40   #187
Gülümse

 
Varsayılan

Elif Şafak'ın son kitabı Aşk büyülü kitaplardan biri olmaya aday gözüküyor.
(Ben halen okumadım ama okuyanların yalancısıyım).
Old 03-08-2009, 14:57   #188
Av. Evren Paydak

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gülümse
Elif Şafak'ın son kitabı Aşk büyülü kitaplardan biri olmaya aday gözüküyor.
(Ben halen okumadım ama okuyanların yalancısıyım).

Sayın Gülümse,

Elif Şafak, benim coşku ile takip ettiğim bir yazardı. Di'li geçmiş zaman kullanıyorum, zira "Aşk" romanı beni büyük bir hayalkırıklığına uğrattı. Gerçi Şafak, aslında "Siyah Süt" kitabı ile artık büyülü kitaplar yaz(a)mayacağının sinyalini vermişti. Ama "Bit Palas", "Mahrem", "Şehrin Aynaları" ve "Pinhan" nın anısına sanırım ben bu işareti görmezlikten gelmeyi tercih ettim.

"Aşk" ı, buram buram pazarlama kokan kapağına rağmen büyük bir hevesle aldım. Ama kitaptaki anakronik hatalar başta olmak üzere bir çok husus beni rahatsız etti. "Pinhan" ile dile, tasavvufa ne kadar vakıf olduğunu bize gösteren Şafak, bu kitabı ile maalesef çok daha incelikli ve derinlikli işlenebilecek bir konuyu açıkça heba etmiş.

Özellikle kitap kapağının rengini de değiştirmesinden sonra, (erkekler pembe renkli kitap okuyamıyormuş efendim, bu nedenle erkekler için gri renkli baskısını çıkartmışlar) yeni çıkacak kitabını almadan önce üç kez düşüneceğim sanırım.

Kıssadan hisse, Sayın Gülümse, "Aşk" romanını henüz okumadıysanız, sizi de hayal kırıklığına uğratabilir, hazırlıklı olun derim.
Old 03-08-2009, 15:34   #189
Gülümse

 
Varsayılan

Sanırım Aşk romanından daha çok insanların hoşuna giden ve büyüleyen Şems'in hikayesi olmuş. Şems'in hikayesini yakından bilenler ise Aşk romanından hoşlanmamışlar.

Siyah Süt hakkında fikirlerinize de aynen katılıyorum. Yeni anne olmuş biri olmanın heyecanıyla erken yazılmış bir kitaptı. Belki biraz bekleseydi ikinci bebeğinin doğumundan sonra Siyah Süt'ü yazmış olsaydı daha iyi olacaktı. Ama yazılmış olan yazılmıştır öyle değil mi?
Old 03-08-2009, 17:40   #190
dilek2007

 
Varsayılan

Aşk romanının arka kapaktaki yazısına vuruldum ve hemen aldım, büyük heves ve içtenlikle sindire sindire okudum ve çok beğendim.Şems'in hikayesi,Ella'nın hikayesi güzel bir uslupla sürükleyici bir biçimde anlatılmış.Bilmiyorum ben çok beğendim ve herkese okumasını tavsiye ederim..
Old 04-08-2009, 21:31   #191
yalcin3

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gülümse
Genelde anlatım ve dilbilgisi bozuklukları yüzünden bir çok okurun okumakta zorlandığı yazarlarımızdan Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi ile bir kez daha karşımızda.

İlk on sayfasında yaptığı dil hataları yüzünden okumayı yarıda bırakan bir dostum ile karşılıklı kahve içmeye gittiğimizde ona oku(ya)madığı beş yüz küsür sayfada anlatılan hikayeye anlatmaya başladım.

Hikayenin belli bir yerine geldiğim zaman, gerçek kitap kurdu olan dostumun bana büyük bir merakla kilitlendiğini fark ettim... Ben sustukça sabırsızlanıp, kitabın devamını öğrenmek istiyordu.

İşte Mahsumite Müzesinin büyüleyici tarafı da bu; bir kere hikayesine girdiyseniz kitabı bir daha elinizden bırakamıyorsunuz.

Bu kitabının en büyük özelliği ise karakterleri. Orhan Pamuk bu karakterler üzerine gerçekten ince ve detaylı bir çalışma yapmış olduğu belli. Yazdığı her satır, bahsettiği her karakter, yazılan her diyalog, hatta yerdeki küçük çetvel, kül tablasına bastırılan her sigara ana olayına hizmet eder durumda. O minicik gibi görünen objelerin bile hikayede bir işlevi var.

Büyük merakla izlediğimiz aşk hikayesinin ardın geçen yakın tarih bile bu aşkla bağlantılı. (Gece dışarı çıkma yasakları yüzünden kısa süren ziyaretler, sevgilisinin kullandığı ayva rendesi ile yapılan arama ve ayva rendesini kesici alet olarak el konulması vb)

Hani çağdaş dekoru klasik dekordan ayıran oyun içinde yaşayan ve işlevi olan demektir ya, Orhan Pamuk'un Mahsumiyet Müzesinde yer alan her satır her obje olaya hizmet ediyor. Seneler bir anda geçebiliyor, yada bir anlık olan olaylar ise sayfalar dolusu hale gelebiliyor.

İncecik detayları olayların başrolünde olması zaman zaman insanı düşündürmüyor değil. Nasıl olurda bir erkek, kadınsal olan bu detayları yaşayabilir? Bir erkek bunu nereden bilir ya da bir erkek bu duygusallığı bu şekilde yaşar mı ? Sorularını sorduruyor.

Sonradan bu sevginin, aşktan daha çok bir tutku ve saplantı olduğuna karar veriyorsunuz. Bu aşk hikayesi sizi rahatsız etmeden hayrete düşüren, büyük etrikalar olmadan kurulmuş. Orhan Pamuk bu hikayenin kahramanı Kemal'i o kadar içselleştirmiş o kadar güzel işlemiş ki insan ister istemez onun yazar tarafından yaralıtmış bir karakter değil de gerçekten yaşamış bir insan olduğunu düşünüyor. Hatta birbirlerini soruyorlar, böyle biri var mı, bu Orhan Pamuk mu?

İşte bu noktaya geldiğimizde söylenecek tek bir şey kalıyor, kurduğu hikaye ile yarattığı karakterlerle; Orhan Pamuk gerçekten iyi bir yazar...

Orhan Pamuk okumakta zorlanan dostlara gelince, Orhan Pamuk eğer kitaplarını İngilizce veya başka bir dilde yazsaydı, ve dile hakim olan bir çevirmen tarafından Türkçeye çevrilseydi, o zaman siz de Orhan Pamuk'u benim kadar beğenir, yeni çıkacak kitaplarını büyük sabırsızlıkla beklerdiniz.
Masumiyet Müzesi aldıktan bir hafta sonra bitirdiğim bir kitap oldu bu yaz.İtiraf edeyim Orhan Pamuk'un okuduğum ilk kitabıydı.En başlarında çok sürüklemişti ve kitabın içine hemen hapsolmuştum.Ancak ilerledikçe fikrim değişti.
En başta şu Kemal'in Füsun'un ailesinin evine dokuz yıl boyunca gittiği akşam yemekleri.Sayısız kere tekrar edilmiş betimlemeler ve cümleler beni okurken zorladı.Kitabı bitirmek konusundaki kararımı gözden geçirdim.
Bu dokuz yıl boyunca yapılan yemekler sonra Kermal'in Füsun'a duyduğu aşkın tuhaf bir takıntıya dönüşmesi bana abartı olarak geldi.
Orhan Pamuk'un başka bir kitabını okuduğumda fikrim ne olacak bilmiyorum,ancak bende Elif Şafak etkisi yapmasından korkuyorum.Siyah Süt,Baba ve P.ç,Bit Palas ve Araf'ı art arda okuyunca Elif Şafak'tan bıktığım gibi Orhan Pamuk'tan da bıkacakmışım gibi geliyor.
Old 07-08-2009, 21:22   #192
yalcin3

 
Varsayılan

Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi Karanlık-Mehmed Uzun
Masalsı bir konusu var,insanı içine hapsediyor.Bir haftada bitirdiğim bir solukta okuduğum kitaplardan biri.Yalnız kitaptaki Büyük Ülke bana Türkiye'yi Dağlar Ülkesi de Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ni anımsattı...
Old 07-09-2009, 10:56   #195
g:)

 
Varsayılan

şeker portakalı
güneşi uyandıralım
yüzyıllık yalnızlık
sevgili arsız ölüm(latife tekin)
suskunlar(ve aslında diğer ihsan oktay anar kitapları)
Old 07-09-2009, 16:07   #196
hermes73

 
Varsayılan

proust külliyatı
nabokov'un lolita'sı ve ada ya da arzu'su
cemil meriç külliyatı
küçük prens ve Marquez kitapları
şimdilik aklıma gelenler bunlar,büyü insanda bir değişiklik yapan her tür tesirse bu kitaplar hakkaten insanın okur okumaz kanına karışan,vücudunda tuhaf bir elektriklenme hissetmesine neden olan ve hayata bakışları asla öncesindeki olmayacak kadar değiştiren kitaplar.
Old 07-09-2009, 18:49   #197
g:)

 
Varsayılan

istiridye çocuğun hüzünlü ölümü(the melancholy death of oyster boy)- tim burton

aklıma geliyo yavaş yavaş...
Old 07-09-2009, 20:11   #198
nazthemis

 
Varsayılan

herkese merabalar bu siteye üye olduğum ilk anda öncelikle olmam gereken yeri bulduğumu düşünüorum bi hukukçunun vazgeçilmezi olan kitaplardan herkes gibi bende çok hoşlanıyorum ama artık hukuk 2. sınıf öğrencisi olduğum için hukukla ilgili kitaplar okumak istiyorum bu konuda yardım istiyorum hukukla ilgili akıcı olay roman tavsiyelerinizi bekliyorum...herkese saygılar
Old 24-09-2009, 14:47   #199
Av. V. Gözde Arıkaya

 
Varsayılan

milan kundera-gülüşün ve unutuşun kitabı
ölümsüzlük
kazancakis-zorba
zülfü livaneli-kamaşma
boris vian-günlerin köpüğü
marquez-kolera günlerinde aşk
kafka-dava
Old 09-10-2009, 07:59   #200
üye31091

 
Varsayılan

deviniş projesi ömer çelebi
Old 27-10-2009, 20:18   #201
suskun_juliette

 
Varsayılan

İlk önceleri filmin afişindeki kıza çok benzetildiğim zaman filminden haberdar olduğum ve öyküsünü çok beğendiğim Bir Geyşanın Anıları filminin uyarlandığı kitabı okuma şansını yakaladım.İlk başlarda filmi izlediğim için okumamayı düşündüm,nasılsa öyküyü biliyordum.Ancak okudukça gördüm ki,filmde her şey çok daraltılmıştı ve geçişler çok ani oluyordu.Kitabı okurken ise,her anın tadına vara vara tanıklık ettim.Bu yüzden benim büyülü kitabım Artur Golden'in Bir Geyşanın Anıları adlı kitaptır.Yok olmaya yüz tutan efsanenin tanığı olmayı istiyorsanız bu kitabı okuyun derim.
Old 17-12-2012, 12:05   #202
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan Yüzyıllık Yalnızlık / Gabriel Garcia Marquez

Yüzyıllık Yalnızlık / Gabriel Garcia Marquez

Ölmeden mutlaka okumak istediğim kitaplardan biriydi..Daha fazla geciktirmediğim için mutluyum..

Büyülü gerçekçilik kitabı en güzel tanımlayan ifade sanırım.

Kitap, Buendia ailesinin tüm neslini ve sona erişini anlatıyor.

Erkeklerinin delilikleri ve kadınlarının inatçılıkları ve her olayın aileye özgülüğü; normalde başka yaşayıp, başka tercihlerde bulunabilecekken, onların kaderleri ve mizaçları gereği daha farklı olmasını akıl edemedikleri enterasan olaylar örgüsü..

Kitabı okuyabilmek için kişileri birbirine karıştırmamanız gerekiyor. Çünkü ne hikmetse tüm erkekler ya Arcadio ya Aureliano olarak doğuyor.. Herşey birbirini tekrar ediyor, zaman akıyor zannediyorsanız yanılıyorsunuz diyor yazar zaten..Bu ailede zaman akmıyor..

Bir tek en büyük nine Ursula normal gibi görünüyor.

Yüzyıllık yalnızlık bu ailenin yalnızlık masalı..

Altı çizilecek cümleleri paylaşılmaya değer kitap alıntıları bölümünde aktaracağım.

Ben çok beğendim. Teşekkürler Marquez!

Saygılarımla,
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Adli Yargi Hakımlık Sinavi İçin Kaynak Kitaplar SHODAN Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 50 25-09-2009 01:28


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06106806 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.