Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

kasko sigortasinin rucu hakki varmi

Yanıt
Old 07-04-2017, 09:34   #1
Lale Devri

 
Varsayılan kasko sigortasinin rucu hakki varmi

Degerli meslektaslarim.A araci tali yoldan aniden cikinca anayoldan gelmekte olan B araci A aracina carpiyor.kusur tam olarak A aracina verliyor.A aracinin kasko sigortasi yok.B araci pert durumunda ve B aracinin kasko sigortasi B aracinin tamamini oduyor.A aracinin trafik sigortasindan 33.000 tl aliyor.B araci ihalede 36000 tl satiliyor.ancak B aracinin kasko sigortasinin B aracina odedigi miktari karsilamiyor.kasko sigortasinin 20.000 tl gibi bir acigi oluyor.bu durumda kasko sigortasi A aracinin sahibine arta kalan bu miktar icin rucu edebilirmi.sorum bundan ibaret.cevap verecek arkadaslara simdiden cok tesekkur ediyorum.
Old 07-04-2017, 14:17   #2
av.sercan35

 
Varsayılan

Sunmuş olduğum kararda göreve ilişkin kara verilmiş ancak sorunuza da cevap vermektedir. Bu durumda kasko sigortasının rücu hakkı vardır. Zararın tamamı neden A arcının sigortasından karşılanmadı?
20. Hukuk Dairesi 2016/6838 E. , 2016/8176 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Hukuk ve ... 8. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R
Dava, işyeri sigortası poliçesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir.
... 5. Asliye Hukuk Mahkemesince, sigorta poliçesine dayalı davanın mutlak ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
... 8. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın haksız fiile dayalı rücuan tazminat davası olduğunu belirtilerek görevsizlik kararı vermiştir.
Somut olayda uyuşmazlık, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1301. maddesi uyarınca, sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın, kusurlu olan davalıdan rücuan tahsiline ilişkindir.
TTK m. 1301’de düzenlenen halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK'nın 1301. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücûu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz'î haleftir. Sigortacının, sigortalıya ödediği tazminat oranında sigortalının yerine geçeceği ve onun kanunî halefi olacağı, ilke olarak 31.03.1954 gün ve 1953/18 E., 1954/11 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtilmiştir. 17.01.1972 tarih ve 1970/2 E.-1972/1 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da, sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücû davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise, o hakka sahip olacağı vurgulanmış; velhasıl sigorta ettirenin ne hakkı varsa bunların, şartları gerçekleşince sigortacıya geçeceği; sigortacının, sigorta ettirenin bütün def’ilerini üçüncü şahsa karşı ileri sürebileceği ve Borçlar Kanununun 44. maddesine (TBK m.52) de dayanabileceği; tabiatıyla sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır.
Diğer taraftan, 3 Temmuz 1944 tarihli ve 5746 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22.03.1944 tarih ve 37 E. - 9 K. sayılı kararına göre de "Sigortacının sigorta poliçesinden münbais olmayıp kanundan aldığı bir

2016/6838 - 2016/8176

salâhiyete istinaden ve haksız fiil sebebiyle alacaklı yerine kaim olarak hareket ettiği dâvada hukuk mahkemesine başvurması gerekir." şeklindedir.
Somut olayda; davacı kasko şirketi olup, rücu tazminatına konu uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Babama dair herhangi bir hukuki yaptirim hakkim varmi Bilge oflaz Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 28-12-2015 13:48
Ahlaki Sebebplerle Bosandim Velayet Sansim Varmi Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 08-02-2012 08:41
Hayvan Sigortasinin Kriterleri advokat34 Meslektaşların Soruları 0 16-03-2007 21:39


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04142094 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.