Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Soruları Hukukçu olmayan üyelerimizin hukukla ilgili sorularına ayrılmış iletişim alanı. Lütfen Dikkat : THS bir hukuki danışmanlık sitesi değildir ve bu foruma da "hukuki danışma" niteliği taşıyan sorular yöneltilemez. Alanda soru sormadan önce lütfen Hukuk Soruları Alanı Kural ve İlkelerimizi okuyunuz.

Sendikalar kanunundaki noter şartı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-04-2008, 19:54   #1
prometeus

 
Varsayılan Sendikalar kanunundaki noter şartı

Biliyorsunuz , sendikalar kanununda bir işçinin bir sendikaya üye olabilmesi için noter'e gidip beş nüsha halinde üyelik bildirgesi doldurması gerekiyor. Bu nedenle , devamlı sekiz beş çalışan bir işçinin ne kadar arzu etse de noter'e gidip ilgili formu doldurması imkansız olduğundan , ilgili işyerinde sendikalı işçi çoğunluğu bir türlü yakalanamıyor. Çoğu işyerlerinde , işverenin tahakkümü altında bulunan işçiler asla sendikalaşamıyor. İşveren, herhangi bir sendikalaşma şüphesi duyduğunda , kasıtlı olarak işçileri sabah sekiz akşam sekiz çalıştırıyor.

Ancak aynı şey işveren sendikalarına üyelik için sözkonusu değil. Elden vereceği bir dilekçe bile üyelik işlemi için yeterli oluyor.

Bu durum , anayasanın özgürlüklükler ve iradeyi özgür kullanma hakkındaki maddelerine ne kadar uyuyor? İşçiler ve İşverenler arasında yasalarda varolan bu ayrımcılık tartışılması gereken konudur.
Old 05-04-2008, 11:17   #2
Kemal Yıldırım

 
Varsayılan

Sendikalar Kanunu' nun Üyeliğin Kazanılmasını düzenleyen 22' inci maddesine göre "İşçi sendikasına üyelik, işçinin beş nüsha olarak doldurup imzaladığı ve notere tasdik ettirdiği üye kayıt fişini sendikaya vermesi ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili organın kabulü ile kazanılır. Üyelik başvurusu, sendika tarafından en çok otuz gün içinde reddedilmediği takdirde üyelik istemi kabul edilmiş sayılır. Haklı bir sebep gösterilmeden üyeliği kabul edilmeyen işçinin, bu kararın kendisine tebliğinden itibaren otuz gün içinde iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede dava açmak hakkı vardır. Mahkemenin kararı kesindir."

Analşılacağı üzere işlemin bir vekil aracılığı ile gerçekleştirilmesine bir engel bulunmamaktadır. "...İşçinin beş nusha..." denilmekte ancak, bizzat işçinin mi yapması gerektiği, yoksa vekil aracılığıyla da bu işlemi gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği konusunda bir açıklık bulunmamakta. Hakasız mıyım?


Anayasa' nın 51' inci maddesine göre "Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz." Bunun bir diğer anlamı da: "Hiçkimsenin bir sendikaya üye olması engellenemez ya da hiç kimse üyelikte kalmaya zorlanamaz"

Saygılarımla..
Old 09-04-2008, 22:20   #3
prometeus

 
Varsayılan

Kemal bey , size teşekkür ederim. Bir başkasına imza yetkisi vermek için noter'e gidilmesi gerekmez mi ? Keza , noter'e gidilebilse vekalet'e gerek kalmayacak, üyelik işlemini işçi kendi yapacak zaten.

Aslında , sendika üyeliği gibi doğal ve iradi bir olayın noter şartı gerektirmesini anlayamıyorum. Başlangıçtaki sorumun özü de bu idi aslında.
Old 10-04-2008, 00:10   #4
Kemal Yıldırım

 
Varsayılan Sendikalar Kanunu m.31/5 İşçi Lehine Yorumlanmalıdır!

Alıntı:
Sendikalar Kanunu M.31/5:

"(Değişik fıkra: 25/05/1988 - 3449/8. md.) İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya herhangi bir nedenle farklı muameleye tabi tutulamazlar."

Daha yakından ilgili bir madde bulamadım. Yukarıdaki madde işçi lehine geniş yorumlanmalı, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya herhangi bir nedenle farklı muameleye tabi tutulamazlar denildiğine göre, üye olma aşamasında da bu hükme uyulmalıdır. Yani işçinin sendikaya üye olabilmesi için gerekli iznin işverence verilemsi gerektiğini düşünüyorum.

Saygılarımla..
Old 23-04-2008, 18:40   #5
gençhukukçu54

 
Varsayılan

sayın prometeus konuyu iş kanunu, çalışma ve dinlenme süreleri yönetmeliği.. ilgili yasalarda araştırdım,çok net cevap olmasa da umarım tatmin eder sizi.
iş yasasına göre ; işçinin haftalık çalışma süresi 45 saati geçemez. sabah 8 akşam 5 mesai, günde 9 saat,haftada 54 saat eder.nitekim bu yasal değildir.
işçi ara dinlenmesinde gidebilir notere, burada da işverenin yönetim hakkına dayanarak ara dinlenmesinde işin gereği olarak işyerini terketme yasağı koyabileceği geliyor akla. fakat işin gereği olup olmadığı işçiye haklılık kazandırabilir mevcut işin şartlarına göre.
işveren bir şekilde bu hususlara rağmen işçinin noter mesaisini engelleyecek şekidle mesai saatleri belirlemesi durumunda özel bir madde yok bu hususta bildiğim kadarıyla ve fakat iyiniyet ilkesi gereğince işverenin özverili davranması gerekecektir.neticede sadece noter mesaisine yetişmek için değil,ayın belli günlerinde işçinin erken çıkması gerekir, elektrik,su faturaları,kredi ödemeleri vs.
iş akdi yapılırken belirlenen mesai saatleri veya işverenin yönetim hakkına dayanarak belirleyeceği çalışma saatleri veya toplu iş sözleşmelerindeki çalışma saatleri ;işçinin bu gibi işlemleri yapabilecek,masai saatine yetişebileceği şekilde düzenlenecektir.

sözleşmeyi fesh etmek için geçerli neden olacaktır bu konu.
aynı zamanda diğer şartların gerçekleşmesi durumunda işçi kötüniyet tazminatı istemeye hak kazanacaktır.


kısa tutmak için özetle anlatmaya çalıştım umarım kafanızı karıştırmamışımdır

saygılarımla...
Old 22-05-2008, 17:12   #6
selcukargun

 
Varsayılan

Selamlar, forumu yakından takip etmiyorum bu nedenle yanıtım biraz geç oldu. Kusura bakmayın. sendikalar kanunu'na göre işçinin 5 nüsha üyelik ifişini noter huzurunda doldurması gerekiyor ama genelde bu iş böyle olmuyor. Sendika yetkilileri noter haricinde işçilere imzalattıkları üyelik fişlerini daha sonra notere götürüp işlem yapıyorlar. bu durum kuşkusuz ki kanuna aykırı. hatta bu nedenle ceza alan noterler de var. ancak Yargıtay bazı kararlarında önemli olanın işçinin üyelik iradesi olduğunu, noter huzurunda atılmamış olsa bile üyelik başvurusunun sırf bu nedenle geçersiz sayılamayacağını hükmetti.

selcuk@argun.av.tr
Old 29-06-2008, 12:50   #7
prometeus

 
Varsayılan

selcuk argun , bahsettiğiniz yargıtay kararının karar numarasını ve tarihini verebilirmisiniz? incelemek isterim onu.
Old 29-06-2008, 13:01   #8
prometeus

 
Varsayılan

sinan bey , bahis konusu sendikal faaliyet nedeniyle, takribi 30 civarında işçi bir kaç gün içinde işlerinden edildiler. işin gereklerinden dolayı fabrikadan atamadıkları işçileri ise , fabrikaya noter getirtip , ya istifa edersiniz yada kapı orada , denilerek işçilerin tamamı üzerinde psikolojik baskı kuruldu. Aynı baskıyı benim üzerimde yapamadılar. Çünkü, sendikal faaliyetin en önünde koşanlardan biri olduğumu hemen anlamış olduklarından , tüm tazminatlarımı ve alacaklarımı ( hesapları ne kadar doğruysa artık ) elime anında verdiler ve iş fesih belgemi de elime tutuşturdular. Bugünlerde, bahis konusu davamız 22. ayına girdi. 2006 ağustos sonunda başlayan sendikalaşma süreci maalesef , işverenlerin katı , uzlaşmaz , baskıcı tutumları nedeniyle sekteye uğradı.
Üstüne birde hiç bir yasal dayanağı olmayan bir sendika kurmuşlar ( burada gülünecek bir durum var , işverenin cehaleti , yada cahil olduğunu düşündüğü işçileri kandırma isteği , alın size sendika , demişler üye olun hadi...mahkeme aşamasında yaptıklarının kendilerini ne derece acınacak duruma getirdiği görüldü. ancak yine de utanç duymadılar ).

Görüldüğü gibi, yasalar bir yerde işçiyi koruyor gibi görünüyor ama , ispat aşamasında işverenin yaptığı zalimleri bir türlü anlatma imkanı bulamıyorsunuz. Çünkü , şahitlik yapma durumunda sözleriniz geçerlilik arzetmiyor davacı sıfatı taşıdığınız için , ki ben daha dinlenmedim bugüne kadar.

Amaç, kölelik düzenine benzer bir düzen geliştirmek için çabalamak ise , bunu başardılar. Ev kirasını , su , elektrik parasını ancak ödeyebilecek kadar bir ücretle çalıştırıyorlar işçileri. Zaten bir öğünü fabrikadan yediğiniz için , yemek pek sorun olmuyor. İnsanca yaşamak ise ancak bir hayal olarak karşımızda duruyor.

Saygılarımla
Old 03-01-2012, 14:03   #9
prometeus

 
Varsayılan

Aradan bunca yıl geçti, işverenime karşı açtığım işe iade davasını kazandım, 12+4 aylık tazminat kazandım..
işverenim beni işe iade almadı. Kazandığım tazminatımla ilgili ödemeleri de kendilerinden bekleneceği üzere eksik yaptılar. Eksik kalan ödemeler içinde dava açmak zorunda kaldım. Ve kazandım. Benim dava açan diğer işçi arkadaşlarda davalarını kazandılar tabi. Nihayet , eksik kalan miktarı da 2011 yılının son mesai saatinde alabildim. 2006 yılı ağustosundan 2011 yılının son gününe kadar geçen süre'de bizleri yalnız bırakmayan avukatlarımıza teşekkür ederim. Tüm eksik yönlerine rağmen yine de Yaşasın Hukuk diyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tahkim Şartı mim20 Meslektaşların Soruları 5 27-10-2008 12:21
iş sözleşmesinde tahkim şartı Av.Demet Meslektaşların Soruları 2 05-04-2007 15:31
bağışlamada şekil şartı? Avukat Kamer Akgül Meslektaşların Soruları 2 19-09-2006 17:08
İş Kanunundaki Yeni Düzenlemeler TEOMAN Hukuk Soruları Arşivi 0 04-10-2002 14:47
kira kanunundaki son değişiklik remzi Hukuk Soruları Arşivi 1 12-02-2002 00:19


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05738902 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.