Mutlak muvazaa nedeniyle tapu iptal davası hakkında

Merhaba meslektaşlarım, mesleğinin henüz başında bir avukat olarak bilgi ve tecrübelerinizi rica ediyorum.

Müvekkil A, borçları ve kredi kartlarından dolayı yaşadığı ekonomik sıkıntılarından dolayı eski karısı B ile formalite icabı 2005 yılında anlaşmalı boşanıyorlar. Müvekkil A'nın bu dönemde üzerine hiçbir malı mülkü vs yok. Boşanma ilamında da sadece müvekkil A'nın iki küçük kızına iştirak nafakası ödemesi kararlaştırılmış. 10 yıl eski karı koca beraber yaşıyorlar. 2014 yılında müvekkil A, kendi babasından kalma evin kendisine düşen 5/8lik payını karısı B'nin üzerine devrediyor. 2015 yılında ise müvekkil A yeni bir ev alıyor ancak kredi kartı borçlarından ötürü eski eşi B'nin üzerinden kredi çekiyor (A'nın yakın arkadaşı C, B'ye kefil oluyor) ve 5 yıl boyunca müvekkil A kredilerin hepsini kendi başına ödüyor. (Tüm dekontlar elimizde var) 2015 yılının sonunda araları bozulmasına ve A evden kovulmasına rağmen kızlarının hatrına 5 yıl boyunca evin borcunu ödemeye devam ediyor. Evin borcu 2019'da bitiyor. Karısı evin borcu bittiğinde üzerine olan 2 evi de geri müvekkile geri vereceğini söylemiş ancak kadın aradan nerdeyse 4 yıl geçmesine rağmen evleri vermiyor. Müvekkil iki evini de geri istiyor. Maalesef müvekkilin kızlarını tanık olarak gösteremiyoruz.

Olayların mahiyeti gereği ancak mutlak muvazaa nedeniyle tapu iptal davası açılabileceği kanaatindeyim. (Başka bir dava türü de mümkünse belirtmenizi rica ederim.) Muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil davalarında ancak yazılı delillere dayanılabilmekte ve belirttiğim gibi ikinci evin ödemelerinin tamamı müvekkilim tarafından yapılmış olup tüm dekontlar elimizde. Babasından kalma evi de sırf borçlarından dolayı ve herhangi bir ölüm kalım durumunda çocuklarının mağdur olmaması adına eski karısına devrettiğini, yoksa boşanma tarihlerinden 9 yıl sonra böyle bir devri gerçekleştirmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçelerine dayanadırarak evleri geri isteyebilir miyiz?

Bu davayı alıp almamakta çok fazla tereddütüm var fikirlerinizi rica eder, cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim sevgili üstatlarım.

Dava konusu olay inancli islem olup kural olarak yazili delille kanitlanmasi gerekir. Ancak yazili delil baslangici varsa mesela tasinmazin aliminda kredi kullanilmis ve kredi odemeleri muvekkiliniz tarafindan yapilmis ve dekontlar elinizdeyse tanik dinlenebilir.
Yargitay 1. HD 2019/1663 esas 2019/3078 karar

Miras payinin inancli islemle devri nedeniyle ancak yazili delille kanitlanmasi mumkundur.

Öncelikle cevabınız için çok teşekkür ederim üstadım, rica etsem muvazaalı işlem değil de neden inançlı işlem olarak düşündüğünüzü açıklayabilir misiniz? Tekrar teşekkürler.