Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

ihale ile satılan hazine arazisindeki ağaçlar

Yanıt
Old 30-12-2010, 10:28   #1
av.nesrinzeyneb

 
Varsayılan ihale ile satılan hazine arazisindeki ağaçlar

günaydın. 28 aralıkta müvekkilimin ecrimisilini ödediği üzerinde yaklaşık 200 adet ağaç bulunan hazine arazisi ihali ile satılmış. müvekkilim en az 20 yıldır bu arazide ağaç yeteşterep ecrimisilini ödüyormuş ancak müvekkilim arazi 450,000,00TL ye satılınca gücü yetmediği için ihaleye girememiş. ancak ihale yapıldığı esnada müvekkilimin diktiği ağaçlarda göz önünde bulundurulmamış müvekkilime hiç bir ödeme yapılmamıştır. müvekkilimse ağaçlarının parasını istiyor. bunu alabilirmiyim? nasıl alabilirimi?şimdi ben bu durumda ne yapmalıyım? ihalenin feshini isteyebilirmiyim. ihalenin feshini isteme için zamanaşımı süresi ne kadardır? yada direk hazineye sebepsiz zenginleşme davası açarak ağaçlarımın bedelini talep edebilirmiyim bu şekilde daha pratikm olur gibi geliyor ancak daha önce böyle birşey yapmadığım için karar veremiyorum. yardımlarınızı bekluiyorum. teşekkür ederim iyi günler.
Old 30-12-2010, 15:01   #2
Gamze Dülger

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,

Müvekkiliniz ihalenin feshini talep edemez.Çünkü hazine arazisinde işgalci olup,aktif dava ehliyeti zaten bulunmamaktadır.

Bunun yerine,eğer hazine,ihalede gayrımenkulü zeytin ağaçlarını içine alır tarzda satmış ise,hazine sebebsiz zenginleşmiştir.Gayrımenkul,hazine tarafından zeytin ağaçları gözönüne alınmaksızın ham toprak olarak satılmış ise,bu takdirde ihale alıcısı sebebsiz zenginleşmiş durumdadır.

O halde,öncelikle,ihalenin kiymet takdir raporları ve ekleri incelenmeli bu şekilde hasım belirlenmelidir.

Başımdan geçen bir olayda,hazine arazisi,zeytin ağaçlı tarla olarak ihale ile üçüncü kişiye satılmış ve açılan davada hazine aleyhine zeytin ağacı odun bedeline hükmedilmiştir.Karar kesinleşmiştir.

Saygılarımla

T.C.

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/9285

K. 2004/9395

T. 20.9.2004

• BİLİRKİŞİ RAPORU ( Hazırlanırken Raporun Dayanağı Olan Somut ve Özel Nedenler Bilimsel Verilere Uygun Olarak Gösterilmesi Zorunlu Olduğu - Yargıtay Denetimine de Elverişli Olması Gereği )

• ÇÖZÜMÜ ÖZEL VEYA TEKNİK BİLGİYİ GEREKTİREN HALLER ( Hakim Bilirkişinin Oy ve Görüşünün Alınmasına Karar Vermesi Gereği )

1086/m.275,281

ÖZET : HUMK.nun 275. ve devamı maddeleri gereğince; çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde hakim, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vermelidir. Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. HUMK.nun 281. maddesine göre, bilirkişi raporu; Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hükme dayanak yapılabilir.
DAVA : Dava dilekçesinde 37.125.000.000 lira alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili dilekçesi ile; mülkiyeti Maliye Hazinesine ait taşınmazın 21.10.2002 tarihinde davalıya ihale yolu ile satıldığını oysa, ihale edilen bu taşınmaz üzerinde mevcut zeytin ağaçlarının tapuda dava dışı 3.kişiler adına tescilli olduğunu, müvekkillerinin zeytin ağaçlarının zilyetliğini 26.1.1996 tarihli devir sözleşmesi ile devraldıklarını, taşınmazın zeytin ağaçlarıyla birlikte satın alınması nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiğini iddia ederek, tespit dosyasında belirlenen 675 adet zeytin ağacı bedeli 37.125.000.000-TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının Maliye Hazinesine karşı dava açması gerektiğini, ayrıca işgalci durumundaki davacıların talep edecekleri bedelin de ancak odun bedeli olabileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile; 17.020.000.000-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; yapılan sayım neticesinde toplam 427 adet aşılı zeytin ağacı tespit edildiğini, bu zeytin ağaçlarından zeytin ürünü elde edilebilecek ağaç sayısı 212 adet olup, geriye kalan 215 zeytin ağacının dip temizlikleri ve gerekli bakım işlemleri yapılmadığından çalılaşıp verimden düştüğünü, verimli zeytin ağaçlarının her birinin değerinin 60.000.000-TL, verimden düşmüş zeytin ağaçlarının değerinin ise 20.000.000-TL. olduğu belirtilerek; ağaç değeri toplamı 17.020.000.000-TL. olarak hesaplanmıştır. Bilirkişi raporunda belirlenen ağaç bedelleri afaki olup, bilimsel ve somut verilere dayanmamaktadır.
HUMK.nun 275. ve devamı maddeleri gereğince; çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde hakim, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vermelidir.
Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. HUMK.nun 281. maddesine göre, bilirkişi raporu; Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hükme dayanak yapılabilir.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle İlçe Tarım Müdürlüğünden ( bölgedeki zeytin ağacı bedellerini gösterir ) veriler istenerek, uzman kişilerden oluşturulacak ( içlerinden birisi zeytincilikle uğraşan mülk bilirkişisi olmak üzere ) üç kişilik bilirkişi heyeti ile yeniden keşif yapılarak, ağaçların sayısı, yaşı, verimlilik durumu, bölgedeki ekonomik getirisi hususları da somut ve bilimsel verilere uygun olarak açıklanmak ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde rapor alınmak suretiyle; toplam zeytin ağacı bedelini hesaplamak, sonucu dairesinde bir karar vermek olmalıdır.
Yukarıda açıklanan hususlarda araştırma yapılmadan, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.9.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/3952

K. 2002/5430

T. 13.5.2002

• ALACAK DAVASI ( Davalı Hazine Adına Kayıtlı Taşınmaza Davacı Tarafından Ağaç Dikilmesi- Hazine Tarafından Diğer Davalıya Satım Nedeniyle Muhdesatların Bedelinin Tahsili Talebi )

• HAZİNE ADINA KAYITLI TAŞINMAZA YAPILAN MASRAFLARIN İADESİ ( Dava Konusu Taşınmazın Satım Tarihi İtibariyle Muhdesatların Fiyatta Oynadığı Etkinin Belirlenmesi )

• HAKSIZ OLARAK ZENGİNLEŞİLEN MİKTARIN İADESİ ( Taşınmazın Muhdesatlar Nedeniyle Daha Yüksek Bir Bedelle Satılması Durumunda Davalının Haksız Zenginleştiği Miktarı İadesi )

• TAŞINMAZA YAPILAN FAYDALI MASRAFIN İSTENMESİ ( Taşınmazın Muhdesatlar Nedeniyle Daha Yüksek Bir Bedelle Satılması Durumunda Davalının Haksız Zenginleştiği Miktarı İadesi )

• FAİZ ( Davalı Davadan Önce Temerrüde Düşürülmediğinden Dava Tarihinden İtibaren Faize Hükmedilmesi )

818/m.63,64

743/m.907

4721/m.994

ÖZET : Taşınmaz, davaya konu muhdesatlar nedeniyle daha yüksek bir bedelle satılmış ise davalının, haksız olarak zenginleştiği miktarı davacıya iade etmesi gerekir. Bunun tesbitinde, davacının diktiği ağaçlar, yaptığı muhdesatlar için hiçbir şekilde maliyet hesabı yapılmaksızın taşınmazın üçüncü kişiye satışı tarihi itibariyle taşınmazın mevkii, konumu, imar durumu, satın alınmasındaki objektif amaç, taşınmaz üzerindeki muhdesatların alıcıya sağlayacağı muhtemel yarar ile varlığının getireceği muhtemel zarar gibi faktörler tek tek irdelenerek taşınmazın muhdesatlı gerçek sürüm değeri ile muhdesatlar yok farz edilerek gerçek sürüm değerleri ayrı ayrı saptanmalıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı Hazine adına kayıtlı taşınmaza ağaç dikmek suretiyle faydalı masraflar yaptığını ancak taşınmazın Hazine tarafından diğer davalıya satıldığını belirterek, muhdesatların toplam değeri olan 4.592.255.000 TL.nın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece muhdesatların değeri olan 625.000.000 TL. nın 13.6.1997 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Hazine'den tahsiline, diğer davalı hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun
gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, bu davada, taşınmazın kendisi tarafından dikilen ağaçlar ve bağ nedeniyle fazla bedele satıldığını, bu fazla bedel kadar karşı tarafın zenginleştiğini öne sürerek bunun ödetilmesini istemiştir.
Gerçekten taşınmaz, davaya konu muhdesatlar nedeniyle daha yüksek bir bedelle satılmış ise bu halde davalı Hazinenin, haksız olarak zenginleştiği miktarı davacıya iade etmesi gerekir. Bunun tesbitinde ise, davacının diktiği ağaçlar, yaptığı muhdesatlar için hiçbir şekilde maliyet hesabı yapılmaksızın taşınmazın üçüncü kişiye satışı tarihi itibariyle taşınmazın mevkii, konumu, imar durumu, satın alınmasındaki objektif amaç, taşınmaz üzerindeki muhdesatların alıcıya sağlayacağı muhtemel yarar ile varlığının getireceği muhtemel zarar gibi faktörler tek tek irdelenerek taşınmazın muhdesatlı gerçek sürüm değeri ile muhdesatlar yok farz edilerek gerçek sürüm değerleri ayrı ayrı saptanmakta bu yolla bulunacak iki değer arasında muhdesatları yapan lehine bir fark oluşmaz, değişik bir anlatımla taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatların varlığı alıcı yönünden bir ekonomik değer taşımadığı için satım bedeline etki yapmıyor veya yapmayacak ise, davalıların muhdesatlar nedeniyle zenginleşmelerinin olmadığı aksi halde iki bedel arasında muhdesatları yapan yönünden lehine bir fark oluştuğunda ise bu iki değerinin birbirine oranlanması, bu oranın üçüncü kişiye satış bedeline uygulanması suretiyle elde edilecek fark bedel kadar muhdesatlar nedeniyle arsa sahiplerinin zenginleştiği kabul edilmektedir. Mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişi raporu az yukarda açıklanan hususları açıklığa kavuşturan bir rapor niteliğinde değildir. Mahkemece muhdesatların değerine göre hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3-Davadan önce davalı Hazineye ihtar gönderilip temerrüde düşürülmediğinden, faize dava tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekirken, tesbit raporunun davalıya tebliğine ilişkin belge de olmadığı halde, mahkemece hüküm altına alınan miktara tesbit tarihinden itibaren faiz yürütülmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : 1.bent gereğince davalı Hazinenin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.ve 3.bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 13.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Old 30-12-2010, 15:53   #3
av.nesrinzeyneb

 
Varsayılan

teşekkür ederim. ağaçlar kıymet taktirinde dahil tutulmamış. satış arazi için yapılıp şartnamede üçüncü kişi olan alıcıya muhtesadın müvekkillerime ait olduğuna dair imza attırılmıştır. şimdi ben bir tespit davası ile ağaçların değerini tespit ettirip böylece ağaçlar alıcı üçüncü kişi tarafından kesilse de zarara uğramaktan kurtulduktan sonra üçüncü kişiye bir ihtar çekip bu meblağı bana iade etmesi için talepte bulunsam ve ödemezse sebepsiz zenginleşme iddia edip dava açsam en uygunumu olur? teşekkür ederim.
Old 11-03-2011, 10:43   #4
av.nesrinzeyneb

 
Varsayılan iyi günler

benim bu konuyla başımk belada sanırım şimdi ben arazi üzerinde tebpit yaptırdım ve karşı tarafa tebliğe çıkardım ancak karşı tarafın belrttiği adres boş çıktı ben de otuzbeşe göre tebliğ yaptırdım. şimdi bunun için bekliyorum. ama ben tebliğ olsun die beklerken karşı taraftan bana bir tebligat geldi diorki ağaçlarınızı da alıp gidin. eğer ağaçlarınızı alıp gitmezseniz ağaçlarınızı ben söktürcem ve masraflarıda size yüklicem ne yapmam gerekiyor gelen noter tastikli ihtarnameye nasıl bir cevap vermeliyim ve ne davası açmalıyım acaba??teşekkü ederim. off ne zor işmiş bu gayrimenkul işi)
Old 11-03-2011, 10:45   #5
av.nesrinzeyneb

 
Varsayılan

buarada bizim satışta dosyada bedel arazi meyvelik olarak satılmış ama kıymet taktirinde ağaçlar gösterilmemiş. yalnız dosyaya bir not düşmüş ve demişler ki üzerindeki muhdesat üçüncü kişiye aittir. ne yapabilirim acaba? teşekkür derim
Old 11-03-2011, 10:52   #6
av.nesrinzeyneb

 
Varsayılan ihale ile satılan hazine arazisindeki muhdesatın değerini nasıl alırım

günaydın. 28 aralıkta müvekkilimin ecrimisilini ödediği üzerinde yaklaşık 200 adet ağaç bulunan hazine arazisi ihali ile satılmış. müvekkilim en az 20 yıldır bu arazide ağaç yetiştirip ecrimisilini ödüyormuş ancak müvekkilim arazi 450,000,00TL ye satılınca gücü yetmediği için ihaleye girememiş. ancak ihale yapıldığı esnada müvekkilimin diktiği ağaçlarda göz önünde bulundurulmamış müvekkilime hiç bir ödeme yapılmamıştır. müvekkilimse ağaçlarının parasını istiyor. bunu alabilirmiyim? nasıl alabilirimi?şimdi ben bu durumda ne yapmalıyım? ihalenin feshini isteyebilirmiyim. ihalenin feshini isteme için zamanaşımı süresi ne kadardır? yada direk hazineye sebepsiz zenginleşme davası açarak ağaçlarımın bedelini talep edebilirmiyim bu şekilde daha pratikm olur gibi geliyor ancak daha önce böyle birşey yapmadığım için karar veremiyorum.
ağaçlar kıymet taktirinde dahil tutulmamış. satış arazi için yapılıp şartnamede üçüncü kişi olan alıcıya muhtesadın müvekkillerime ait olduğuna dair imza attırılmıştır. şimdi ben bir tespit davası ile ağaçların değerini tespit ettirip böylece ağaçlar alıcı üçüncü kişi tarafından kesilse de zarara uğramaktan kurtulduktan sonra üçüncü kişiye bir ihtar çekip bu meblağı bana iade etmesi için talepte bulunsam ve ödemezse sebepsiz zenginleşme iddia edip dava açsam en uygunumu olur?
benim bu konuyla başım belada sanırım şimdi ben arazi üzerinde tespit yaptırdım ve karşı tarafa tebliğe çıkardım ancak karşı tarafın belirttiği adres boş çıktı ben de35e göre tebliğ yaptırdım. şimdi bunun için bekliyorum. ama ben tebliğ olsun diye beklerken karşı taraftan bana bir tebligat geldi diyor ki ağaçlarınızı da alıp gidin. eğer ağaçlarınızı alıp gitmezseniz ağaçlarınızı ben söktürcem ve masrafları da size yükleyeceğim ne yapmam gerekiyor gelen noter tastikli ihtarnameye nasıl bir cevap vermeliyim ve ne davası açmalıyım acaba??bu arada bizim satışta dosyada bedel arazi meyvelik olarak satılmış ama kıymet taktirinde ağaçlar gösterilmemiş. yalnız dosyaya bir not düşmüş ve demişler ki üzerindeki muhdesat üçüncü kişiye aittir. ne yapabilirim acaba? teşekkür ederim
Old 11-03-2011, 15:49   #7
av.cemile

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/12342
K. 2005/12507
T. 24.11.2005
• MUHDESAT BEDELİNİN TAHSİLİ TALEBİ ( Taraf Tanıkları Dinlenmek Suretiyle İyiniyetin Varlığı Tam Olarak Açıklığa Kavuşturulmamasının Hatalı Olduğu )
• TARAFLARA TANIKLAR İÇİN MASRAF YAPTIRILMASI ( Yaptırmak Üzere Kesin Süre Verilmek Suretiyle Sonucuna Göre İşlem Yapmak Gereği - Muhdesat Bedelinin Tahsili Talebi )
• KESİN SÜRE ( Taraflara Tanıklar İçin Masraf Yaptırmak Üzere Kesin Süre Verilmek Suretiyle Sonucuna Göre İşlem Yapmak Gerekirken Bu Husus Tamamlanmadan Eksik İnceleme İle Hüküm Kurulması Doğru Görülmediği )
4721/m.722,723,729
ÖZET : Dava muhdesat bedelinin tahsili talebidir. Somut olayda, taraf tanıkları dinlenmek suretiyle iyiniyetin varlığı tam olarak açıklığa kavuşturulmamıştır. Taraflara tanıklar için masraf yaptırmak üzere kesin süre verilmek suretiyle sonucuna göre işlem yapmak gerekirken bu husus tamamlanmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Muhdesatın arazi maliki için taşıdığı en az değer belirlenerek bu miktara hükmetmek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru değildir.

DAVA : Dava dilekçesinde 20.000.000.000 lira tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı, tapuda davalı adına kayıtlı taşınmazda 1250 metre karenin kendisine verileceğinin vaad edilmesi üzerine, iyiniyetle ev, ahır yaptığını, ağaç diktiğini ancak davalının taşınmazı 3. kişiye satarak sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek 20.000.000.000 lira muhdesat bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı, muhdesatın rıza dışı yapıldığını, savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece davacı kötüniyetli kabul edildiği gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

TMK'nun 722. maddesi gereğince; "bir kimse kendi arazisindeki yapıda başkasının malzemesini ya da başkasının arazisindeki yapıda kendisinin veya bir başkasının malzemesini kullanırsa, bu malzeme arazinin bütünleyici parçası olur" .

Ayrıca, aynı kanunun 723. maddesine göre; "Malzeme sökülüp alınmazsa arazi maliki, malzeme sahibine uygun bir tazminat ödemekle yükümlüdür. Yapıyı yaptıran arazi maliki iyiniyetli değilse haki, malzeme sahibinin uğradığı zararın tamamının tazmin edilmesine karar verebilir. Yapıyı yaptıran malzeme sahibi iyiniyetli değilse, hakimin hükmedeceği miktar bu malzemenin arazi maliki için taşıdığı en az değeri geçmeyebilir."

TMK'nun 729 maddesi uyarınca ise; "Bir kimse başkasının fidanını kendi arazisine ya da kendisinin veya bir üçüncü kişinin fidanını başkasının arazisine dikerse, başkasının malzemesinin kullanarak yapılan yapılara ve taşınır yapılara ilişkin hükümler bunlar hakkında da uygulanır".

Somut olayda, taraf tanıkları dinlenmek suretiyle iyiniyetin varlığı tam olarak açıklığa kavuşturulmamıştır. O nedenle taraflara tanıklar için masraf yaptırmak üzere kesin süre verilmek suretiyle sonucuna göre işlem yapmak gerekirken bu husus tamamlanmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Kabule göre ise, muhdesatın arazi maliki için taşıdığı en az değer belirlenerek bu miktara hükmetmek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru değildir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.11.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (Kazancı İçtihat Programı)
Old 03-07-2013, 13:41   #8
feyzaday

 
Varsayılan

merhabalar, alacaklı, borçlu ve 3. kişi, özel hukuk tüzel kişileridir. Cebri icradan yapılan ihale fesh edilmiştir. Şimdi İhalenin yapılması gereken kişi (biz) sebepsiz zenginleşme ile dava açacağız. Bu davada hasım olarak 3. kişiyi göstereceğiz. Ancak icra zaptında bizim haczimizin olduğunu hem 3. kişi hem de icra memuru bilebilecek durumdadır. Bu halde bize İİK 100 mad. gönderilmemiştir. Yani icra memurunun da kusuru vardır. Bu durumda hasım olarak devleti (hazineyi) ve 3. kişiyi göstermek mi lazım yoksa sadece 3. kişi ile mi yetinelim?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İmara AÇilan Yer TaŞinmaz Üzerİndekİ AĞaÇlar Güldal Meslektaşların Soruları 3 27-12-2010 15:28
hazine arazisindeki fuzuli şagilin el değiştirmesi durumunda ecrimisil sorumluluğu avtacarsas Meslektaşların Soruları 6 06-10-2010 09:45
Üzerinde zilyetlik bulunan ve fakat belediye tarafından ihale yolu ile satılan arsa. Av.AEU Meslektaşların Soruları 0 30-06-2010 16:13
Dikilen ağaçlar av.kadirpolat Meslektaşların Soruları 0 26-12-2009 13:55
Satılan Miras mine aydın Hukuk Soruları Arşivi 1 27-02-2002 19:56


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06137300 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.