Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. Üyelerimizin yazdığı ve bizlerle paylaştığı şiir, öykü, deneme ve diğer yazınsal türler.

Satır Arası

Yanıt
Old 15-01-2010, 00:27   #1
Ebru Demirci

 
Varsayılan Satır Arası

...Bugün seni her haftanın ilk 2 günü bulduğum yerde değildin.Gözlerim seni aradı olman gereken yerde.Oysa sen değil boşluğun vardı...Aydınlık değildi o küçük dünyan, siyaha boyanmıştı...
Old 17-01-2010, 17:29   #2
Ebru Demirci

 
Varsayılan

...Ankara soğuk yine bugün.Bedeni acıtan bir soğuk bu, ama ben hissetmiyorum.Kalbime yaşattığından sonra her türlüsüne duyarsızlaştım.Öldürmeyen acı güçlendirir ne de olsa.
Ankara soğuk yine bugün.Çıplak ellerim üşüyor.Sen bıraktıktan sonra hiç ısınmadılar ki...
Old 06-02-2010, 16:11   #3
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Kapının önünden her geçişimde belki içeridesindir diye bakmadan edemiyorum.Varlığın huzur veriyor sanki.Orda olduğunu , benimle aynı havayı soluduğunu bilmek ruhumu okşuyor, içimi ısıtıyor.Karşı koyamadığım bir tebessüm yayılıyor yüzüme, bütün sıkıntılarımı , acılarımı , mutsuzluklarımı silip süpürüyorsun sanki.Seviyorum seni ve şu tuhaf halimi... (seni daha çok seviyorum ama )
Old 23-03-2010, 20:47   #5
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Düzlemde bir üçgenim; hüzün, umut ve özlem noktalarının birleşmesiyle oluşmuş.Sense dışteğetimsin hala, içteğetim olmanı beklerken ben...
Old 23-03-2010, 20:51   #6
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Bugünlerde yoğun duygular yaşıyorum hayata dair.İçselleştiremediklerim var, hayata dahil olduğu halde.Hayatıma dahil oduğu halde bana uzak olanlar...
Yakınlaştıramadıklarımdır belki de bunlar, yakıştıramadıklarımdır...
Old 05-11-2010, 15:16   #13
Ebru Demirci

 
Varsayılan HİÇ Çikma Hayatimdan

Ellerimin arasında yavaş yavaş soğuduğunu hissettiğimde, ayrılık vaktinin geldiğini anlamıştım. Gitme zamanı gelmişti... Hissedebildiğim kadar sıcaklığın kalana dek bırakmadım seni, dokunmaya devam ettim. Dudaklarımın seninle son buluşuşu da gerçekleşecekti birazdan, biliyordum. (...)

DEVAMI İÇİN :

http://ebrunundefteri.blogspot.com/2...dan.html#links
Old 10-06-2011, 20:34   #18
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Bittiğinde boşluk olur etrafında. Kalabalığa karışır unutmaya çalışırsın. Birkaç beden olsun ve boşluk dolsun diye...
Old 02-07-2011, 12:45   #19
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Adım adım uzaklaşıyorum senden
Tıpkı severkenki gibi.
Tek farkı, bu adımlar daha yavaş...
Old 02-07-2011, 12:48   #20
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Her zerreme işlemişsin.
Beynimden çıkarsam kalbim,
Kalbimden çıkarsam gözlerim seni arıyor.
Kızıyorum kendime yüksek sesle.









www.ebrunundefteri.blogspot.com
Old 02-07-2011, 12:53   #22
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Kıskancım bu aralar.
Bir çift göze dahi tahammülüm yok o küçük dünyanda
Bakir kalsın ben gelene kadar ellerin

-------------0--------------



Yaptığım tek şey seni sevmek.
Yapmamam gereken de o...





www.ebrunundefteri.blogspot.com
Old 06-07-2011, 15:51   #24
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mürsel SARI
kısa öz anlatımlar.. ellerinize sağlık...

Bu yüzden "satır arası" . Teşekkür ediyorum.
Old 07-07-2011, 11:57   #25
Av.Mürsel SARI

 
Varsayılan

hayat aynı şekilde "satır arası" olsaydı...
Old 14-07-2011, 19:56   #26
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mürsel SARI
hayat aynı şekilde "satır arası" olsaydı...

Hayat satır arası olsa, satırlarda ne yaşamalı?
Old 15-07-2011, 09:46   #27
Av.Mürsel SARI

 
Varsayılan

Zamana ve geniş fasıllara yaymaya çalıştığımız mutluluğu, aslında sıkışan aralarda olduğunu daha net anlardık.
Old 22-09-2011, 00:47   #28
Ebru Demirci

 
Varsayılan Bazen Ben/Sen/O; Bazen Biz

Bazen Ben/Sen/O; Bazen Biz



Bazen hayat istediğimiz gibi gitmez. Benim de, senin de, onun da. Yapmak istediklerinle yapabildiklerin denk düşmez. Ya arada boy farkı olur ya da eksiği gediği olur bir şeylerin bir yerlerde. Sonra bir rahatsızlık hissedersin. Başaramamış olmanın ya da en azından öyle sanmanın dayanılmaz sancısıdır bu. Ne yapacağını bilememenin sarhoşluğu, acının şaşırtıcı kusursuzluğu içinde kıvranıp dururken bir kurtuluş çaresi ararsın. Çevrendekilerden de daha fazla hoşgörü beklersin bu arada. İnsanlar sana katlansınlar, tahammül etsinler, alttan alsınlar istersin. Sanki böyle bir yükümlülükleri varmış gibi. Sanki dünya senin etrafında dönüyormuş da sen olmazsan hiçbir iş yürümeyecekmiş gibi. Sanki onlar senin rahat etmen için buradalarmış gibi..

Ne itilesi, uçurumdan atılası, azat edilesi, terkedilip gidilesi bir halet-i ruhiyedir bu. Kendini çekemediğin yetmiyormuş gibi çekilmez olursun bir de. Tek eksik sendin zaten.

Sonra her şey üstüne üstüne gelmeye başlar. Depresyon sarmalında merkez noktaya doğru ilerlersin saniyede bilmem kaç km/sn hızla. Fazla anlam yüklü iğnelervari cümleler kurarsın. Zaten zar zor dayanan 3-5 şamar oğlanını da gayri ihtiyari tahliye edersin bu sayede. Onlar giderken daha da bir fena olursun. Oysa sen azat etmeden gidememeleri gerekirdi; bu da nereden çıktı şimdi?! Nasıl giderler...

Bir sorumlu şart şimdi sana. "Her şey senin suçun!" demek için. "Bütün bunlar senin yüzünden!..." deyip salya sümük ağlamak için. Çok geçmeden de bulursun zaten. Banyonun girişinde hemen soldaki duvarda asılıdır resim. Canlıdır hem de...


http://ebrunundefteri.blogspot.com/
Old 15-11-2011, 21:55   #29
Ebru Demirci

 
Varsayılan Defterler

En büyük tutkularımdan biri defterlerdir. Bu yüzden zaman zaman ziyaret ederim bulundukları mekanları. Oralarda zaman geçirmek, defterin kokusunu duymak büyük keyif verir bana.

Belli sayıda kağıdın ciltlenerek bir araya getirilmesinden daha öte bir şeydir defterler benim için. Hayatımı kayıt altında tutmamı sağlayan, sayfalarına işlediklerimle her geçen gün biraz daha benleşen ve sıradan bir kağıt yığını olmaktan çıkan büyülü sayfalar kompozisyonudur.

Bir defterin sayfaları doldukça kendimi daha işe yarar ve güçlü hissederim. Zihnimde hapsolmuş fikirleri gün ışığına çıkardıkça rahatlarım. Dimağımdaki düşünce yığınları sağ kolumun rotasında kağıda akarken başka fikirlere yer açılıyormuş gibi gelir bana. Kağıda aktarmadıkça sanki aynı şeyleri düşünüyormuşum, ilerlemiyormuşum gibidir. Bir çember oluşturuyormuşum gibi...

Yazdıkça rahatlayanlar vardır ya hani. İşte ben de onlardanım bu sebepten. Bir şey daha var söylemek istediğim, "düşünmek" için "beyin jimnastiğidir" derler ya ben de "yazmak" için "fikir jimnastiğidir" diyorum. Çünkü düşündüklerimi yazarken kimi zaman şekil değiştirdiklerini görüyorum. Farklı anlamlar keşfediyorum. Kalemim adeta bağımsızlaşıyor benden. Şekilde görüldüğü üzere : Defterlerden bahsederken konu nerelere geldi. Bu defa kalemim değil, parmaklarım bağımsızlaştı benden. Klavyenin üzerinde özgürlüklerini ilan ettiler

Defterler diyordum. Bir şey daha söyleyip konuyu kapatayım.


Bitirdiğim tek bir defterim var. Arada açıp bakıyorum kendisine. Nasıl büyümüşüm, neler düşünmüşüm, hangi mevsimlerde gezinmişim, hangi hislerin kapısını çalmış ve içeri girmişim; hangilerinin kapısından dönmüşüm içindeler. İthal sözleri kaydetmişim çoğunlukla. Şimdiki defterim daha özgün.


www.ebrunundefteri.blogspot.com
Old 06-01-2012, 11:44   #30
Ebru Demirci

 
Varsayılan

Bütünden ayrılıp bağımsız parçalar oluşturduk ama yeniden biraraya geldiğimizde aynı bütün(lükte) değildi oluşturduğumuz...




www.ebrunundefteri.blogspot.com
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Paydaşlar arası satış dadaş Meslektaşların Soruları 9 25-03-2010 13:39
Kardeşler arası zilyetlik Av.Nurbay Meslektaşların Soruları 2 28-12-2008 22:03
kurumlar arası geçiş??? neslegen Hukuk Soruları Arşivi 1 13-09-2006 00:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08444309 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.