Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Anket Sonucu: Hakimin tek taraflı karar değiştirme eylemini usul ve yasaya uygun buluyor musunuz?
Uygun buluyorum.Buna yetkisi vardir. 3 11,11%
Uygun bulmuyorum.Böyle yetkisi yoktur. 13 48,15%
Uygun bulmuyorum.İdari sikayet gerekir. 11 40,74%
Birden Fazla Seçenek İşaretlenebilen Anket. Oy Verenler: 27. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 66)

Hakimin Tek Tarafli Karar Degistirmesi

Yanıt
Old 29-01-2004, 18:32   #1
Ozi

 
Varsayılan Hakimin Tek Tarafli Karar Degistirmesi

Degerli Meslektaslarim,
Bir Asliye Hukuk Hakimi,davayi sonlandirip,kisa karari taraflara
açikladiktan ve karari zapta geçirdikten ve durusmayi kapadikten sonra,taraflarin giyabinda,karar zaptinin altina bir not düserek meblagda maddi hata yapildigi gerekçesi ile,kisa karardaki tazminat miktarini degistirmis,bu miktari bizim aleyhimize önemli ölçüde düsürmüs,ilama da bu sekilde geçirmistir.Bu ilami henüz almadim,dosyada biraktim.Hakimin böyle taraflarin giyabinde kararda degisiklik yapmasi kannatimce mümkün olmamak gerekir.Lütfen bu konudaki görüs ve düsüncelerinizi ögrenmek istiyorum.Bu konu için temyiz disinda idari bir sikayet yapilmasi dogru olur mu?Saygilarimla.
Old 31-01-2004, 02:36   #2
Çaba

 
Varsayılan

Buda bir şey mi...Davalı olduğumuz ve aleyhe karar verileceğini bildiğim bir İş davasının son duruşmasına katılmadım.Karar nasıl olsa tebliğ edilecek o zaman temyiz ederim diyedüşündüm.Aradan bir kaç ay geçti, karar yazıldımı acaba diye baktım.Dosya yok,en son temyizde dediler,davacı Sigorta temyiz etmiş.Kararı tebliğ etmeden dosya nasıl gider,karar kartonundan fotokopisini verin deyip,karara baktım ne gördüm biliyor musunuz?Gerekçeli kararda davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verildiği belirtilmiş... Tarih 31 Aralık 2003.
Sigortadan kısa kararın faksını alıp,gerekçeli kararla kısa kararın farklı olduğunu ,savunma hakkımızın kısıtlandığını belirterek temyiz dilekçemi Yargıtaya gönderdim.İşin garibi İş Mahkemesinde karar düzeltme yolu yok,benim temyiz dilekçem ulaşmadan Yargıtay kararı onayıp gönderirse ne olacak?Tabii ki karar düzeltme isteyeceğim,Mahkeme talebimi reddedecek,Bende hakimi şikayet edeceğim.
Umarım yardımcı olabilmişimdir.Saygılarımla.
Old 31-01-2004, 09:43   #3
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Sayın Çaba;
Kısa kararda da mı duruşmada hazır görünüyorsunuz?
Old 31-01-2004, 23:07   #4
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Çaba,

Önemsiz de olsa bir noktayı aydınlatmak istedim :

Temyiz edilemeyecek kararlar hakkındaki dilekçeler yerel mahkemelerce geri çevrilir ama karar düzeltme konusunda yerel mahkemelerin böyle bir yetkisi bulunmamaktadır.

Karar düzeltme dilekçesi Yarıtay'ca geri çevrilecektir.

Yazınızdaki ''Tabii ki karar düzeltme isteyeceğim. Mahkeme talebi reddedecek'' ifadenizdeki ''Mahkeme'' sözcüğü okuyanlarca Yargıtay olarak anlaşılmalıdır.

Saygılarımla

Bir Dost
Old 01-02-2004, 00:04   #5
Çaba

 
Varsayılan

Sayın Sehper,
Gerekçeli kararda hazır gösterilmişim.Allahtan kısa kararda hazır olmadığımızı belirtmişler.Belki Yargıtayın dikkatini çeker,dosyayı geri gönderir.
Sayın Bir Dost,
Haklısınız Yargıtay ama Mahkemelerimizin ne zamanneyapacakları belli olmuyor.
Yine bir iş davasında,Mahkemenin hükmettiği 300.000.000. TL manevi tazminatı Yargıtay 600.000.000.TL yükseltip,kararı düzelterek onamıştı.Ben de Daire kararı olduğu için,kararın tavzih yoluyla düzeltilmesi için dilekçe vermiştim.Sebeplerimde;Asliye Hukuk Mahkemesi kararında İş Mahkemesi sıfatıyla baktığını belirtmemişti.Görevsizliğin her aşamada ileri sürülebileceğini ve Dairenin düzelterek onama kararında ilk derece Mahkemesi yerine geçerek manevi tazminatı artıramayacağı idi.Dosya Yargıtaya gönderilmeden 1 yıl bekletildi ve Mahkeme tavzih yolu olmadığından dolayı dilekçeyi reddetti ve dosyada masraf olduğu halde red kararını tebliğ etmeyip arşive kaldırdı.Ben de çok emin olmadığım için bıraktım.Bu nedenlerden dolayı ne yapacakları belli olmaz dedim.
Old 01-02-2004, 12:16   #6
Ozi

 
Varsayılan

Sevgili Dostlar,
Konu,"bir dokun bin ah işit"misali Adliyenin güven sarsıcı olaylarının ortaya dökülmesine vesile oluyor.Tabii durum çok üzücü.Bu durumu kim,ne zaman ıslah edebilecek.Benim görebileceğimden umudum yok.Ama böyle devam etmesi de mümkün değil.Netekim,konunun bir başka yönü de "Neşter 2"sloganı ile adaletin durumunun ciddi şekilde ele alınması gerektiğini gösterdi.Konuya gösterdiginiz ilgi ve duyarlilik için
tesekkür ediyorum.Saygilarimla.
Old 01-02-2004, 13:07   #7
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Ozi,

Ben sizin kadar karamsar değilim:

Sizin olayınızda hakim yanlışlık yaptığını farketmiş ve bir başka yanlışla bunu düzeltmeye çalışmış.

İkinci yanlış affedilmez ama birinci yanlışı düzeltmiş olmasını da göz ardı etmemek lazım . Maddi hatalar ile ''kazanılmış hak'' doğmamalı

Eğer Hakim düzeltmeseydi, bir maddi hata yüzünden, adaletin terazisi yanlış rakam gösterecekti. Hakimin hatası yüzünden bir taraf zarar görecekti. Halbuki ikinci yanlışın zararı sadece hakime dokunacaktır. Burada hakim kendini adalete feda etmiştir. Elini öpmek gerekir.

Saygılarımla

Bir Dost
Old 01-02-2004, 13:20   #8
Çaba

 
Varsayılan

Saygıdeğer Arkadaşlar
Ben de tüm anlattıklarıma rağmen karamsar değilim.Evet yargıda tarafların haklarını etkileyecek şekilde usuli hatalar yapılıyor.Hata diyorum,çünkü art niyetli yapılmadığını düşünüyorum.Yargı mensuplarınında bir gün bizlerin dile getirdiği sorunları önemseyip daha titiz davranacaklarını sanıyorum.Şikayet yapılabilecek en son şey olmalı diyorum.
Saygılarımla.
Old 01-02-2004, 17:18   #9
Ozi

 
Varsayılan

Sayin Bir Dost,Sayin Çaba,
Görüslerinize saygi duyuyorum.Dogrulugu tartisilabilir.Bence eli öpülecek hakim,herzaman dogru karar veren hakim olmali.
Karamsar olmayisiniza ayrica sevindim.
Saygilarimla.
Old 02-02-2004, 12:41   #10
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

sayın Çaba
Kısa kararda hazır olmadığınızın belirtilmiş olması, konunun sadece bir maddi hata olduğunu yeterince ortaya koyuyor
Tehlikeli görüneni kısa karardı ve üzücü olacak olanı
Canınızı sıkmayın, olması beklendiği üzere ortada her hangi bir olumsuzluk yok.. Temyizinizi yapın kararı tebliğ ettiğinizde, süreniz tebliğden itibaren işler bu duurmda, temyiz hakkınız mevcut..Biliyorsunuz ki kısa kararla gerekçeli klararın farklı olması da temyiz nedenleri arasında ve bu 8 günlük tefhimle işlemeye başlayacak temyiz sürei olgusunu ortadan kaldırıyor
karamsar olmayın, her zaman hatalar olabilir, hatalar yeter ki bilinçli olmasın
Saygılarımla
Old 02-02-2004, 12:45   #11
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

sayın ozi,
Zaten karamsar olmadığınızı ve zaten kararı temyiz ettiğinizi az evvel ve önceki yanıtımdan sonra okudum..Keşke bir de mürafaa isteseydiniz, süreniz varsa hala isteyebilirsiniz..
Yargıtay'dan bu kadar çabuk dönebilecek bir dosyaya henüz rastlamadım
Umarım siz de rastlamazsınız
Tekrar saygılarımla
Old 02-02-2004, 15:57   #12
Ozi

 
Varsayılan

Sayin Av.Sehper,
2.2.2004 tarihli iki mesajiniz da benim konumla ilgili degil.Sayin Çaba'nin bana cevap mesajinda sözünü ettigi konu ile ilgili
olabilir.Benim konumda sözünü ettigim karari henüz almadim.Dolayisiyle temyiz hakkimi kullanip kullanmayacagimi daha sonra düsünecegim.
Old 02-02-2004, 23:45   #13
Çaba

 
Varsayılan

Sayın Av.Sehper,
Ben de sorunun çözümlenebileceğini düşünüyorum.Zira idare Avukatlarının temyize gitmek zorunlulukları olduğunu Yargıtay üyeleri biliyorlar.Dosyada kaybeden taraf olarak Hazinenin temyizinin olmadığını görünce kısa karara bakabilirler.Baktıklarında yanlışlığı göreceklerdir,bir de dosya Yargıtaya 10. ayda gönderilmiş,bekletiyor olabilirler de.
En kötü ihtimalle temyiz dilekçem ile dosya Yargıtayda buluşamazlarsa ve onama kararı gelirse , bendeki suretle birlikte tashihi karar yolunu deneyeceğim.
Sayın Ozi,
Hakim kararla birlikte dosyadan elini çeker,yokluğunuzda aleyhinize değişiklik yapması hukuka aykırıdır.Bu hususun şikayet konusu yapılması tamamen sizin takdirinizde olan bir konu.Ancak şahsi kanaatim temyizde bu hususu belirtmenizin daha uygun olduğudur.Velev ki karar usulden bu sebeple bozuldu,Mahkeme bozmaya uyup, yeni bir bilirkişi raporu alıp,gerekçesini de değiştirerek (aleyhinize artış yapılan miktardan) aynı kararı verebilir.Ya da direnebilir.Biliyorsunuz hakimler kolay kolay kanaatlerini değiştirmiyorlar.
Saygılarımla.
Old 03-02-2004, 13:29   #14
Ozi

 
Varsayılan

Sayin Çaba,
Tesekkür ediyorum.Bana da,karari lehime degistirmek pek mümkün gözükmüyor.Belki,temyiz bile etmeyecegim.Bir süre daha karari almadan beklemeyi düsünüyorum.
Saygilarimla.
Old 03-02-2004, 13:44   #15
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

sayın Ozi;
hakimin dosyayı karara bağladıktan sonra ve duruşmayı da kapadıktan sonra; maddi hata diyerek yanlışlık oldu diyerek kararı DÜZELTEMEMESİ gerektiğini düşünüyorum.
Bildiğim kadarıyla karar açıklandıktan sonra; yapılabilecek ve değişiklik de yaratmayacak şekilde yapılabilecek tek şey TAVZİH tir, yani muğlak bulunan bir kısmın açıklanması... Ki çoğu kez hakimlerimiz; TAVZİHİ BİLE SAKINCALI BULDUKLARI İÇİN ; bu yöndeki; tavzihe işaret eden istek dilekçelerini TEMYİZ EDİN diyerek reddetmektedirler.
Öyle sanıyorum ki; karar tefhiminden sonra yapılan bu rakamsal değişiklik şikayete konu olabilir.. Geçerli olması gereken de kısa kararla tefhim edilen rakamdır. Yargıtay temyiniz esnasında bu durumu mutlaka farkedecektir.

Saygılarımla
Old 05-02-2004, 11:32   #16
tiny lady

 
Varsayılan

merhabalar. geçmiş kurban bayramınızı öncelikle tebrik ediyorum. hukuk son sınıf öğrencisi olmanın yoğun baskısı ile sınavlar bittikten sonra bir de bayram tatili, e-postalara epeyce uzak kalmama neden oldu. bu sabah ancak baktım.
ben daha öğrenciyim ve pratiğe uzağım.ancak gördüğüm usul hukuku dersleri ve gözlemlerime göre, hakim maddi hatayı düzeltebilmeli diyorum. hakimleri de düşünmek gerek.o kadar yoğun hesaplarla uğraşıyorlar ki. ellerinde hesap makineleri(bilgisayarlar da hizmete giriyor şükür) bir çok para cezasında, indirimleri ya da arttırımları hesaplıyorlar.sonuçta hakim de insan ve hata yapabilir.bu, alınan kararı tamamen ya da büyük ölçüde değiştirmeyen bir maddi hata ise hakim değişiklik yapabilmeli. saygılar.
Old 05-02-2004, 18:34   #17
Ozi

 
Varsayılan

Müstakbel meslektasim,
Tabii her insan hata yapabilir.Hakimler de.Fakat hakimlik en az hata kaldiran mesleklerden biridir,öyle olmalidir.Hakimlerin ara kararlarinda yaptiklari hatalar,ya kendileri tarafindan bir sonraki ara karari ile düzeltilir,ya da taraflardan birinin ara kararindan rücu talebi ile düzeltilebilir.Fakat nihai kararlari tek tarafli olarak düzeltme sansi yoktur,olmamalidir.Böyle bir hatanin Yargitayda bozulma,ya da idari sorusturma konusu olmasi riskine
katlanmak zorundadirlar.Aksi halde hatalar ve bundan zarar gören hak sahipleri artar.Konumuzda Hakimin maddi hata dedigi husus,bir yazim hatasi olmayip,tamamen degisik iki meblag ile ilgilidir ve aleyhimizdeki ikinci meblag,birincinin yarisindan azdir.
Ilginize tesekkür eder,basarilar dilerim.
Old 07-02-2004, 15:53   #18
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Kısa kararlarda genelde hakimlerin imzası bulunmuyor. Daha sonra atıyorlar.

Maddi hatalar hakkın özüne etki edemez. Muhtemelen tazminat davanızdaki tazminat tutarının belirlenmesi için bilirkişi raporu alınmıştır.

Önemli olan, gerekçeli kararda yer alan tazminat tutarının gerekçesi ile uyumlu olmasıdır.

Maddi hataları düzeltme imkanı vermez isek,bizler duruşma sırasında ''ördek'' dediğimizde bile, ödlek olarak yazabilen, ''elinden'' denileni ''belinden'' anlayıp yazan katipleri hakim konumuna sokmuş oluruz.

Sanıyorum sizin olayınızda da hakim kısa kararını hemen okuyup, imzalamadığından hatayı daha sonra gerekçeli kararı yazarken fark etti.

Dorğru mu?
Tabiki değil! Yapılması gereken yazılanı kontrol edip imzaladıktan sonra taraflara vermektir. Zaten kısa veya diğer ara kararları imzalamadan taraflara veren mahkemeleri anlayamıyorum.

Önemli olan hakkın özüdür. Bu anlamda, sn. dosta katılıyorum.
Old 07-02-2004, 16:34   #19
Ozi

 
Varsayılan

Sayin Av.Mehmet S.Tikici,

Dava dosyasindaki kisa kararin fotokopisini aldim.Hakim hem kisa karari imzalamis.Yani kisa karardaki tazminat rakamini onaylamis.
Hem de kisa kararin altina yazdigi 3 satirlik degisiklik yazisini imzalamis.

Bilginize.
Old 07-02-2004, 20:07   #20
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sayın Ozi,

Bu durumda temyiz talebiniz kesin olarak dikkate alındı varsayalım. Yargıtay bozma kararını sizce hangi temele dayandıracaktır?

Usulden mi bozacaktır?
Esastan mı?
Kazanılmış hak olarak düşünemeyeceğine göre??
Old 07-02-2004, 22:09   #21
gurorer

 
İnceleme maddi hataların hakimce resen düzeltilmesi ve temyiz

Saygıdeğer arkadaşlar,
pekçoğunuzun malumudur ki dosyanın özüne dokunmayan, "maddi hata" olarak nitelendirilebilecek hataları hakim, resen; herhangi bir müracaatın varlığını beklemeden kendisi düzeltebilecektir. Kaldı ki bu tür maddi hatalarda yargıtay da herhangi bir şekilde kararı bozma yoluna gitmemekte, yerinde düzeltilebileceğinden bahisle dosyayı ilgili mahkemesine iade etmektedir.


Bir diğer konu da karar duruşmasına iştirak etmemiş sayın arkadaşımızın da endişesi yersiz. Zira; karşı tarafın temyizi ile yargıtaya gönderilmiş olan dosya taraflardan birine geçerli tebligat yapılmadığından bahisle yerel mahkemeye iade edilecek, bu arkadaşımıza gerekli tebligat yapıldıktan sonra temyiz hakkını kullanması sözkonusu olabilecektir. Dolayısı ile karar düzeltme yoluna gitmek gibi ekstra külfetlerle karşılaşılmayacaktır. Yani bu meslektaşımzın gerekçeli kararda var gösterilmiş olması önem arz etmeyecektir. Zira hepimizin malumudur ki bu gibi hallerde önemli olan duruşma tutanaklarıdır.

Ayrıca büyük fedakarlıklarla dosyaların altından kalkmaya çalışan, avukat arkadaşlarımız yıllık ortalama 100 civarında esaslı dosya ile uğraşırken yıllık 2000-2500 civarında dosyayla adeta boğuşan sayın hakimlere arkadaşlarımızın bu kadar yüklenmelerini de haklı bulmuyorum. Özellikle tenkitte bulunan arkadaşların büyük şehirlerde çalışan ve hakimlerin üzerinde bulunan yükten haberdar olan arkadaşlarımız tarafından yapılması bana ayrıca manidar geldi. Yoksa biz hakimlerin de insan olduklarını unutuyor muyuz? Hele hele hata yaptıklarını kabul edip de bu eleştirilerin getirilmesini hiç haklı bulmuyorum. Yoksa kastı, hataya tercih mi ederdik? bunun da ayrıca tarafınızdan düşünülmesini rica ederim.

Herkese içten saygılarımla...
Old 07-02-2004, 22:23   #22
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sayın gürörer,

Maddi hatalar elbetteki re'sen düzeltilebilir. Bu konuda sanmıyorum ki hiç bir meslektaşım, aksine fikir beyan edecek olsun!

Sorun kanımca şudur:

Dava, maddi tazminat değil de manevi tazminat davası olsaydı, maddi hata vardır demek kolay olur muydu?

Maddi tazminat davalarında dava konusu zarar tespit edilip hüküm tesis edildiğinden, zarar dosya kapsamıyla belirlenebilir..

Ancak, hakimin takdirine bağlı olarak tutarı belirlenebilen manevi tazminat davalarında her zaman için maddi hata yaptım demek mümkün olmayabilir..

Herkesce önceden bilinen bir rakamı eksik veya fazla yazmak kolaylıkla maddi hatanın varlığına işaret eder. Kimse de itiraz edemez.

Ama, tutarı hakimin vereceği karar ile somutlaşan bir olayda maddi hata yapıldığı söylense de insanların içine kurt düşer..

Ben olayda hakimin kastının olmadığına yürekten inanıyorum. Maddi hatanın olduğunu düşünüyorum.

Bu olayı fazlaca abartmanın da hatalı olacağına inanıyorum.

Saygılarımla.
Old 07-02-2004, 23:18   #23
gurorer

 
Varsayılan

Sayın Mehmet S. Tikci, elbette manevi tazminat davalarında da maddi hata sözkonusu olabilir. Örn: 1.000.000.000 TL olarak hükmedilmiş manevi tazminatın katip tarafından sıfırları eksik bırakılarak ya da fazladan sıfır eklenerek yazılması hali gibi...

Saygılarımla.
Old 08-02-2004, 00:56   #24
seyyah

 
Varsayılan

Merhaba,
Hukuk Usulü'nün 459. maddesi diğer haller dışında esas hükümdeki hesap hatalarının da mahkemece düzeltilebileceğini açıkça hükme bağlamış. Ancak her iki yanı dinlemek kaydıyla. Somut olayda bir maddi tazminat tutarından söz ediliyor. Konuşulması ve açıklanması gereken husus öncelikle düzeltmenin bir hesap hatasına bağlı olup olmadığı, düzeltmeden önce tarafların yasa deyimiyle istima olunup olunmadıkları...
bunlar açıklığa kavuşmadan konuyla ilgili tam bir yargıya varmamak gerekir.
Old 08-02-2004, 01:15   #25
Çaba

 
Varsayılan

Saygıdeğer Arkadaşlar,
Beklediğim karar geldi.Yargıtay 10.H.D. 25.12.2003 tarihinde, Sigortanın temyizi üzerine ;gıyabi hükmün,aleyhine hüküm kurulan davalı vekiline yöntemince tebliğ edilerek,temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde HUMK nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere,dosyanın mahalline geri çevrilmesine,SSK Kurumu vekilinin temyiz itirazlarının bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine dair karar vermiştir.Benim 31.12.2003 tarihli temyiz dilekçemde dosyaya girmiş.
Olayın en güzel yanı,Yargıtayın bu kararını, ben henüz temyizimi yapmadan evvel vermiş olması.
Huzurunuzda dosyayı titiz incelemesinden ve usulüne uygun karar vermesinden dolayı 10.Daire üyelerini kutluyorum.
Saygılarımla.
Old 08-02-2004, 01:43   #26
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Çaba,

Mutluluğunuzu kutluyorum. Davada taraf olmadığımız halde biz de sevindik. Hukukçuyu ancak adalet sevindirir. Başka sevincimiz kalmadı meslekte.

10. Daire üyelerini biz de kutlarız.

Ama Yargıtay'ın yükünü bavullarla evlerine taşıyan tetkik hakimlerini de unutmamak lazım. Titizliğin kaynağında tetkik hakimlerinin emekleri yatmakta.

Saygılarımla

Bir Dost
Old 08-02-2004, 14:13   #27
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sayın gurörer,

Sanıyorum anlatmak istediğimi iyi ifade edemedim. Şunu demek istedim: Manevi tazminat davalarında her zaman maddi hata yaptım demek kolay olmaz. Çünkü, hakimin takdiri ön plandadır. Dosya kapsamından hükme yazılan tutarın teyidini sağlamak olanaklı olmayabilir.

Örneğin: 5.000.000.000 TL lik manevi tazminat talepli dava için, kısa kararda 5.000.000.000.000 TL yazılmış ise, hakim kolaylıkla maddi hata yapıldığını belirterek, düzeltme yapabilir. Buna yapılacak itiraz cılız kalır.

Ama, aynı olayda 500. 000.000 TL yazılacakken 5.000.000.000 TL nin manevi tazminat olarak hükmedilmesine denilirse, bunu sonradan düzeltmek kolay olmaz. İtirazlar kolay giderilemez.

Doğrusu şu olmalıdır:

(Hakimlerin iş yükü ağırdır biliyoruz ve hak veriyoruz.) Gerekçeli kararın en azından hüküm özeti tam olarak kısa kararda yer almalı ve hakim tarafından kontrol edilmeden ve imzalanmadan taraflara verilmemelidir.

Diğer yandan bu olay tavzih ile eş tutulmamalıdır.

Saygılarımla.
Old 09-02-2004, 00:11   #28
Çaba

 
Varsayılan

Sayın Bir Dost,
Çok haklısınız.Tetkik hakimlerini Dairelerin temel taşları ve doğal üyeleri olarak görüyor ayrıca onlarıda kutluyorum.
Saygılarımla.
Old 09-02-2004, 16:35   #29
Ozi

 
Varsayılan

Sayin Av.Mehmet S.Tikici,
Bu durumda yani sadece bu sebepten temyiz istenirse,Yargitay bakimindan b irkaç olasilik düsünüyorum:1-Usulden bozabilir,2-Düzelterek onaylayabilir,3-Düzeltmeden onaylayabilir,4-Dosyayi mahkemeye iade edebilir. Tabii bu sonuçlardan birine yönlendirmede,tetkik hakiminin görüsü çok önemli.
Old 09-02-2004, 16:49   #30
Ozi

 
Varsayılan

Sayin Seyyah,

Olayimizda,H.U.M.K.nun 459.madde kosullari yerine getirilmedi.
Yani bir hesap hatasi oldugu taraflarin önünde açiklanip,onlarin görüsü alinmadi.

Esasen konunun tartistigimiz yani da bu durum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
hakimin kararı halper wise Hukuk ve Felsefe 10 13-01-2007 21:15
Almanyada bir Hakimin Sozleri umutlaw Hukuk Sohbetleri 2 24-08-2006 10:49
Hakimin İntiharı Av.Fahri ALİMOĞLU Konumuz : Hukukçular 7 02-07-2006 22:27
Hakimin Mahkemeye Verilmesi sami Hukuk Soruları Arşivi 1 02-03-2002 01:29


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07129097 saniyede 17 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.