Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Tapulama Mahkemesinin Görevsizlikle Asliye Hukuk Mahkemesine Gönderilen Dosya

Yanıt
Old 29-03-2007, 10:30   #1
Av.Adem Eyidoğan

 
Varsayılan Tapulama Mahkemesinin Görevsizlikle Asliye Hukuk Mahkemesine Gönderilen Dosya

Müvekkilin babasının malik ve zilyet olduğu,köy sınırlarında bulunan taşınmaz 1965 yılında 766 sayılı tapulama kanununa göre miras,taksim ve vergi kaydına göre müvekkilin babası adına 28.ooo m2 olarak tespit edilmiştir.Tapulama tespitine karşı müvekkilin uzak iki akrabası taşınmazda annelerinden miras yoluyla hak sahibi oldukları bir üçüncü şahıs ise taşınmazı trampa yoluyla devraldığı iddiası ile tapulama tespitine itiraz etmişlerdir.Tapulama mahkemesince 1967/1 E 1967/61 karar sayılı kararla, miras sebebiyle itirazda bulunanların itirazlarının rızai taksimle taşınmazın adına tespit yapılan müvekkilin babasına düştüğünden bahisle itirazlarının reddine,3.itirazcı yönünden ise tespit tarihinden sonra trampa yapıldığından ve tapulama tarihinden sonra ki haklara ilişkin davalarda görevsiz olduğundan görevsizlik kararı vermiş, dosyayı Asliye hukuk mahkemesine göndermiştir.Görevsizlik kararı kesinleşmiş dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir.
Buraya kadar her şey normal görevsizlik kararı verilmiş sonraki akıbeti Asliye hukuk Mahkemesinden takip edin diyeceksiniz! İşte mesele bundan sonra başlıyor. Elimizde yukarıda ki bilgileri edindiğim Tapulama mahkemesinin karar kartonunda bulunan kararın kesinleşme şerhini de içerir kararı var,Tapulama mahkemesinin esas defterinde 1967/1 esas karşılığında dosyanın asliye hukuk katibince teslim alındığı şerhi var. Ancak Asliye hukuk mahkemesinin 1967 tarihinden sonraki yaklaşık 10 yıllık esasında dosyanın kaydı yok.Dosya hakkında asliye hukuk mahkemesince esasına ilişkin veya açılmamış sayılmasına gibi bir karar verilip verilmediğine ilişkin hiçbir kayıt ve belge bulunmamaktır.Dava konusu parselin tapu kaydında kadastroca verilen parsel nosuna ait sayfa,itirazlı olduğundan bahisle boş.
Bu arada taşınmazın tespitinden sonra tam ortasından kamulaştırma yapılmaksızın kara yolu geçirilmiş taşınmaz iki kısma ayrılmıştır. Taşınmazın yarısı olan güney kısmı trampa gibi itirazcı 3.şahıs mirascıları tarafından kullanılmakta.taşınmazın yoldan yukarısı olan yarısı hic trampa konusu olmadan müvekkilin babası tarafından,ölümündan sonra mirascıları tarafından kullanılmaktadır. Taşınmazın kara yolu tarafından fiilen bölünen bir kısmını 3.şahıs diğer kısmını ise müvekkil kullanmakta bu konuda anlaşmazlık mevcut değildir.
Bu kadar uzun açıklama kısmını sabırla okudugunuz için teşekkür ederim.
Taşınmazın mülkiyet sorununu çözmek için, müvekkilin kullandığı kısım için asliye hukuk mahkemesinde TEŞCİL DAVASI AÇILABİLİR Mİ, tAPULAMA MAHKEMESİNİN GÖREVSİZLİK kararı ile asliye hukuk mahkemesine devredilen ve akıbeti bilinmeyen dava derdest olur mu?
Ya da asliye hukuk mahkemesince karar verilmediğinden Kadastro Müdürlüğünce yeniden kadastro tespiti yapılabilir mi?Veya sizin bu konuya ilişkin çözüm önerileriniz nelerdir?Saygılarımla.
Old 29-03-2007, 13:55   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

766 sayalı Tapulama Kanunu ile sonradan yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanununda görevsizlik halinde yapılacak usuli işlemi belirleyen maddeler mevcut değildir.

766 sayılı Tap.K.nun 38 inci md.si bu kanunda açıklık bulunmayan hallerde HUMK.nun sözlü yargılama usulü, 3402 sayılı Kad. K.da basit yargılama usulü hükümlerinin uygulanacağını öngörmüştür.

Bu kanun hükümlerine göre Tapulama Mahkemesinin (şimdiki kadastro Mahkemesinin ) görevsizlik kararı vermesi ve dosyayı Asliye Mahkemesine res'en veya talep üzerine göndermesi yeterli olmamaktadır. HUMK:nun 193 md. gereği tarafların görevli mahkemeye dilekçe vererek taraflara tebligat çıkartmaları gerekir. Asliye Mahkemesine davaya devam edilmek istendiğine dair dilekçe verilmiş ve tebligat pulları da verilmiş olsa idi, dava dosyası Asliye Mahkemesinin esasına kayıt edilir idi.

Böyle bir kayıt bulunmadığına göre muhtemelen , taraflar usulün 193 md. işlemleri ihmal etmişler ve davayı Asliye Mahkemesinde takip etmemişlerdir. Başka anlatımla görevli mahkemede dava açılmadığının kabulü gerekir diye düşünüyorum.

SONUÇ olarak; ortada derdest bir dava bulunmadığını, bu aşamada Asliye Mahkemesinde bağımsız bir tescil davası açılabileceğini söyleyebilirim.

Saygılarımla.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kocaeli 2.Sulh Hukuk Mahkemesindeki dosya ile ilgili Defne Elif Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 6 23-02-2007 11:18
Asliye ve Sulh hukuk Mahkemeleri arasındaki benzerlik ve farklar arzaplı Hukuk Soruları Arşivi 21 20-02-2007 19:25
asliye hukuk mahkemesinde açılabilecek alacak davası mı özge_law Hukuk Soruları Arşivi 3 07-01-2007 01:47
Malatya Asliye Hukuk Masraf Verilecek macallan Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 1 16-10-2006 13:33
Tapulama Dışı Bırakılan Alanlar kadir Meslektaşların Soruları 2 10-05-2005 18:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04017305 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.