İlamsız Takip Yapılması Gerekirken İlamlı Takip Yapılması Halinde İtiraz Merci

Merhabalar.

Birikmiş tedbir ve tedbir niteliğindeki iştirak nafakası karar kesinleşene dek ilamsız icra yolu ile takip edilebilinir.

Olayımızda kadın birikmiş tedbir ve tedbir niteliğindeki iştirak nafakasını ve bunlarla birlikte aylık işleyecek cari tedbir nafakası ile iştirak nafakasını ilamlı icra yolu ile talep etmektedir. Boşanma dosyası halen yargıtaydadır. Bu icra emrine itiraz edeceğim. Ancak nereye itiraz edeceğimi bilmiyorum. Takip yolunun yanlış seçilmesi halinde itiraz nereye yapılır? İcra dairesine mi? İcra mahkemesine mi?

İşleyecek nafakalar henüz muaccel olmadıkları halde aynı takip dosyası içerisinde talep edilebilinir mi?

Acele cevaplarınızı bekliyorum.Saygılar.

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/16562
Karar: 2005/20786
Karar Tarihi: 25.10.2005
ŞİKAYET DAVASI - TAKİBE İTİRAZ EDİLDİĞİ - İCRA MÜDÜRLÜĞÜNCE TAKİBİN DURDURULMASINA KARAR VERİLDİĞİ - BORÇLUNUN TAKİBE KARŞI İCRA HAKİMLİĞİNE ŞİKAYETTE BULUNMASININ YERİNDE OLMADIĞI - ŞİKAYETİN REDDİ GEREĞİ
ÖZET: Borçlu tarafından yapılmakta olan ilamsız icra takibine itiraz edilmiş olmakla icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Bundan sonra adı geçenin alacaklının para alacağı için ilamlı icra yerine ilamsız takip yolunu seçerek yapmış olduğu takibe karşı icra hakimliğine şikayette bulunması yerinde olmadığından mahkemece şikayetin reddi gerekir.
(2004 S. K. m. 16, 62)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Konusu paradan başka bir şey olan alacaklar için alacaklının ilk önce mahkemede dava açarak ilam alması, ondan sonra da bu ilamın yerine getirilmesi için icra dairesine başvurması gerekir.
Alacaklı para alacağı içinde ilamsız takibe başvurmadan dava açıp alacağını ilamda hüküm altına aldıktan sonra bu ilamı icraya koyabilir. Fakat alacaklı para alacağının tahsilini sağlamak için ilam almış olsa bile ilamla veya ilamsız icra yollarından birini seçmekte serbesttir. İlamsız takip yolunun seçilmiş olması borçlu lehine bir işlemdir. (İtiraz üzerine takibin durması gibi)
Somut olayda borçlu tarafından yapılmakta olan ilamsız icra takibine 1.3.2004 tarihinde itiraz edilmiş olmakla icra müdürlüğünce 11.3.2004 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Bundan sonra adı geçenin alacaklının para alacağı için ilamlı icra yerine ilamsız takip yolunu seçerek yapmış olduğu takibe karşı icra hakimliğine şikayette bulunması yerinde olmadığından mahkemece şikayetin yukarıda açıklanan kurallar esas alınarak reddine karar verilmesi gerekirken ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle, İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 25.10.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sayın tiryakim öncelikle teşekkür ederim ancak eklemiş olduğunuz kararların benim sorumla olan alakasını çözemedim. Tekrar açıklamak gerekirse, alacaklı karar henüz kesinleşmemiş olmasına rağmen birikmiş tedbir nafakası için ilamlı takip yapmaktadır. Bana göre ilamsız takip yapması gerektiğinden takibe itiraz etmeliyim. Ancak icra müdürlüğüne mi icra mahkemesine mi itiraz edeceğim onu bilmiyorum. Takip yolunun yanlış seçilmesi halinde itiraz merci neresidir ki??

Ömer Bey teşekkür etmekle birlikte mesaj başlığınızın ''görüş'' olması nedeni ile emin olmadığınızı anlıyorum.

Alıntı: Yazan av.elfida Takip yolunun yanlış seçilmesi halinde itiraz nereye yapılır? İcra dairesine mi? İcra mahkemesine mi?

Takip türünün hatalı olması itirazı icra mahkemesinde şikayet prosedürü içinde ele alınır. Bu sebeple buradan takibin iptalini talep ediniz.
Saygılarımla.

son kararınız mı?

Alıntı: Yazan av.elfida son kararınız mı?

Zaten ilk ve son kararımdı ki. Her mesaj bir "görüş"ü içerir. Yanlış anlamayın diye mesajı yeniledim; kararım veya eminlik derecesi değiştiğinden değil.

Açılan takip ilamlı takip olduğundan, İcra Mahkemesine şikayet yoluna gidilmelidir. Aile mahkemesi kararlarının kesinleşmeden icra edilememesi nedeniyle takibin iptali mümkün olacaktır görüşündeyim.
(Sayın tiryakim'in eklediği kararın forum konusu ile ilgisinden ziyade; ilamsız takibin borçlu lehine olması düşüncesi nedeniyle yanlış olduğunu düşünüyorum. Zira ilamsız takibe maruz kalan borçlu, mevcut mahkeme kararı nedeniyle itirazına gerekçe bulamayacak, itiraz etmesi halinde aleyhine tazminata hükmedilecek ve İİK 36. maddenin sağladığı haklardan yararlanamayacaktır.)









Alıntı:

Bu mesaj size yararlı oldu mu? Sağ alt köşedeki TEŞEKKÜR bağlantısına yazan üyemize teşekkür etmeyi lütfen unutmayınız. (Lütfen teşekkürünüzü konuya yeni bir cevap ekleyerek DEĞİL, teşekkür bağlantısına tıklayarak iletiniz!)

Alternatif olarak;

İcra müdürü ilamsız açılması gereken bir takibi ilamlı kabul edip size icra emri göndermiştir.İcra müdürlüğüne talepte bulunup hatalı işlemini düzeltmesini istemek ;talebinizi redderse bu işleme karşı şikayet yoluna gitmeyi de tercih edebilirsiniz...kanaatindeyim

Kesinleşmesine gerek yoktur. Nafaka hükümleri kesinleşmeden icra edilebilir. forumlarda tekrar araştırın.
Mesela;
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=36123

Alıntı: Yazan av.elfida Merhabalar. Birikmiş tedbir ve tedbir niteliğindeki iştirak nafakası karar kesinleşene dek ilamsız icra yolu ile takip edilebilinir. Olayımızda kadın birikmiş tedbir ve tedbir niteliğindeki iştirak nafakasını ve bunlarla birlikte aylık işleyecek cari tedbir nafakası ile iştirak nafakasını ilamlı icra yolu ile talep etmektedir. Boşanma dosyası halen yargıtaydadır. Bu icra emrine itiraz edeceğim. Ancak nereye itiraz edeceğimi bilmiyorum. Takip yolunun yanlış seçilmesi halinde itiraz nereye yapılır? İcra dairesine mi? İcra mahkemesine mi? İşleyecek nafakalar henüz muaccel olmadıkları halde aynı takip dosyası içerisinde talep edilebilinir mi? Acele cevaplarınızı bekliyorum.Saygılar.

Dosya Yargıtay'da olduğuna göre, ortada bir ilam var, demektir. O halde, "ilamlı takip" yapılamaması için, ilamın kesinleşmesi gereken ilamlardan olması gerekmektedir. Nafakaya ilişkin ilamlar kesinleşmeden icraya konulabileceği gibi tehir-i icra kararı dahi verilemez.

İşleyecek nafakaların da aynı takipte talep edilmesi gerekir. Çünkü başka yolu yoktur.

Alıntı: Yazan AV.HARUN UYANIKOĞLU Alternatif olarak; İcra müdürü ilamsız açılması gereken bir takibi ilamlı kabul edip size icra emri göndermiştir.İcra müdürlüğüne talepte bulunup hatalı işlemini düzeltmesini istemek ;talebinizi redderse bu işleme karşı şikayet yoluna gitmeyi de tercih edebilirsiniz...kanaatindeyim

İcra müdürlüğü hatalı bir karar verirse, talep üzerine kararından dönemez.Kendi kararını değiştirme yetkisi yoktur. Ancak şikayet yoluyla icra mahkemesinden istenebilir. Ancak yukarıdaki açıklamalarım nedeniyle buna gerek yoktur.

Alıntı: Yazan Av.Suat Ergin Dosya Yargıtay'da olduğuna göre, ortada bir ilam var, demektir. O halde, "ilamlı takip" yapılamaması için, ilamın kesinleşmesi gereken ilamlardan olması gerekmektedir. Nafakaya ilişkin ilamlar kesinleşmeden icraya konulabileceği gibi tehir-i icra kararı dahi verilemez. İşleyecek nafakaların da aynı takipte talep edilmesi gerekir. Çünkü başka yolu yoktur.

Yorum yapan tüm meslektaşlarıma teşekkür etmekle birlikte Sayın Av.Suat Ergin'e bana farklı bir bakış açısı verdiği için ayrıca teşekkür ederim. Gerçekten burada ikili bir ayrım yaparak düşünmek gerekli. Ben dosyanın yargıtayda olduğunu dolayısı ile aslında artık bir ilamın olduğunu düşünmeden, hemen tedbir nafakası var ise ilamsız takip yapılmalıdır şeklinde düşünmüştüm. Evet ilam çıkana kadar tedbir nafakası icraya konulsa idi yapılan takip ilamsız olmalı idi. Ancak burada durum farklı. Tedbir nafakasının bağlı olduğu bir ilam var artık. Bu nedenle bu olayda ilamlı takip yapılabilinir. Sanırım doğru anlıyorum. Kolay gelsin.