Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

tehir-i icra kararı

Yanıt
Old 20-09-2007, 15:15   #1
Av.SEVİM ATALAY

 
Varsayılan tehir-i icra kararı

sevgili meslektaşlarım,
Para borcuna ilişkin ilamlı icra takibi yaptım.Karşı taraf ilamı temyiz etti ve tehiri icra kararı getirebilmek için icra müdürlüğünden 45 gün süre aldı.Bu süre içinde tehiri icra kararını getiremeyince ek süre talebinde bulunup,15 gün ek süre aldılar.Bu süre de geçmesine rağmen tehir-i icra kararını alamadılar ve bir üçüncü süre dahi talep ettiler ve icra müdürü de 30 gün ek süre daha verdi.İİK nun 36 maddesinde ikinci bir ek süre verileceğine dair bir hüküm yok.Ancak bu konu ile ilgili yargıtay kararı da bulamadım.Yardımcı olursanız sevinirim.
Old 20-09-2007, 15:41   #2
ilastepe

 
Varsayılan

süre ile ilgili değil ama belki ileriki süreçte işinize yarar
T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi

Esas: 2000/10391
Karar: 2000/10420
Karar Tarihi: 22.12.2000

ÖZET: Dava, hukuki niteliği itibariyle, davalının akdi ilişkiye uymaması nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir. Önceki davanın davacı lehine sonuçlanması üzerine temyiz aşamasında, davalının aldırdığı tehiri icra kararı ile de, davacının menkul kıymetlerini yaklaşık dört aylık bir süre kullanmasını (borsada tedavül ettirmesini) önlediği anlaşılmaktadır. Bu bakımından ilke olarak davacı ispat etmek koşulu ile bundan doğan zararını isteyebilir.


(2004 S. K. m. 71) (818 S. K. m. 103, 104)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 21.09.2000 tarih ve 1998/573-2000/511 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi V. Çiçekli tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, Ankara 3. Ticaret Mahkemesi'nin 1996/259 esas sayılı dosyası ile ilgili aldığı karar gereğince 5600 adet T. İş Bankası C tertibi hisse senedinin bulunduğunu bu senetlerle ilgili dava devam ederken Eylül 1997'de T. İş Bankası'nın %40 bedelli ve %360 bedelsiz sermaye artırımı sonucu müvekkilinin 22.400 C tertibi pay senedi olduğunu ileri sürerek, 22.400 C tertibi pay senedinin davalıdan aynen alınmasını talep etmiş, birleştirilen 1998/709 esas sayılı dosya ile 1998 tarihindeki sermaye artırımından dolayı 42.000 adet C tertibi pay senedinin davalıdan alınmasını istemiştir. Bu dosya ile birleştirilen 1998/1024 esas sayılı dosyada davacı vekili, Ankara 3. Ticaret Mahkemesi'nin 1996/259 esas 1998/297 sayılı ilam ile 4.160.000. adet İntema pay senedinin kendisine aynen teslimi konusunda karar verildiğini, ancak davalının senetleri teslim etmesi gereken 16.06.1998 tarihinde tehiri icra kararı alarak teslim etmediğini, 13.10.1998 de teslim ettiğini, pay senetleri 16.06.1998 tarihinde 9.400 TL. iken teslim edildiği tarihte 3.400 TL'sına düştüğünü, müvekkilinin bundan dolayı 24.960.000.000 lira zararı olduğunu ileri sürerek, şimdilik 1.000.000.000 liranın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, tüm davaların reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının davalıdan 64.400 adet T. İş Bankası C Tertibi hisse senedini isteyebileceğinin anlaşıldığı, intema pay senetlerinin geç teslim edilmesi nedeniyle davacının zararı olup olmadığına gelince, tehiri icra talebinin kanuni bir hak olup, daha sonra davacının haklı çıkması davalının bu kanuni hakkının meşruluğunu ortadan kaldırmayacağı, ayrıca davalı bu kararı alırken ihtilaf konusu senetlerin tamamını icra dosyasına depo ettiği ve teslimde gecikmede davalının eyleminin hukuka aykırı olmadığı, ayrıca borsa değerleri arasındaki fark davacı aleyhine olabileceği gibi, lehine olabileceği, bu bakımından borsa değerindeki değişme sonucu meydana gelen fark ile teslimde gecikme olayı arasında zarar bakımından uygun illiyet bulunmadığı, iddia edilen zarar geç teslimden değil ekonomik ve konjonktürel olaylardan kaynaklanan borsa fiyatlarının değişmesinden ileri geldiği, öte yandan dava tarihinden pay senetlerinin davacının elinde olduğu ve SPK'nın 26.06.1998 tarihinde yürürlüğe giren Seri 5 No: 34 sayılı Tebliğinin <satış olmadan zarardan bahsedilmeyeceği> hükmünü öngördüğü gerekçesiyle, pay teslimine dair davaların kabulüne, tazminat davasının reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, hukuki niteliği itibariyle, davalının akdi ilişkiye uymaması nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir. Önceki davanın davacı lehine sonuçlanması üzerine temyiz aşamasında, davalının aldırdığı tehiri icra kararı ile de, davacının menkul kıymetlerini yaklaşık dört aylık bir süre kullanmasını (borsada tedavül ettirmesini) önlediği anlaşılmaktadır. Bu bakımından ilke olarak davacı ispat etmek koşulu ile bundan doğan zararını isteyebilir.

Nitekim, taraflar arasında görülen 1996/259-1998/297 sayılı dava dosyasında, davacı yine başka pay senetlerinin aldırılan tehiri icra kararı nedeniyle geç tesliminden doğan borsa fiyatı arasındaki farkı istemiş, mahkemece meydana gelen zararın tahsiline karar verilmiş ve söz konusu karar temyiz aşamasından geçerek kesinleşmiştir.

Bu durumda davacının bir zararının mevcut olduğu kabul edilerek, davalının savunmaları da, dikkate alınıp oluşacak sonuç çerçevesinde bir hüküm kurulmak gerekirken, yukarıdaki olgu ve hukuki saptamalar gözden kaçırılarak, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22.12.2000 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 20-09-2007, 17:34   #3
üye16069

 
Varsayılan

İyi Çalışmalar;
İcra ve İflas Kanununda açık olarak tehiri icra için ikinci kez süre verilir diye bir açıklama bulunmadığı gibi 36/1 son cümlesinde ancak zaruri hallerde sürenin uzatılabileceği belirtilmiş bulunmaktadır. Bu sebeple zaruri bir hal mevcut değilse İcra Mahkemesi'ne şikayette bulunabilirsiniz.Tabi zaruri hal nedir, ne değildir o da somut olaya göre ayrı bir tartışma konusu.
Old 21-09-2007, 11:35   #4
ebru9889

 
Varsayılan

sayın meslektaşım,
kanunda net bir hüküm olmaması bu şekilde her yerde farklı uygulamalara sebebiyet veriyor. İcra müdürlüğünün bu konuda tarafsız ve hakkaniyete uygun şekilde karar verme gibi bir yetkisi oluyor sanırım
Old 27-06-2009, 23:32   #5
wellan

 
Varsayılan Ek SÜre Talebİ

İİK.36. maddede tehiri icra kararı için icra müdürü zaruret halinde ek süre verebilir denilmektedir.İcra iflas kanununu lafzi yorumlamak yerine amaçsal yorum yapmak daha sağlıklı olacaktır.İcra mahkemesi hakimlerinin de gitmiş oldukları yol da budur kanımca.Ek süre verilmesinin sebebi icra müdürünün borçluya vermiş olduğu mühletin hitamında borçlunun yargıtaydan tehiri icra kararı getirememesi sebebiyle ek süre vermektedir yani borçlunun getirememesinin sebebi neye dayanıyor onu somut olaya göre değerlendirmek gerekir.Malum yargıtayın işleyişine ve istinaf mahkemeleri kurulmadığından dolayı ağır işleyişine bakılırsa ve eğer bu durumdan kaynaklanır ise o zaman ek süre verilmesi gerekmektedir.Ek süre zaruret halinde verilir denilmektedir ancak bunu güven teorisi kapsamında hakkaniyete göre amaçsal bir biçimde yorumlamak gerekirse somut olay iki hatta üçüncü kez ek süre verilmesini gerektirebilir.SAYGILARIMLA...
Old 08-07-2009, 11:51   #7
AV.M.BURAK KINACILAR

 
Varsayılan

Tashihi karara gittikten sonra tehiri icra kararıyla depo edilen paranın alınması geçiktirilmesi hakkında yargıtay kararı varmıdır? yardımcı olursanız sevinirim..
Old 08-07-2009, 12:16   #8
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan (Greyshadow) un sorusuyla ilgili

İİK.nun 36/5 maddesine göre ; hükmün bozulması halinde teminatın geri verilip verilmeyeceğine hükmü veren mahkeme tarafından kesin olarak karar verilir.

Mahkeme hakimi, bozmanın niteliğine göre; karar düzeltme sonucunu beklemeden teminatı iade edebileceği gibi, bu konuda karar düzeltme sonucunun beklenmesine de karar verebilir. Teminat iadesini karara uyup uymayacağına karar verilmesi aşamasına erteleyebilir. Bence karar düzeltme sonucunun beklenmesi hatta ilama uyulduktan sonra bu konuda bir karar verilmesi daha uygun bir davranış olur. Verilecek karar kesin olduğundan Yargıtay ilamına rastlamanın güç olduğunu sanıyorum.
Old 08-07-2009, 12:34   #9
AV.M.BURAK KINACILAR

 
Varsayılan

lehimize sonuç cıktı o açıdan sordum teşekkürler yargıtayın bu konuda kararı var mı diye bir araştırmaya girdim sağolun
Old 14-12-2018, 15:09   #10
öznurcınar

 
Varsayılan

Ceza yargılaması sonucunda hükmedilen karar ve karsı tarafın avukatlık vekalet ücreti için istinafa gideceğim; peki bu ücret için tehiri icra talepli olarak istinafa gitmemde fayda var mı? Yani istinaf dilekçemde esastan bozma talebimde aynı zamanda tehiri icra diye de belirteyim mi?
Old 14-12-2018, 16:33   #11
Av. Suat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan öznurcınar
Ceza yargılaması sonucunda hükmedilen karar ve karsı tarafın avukatlık vekalet ücreti için istinafa gideceğim; peki bu ücret için tehiri icra talepli olarak istinafa gitmemde fayda var mı? Yani istinaf dilekçemde esastan bozma talebimde aynı zamanda tehiri icra diye de belirteyim mi?

Kanun:6100 Madde:367
CMK.nın 293.maddesi uyarınca süresi içinde yapılan temyiz başvurusu hükmün kesinleşmesini engeller. Takibe dayanak ceza mahkemesi ilam ile istenilen vekalet ücreti , ceza mahkemesi kararı kesinleşmeden infaz edilemeyeceğinden kesinleşmeyen kararın fer'isi olan vekalet ücreti de istenemez.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kira alacağı, tehir-i icra, teminat, muacceliyet Av. Gediz Eranıl Meslektaşların Soruları 14 18-04-2012 11:46
Tehir-i İcra için Teminat Mektubu Adli Tip Meslektaşların Soruları 26 12-12-2011 14:26
Merzifon Icra Mahkemesi Ve Icra Dairesinde Yardım Edilecek Meslektaş hırs Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 2 22-08-2007 12:36
Sağlığında icra kefili olan murisin,mirasçıları hakkında icra takibi Av.Hakim Meslektaşların Soruları 8 21-08-2007 21:16
İcra mahkemsi kararları tehir-i İcra'ya tabii mi? Av.Hüseyin Erdayandı Meslektaşların Soruları 3 16-04-2007 13:10


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06932998 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.