Davacıya Tebligat Yapılamaması Durumu

Basit yargılama usulü ile görülen bir davada mahkeme davacıya tensip tutanağını duruşma gününü davacının dava dilekçesinde bulunan kendi bildirdiği adrese göndermiş adres değişikliği sebebiyle tebligat yapılamamış.( Bu arada davalı tensip tutanağı ve dava dilekçesini tebliğ almış ve süresi içinde cevap dilekçesini ibraz etmiş . ) Mahkeme davacı şahsın mernis adresini sormuş davacının mernis adresi sistemde bulunmuyormuş. ilçe emniyete adres araştırması için yazı yazılmış herhangi bir adres tespit edilememiş.


Böyle bir durumda basit yargılama usulünde hakim nasıl bir karar vermelidir ?
İdari yargılamada böyle bir durumda :


Davacıya tebligat yapılamaması halinde, davanın açılmamış sayılması için geçmesi gereken süre : ( 1 yıl )

Davacının gösterdiği adrese tebligat yapılamaması halinde, yeni adresin bildirilmesine kadar dava dosyası işlemden kaldırılır ve varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir yıl içinde yeni adres bildirilmek suretiyle yeniden işleme konulması istenmediği takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. (2577/26-3)


hükmü uygulanıyor.
HMK da buna ilişkin bir şey göremedim. Tebligat kanununa göre ilanen tebligat yapmaktan başka bir hal çare yok mudur ?

Tebligat Kanunu m. 35/2: Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.

Somut olayda söz konusu kanun maddesinin tatbik edileceği kanaatindeyim.

Sayın Shadon,

Davacı şahıs ise Tebligat Kanunu Mad 21, kurum ise Tebligat Kanunu 35'e göre tebligat yapılması gerekir.

İyi yıllar.

Alıntı: Yazan primavera Sayın Shadon, Davacı şahıs ise Tebligat Kanunu Mad 21, kurum ise Tebligat Kanunu 35'e göre tebligat yapılması gerekir. İyi yıllar.

Meslektaşımızın bahsettiği olayda davacının sistemde mernis adresi kaydı olmaması sebebiyle Tebligat Kanunu m. 21 uygulanamaz.

Kurumlara ise Teblıgat Kanunu m. 35/4 uygulanabilir. 35. maddenin diğer hükümleri tüzel/gerçek kişi ayrımı yapılmadan uygulanır.

TK m 35 in gerçek kişilere uygulanabilmesi için ilgili dosyadan muhataba en az bir kez usulüne uygun şekilde tebligat yapılmış olması gerekmektedir. -TK m 35/1-

Eğer dosyadan ilgilisine hiç tebligat yapılamamış ise bu özel kişi hakkında TK m 35 e göre tebligat çıkarılamaz.

TK m 35-2 ve 3 incelerken, ön şart olan m 35-1 gözden kaçırılmamalı

Bir de bunlara ek olarak İİK m 21-2 de Tebligat Kanunun m 35 ile ilgili düzenlemeler var.

Tebligat yönünden tıkanan, çıkmaza giren dosyalarda İİk m 21-2 ye göre İİK m 38 deki şartların varlığı halinde de TK m 35 e göre tebligat yapılabilir.

Kenarda köşede kaldığı için pek uygulama alanı bulamamış olsa da.....