Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Mirasta Tenkis Davası Koşulları Ve Zamanaşımı

Yanıt
Old 29-07-2016, 14:17   #31
üye46554

 
Varsayılan

Merhabalar;
Görevine yeni başlamış acemi bir avukat olmakla birlikte önüme bir icra dosyası geldi. Konuyu kısaca siz saygıdeğer meslektaşlarıma anlatıp ilgili yardımlarınızı bekliyorum. Alacaklı olan müvekkilimin elinde borçlu taraf ile yapılmış 600.000.000 TL bedelinde bir senet ve ilgili mal alım satımının yapıldığı sözleşme mevcut. Vadesinde ödenmediği için ilamsız takibe koymak istiyor. Ancak borçlunun mal kaçırmasını önlemek için elindeki mevcut mallara ihtiyati haciz koydurmak istiyorum. Bunun yanında borçlunun babası vefat etmiş annesi ve kardeşi hayatta borçluya düşen yasal mirasa ihtiyati haciz koydurabilir miyim? Şayet miras bırakan yasal miras oranında bir paylaştırma yapmadıysa alacaklı olarak borçlu adına Tenkis davası açabilir miyim?
Şimdiden teşekkürler
Old 02-08-2016, 14:54   #32
Av. Ahmed EKMEN

 
Varsayılan

Merhaba Tuğçe Hanım,

Öncelikle gerekli teminatı yatırdığınız takdirde ihtiyati haciz kararı alabilirsiniz. Ancak elinizde geçerli bir senet var ise ilamsız takip yerine kambiyo takibi (Örnek 10) yolunu seçmeniz sizin için daha avantajlı olacaktır.

Son iki sorunuzun cevabı ise evet; borçlunun miras payına haciz koyabilir ve aşağıdaki maddede belirtilen şartlar oluşur ise tenkis davası açabilirsiniz.

TMK Madde 562-Mirasbırakan, tasarruf edebileceği kısmı aştığında, saklı payı zedelenen mirasçı, iflâsı hâlinde iflâs dairesinin veya mirasın geçtiği tarihte kendisine karşı illerinde ödemeden aciz belgesi bulunan alacaklıların ihtarına rağmen tenkis davası açmazsa, iflâs idaresi veya bu alacaklılar, alacaklarının elde edilmesi için gerekli olan oranda ve mirasçıya tanınan süre içinde tenkis davası açabilirler.
Old 02-08-2016, 15:05   #33
Av. Ahmed EKMEN

 
Varsayılan

Ek olarak, haberdar mısınız bilmiyorum ancak miras payının haczi için araştırma ve işlemlere başlamadan önce aşağıdaki kararı da göz önünde bulundurmanızda fayda var...
İyi çalışmalar,

Alıntı:
Yazan TarhanBicen
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/33810
K. 2016/13366
T. 05.05.2016

* TAKİPTE TARAF OLMAYAN ANA BABA EŞ VB. KİŞİLERİN NÜFUS BİLGİLERİ VE MAL VARLIKLARININ SORGULANMASI (Takip İle İlgisi Bulunmayan Borçlu Durumunda Olmayan Kişilerin Kişisel Kimlik Bilgileri İle Durumlarının Araştırılmasının İcra Müdürleri ve Katiplerin Görev Kapsamında Bulunmadığı/Nüfus Kaydı ve Diğer Sorgulama İşlemlerinin Hakkında Takip Kesinleşen Borçlular Yönünden Uygulanacağı - Borçlunun Anne ve Babasının Ölmüş Olduğunun Bildirilmesi ve Taşınmaz Bilgilerinin Sunulması Halinde İİK.Md. 94.Maddesi Gereğince İşlem Yapılabileceği)

* BORÇLUNUN ANNE-BABASINA AİT TAŞINNAZLARIN SORGUSU İLE BORÇLUYA İNTİKAL EDECEK HİSSELERİ ÜZERİNE HACİZ KONULMASI TALEBİ (Borçlu Dışında Kalan Aile Üyelerinden Anne Baba ve Eşin Nüfus Kaydının Alınarak Ölü Olup Olmadıkları ve Ölmüş İseler Dosyaya Taraf Kaydederek Mal Varlığı Sorgulamasının ve Araştırmasının Yapılmasının İcra Dosyası İle İlgisi Olmayan 3.Kişiler Yönünden Uygulanmasının Mümkün Olmadığı)

* ŞİKAYET (Takipte Taraf Olmayan Aile Üyelerinin Mal Varlıklarının Sorgulanamayacağı - 3.Kişiler İle İlgili Yapılacak Sorgulamaların Anayasa Md.20'de Düzenlenen Temel Hak ve Hürriyetlere Aykırılık Oluşturduğu/Kişilerin Verilen Gizliliğinin Güvence Altına Alındığı Takip İle İlgisi Bulunmayan Borçlu Durumunda Olmayan Kişilerin Kişisel Kimlik Bilgileri İle Durumlarının Araştırılmasının İcra Müdürleri ve Katiplerin Görev Kapsamında Bulunmadığı)

2709/m.20

2004/m.94

ÖZET : Takip borçlusunun anne ve babasını gösterir nüfus kayıt örneklerinin çıkartılması ölü olmaları halinde takbis sisteminden anne ve babasına ait kayıtlı taşınmazların sorgulaması ile borçluya intikal edecek hisseleri üzerine haciz konulması ile müzekkere yazılmasını talep ettiği, talebinin reddedilmesinin üzerine yapılan şikayetin incelenmesinde; 3.kişiler ile ilgili yapılacak sorgulamaların Anayasa'nın 20.Maddesinde düzenlenen temel hak ve hürriyetlere aykırılık oluşturduğu, kişilerin verilen gizliliğinin güvence altına alındığı, takip ile ilgisi bulunmayan borçlu durumunda olmayan kişilerin kişisel kimlik bilgileri ile durumlarının araştırılmasının İcra müdürlüğündü görevli katip ve müdürlerin görevleri kapsamında bulunmadığı, alacaklı vekilince, borçlunun anne ve babasının ölmüş olduğunun bildirilmesi ve taşınmaz bilgilerinin sunulması halinde İİK.'nun 94.maddesi gereğince işlem yapılabileceği belirlendiğinden şikayetin reddine dair tesis edilen karar uygun görülmüştür.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
MİLAS
İCRA HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/63
KARAR NO: 2015/88
DAVACI : TÜRKİYE HALKBANKASI A.Ş.
VEKİLLERİ:
AVALI : MİLAS 2.İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
DAVA : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)
DAVA TARİHİ : 11/03/2015
KARAR TARİHİ : 08/04/2015
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08/04/2015

Mahkememizde görülmekte bulunan Şikayet (İcra Memur Muamelesi) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı vekilinin mahkememize sunduğu 11/03/2015 havale tarihli dava dilekçesi ile; Milas 2.İcra Müdürlüğünün 2014/1491 Esas sayılı dosyasından borçlu R.Y. hakkında yapılan takip kapsamında icra müdürlüğünden borçlu'nun anne babasını gösterir nüfus kaydının Uyap mernis sisteminden sorgulanarak eğer borçlunun anne ve babası ölü ise anne babasından kendisine intikal eden miras payı üzerine haciz konulması için uyap takbis sisteminden murisler adına taşınmaz kayıt payı üzerine haciz konulmasını talep ettiklerini, icra müdürlüğünün 02/03/2015 tarihinde talep ile ilgili red kararı verdiğini, yine 06/03/2015 tarihli kararı ile de düzeltme kararının reddine karar verildiğini, taleplerinin hacze kabil mal olup olmadığının sorgulanmasına ilişkin olduğunu, eğer borçlunun anne ve babası ölü değil ise bu aşamada herhangi bir şekilde takbis sisteminden sorgulamaya gerek olmadığının, ölü olması durumunda sorgulamanın yapılması gerektiğini, bu bahisle İ.İ.K.nun 94. Maddesi gereğince borçluya murislerden intikal edecek taşınmaz miras payının haczi için gerekli tespitin sorgulamanın yapılmaması ve haciz konulmamasına yönelik 06/03/2015 tarihli icra memur işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek işleminin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkememizce Milas 2.İcra Müdürlüğünün 2014/1491 Esas sayılı dosyası getirtilmiş dosyanın borçlusunun R.Y., alacaklısının Halk Bank olduğu, 7.301,99 TL takip çıkışı üzerinden ilamsız takip olduğu, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği, borca itirazın bulunmadığı, alacaklı vekilinin 25/02/2015 talebi ile borçlunun anne ve babasını gösterir nüfus kayıt örneklerinin çıkartılması ölü olmaları halinde takbis sisteminden anne ve babasına ait kayıtlı taşınmazların sorgulaması ile borçluya intikal edecek hisseleri üzerine haciz konulması ile müzekkere yazılmasını talep etmiştir, Milas İcra Müdürlüğünün 02/03/2015 tarihli kararı ile söz konusu talebin anayasanın 20.maddesine aykırı olduğu kişilerin kişisel verilerinin Anayasal güvence altında olduğu, borçlu olmayan eş, anne, babanın nüfus kayıt bilgilerinin açığa çıkartılmasının Anayasaya aykırı olduğundan talebin reddine karar verildiği, bu karar üzerine alacaklı vekilince 04/03/2015 tarihinde kararın düzeltilmesi yönünde yeniden talepte bulunulduğu, icra müdürlüğünce 06/03/2015 tarihinde yeniden verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu belirlenerek dosyada borçlu bulunmayan kişilerin mal varlığı sorgulaması talebinin reddine karar verildiği belirlenmiştir.

Tüm dosya kapsamı, dosya içerisinde bulunan icra dosyası ile tüm bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Milas 2.İcra Müdürlüğünün 2014/1491esas sayılı dosyası ile borçlu R.Y. hakkında ilamsız takibe başlandığı, alacaklı vekili tarafından 25/02/2015 tarihinde borçlunun anne ve babasını gösterir nüfus kayıt örneklerinin çıkartılması ölü olmaları halinde takbis sisteminden anne ve babasına ait kayıtlı taşınmazların sorgulaması ile borçluya intikal edecek hisseleri üzerine haciz konulması ile müzekkere yazılmasını talep ettiği, talebinin reddedilmesinin üzerine yapılan şikayetin incelenmesinde; borçlu dışında kalan aile efradından olan anne, baba ve eşin nüfus kaydının alınarak ölü olup olmadıkları ve ölmüş iseler dosyaya taraf kaydederek mal varlığı sorgulamasının ve araştırmasının yapılmasının icra dosyası ile ilgisi olmayan 3.kişiler yönünden uygulanmasının mümkün olmadığı, nüfus kaydı ve diğer sorgulama işlemlerinin hakkında takip kesinleşen borçlular yönünden uygulanacağı, 3.kişiler ile ilgili yapılacak sorgulamaların Anayasa'nın 20.Maddesinde düzenlenen temel hak ve hürriyetlere aykırılık oluşturduğu, kişilerin verilen gizliliğinin güvence altına alındığı, takip ile ilgisi bulunmayan borçlu durumunda olmayan kişilerin kişisel kimlik bilgileri ile durumlarının araştırılmasının İcra müdürlüğündü görevli katip ve müdürlerin görevleri kapsamında bulunmadığı, alacaklı vekilinece, borçlunun anne ve babasının ölmüş olduğunun bildirilmesi ve taşınmaz bilgilerinin sunulması halinde İ.İ.K.'nun 94.maddesi gereğince işlem yapılabileceği belirlendiğinden şikayetin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Şikayetin REDDİNE,

2- Peşin harç yeterli olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına,

3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,

4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,

Dair tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde İİK 363 ve 6217 sayılı yasanın 30/geçici 3. maddesi uyarınca mahkememize dilekçe verilerek veya hakim onaylı tutanak tutulması koşuluyla mahkeme katibine beyanda bulunularak Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı . 08.04.2015
Old 02-08-2016, 15:23   #34
üye46554

 
Varsayılan

Oncelikle ilginiz icin tesekkurler Ekmen bey, ancak sormak istedigim bir husus olustu. Bu durumda ilgili gondermis oldugunuz yargitay kararina gore, alacakli olarak borclunun vefat eden babasindan kalan mallarin ne oldugunu ihtiyati haciz icin ogrenmem anayasanin 20. Maddesine aykirimi olmaktadir. Sayet boyle ise bunun akibetini nasil ogrenmem veya talep etmem gerekir?
Old 02-08-2016, 15:27   #35
üye46554

 
Varsayılan

Bir ekleme daha yapmak istiyorum. Icra mud alacagim bir yetki belgesi islemleri takip etmemde veraset ilami vs.. Yeterli olmaz mi?
Old 02-08-2016, 16:14   #36
Av. Ahmed EKMEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Stj.Av Tuğçe Taşdemir
Oncelikle ilginiz icin tesekkurler Ekmen bey, ancak sormak istedigim bir husus olustu. Bu durumda ilgili gondermis oldugunuz yargitay kararina gore, alacakli olarak borclunun vefat eden babasindan kalan mallarin ne oldugunu ihtiyati haciz icin ogrenmem anayasanin 20. Maddesine aykirimi olmaktadir. Sayet boyle ise bunun akibetini nasil ogrenmem veya talep etmem gerekir?

Rica ederim Tuğçe Hanım.
Spesifik durumlar dışında mahkemeler 'borçlunun menkul, gayrimenkul ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine' şeklinde karar verir ve bu karar da icra dairesi kanalıyla icra ettirilir. Bu ihtiyati haciz kararına miras payının da dahil olduğu ve bunun için ayrıca mahkemeden karar alınmasına gerek olmadığı kanaatindeyim.
İntikal edebilecek malların neler olduğunu bugüne kadar icra dairesinde yaptırdığımız sorgular ile öğreniyorduk ancak ilgili Yargıtay Kararı'nın bunun önünü kapattığı görünüyor. Alternatif bir tespit yöntemini şuan net olarak bilemiyorum ama sizin de belirttiğiniz gibi mirasçılık belgesi ile araştırma yapılabileceğini düşünüyorum... Ama kısa zamanda daha pratik bir yönetim de bulunacaktır...
Nacizane tavsiyem, her halükarda bahsettiğiniz işlemleri yapmak için takip başlatacağınızdan zaman kaybetmeden takibi başlatmanız. Bakarsınız borçlunuzun borca yeter malvarlığı vardır ve bunlara gerek kalmaz
Old 02-08-2016, 16:18   #37
üye46554

 
Varsayılan

Anladim insl umudum o yonde tesekkurler
Iyi calismalar
Old 07-11-2016, 14:41   #38
av.emremert

 
Varsayılan Acil Görüşlerinizi Bekliyorum

Merhaba Değerli Üstadlarım;

Muris ölmeden 1-2 yıl önce yüklü miktarda parasını bankadan çekip 4 mirasçıdan 2 si arasında paylaştırıyor.

Muristen kalan taşınmazlar var.

Paraların diğer mirasçıların hesaplarına girmiş olduğunu ispat edersek (hesap hareketlerinden) Tenkis ve ya denkleştirma davası açılabilir mi?

Teşekkürler,
Old 07-11-2016, 15:38   #39
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Denkleştirme bu olmazsa tenkis seklinde, terditli bir dava açmanız gerekir. Anlattığınız husus, denkleştirme kurallarina tabidir.
Old 08-02-2017, 15:06   #40
Av. Mete Han HOCAOĞLU

 
Varsayılan

Tüm meslektaşlarıma ve değerli üstadlarıma iyi günler dilerim. Bir konu hakkında görüşlerinizi almak istemekteyim.

Anne ve üç çocuğunun (B,C,D) üzerine kayıtlı bir arsanın satış işlemi yapılıyor, annenin yaşı ve sağlık sorunları nedeniyle bütün işlemleri annesi adına D gerçekleştiriyor. Ancak annenin ölümünden sonra arsa payı satışı ile ilgili olarak kendisine geçmesi gereken paranın hesabına hiç geçmediği ortaya çıkıyor. (Paranın D' nin hesabına girdiği de belli değil ancak tahminler bu yönde). Bu durumda müvekkilim B ve C adına miras denkleştirmesi davası mı yoksa tenkis davası mı açmamız daha yararlı olacaktır.

Denkleştirme davalarında kural olarak kazandırmanın miras payına istinaden yapılmış olduğunu kanıtlamak davacının yani bizim zorunluluğumuzdur. Ancak somut olayda böyle bir kazandırmanın yapıldığını (iş kurma, borçtan kurtarılma vs) kanıtlamamız şu durumda mümkün değil.

Tenkis davalarında ise murisin yaptığı bazı ölüme bağlı ve sağlararası kazandırmaların saklı paylı mirasçıların saklı paylarını ihlal ederek yaptığını ispat etmemiz gerekiyor.

Görüş ve yardımlarınız içim şimdiden teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim.
Old 08-02-2017, 16:19   #41
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Mirasta İade MK 503. maddenin yerini alan mirasta denkleştirme ile ilgili 669. maddeye, "mal varlığının devri" ibaresi eklenmiştir. Hâl böyle olunca, kanuni karineden dolayı, kazandırmanın, miras payına mahsuben yapılMamış olduğunu, kazandırmadan yararlanan ispat edecektir.
Ne var ki, somut olayda,
(... Annenin ölümünden sonra arsa payı satışı ile ilgili olarak kendisine geçmesi gereken paranın hesabına hiç geçmediği ortaya çıkıyor. (Paranın D' nin hesabına girdiği de belli değil ancak tahminler bu yönde..)demektesiniz.
Dâvanızı tahmin üzerine açtığınızda, gelebilecek dâvalı savunması da nazara alındığında,başarı ihtimalinin ne olacağını siz belirleyin.Zira dâvalıya,(işlemlerin ayrıntısını belirtmemişsiniz) her hangi bir para girişi bulunmaMaktadır. Kolay gelsin.
Old 09-02-2017, 09:26   #42
Av. Mete Han HOCAOĞLU

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Cumhur Okyay
Mirasta İade MK 503. maddenin yerini alan mirasta denkleştirme ile ilgili 669. maddeye, "mal varlığının devri" ibaresi eklenmiştir. Hâl böyle olunca, kanuni karineden dolayı, kazandırmanın, miras payına mahsuben yapılMamış olduğunu, kazandırmadan yararlanan ispat edecektir.
Ne var ki, somut olayda,
(... Annenin ölümünden sonra arsa payı satışı ile ilgili olarak kendisine geçmesi gereken paranın hesabına hiç geçmediği ortaya çıkıyor. (Paranın D' nin hesabına girdiği de belli değil ancak tahminler bu yönde..)demektesiniz.
Dâvanızı tahmin üzerine açtığınızda, gelebilecek dâvalı savunması da nazara alındığında,başarı ihtimalinin ne olacağını siz belirleyin.Zira dâvalıya,(işlemlerin ayrıntısını belirtmemişsiniz) her hangi bir para girişi bulunmaMaktadır. Kolay gelsin.

Cumhur Bey verdiğiniz bilgiler ve değerli görüşleriniz için çok teşekkür ederim.
Somut olayda davalının hesabına aynı dönemde (gayrimenkul satışı sonrasında) para girişi olup olmadığını tespit ettirebilmemiz için dava açmaktan başka bir yol maalesef görünmüyor. Müvekkillere bu bilgiyi verip davanın aleyhe sonuçlanabileceğini belirttik.
Anladığım kadarıyla denkleştirme davası üzerinden talepte bulunmamız daha uygun görünüyor.

Teşekkürler, iyi çalışmalar.
Old 09-02-2017, 10:45   #43
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Müvekkillerinize davanin muhtemel sonuçlarini ve yargilama giderlerini anlattığıniza dair yazili belge alın ve davanizi açın. Kolay gelsin.
Old 30-10-2017, 15:26   #44
Mare Nostrum

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Şehper Ferda DEMİREL
Sayın Almila,

Tenkiste usul:

1-Ölüm tarihi itibariyle tereke değerinin tespiti
2-Tasarruf nisabının, sabit tenkis oranının tespiti
3-Bölünür bölünmezlik raporu
4-Davalıdan tercih hakkının sorulması (bölünmezlik raporu halinde)
5-Hakkın kullanımını müteakip ivedilikle, tercih tarihi itibariyle değer tespiti
6-Yine gecikmeksizin ,son raporu müteakip, karar tesisi.(Bölünemeyen malın, tercih hakkının kullanıldığı tarihteki değerinin, sabit tenkis oranına çarpılmasıyla ulaşılacak değer = Tenkise tabi tutar)


Tenkiste önemli olan iki tarih değeri, ölüm tarihi değeri ile, tercih hakkının kullanıldığı tarihteki değerlerdir.

Tercih hakkı kullanıldıktan sonra alınacak olan değer raporunun, bu yüzden ivedilikle alınmasını sağlamak , rapor alındıktan sonra da ivedilikle karar tesisi isteminde bulunmak (davalının tercih hakkını bedel yönünde kullanması durumunda) önemlidir.

Kolaylıklar dilerim.

Av.Şehper Ferda DEMİREL

Alıntı:
Yazan Yücel Kocabaş
I. Tenkis davaları kural olarak miras bırakanın tasarrufuna karşı açılır. Ayrıcalık olarak ,
13.01.1975 tarih 7/1 sayılı İç.Brl.Kararına göre
Sonraki temlik işlemine miras bırakanda katılmış ise muvazaalı işlem olup, kötüniyetli temlik gibi işlem görür ve ( C ) aleyhine tenkis davası açılabilir. Aşağıdaki kurallar uygulanır. Bu koşullarda ( C ) aleyhine muris muvazaası nedeniyle iptal davası veya kademeli olarak iptal ile birlikte tenkis davası da açılabilir.

Sorulan olayda , 3. Kişinin iyiniyetli olduğu belirtildiğine göre bu kişi aleyhine iptal ve tenkis davası açılabilme koşulu gerçekleşmemiş demektir. Bu durumda (A) nın iyiniyetli veya kötüniyetli olduğuna bakılır. TMK 566 .md. si uygulanır. İyiniyetli ise tenkis konusu mal elden çıktığından (A) aleyhine de tenkis davası açılamayacaktır. Kötüniyetli ise (A) aleyhine tenkis davası açılır .

(A) nın geri verme (tenkis ) borcu aşağıdaki kurallara göre hesaplanır. Yalnız elde mal bulunmadığından davalının tercih hakkını kullanma hakkı da kalmamıştır. Davacı saklı payına müdahale edilen kısmın parasal değerini alır. Parasal değerlendirmeler aşağıdaki kurallara göre miras bırakanın ölüm tarihi ile karara en yakın tarih itibariyle yapılır. Yetkili mahkeme miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesidir. Görev değere göre belirlenir. Dava değeri başlangıçta belli olmadığından tahmini değer üzerinden dava açılıp, yargılama sırasında belirlenen bedele göre harcı tamamlanabilir. Dava TMK 571 md.sindeki 1 ve 10 yıllık hak düşürücü süreye tabidir.

II. Tenkis davasında uygulanacak kurallar şöylece özetlenebilir;

1. Öncelikle davacının saklı payı ile , tasarruf edilebilir kısmın parasal değerlerinin bulunması gerekir. Bunun için miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle terekenin aktif ve pasifinin parasal değeri hesap edilir.
2. Terekenin aktifi temlik edilen ve temlik dışı taşınır taşınmaz mallar , alacaklar , ölüme bağlı sigortalar olarak sayılabilir. Miras bırakanın borcu ,cenaze giderleri terekenin mühürlenmesi ve yazım giderleri ve miras bırakanla birlikte yaşayanın ve onun tarafından bakılan kişilerin üç aylık geçim giderleri terekenin pasifini teşkil eder . Terekenin aktifinin ölüm günün itibariyle değerinden pasif değerler düşülerek NET TEREKE miktarı tutarı bulunur.
3. Davacının SAKLI PAYI miktarı net tereke miktarı üzerinden veraset belgesindeki paya göre hesap hesap edilir .Bu miktardan temlik dışı terekeden aldığı miktar var ise yine veraset belgesindeki paya göre hesaplanır, bu miktar düşülerek (Saklı payın parasal değeri ) bulunur.
Net terekenin geri kalan kısmı ise tasarruf edilebilir kısım (tasarruf nisabı) dır.
SABİT TENKİS ORANI = saklı payın parasal değeri (pay) tenkise konu malın ölüm günü itibariyle parasal değeri (payda) şeklindedir.
4. Davacının saklı payına müdahale ortaya çıkarsa tenkise konu malın değerinde azalma gelmeden bölünmesinin imar yönünden mümkün olup olmadığı araştırılır Tenkise konu mal bölünebiliyorsa ,bu kısımların bağımsız bölümler halinde taraflar adına tesciline karar verilir.
5. Tenkis konusu malın bölünmesi mümkün değilse , davalıya TMK. 564. Maddesindeki tercih hakkı kullandırılır.
a. Davalı dilerse parayı seçebilir .Bu durumda tasarruf edilebilir (tasarruf nisabının ) değerini davacıdan alarak, malı davacıya bırakır.
b. Davalı dilerse malı seçebilir. Bu takdirde mal davalıda bırakılacak, davalı davacıya saklı paya el atılan –tenkisi gereken – miktarı ödeyecektir.
6. Bu takdirde , yeniden keşif yapılarak tenkis konusu malın karar günündeki ( md. 564/2 yada karara en yakın gündeki ,Yargıtay kararlarına göre tercih hakkının kullanıldığı gündeki ) değeri tespit edilir ve ortaya çıkan miktar sabit tenkis oranı ile çarpılarak saklı paya el atılan , tenkis edilecek bedel veya tasarruf edilebilir miktarlar bulunur.

Saygılarımla.

Bu konuyla ilgili merak ettiğim 2 husus var :

1- Sizlerin de belirttiği gibi önce ölüm tarihi itibariyle sabit tenkis oranı belirlendiğini sonra tercih hakkının kullanıldığını ve son olarak güncel değerler yönünden bir kez daha rapor alındığını öğrendim. Sizce de bu uygulama yanlış değil mi? Davamız olan olayda yaklaşık 12-13 gayrimenkul var ve müvekkil güncel değerlerin ne olduğunu bilmiyor. Değerlere göre seçim hakkını kullanmak istiyor. Sizce önce güncel değerler için rapor alınıp sonra tercih hakkının kullanılma şansı olabilir mi ? Uygulamada bu şekilde ilerleyen davalar var mı?

2- Epey araştırdım ama sonuca ulaşamadım: davalı seçim hakkını kullanmaktan imtina ederse davaya nasıl devam edilir?
Old 30-10-2017, 15:58   #45
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

1- Bu uygulama doğrudur.
2- Seçme hakkı dâvalıya aittir. Ancak, dâvalı bu hakkı kullanmak istemezse, hak dâvacıya geçer. Böyle hallerde, Mahkemece durum dâvalıya açıkça hatırlatılmalı, buna rağmen seçme hakkını kullanmazsa, neyi seçtiği dâvacıdan sorulmalıdır (Esat Şener, Miras Hukuku, 1977 Ankara, Cilt 1.Sayfa 957) Kolay gelsin.
Old 30-10-2017, 21:13   #46
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

(Mare Nostrum)'un sorusu hakkında;

1.) Parasal değerler; miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle bilirkişi tarafından tespit edildikten sonra ,bölünmez taşınmazlar hakkında tercih hakkı davalı tarafa sorulacaktır. Güncel değerler ise ; bilirkişinin ölüm günü itibariyle bulduğu değerlere karar gününe (tercih hakkının kullanıldığı güne ) kadar geçen süre içindeki toptan eşya fiyat endeksleri ile, bu süre içinde oluşan nitelik ve imar değişikliği gibi fiyata etkili özel unsurlar dikkate alınıp eklenerek bulunacak miktarlardan ibarettir.

Dolayısı ile davalının tercih hakkını kullanırken taşınmazların ve tenkisi gereken miktarın parasal değeri yönünden bir bilgiye sahip olduğu varsayılabilir. Bence Yargıtayca kararlı olarak uygulanan bu kuralın eleştirilecek bir yönünün bulunmaması gerekir. Eleştirsek dahi, bizim kişisel görüşümüzün yargıtayın bu yerleşik uygulaması karşısında davaya bir yarar sağlamayacağını düşünüyorum.

2.) Davalı verilen süreye rağmen tercih hakkını kullanmaz ise yine yerleşen içtihata göre, Cumhur Bey'in belirttiği gibi tercih hakkı davacıya geçer.
Old 20-02-2018, 20:31   #47
lawislife

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Yücel Kocabaş
I. Tenkis davaları kural olarak miras bırakanın tasarrufuna karşı açılır. Ayrıcalık olarak ,
13.01.1975 tarih 7/1 sayılı İç.Brl.Kararına göre
Sonraki temlik işlemine miras bırakanda katılmış ise muvazaalı işlem olup, kötüniyetli temlik gibi işlem görür ve ( C ) aleyhine tenkis davası açılabilir. Aşağıdaki kurallar uygulanır. Bu koşullarda ( C ) aleyhine muris muvazaası nedeniyle iptal davası veya kademeli olarak iptal ile birlikte tenkis davası da açılabilir.

Sorulan olayda , 3. Kişinin iyiniyetli olduğu belirtildiğine göre bu kişi aleyhine iptal ve tenkis davası açılabilme koşulu gerçekleşmemiş demektir. Bu durumda (A) nın iyiniyetli veya kötüniyetli olduğuna bakılır. TMK 566 .md. si uygulanır. İyiniyetli ise tenkis konusu mal elden çıktığından (A) aleyhine de tenkis davası açılamayacaktır. Kötüniyetli ise (A) aleyhine tenkis davası açılır .

(A) nın geri verme (tenkis ) borcu aşağıdaki kurallara göre hesaplanır. Yalnız elde mal bulunmadığından davalının tercih hakkını kullanma hakkı da kalmamıştır. Davacı saklı payına müdahale edilen kısmın parasal değerini alır. Parasal değerlendirmeler aşağıdaki kurallara göre miras bırakanın ölüm tarihi ile karara en yakın tarih itibariyle yapılır. Yetkili mahkeme miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesidir. Görev değere göre belirlenir. Dava değeri başlangıçta belli olmadığından tahmini değer üzerinden dava açılıp, yargılama sırasında belirlenen bedele göre harcı tamamlanabilir. Dava TMK 571 md.sindeki 1 ve 10 yıllık hak düşürücü süreye tabidir.

II. Tenkis davasında uygulanacak kurallar şöylece özetlenebilir;

1. Öncelikle davacının saklı payı ile , tasarruf edilebilir kısmın parasal değerlerinin bulunması gerekir. Bunun için miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle terekenin aktif ve pasifinin parasal değeri hesap edilir.
2. Terekenin aktifi temlik edilen ve temlik dışı taşınır taşınmaz mallar , alacaklar , ölüme bağlı sigortalar olarak sayılabilir. Miras bırakanın borcu ,cenaze giderleri terekenin mühürlenmesi ve yazım giderleri ve miras bırakanla birlikte yaşayanın ve onun tarafından bakılan kişilerin üç aylık geçim giderleri terekenin pasifini teşkil eder . Terekenin aktifinin ölüm günün itibariyle değerinden pasif değerler düşülerek NET TEREKE miktarı tutarı bulunur.
3. Davacının SAKLI PAYI miktarı net tereke miktarı üzerinden veraset belgesindeki paya göre hesap hesap edilir .Bu miktardan temlik dışı terekeden aldığı miktar var ise yine veraset belgesindeki paya göre hesaplanır, bu miktar düşülerek (Saklı payın parasal değeri ) bulunur.
Net terekenin geri kalan kısmı ise tasarruf edilebilir kısım (tasarruf nisabı) dır.
SABİT TENKİS ORANI = saklı payın parasal değeri (pay) tenkise konu malın ölüm günü itibariyle parasal değeri (payda) şeklindedir.
4. Davacının saklı payına müdahale ortaya çıkarsa tenkise konu malın değerinde azalma gelmeden bölünmesinin imar yönünden mümkün olup olmadığı araştırılır Tenkise konu mal bölünebiliyorsa ,bu kısımların bağımsız bölümler halinde taraflar adına tesciline karar verilir.
5. Tenkis konusu malın bölünmesi mümkün değilse , davalıya TMK. 564. Maddesindeki tercih hakkı kullandırılır.
a. Davalı dilerse parayı seçebilir .Bu durumda tasarruf edilebilir (tasarruf nisabının ) değerini davacıdan alarak, malı davacıya bırakır.
b. Davalı dilerse malı seçebilir. Bu takdirde mal davalıda bırakılacak, davalı davacıya saklı paya el atılan –tenkisi gereken – miktarı ödeyecektir.
6. Bu takdirde , yeniden keşif yapılarak tenkis konusu malın karar günündeki ( md. 564/2 yada karara en yakın gündeki ,Yargıtay kararlarına göre tercih hakkının kullanıldığı gündeki ) değeri tespit edilir ve ortaya çıkan miktar sabit tenkis oranı ile çarpılarak saklı paya el atılan , tenkis edilecek bedel veya tasarruf edilebilir miktarlar bulunur.

Saygılarımla.
Yücel bey 1975 yılında ölen bir murisin gerçekten bağış iradesiyle tapuda da kendi oğullarına bağış yapması ve kız çocuğuna hic bir sey bırakmaması söz konusu olan bir konuda tenkis davası için süre kaçırılmış fakat yine de sizce bir çıkış yolu var mıdır?
Old 21-02-2018, 09:56   #48
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Yücel Bey'in iznine sığınarak ; "denkleştirme dâvası" mirasın paylaşımından on sene sonra zaman aşımına uğrar. Miras paylaşılmış ise, zaman aşımı da gerçekleşmiştir.
Old 18-04-2020, 11:35   #49
Nisan Çiçek

 
Varsayılan Muvazaa

Muvazaa davasında zamanaşımı yoktur. Bağış var. Bu koşullarda muvazaa davası açabilirsiniz.
Alıntı:
Yazan lawislife
Yücel bey 1975 yılında ölen bir murisin gerçekten bağış iradesiyle tapuda da kendi oğullarına bağış yapması ve kız çocuğuna hic bir sey bırakmaması söz konusu olan bir konuda tenkis davası için süre kaçırılmış fakat yine de sizce bir çıkış yolu var mıdır?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 2 (0 Site Üyesi ve 2 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tenkis davalarında zamanaşımı süresi ne kadardır? Brusk Miras Hukuku Çalışma Grubu 11 17-07-2012 16:32
kıdem tazminatı ödenmesi koşulları barisugan Meslektaşların Soruları 1 25-09-2006 10:27
İşyeri Ortamı Fiziksel Koşulları Armağan Konyalı Site Lokali 0 15-02-2003 12:26
Mirasta Anlaşmazlık kupeli Hukuk Soruları Arşivi 1 02-03-2002 23:59
Mirasta Anlaşmazlık kupeli Hukuk Soruları Arşivi 1 01-03-2002 23:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07673907 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.