AnlaŞmali BoŞanma Davasinda Davanin Reddİ

Değerli meslektaşlarım, açmış olduğum boşanma davasında ( davalıya ulaşamadığım için çekişmeli olarak açtım, aslında anlaşmalı boşanma ) müvekkil ile davalıyı aynı anda duruşmada hazır edemedim. Yanlız bir sonraki celsede davalı gelerek davayı kabul etti. Bir tane tanık dinlettik, ayrıca müşterek çocukta ( 16 yaşında ) taraflar arasında problem olduğunu söyledi.
Fakat hakim tanık beyanlarını inandırıcı bulmadığını belirterek davanın reddine karar verdi.
Kararı temyiz edeceğim emsal Yargıtay ilamı arıyorum.
Yardımlarınız için teşekkürler...

T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
Esas: 2002/409
Karar: 2002/975
Tarih: 01.02.2002
ÖZET: Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. Akrabalık veya sair bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Dosyada tanıkların olmamışı olmuş gibi ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu da yoktur. O durumda davacının bağımsız ev temin etmemesine karşın davalının da güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, "aptal geri zekalı" diye davacıya hakaret ettiğine ait ve olaylara çok yakın tanık sözlerine değer verilerek isteğin kabulü gerekir.
(1086 sayılı HUMK. m. 254)
KARAR METNİ:
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak gereği görüşülüp düşünüldü.
Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. (HUMK.254) Akrabalık veya sair bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Dosyada tanıkların olmamışı olmuş gibi ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu da yoktur. O durumda davacının bağımsız ev temin etmemesine karşın davalının da güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, "aptal geri zekalı" diye davacıya hakaret ittiğine ait ve olaylara çok yakın tanık sözlerine değer verilerek isteğin kabulü gerekirken bu yön gözönünde tutulmadan yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen nedenle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 01.02.2002

Alıntı: Yazan Av.OnurERSEN Değerli meslektaşlarım, açmış olduğum boşanma davasında ( davalıya ulaşamadığım için çekişmeli olarak açtım, aslında anlaşmalı boşanma ) müvekkil ile davalıyı aynı anda duruşmada hazır edemedim. Yanlız bir sonraki celsede davalı gelerek davayı kabul etti. Bir tane tanık dinlettik, ayrıca müşterek çocukta ( 16 yaşında ) taraflar arasında problem olduğunu söyledi. Fakat hakim tanık beyanlarını inandırıcı bulmadığını belirterek davanın reddine karar verdi. Kararı temyiz edeceğim emsal Yargıtay ilamı arıyorum. Yardımlarınız için teşekkürler...

Esasen MK 166/3'e göre davalının davayı kabulü (maddede yazılı diğer şartlar da varsa) boşanma kararı verilebilmesi için yeterlidir; tanığa bile gerek yoktur.

Alıntı: MK 166/3'ün unsurları: - Evlilik en az bir yıl sürmüş olması, - Eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi, - Hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi, - Boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi hakimin uygun bulması.

Bu nedenle sözettiğiniz kararın temyiz üzerine Yargıtay'ca bozulacağını düşünüyorum.

Ancak, temyiz incelemesinin uzun sürmesi nedeni ile bu davayı kesinleştirip, tarafların her ikisini de duruşmada hazır olabileceklerse, yeni bir anlaşmalı boşanma davası açılması daha pratik olabilir.