Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Evlilik Dışı İlişki Yaşayan Kadın Lehine Koruma Kararı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-12-2008, 16:13   #1
Eray Karınca

 
Varsayılan Evlilik Dışı İlişki Yaşayan Kadın Lehine Koruma Kararı

T.C.
ANKARA
8. AİLE MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2008/108 D.İş
KARAR NO : 2008/107

HAKİM : ERAY KARINCA 26084
KATİP : FATMA DEMİRCAN 117604
DAVACI : F. K.
DAVALI : O. G.
DAVA : 4320 Sayılı Yasaya Göre Koruma Kararı
DAVA TARİHİ : 17/12/2008
KARAR TARİHİ : 18/12/2008
Taraflar arasındaki 4320 sayılı yasa uyarınca koruma kararı istemli dilekçe ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Korunma isteyen F.K. dilekçesinde, resmi nikahlı olmadan birlikte yaşadığı, O. G'ın uzun süredir kendisine şiddet eylemlerinde bulunduğunu, bu nedenle hayati yönden derin endişe duyduğunu ileri sürerek, 4320 sayılı Ailenin Korunmasına dair Yasanın 1. Maddesinde yazılı tedbirlerin uygulanmasını istemekle, dosya incelendi.
Dilekçe içeriğinden tarafların resmi nikah olmaksızın birlikte yaşadığı görülmekle öncelikle, 4320 sayılı Yasa'nın uygulanması olanağı tartışılmalıdır. Yasada koruma kapsamının resmi evlilikle sınırlandırıldığına ilişkin bir anlatım bulunmamaktadır. Buna karşın tarafların yakın yaşam arkadaşı olarak uzun süredir bir arada yaşadığı, sosyolojik anlamda bir aile kurulduğu ve kadının bu nedenle şiddete uğradığı anlaşılmaktadır.
4320 Sayılı Yasa, nihai amaç olarak kadın ve erkek arasında eşit olmayan güç ilişkisinden kaynaklanan kadına yönelik şiddeti önlemek için çıkarılmıştır. Öyleyse davacı kadının 4320 Sayılı Yasanın korumasından yararlandırılması, Yasanın amacına uygun düşecektir. Esasen çağdaş gelişmeler de bu yöndedir. Başta Kadına Karşı Ayrımcılığın Önlenmesine İlişkin Sözleşme (CEDAW) olmak üzere, ülkemizin imzaladığı kadına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin tüm sözleşmeler yanında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin yakın yaşam arkadaşlığını aile sayan kararlarının ulusal hukukumuz açısından da bağlayıcılığı gözetilerek, -Mahkemeye göre evliliğin biçimsel koşulları değil, eylemsel olarak aile olup olmamak önemlidir. (Bkz. Dinç. 2006 s.22, Dinç G.,(2006), Özel Hayatın ve Aile Hayatının Korunması, İnsan Hakları Konferansları (14 Nisan 2006-26 Mayıs 2006), Ankara : Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi Yayınları)- 4320 Sayılı Yasa'nın uygulanması, resmi evlilikle sınırlandırılmamalıdır.
Bu kapsamda, evrak içeriğine göre istek mahkememizce yerinde görüldüğünden, 5636 sayılı Yasa ile değişik 4320 Sayılı Yasa uyarınca aleyhine tedbir istenen davalı O. G'ın istekte bulunan F. K'a şiddet uygulamamasına ilişkin uyarılması için aşağıdaki önlemlerin uygulanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM:
A ) Kusurlu O. G.'ın, takdiren 4 ay süreyle olmak üzere:
1- Birlikte yaşadığı F. K. ile aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerinin oturmakta oldukları eve ve çalışıyorsa istekte bulunan F. K.'ın işyerine yaklaşmamasına,
2-Birlikte yaşadığı F. K. ve aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerine karşı şiddete ve korkuya yönelik davranışlarda bulunmamasına,
3-Birlikte yaşadığı F. K. ve ortak kullanımdaki eşyalarına zarar vermemesine,
4-Birlikte yaşadığı F. K. ile varsa aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerine iletişim vasıtasıyla rahatsız etmemesine,
5-Aleyhine karar verilen O. G.'ın evin ve ailenin giderlerini ve ortak konutun kira, su, aydınlatma, doğalgaz yada ısınmaya ilişkin faturalarını karşılıyor ise bu yükümlülüğünün devam etmesine,
B) Kararın birörneğinin kar taraf O. G.'a tebliği için ilgili kolluk birimine gönderilmesine,
C) Kusurlu aleyhine tedbir istenen O. G.'ın hükmolunan tedbirlere aykırı davranması halinde tutuklanacağı ve hürriyeti bağlayıcı cezaya çarptırılacağının hususunun ilgili kolluk birimi ( Jandarma ya da Polis Merkezi ) aracılığıyla kendisine yapılacak bir tebligatla ihtarına,
D) Kararın ilgili kolluk gücü (mahalli karakol) aracılığıyla infazına,
E) Kararının infazının izlenmesi için 2 adet karar örneğinin Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
Yasa gereği harç alınmasına yer olmadığına,
Yasada itiraz için bir düzenleme olmadığından Anayasanın 40. maddesindeki zorunluluk gözetilerek HUMK'nun 108/2 maddesi kıyasen uygulanması sureti ve kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde tarafların mahkememize verecekleri dilekçeleriyle karara itiraz edebileceklerine ilişkin olarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi.18.12.2008


Katip 117604 Hakim 26084
Old 22-12-2008, 18:33   #2
Av.H.Sancar KARACA

 
Varsayılan

Yeniden okuyacağım.
"4320 Sayılı Yasa, nihai amaç olarak kadın ve erkek arasında eşit olmayan güç ilişkisinden kaynaklanan kadına yönelik şiddeti önlemek için çıkarılmıştır. Öyleyse davacı kadının 4320 Sayılı Yasanın korumasından yararlandırılması, Yasanın amacına uygun düşecektir. Esasen çağdaş gelişmeler de bu yöndedir. Başta Kadına Karşı Ayrımcılığın Önlenmesine İlişkin Sözleşme (CEDAW) olmak üzere, ülkemizin imzaladığı kadına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin tüm sözleşmeler yanında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin yakın yaşam arkadaşlığını aile sayan kararlarının ulusal hukukumuz açısından da bağlayıcılığı gözetilerek, -Mahkemeye göre evliliğin biçimsel koşulları değil, eylemsel olarak aile olup olmamak önemlidir. (Bkz. Dinç. 2006 s22 Dinç. G.,(2006), Özel Hayatın ve Aile Hayatının Korunması, İnsan Hakları Konferansları (14 Nisan 2006-26 Mayıs 2006), Ankara : Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi Yayınları)- 4320 Sayılı Yasa'nın uygulanması, resmi evlilikle sınırlandırılmamalıdır. "

Paylaşımınız ve katkınız için teşekkürler!
Old 22-12-2008, 18:52   #3
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Ben de yeniden okuyacağım:

Alıntı:
"Yasada koruma kapsamının resmi evlilikle sınırlandırıldığına ilişkin bir anlatım bulunmamaktadır. Buna karşın tarafların yakın yaşam arkadaşı olarak uzun süredir bir arada yaşadığı, sosyolojik anlamda bir aile kurulduğu ve kadının bu nedenle şiddete uğradığı anlaşılmaktadır.

4320 Sayılı Yasa, nihai amaç olarak kadın ve erkek arasında eşit olmayan güç ilişkisinden kaynaklanan kadına yönelik şiddeti önlemek için çıkarılmıştır. Öyleyse davacı kadının 4320 Sayılı Yasanın korumasından yararlandırılması, Yasanın amacına uygun düşecektir. Esasen çağdaş gelişmeler de bu yöndedir. Başta Kadına Karşı Ayrımcılığın Önlenmesine İlişkin Sözleşme (CEDAW) olmak üzere, ülkemizin imzaladığı kadına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin tüm sözleşmeler yanında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin yakın yaşam arkadaşlığını aile sayan kararlarının ulusal hukukumuz açısından da bağlayıcılığı gözetilerek, -Mahkemeye göre evliliğin biçimsel koşulları değil, eylemsel olarak aile olup olmamak önemlidir. (Bkz. Dinç. 2006 s22 Dinç. G.,(2006), Özel Hayatın ve Aile Hayatının Korunması, İnsan Hakları Konferansları (14 Nisan 2006-26 Mayıs 2006), Ankara : Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi Yayınları)- 4320 Sayılı Yasa'nın uygulanması, resmi evlilikle sınırlandırılmamalıdır. "

Hiçbir mahkeme kararını böyle tekrar tekrar okuyasım gelmemişti.

Sayın Hakim'e teşekkürler!

Saygılarımla.
Old 22-12-2008, 19:06   #4
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
-Mahkemeye göre evliliğin biçimsel koşulları değil, eylemsel olarak aile olup olmamak önemlidir.

“Hâkim,;hakîm, fehim, müstakim ve emin, mekin, metin olmalıdır.”


Hukuka hizmetlerinizden dolayı saygı ile teşekkürlerimi sunarım.
Old 22-12-2008, 20:41   #5
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Gerçekten bir karar okunurken bu kadar keyif alınabilir. Yasayı amacıyla yorumlayan ve kararlarını bizimle paylaşan değerli yargıcımız Sayın Eray Karınca'ya çok teşekkürler!
Old 24-12-2008, 13:08   #6
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Evlilik dışı ilişkiye ‘örnek’ koruma kararı
Ankara 8. Aile Mahkemesi evlilik dışı ilişkide şiddet gören F.K. lehine koruma kararı aldı. Örnek karar, şiddete uğrayan çok sayıda kadının umudu olacak.


İSTANBUL - Ankara 8. Aile Mahkemesi’nin 18 Aralık 2008’de aldığı bir karar, resmi nikahlı olmadığı halde şiddet gören kadınlar için umut olacak. Hakim Eray Karınca daha önce boşandığı eşinden şiddet gören kadının başvurusunu kabul ederek örnek bir karara daha imza atmıştı. Karınca, gerekçeli kararında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Kadına Karşı Ayrımcılığın Önlenmesine İlişkin Sözleşme’ye (CEDAW) gönderme yaparak, “Mahkemeye göre evliliğin biçimsel koşulları değil, eylemsel olarak aile olup olmamak önemlidir. 4320 Sayılı Yasa’nın uygulanması, resmi evlilikle sınırlandırılmamalıdır” dedi. Ailenin korunması yasasıyla ilgili kararları nedeniyle hakimleri sık sık eleştiren Avukat Canan Arın bu kez “Harika bir karar. Hakime bravo!” dedi. KAHDEM Başkanı Av. Habibe Yılmaz Kayar ise kararı “Kadınlara cesaret veren bir karar. Işıldayan bir hakim!” sözleriyle değirlendirdi.


Ankara 8. Aile Mahkemesi, resmi nikahlı olmadan birlikte yaşadığı O. G’nin uzun süredir kendisine şiddet eylemlerinde bulunduğunu, hayati yönden derin endişe duyduğunu ileri sürerek korunma isteyen F.K için 4 ay süreli koruma tedbiri alınmasına karar verdi.
10 yıl önce yürürlüğe giren 4320 Sayılı Yasa’ya dayanarak verilen onbinlerce karar, yargıçlar tarafından resmi nikahlı evliliklerde uygulanıyor, boşanma sonrası ve evlilik dışı ilişkilerde şiddet görenlerin koruma talepleri reddediliyordu.

“YAKIN YAŞAM ARKADAŞI...”
Mahkemenin kararında, “Dilekçe içeriğinden tarafların resmi nikah olmaksızın birlikte yaşadığı görülmekle öncelikle, 4320 sayılı Yasa’nın uygulanması olanağı tartışılmalıdır. Yasada koruma kapsamının resmi evlilikle sınırlandırıldığına ilişkin bir anlatım bulunmamaktadır. Buna karşın tarafların yakın yaşam arkadaşı olarak uzun süredir bir arada yaşadığı, sosyolojik anlamda bir aile kurulduğu ve kadının bu nedenle şiddete uğradığı anlaşılmaktadır” denildi. Koruma için resmi evlilik aranmayan kararda yasanın nihai amaç olarak kadın ve erkek arasında eşit olmayan güç ilişkisinden kaynaklanan, kadına yönelik şiddeti önlemek için çıkarıldığı vurgusu yapıldı.

Av. Habibe Yılmaz Kayar
(Kadınlara Hukuki Destek Merkezi )
ŞİDDETE UĞRAYAN KADINLARI HAREKETE GEÇİREBİLİR
Bu karar 10 yılda benzeri onbinlerce koruma kararı içinde bir elin parmağını geçmeyen örnek kararlardan biri. Bu tip kararların özellikle paylaşılması ve duyurulmasında yarar var. Kadınların medeni durumlarına göre ayrımcılık yapılmadan korunabilmesi, şiddete uğrayan çok sayıda kadını harekete geçirebilir. Uygulamada kadınlara cesaret veren, adalet inancımızı pekiştiren, güzel kararlar da görüyoruz. Bu karar da onlardan biri. Bu kararlar uluslararası sözleşmelerin ruhuna uygun, olması gereken kararlardır.

EVLİ OLMAYAN ERKEKLERE ŞİDDET SERBESTİSİ
Ailenin Korunması Hakkındaki Yasa, 1998’de çıkmasına rağmen genel olarak uygulamada resmi nikahlı evli olan kadınları koruyan bir yasa gibi algılandı. Yasanın isminden başlayarak yanlışlıklar hâlâ devam ediyor. Red gerekçelerinin pek çoğunda “evli olmamak” gerekçesi var. Yasadaki “kusurlu aile bireyi” veya “eş” sözcüğü nikahlı eş olarak algılandığı için pek çok kadın fiilen imam nikahı denilen türde birliktelikler veya evlenmeden önce veya boşandıktan sonra bu yasanın koruması dışında bırakıldı. Kadın zaten öyle bir sistem sistem içinde olmamakla yeteri kadar mağdur olurken bir de evli olmayan erkeklere şiddet uygulama serbestisi tanımak gibi de bir durum ortaya çıktı.
Türkiye’nin uluslararası sözleşmelerle taahhüt altına girmiş olduğu, güvenceye bağlanmış bazı haklar var. Bunlar; yaşam hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkı, şiddetten korunma ve ayrımcılığa uğramama hakkı.

Avukat Canan Arın
HARİKA BİR KARAR, BRAVO HAKİME!
Ankara’daki hakimin verdiği karar, harika bir karar. Bravo! Kendisini candan kutlarım. Yargıçların da olaylara at gözlüğüyle bakmamaları gerekiyor. Benim bildiğim bir başka olayda hakim, erkek kardeşi tarafından tecavüze uğrayan kız çocuğu için yasada “eş” tabiri kullanıyor diye koruma emri vermedi. Ve bir kadın hakim yaptı bunu. Hakimlerin kanunun amacının ne olduğunu doğru dürüst okuyup, üzerinde düşünüp ona göre yorum yapmaları gerekiyor.

ARADAKİ İLİŞKİNİN NE OLDUĞUNA BAKILMAZ
Bu yasanın adı uluslararası terminolojide “Ailenin Korunması” değildir. Şiddet uygulayan açısından bakarsanız “geri durma emri”, şiddet gören açısından bakarsanız “koruma emri”dir. Tabir, “şiddet uygulayan ve uygulanan”dır. Onun için resmi nikahın istenmesi yanlıştır. 13-14 yaşındaki kız çocuklarını zorla evlendiriyorlar, resmen tecavüz ettiriyorlar. Bu kızların resmi nikahı yok, olamaz, zaten yaşı tutmuyor. Ne olacak bu kızlar, dayak mı yiyecek durmadan. İnsanlar serbest iradeleriyle de beraber yaşıyor olabilirler, hatta eşcinsel ilişkiler de kurabilirler. Bu kimseyi ilgilendirmez. Bu kanunun uluslararası amacı, şiddet uygulanan kişinin korunmasıdır. Aradaki ilişkinin ne olduğuna bakılmaz.

http://www.ntvmsnbc.com/news/469926.asp#storyContinues
Old 24-12-2008, 13:44   #7
üye3578

 
Varsayılan

Çağdaş bir hakimden, çağdaş bir karar. Tebrikler, teşekkürler..
Old 24-12-2008, 13:53   #8
üye3578

 
Varsayılan

Kararı ve diğer arkadaşların yeniden okudukları yerleri ben de yeniden okudum. Ayrıca dikkat çekmek istediğim bir hususu da ben yeniden okumak istedim:

Alıntı:
Yazan Eray Karınca
DAVA TARİHİ : 17/12/2008
[font=Times New Roman][size=3][color=#000000]KARAR TARİHİ : 18/12/2008


Çağdaş bir karar veren sayın meslektaşımı saygıyla selamlıyorum...
Old 24-12-2008, 14:44   #9
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

1-Kararın en önemli özelliği şiddet ihtimalinin ciddiye alınarak,henüz şiddet gerçekleşmeden ve derhal koruma kararının verilmesidir.

Uygulamada çogu kez koruma kararının verilmesi için tıbbi rapor talep edildiği,rapor yoksa talebin reddedilebildiği gözetildiğinde kararın değeri daha da artmaktadır.


2-Kararda ışıldayan diğer bir yön ise Uluslararası sözleşmelerin gözetilmesi ve karara dayanak yapılmasıdır.4320 sayılı yasanın amacı kadının aile içi şiddetten korunmasıdır.Bu koruma olanağından aile içi şiddet mağduru tüm kadınların,medeni durumlarına göre ayrımcılığa uğramadan yararlandırılması yasanın amacına uygundur.

Sn.Karınca'ya çok teşekkür ediyorum.
Old 24-12-2008, 16:56   #10
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Mahkeme Kadını Şiddetten Korumak İçin Evlilik Şartı Aramadı

Ankara 8. Aile Mahkemesi, birlikte yaşadığı erkekten şiddet gören F.K. lehine dört aylık koruma kararı aldı. Kadın hakları savunucuları 4320 sayılı yasada koruma kararı için evlilik şartı aranmasına karşı çıkıyordu.

BİA Haber Merkezi

24 Aralık 2008, Çarşamba


Ankara 8. Aile Mahkemesi, resmi nikahlı olmamasına rağmen birlikte yaşadoğı eşinden şiddet gören kadın için koruma kararı aldı.

Hakim Eray Karınca, 18 Aralık tarihli kararda birlikte yaşadığı O. G.’nin uzun süredir kendisine şiddet uyguladığını, hayatı için endişe duyduğunu ileri sürerek korunma isteyen F.K. için dört ay süreli koruma tedbiri alınmasına karar verdi.

10 yıl önce yürürlüğe giren 4320 Sayılı Yasa'ya göre koruma kararı resmi nikahlı evliliklerde uyguluyor; boşanma sonrası ve evlilik dışı ilişkilerde şiddet görenlerin koruma talepleri reddediliyordu.

Ankara 8. Aile Mahkemesi’nin aldığı kararda şöyle deniyor:

“Dilekçe içeriğinden tarafların resmi nikah olmaksızın birlikte yaşadığı görülmekle öncelikle, 4320 sayılı Yasa’nın uygulanması olanağı tartışılmalıdır. Yasada koruma kapsamının resmi evlilikle sınırlandırıldığına ilişkin bir anlatım bulunmamaktadır. Buna karşın tarafların yakın yaşam arkadaşı olarak uzun süredir bir arada yaşadığı, sosyolojik anlamda bir aile kurulduğu ve kadının bu nedenle şiddete uğradığı anlaşılmaktadır.”

Aynı mahkeme mayıs ayında aldığı bir kararda da boşandığı eşinin tacizine uğrayan kadının korunmasına karar vermişti. Kadın hakları aktivistleri bu gelişmeyi memnuniyetle karşılayarak "Şiddetten korunmayı evlilik ile sınırlamak şiddetle mücedelede yetersiz ve sınırlayıcıdır. Güvenlik hakkı ve yaşama hakkının tesisi için şiddetin olduğu tüm ilişkilerde koruma kararı verilmelidir" demişlerdi. (EZÖ)

http://www.bianet.org/kadin/kategori...-sarti-aramadi
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Lütfen Yardım Edin.17 Yaşında İstek Dışı Cinsel İlişki gokce Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 13-11-2007 11:40
Evlilik birliği devam ederken evlilik dışı doğmuş çoçukların durumu Noyan Yiğit Meslektaşların Soruları 3 14-08-2007 13:32
Evlilik Dışı İlişki Ve Çocuk Daruma Hukuk Soruları Arşivi 0 23-04-2005 18:47


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05928302 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.