Yargıtay'ın İş Yükü

Neredeyse bir yıl önce Yargıtay'a giden iş davası dosyam henüz sonuçlanmadığından, acaba dosyanın başına bir şey mi geldi kaygısıyla Yargıtay'ın ilgili dairesini aradım.Şöyle bir cevap aldım:"Dosyanız sırada.Muhtemel karar tarihi Haziran 2011' dir" ......Toplam iki yılı bulan süre karşısında şaşkınlığımı belirttiğimde: "Yeni gelen dosyalara üç yıl sonrasını veriyoruz" cevabını aldım.Bir iş davası üç yıl Yargıtay'da bekleyecek.Gerekçe:Sırasını bekliyor.Ben çok şaşırdım ve üzüldüm.Bu kadar basit olmamalı.Bu duruma bir çözüm bulunmalı.Hem de acilen.

Sayın avmurat;

Kesinlikle şu an kanayan en büyük hukuk yaralarından birine temas ettiniz. "Geciken adalet adalet değildir sözü", "geciken adalet hiç gelmemesinden evladır" şekline dönüşmek üzere maalesef. Üstelik, Yargtay'da çok uzun süre bekleyen dosyalardan dolayı müvekkillerin bizlerden hesap sorabileceklerini düşünmeleri de cabası. Örnekse; "hani 1 yılda döner demiştiniz avukat bey! davanın şu kadar zaman içerisinde sonuçlanacağını söylemiştiniz! vs. .." Tabii ki hukuki sınırlar içerisinde kalarak, söz konusu hesap sorma girişimlerine makul yanıtlar vermekle birlikte, öte yandan bu sitemleri de anlayabiliyoruz. Çözüm, Adalet Bakanlığı'na, gelişmişlik düzeyi yüksek ülkelerdekinden aşağı kalmayacak şekilde bir bütçe ayırmak, personel sayısını artırmak ve bunu yaparken de kalitenin eşdeğerde artmasını sağlayıcı önlemler almak, kısacası niceliği artırırken niteliğin de artmasını sağlamaktan geçiyor diye düşünüyorum.

Saygılarımla..

Alıntı: Yazan Av.Engin Çözüm, Adalet Bakanlığı'na, gelişmişlik düzeyi yüksek ülkelerdekinden aşağı kalmayacak şekilde bir bütçe ayırmak, personel sayısını artırmak ve bunu yaparken de kalitenin eşdeğerde artmasını sağlayıcı önlemler almak, kısacası niceliği artırıken niteliğin de artmasını sağlamktan geçiyor diye düşünüyorum.

Sanırım bu da niyet meselesi.Yoksa sırf Yargıtayın kapasitesini üç katına çıkarmaya nitelik ve nicelik olarak bu ülkenin fazlaca potansiyeli vardır.Ancak zamanla bazı şeyleri kanıksıyoruz sanırım.Çok anormal gelmiyor.Oysa bir an durup düşündüğümüzde iki-üç yıl bir dosyanın tozlu raflarda beklemesi, bugün toplumda çözüm aranan sorunların hangisinden daha önemsiz.Vatandaş da bu konudaki tepkisini yalnızca bize gösteriyor sanırım. Yoksa sırf Yargıtay'da şu anda bekleyen dosya sayısınca vatandaştan hiç ses çıkmıyor.Ancak bu durum soruna çözüm aranmamasını gerekli kılmamalı.Bu konudaki vurdumduymazlıktan bir an önce vazgeçilmeli...

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/gost...786&yazarid=82

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/gost...718&yazarid=82

Alıntı: Yazan Adli Tip http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/gost...786&yazarid=82 http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/gost...718&yazarid=82

Dosyaları ortalama 3 ila 5 dakika arasında karara bağlayan bir yüksek mahkeme! Bir meslektaşımız üşenmemiş ve basit bir hesaplamayla bu sonuca ulaşmış. Vahameti ortaya koymak adına nokta atışı bir tespit. Ancak, hukuku devre dışı bırakabilme ihtimali olan çözüm önerilerinin de sunulduğunu zaman zaman görüyoruz. Örneğin, ABD'de ve bazı AB ülkelerinde uygulanan "arabuluculuk" müessesesinin avantaj ve dezavantajları hakkında yeterince bilgi sahibi miyiz? Çözüm olarak sunulduğunda tüm yönleriyle derinlemesine tahlil ve tartışmalar yapılmalıdır. Dosya yükünü hafifletebilecek ve adaletin geç tecelli etmesinin önüne geçecek her yolu düşünmemiz gerekiyor.

Saygılarımla..

Alıntı: Yazan avmurat Neredeyse bir yıl önce Yargıtay'a giden iş davası dosyam henüz sonuçlanmadığından, acaba dosyanın başına bir şey mi geldi kaygısıyla Yargıtay'ın ilgili dairesini aradım.Şöyle bir cevap aldım:"Dosyanız sırada.Muhtemel karar tarihi Haziran 2011' dir" ......Toplam iki yılı bulan süre karşısında şaşkınlığımı belirttiğimde: "Yeni gelen dosyalara üç yıl sonrasını veriyoruz" cevabını aldım.Bir iş davası üç yıl Yargıtay'da bekleyecek.Gerekçe:Sırasını bekliyor.Ben çok şaşırdım ve üzüldüm.Bu kadar basit olmamalı.Bu duruma bir çözüm bulunmalı.Hem de acilen.

İstanbul Barosunun girişimi var. Ama sonuç yok.

Alıntı: YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİNE YETERLİ TETKİK HÂKİMİ ATANMALIDIR İstanbul Barosu Başkanlığınca Yargıtay Başkanlığı ve HSYK Başkanlığına yazılan yazılarda, Yargıtay 9. Hukuk Dairesindeki iş yoğunluğunu giderebilmek için yeterli tetkik hâkimi atanmasının sağlanması istendi. http://www.istanbulbarosu.org.tr/Det...atID=1&ID=5114

Alıntı: Yazan Av.Suat Ergin İstanbul Barosunun girişimi var. Ama sonuç yok.

Baronun yazısı çok net olarak durumu özetliyor.İşte benim de anlayamadığım nokta tam olarak burası.Diyelim ki on tetkik hakimi atamak çok mu zor.Adli Tip tarafından verilen linkteki yazıda 9.Hukuk Dairesi'ne 2008 yılında 45.000 dosya geldiği belirtilmiş.45.000 kişinin mağduriyetinden daha önemli hangi gerekçe olabilir...

Alıntı: Yazan avmurat Baronun yazısı çok net olarak durumu özetliyor.İşte benim de anlayamadığım nokta tam olarak burası.Diyelim ki on tetkik hakimi atamak çok mu zor.Adli Tip tarafından verilen linkteki yazıda 9.Hukuk Dairesi'ne 2008 yılında 45.000 dosya geldiği belirtilmiş.45.000 kişinin mağduriyetinden daha önemli hangi gerekçe olabilir...

Maliye Hazinesinde para olmaması, olabilir mi? Aksi takdirde hakim ve savcı olmak isteyen binlerce fakülte mezunu meslektaşlara, "bin dereden su getirin" demenin manası ne ola ki?

İşçi alacaklarında, tehir-i icra imkanını ortadan kaldırılırsa, sorun kısmen çözülebilir.

Kolay Gelsin..

Alıntı: Yazan Av.Selim Balku İşçi alacaklarında, tehir-i icra imkanını ortadan kaldırılırsa, sorun kısmen çözülebilir. Kolay Gelsin..

9. Dairenin iş yükünün çokluğu işe iade davalarından kaynaklanıyor. Bildiğiniz gibi onlar da zaten kesinleşmeden icra edilemiyor.

9.H.D.o kadar sıkıntı ki Müvekillerimize ne diyeceğimizi şaşırdık.Kişinin icra dosyasında yatan parası var,bankalardan hacizler geliyor ve beni arıyorlar,ağlayan sızlayan insan doldu...Bu işe bir çözüm şart..

Alıntı: Yazan avmurat .45.000 kişinin mağduriyetinden daha önemli hangi gerekçe olabilir...

Bence de... düşünülmesi gereken asıl sorun bu...