ifade özgürlüğü geriliyor

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü RSF’nin 2006 yılı için hazırladığı rapor, batılı ülkelerin ifade özgürlüğünde gerilediğini ortaya koydu
PARİS - RSF, 168 ülkeyi esas alarak hazırladığı raporunda, İslam dünyasının tepkisini çeken karikatürlerin yayınlanmasının Danimarka’yı lider rolünden ettiğini ve 19. sıraya gerilediğini, birinciliğinse Finlandiya, İrlanda, İzlanda ve Hollanda tarafından paylaşıldığını açıkladı


Ortadoğu’da savaşın ifade özgürlüğünün mezar kazıcısı rolü oynadığı ve İsrail, Lübnan ve Filistin topraklarını etkilediği belirtilen raporda, ABD’de ve Japonya’da ifade özgürlüğünün tepetaklak gittiği, Haiti ve Moritanya’da ise hızlı bir ilerleme kaydedildiği ifade edildi.

ABD’DE TERÖRLE MÜCADELE TARTIŞILAMIYOR
ABD Başkanı George Bush’un terörle mücadeleyi tartışmaya açan her gazeteciyi şüpheli olarak addetmesi yüzünden, basınla yönetim arasındaki atmosferin net bir biçimde kötüleştiğine işaret edilen raporda, ABD’nin ifade özgürlüğü listesinde 44. sıradan 53. sıraya gerilediği, Japonya’da ise milliyetçi rüzgarların ve basına uygulanan kısıtlayıcı sistemin bu ülkenin listede 37. sıradan 51. sıraya düşmesine neden olduğu kaydedildi.

Gazeteciler hakkında incelemelerin ve aramaların arttığı, Fransa’nın da geçen yıla nazaran 5 sıra gerilediği ve 35. sırada yer aldığı belirtilen raporda, Arap dünyasının İslam dünyasının tepkisini çeken karikatürlerin yayımlanması olayından etkilendiği belirtilen raporda İran, Suriye ve Suudi Arabistan’da baskının yıllardır sürdüğü ifade edildi.

Eski SSCB üyesi ülkelerde farklı yöntemlerle baskıcı eğilimlerinin devam ettiği raporda, Kuzey Kore, Türkmenistan ve Eritre, ifade özgürlüğünün korkunç üçlüsü olarak değerlendirildi.

Gazeteciler için dünyanın ikinci cezaevi olarak nitelendirilen Küba ise, listenin 165. sırasında yer aldı

Tam liste aşağıdaki adreste :

http://www.rsf.org/article.php3?id_article=19388

Merak edip Türkiye 'yi listede aradım. Pek çok Afrika Ülkesinden çok daha geride ve Fildişi Sahili ile aynı puanı almış:

Türkiye 100.sırada ...

Şimdi ise merak ettiğim, bu haberi aktaran Türk haber kaynakları neden Türkiye'nin sıralamadaki yerini yazmıyor?

Saygılarımla

(Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün merkezi Paris'te ve bu örgüt Fransızların Ermeni Soykırımı konusunda çıkardıkları kanunu kınamıştı.)

Türkiye gittikçe hızlanan bir gerileme içinde:
2006 - 100.sırada
2007 - 101.sırada
2008 - 103.sırada
2009 - 123.sırada
2010 - 138.sırada
Listenin son sırasına az kalmış.

Türkiye'deki ifade özgürlüğü hukuk yoluyla ve ancak mahkeme kararlarıyla denetleniyor.

Öte yandan yazılı basında veya internette bir kişi hakkında hakaret içeren şeyler yazıldığında mahkemeler tekzip veya içeriğin yayından kaldırılması konusundaki talepler için, basın özgürlüğünden dem vurarak, bin dereden su getiriyor.

Basın özgürlüğü bireye karşı ejder, devlete karşı kuzu. Mahkemelerdeki terazi ters dönmeli: Hem Türkiye sıralamada üst sıralara çıkmalı, hem de bireyin hakkı korunmalı. Bu hedefin tutması için yeni kurallara ihtiyaç olduğu açıkça ortada.

Saygılarımla

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserinin raporunda da Türkiye'deki ifade özgürlüğü konusunda duyulan kaygılar ve çözüm önerilerine değinilmiş. Benim şahsi düşüncem ise hukuk eğitimimiz sürecinde ifade özgürlüğüne daha çok değinmemiz ve önemini vurgulamamız gerektiğidir. Hocalarımızın bu konudaki değerlendirmelerine de gereksinim duymaktayım. Sözünü ettiğim rapor ise internet ortamında kolaylıkla bulunabilmektedir.

Bizim kronik bir ifade özgürlüğü sorunumuz var. Bir nevi doğuştan geliyor. Daha çocukken susmamız emrediliyor. Ağlamamamız için tokat yiyoruz.
İlköğretimde, lisede yine öyle. Susacağız. Hep susmak hep susmak. Ve sanırım bunun içindir ki üniversitede derslerde hocalar kendi fikrimizi sorunca kafamızda bir fikir olsa bile cevap vermiyoruz, utanıyoruz, çünkü susmak daha iyi.

Diğer bir boyut ise, başkalarının fikrine, düşüncesine tahammül edemiyoruz.

İfade özgürlüğünü sadece kanunlarla sağlamaya çalışmaktan ziyade toplumumuza yedirmeliyiz.