CMK 223 4.d eylemin haksızlık içeriğinin azlığı

Merhaba;
Eşini evde başka erkekle yakalayan ve darbeden müvekkil açısından, Savcı, CMK 223 4.d gereğince ceza verilmemesini talep etmesine rağmen, mahkemece, basit yaralamadan ceza tayin edildi. Tahrik üst oranda uygulanmış ise de, CMK 223 4.d maddesinde yer bulan; "eylemin haksızlık içeriğinin azlığı" nedeniyle ceza verilmemesi gerektiğini düşünüyorum.
Eşini yakalayan, üstelik eşi de açıkça itiraf eden ve eşini basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde darbeden bir kocanın bu eylemi için bu kural uygulanmayacaksa kim için uygulanacak. Eylemin ağırlığı düşünüldüğünde, haklılığımız ortaya çıkıyor.
Bu konuda benzer mahiyette Yargıtay kararı olan veya görüşlerini paylaşmak isteyen meslektaşlarımın yardım ve desteklerini bekliyorum. Saygılarımla.

Yani eşini başka erkekle yakaladı diye dövebilir ve ceza alması gerkemez öyle mi?

Neden? KAdın eş erkek eşin malı mı? Yani siz haksızlık içeriğinin az olduğunu düşünüyorsunuz; niye az ki? DArp etmiş işte eşini kendi ağzınızla söylüyorsunuz; Türkiyede erkek egemen kanunlar ve savcılar ve avukatlar azalıp kadına saygı duyan; kadının meta olmadığını ne olursa olsun darp edilmeyi hak etmediğini anlayan ve bilen hukukçular ve erkekler ve kadınlar geldiği zaman bu ülke bi nebze gelişebilir.

Sayın Minerva; belki eksik açıklamış olabilirim. Olayda aldatan eş, evde yakalandığı erkekle beraber olduğunu belirterek, kendisine tepki veren eşinin üzerine saldırmış ve eşi de onu darbetmiştir. Gerçi sonuçta, eşinin darbının nedeni kabul etmek gerekir ki, karısını başka erkekle uygunsuz şekilde yakalamasıdır. Hukuksal açıdan baktığımızda, uğradığı haksızlığın verdiği şiddet ve gazabla eşine basit yaralama uygulayan erkeğin ceza almaması gayet tabiidir diye düşünüyorum.
Hassasiyetinizi anlıyorum fakat, sizce, bu durumda kocanın ne yapması gerekirdi. Teşekkür etmesini bekleyemeceğimize göre, bu durumda nasıl davranmasını önerirsiniz.
Kadınlar kendilerini aldatan eşlerinin kafalarına çantayı geçirirlerken, kocaların bu konudaki tavrı ne olmalıdır?
İçinde yaşadığımız toplumun değer yargılarını bu konuda hangi ölçütte değerlendireceksiniz?

Meslektaşım aslına bakarsanız ben kadına şiddete o kadar ama o kadar karşıyım ki sorunuza hukukçu olarak değil kadın olarak cevap verebiliyorum.

Çünkü memleketimizde aldatma,namus,kadın ve bacak arası ve cinsellik o kadar basite indirgenmiş bu sebeplerle o kadar cana o kadar kolay kıyılmıştır ki ben kadına şiddet uygulayan erkeklerin kayıtsız şartsız ve şikayet aranmaksızın cezalandırılmasını isterim aslına bakarsanız.

Ama kanımca yine de, eşini istediği şekilde yakalasın, dayak-darp olmamalıdır. Belli ki müvekkiliniz tahrik indirimi uygulanmasına rağmen ceza aldığına göre kadıncağızı hırpalamış.

Siz benim kusuruma bakmayın. Ben o kadının müvekkilinizi aldatma noktasına gelene kadar neler yaşadığını; yaşamasa bile deyin ki müvekkiliniz harike bir erkek; artık belli ki kadın o adamı sevmiyor. Sevmiyor. Ötesi yok.

Bu toplumda erkeklerin, kadınların onları birgün istemeyebilceğini, başka bir erkeği sevebileceğini kabul etmesi gerekiyor.

Dediğim gibi bu başlıkta hukukçu değil kadınım. Kusura bakmayın