Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

TCK103 e dair kanun teklifi

Yanıt
Old 21-11-2016, 12:11   #1
Av.Muhammet Aydın

 
Varsayılan TCK103 e dair kanun teklifi

SAYIN İLGİLİ

TCK 102 ve 103 maddelerin düzenlenmesi ve bu maddelerin bir kısmın iptali şeklideki Anayasa Mahkemesi kararlarının içerikleri ve iptal gerekçeleri ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde kabul edilen Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi ile Çocuğun Korunması ve esenliğine ilişkin toplumsal ve hukuksal ilkeler bildirisi ışığında,konuya ilişkin Adlı Tıp değerlendirmeleri ve bilimsel makaleler ile Türk toplumunun yapısı ve aile kurumunun önemi geçmiş hukuk normları ve toplumsal ihtiyaçlar değerlendirilerek, Anayasa Mahkemesi'nin 13.07.2016 tarih 29769 nolu Resmi Gazete’de yayımlanan 26.05.2016 T. 2015/108 E. 2016/46 K. sayılı içtihadına(kanunların,suç tipine göre fiil ile öngörülen yaptırım arasında makul ve hakkaniyete uygun bir denge bulunmalı ve kanun koyucunun belirlediği yaptırım, cezalandırmada güdülen amaçla ölçülü olmalıdır şeklindeki belirlediği ilkelere) ve yine aynı mahkemenin 2015 / 2 E. 2015 / 100 K.12.11.2015 T. sayılı ilamında ki (...mahkemeye olaya özgü takdir marjı tanımayan ve onarıcı hukuk kurumları öngörmeyen kuralda düzenlenen ceza yaptırımının alt sınırının onaltı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezası olarak belirlenmesi; fiilin farklı yaş kategorilerindeki mağdurlara karşı işlendiği veya failin de küçük olduğu ya da fiilden sonra mağdurun yaşının ikmali ile fiili birlikteliğin resmi evliliğe dönüşmesi gibi her bir somut olayın özellikleri dikkate alınarak ceza tayin edilmesi veya onarıcı adalet kurumunun uygulanması imkanını ortadan kaldırmakta ve bazı durumlarda somut olayın özellikleriyle bağdaşmayacak ve suçla yaptırım arasında bulunması gereken adil dengeyi ortadan kaldıracak ölçüde ağır cezaların verilmesi sonucunu ortaya çıkarabilecek bir niteliğe sahip bulunmaktadır...) şeklindeki,yasal değişikliği zorunlu kılan iptal gerekçeleri de dikkate alınarak,dayanak olan Bafra Ağır Ceza mahkemesinde yaptığım birden fazla sanık müdafiiliğimin ve iptal için çalıştığım kanun normunun yeniden tanzimi için sorumluluk hissettiğimden, birikimim ve araştırmalarım ve cezalar ile yaptırımları arasındaki adil ve hakkaniyetli dengenin tesisi bağlamında ,aşağıdaki kanun teklifinin sizlerinde hukuk süzgeçinden de geçirilerek , güncel tartışmalarla savrulan hak ve adalet anlayışının korunması ve yeninden tesisi ve kanun yapmanın soğuk kanlı bir yaklaşım gerektirdiği ilkelerini tekrarla takdirlerinize sunuyorum.BU BAĞLAMDA; ÖNCELİKLE SUÇ KALIBININ DETAYLI NİZAMI GEREKMEKTEDİR.ŞÖYLE Kİ;
(...TCK 103- (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan ( hakime takdir için azaltılmalı) otuz yıla (hakime takdir için arttırılmalı)kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde iki yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Cinsel istismar deyiminden;
a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel avranışlar,anlaşılır.
2) Cinsel istismarın anal veya vajinal yoldan ( vücuda organ sokmak deyimi muğlak ve belirli değildir) vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda,eylemin;
a) Altı yaşını tamamlamamış küçüğe karşı işlenmesinde verilecek ceza 25 yıldan az olamaz,(bu yaş grubu,okul öncesi olup kesinlikle kendini koruyamaz, olayın ne olduğunu anlamaz ve anlatamaz saklı kalma ihtimali olmakla suçun en ağır hali,en korunmasız en çok korunmalı)
b-) Fiil altı yaşını tamamlamış ve ancak 12 yaşını ikmal etmemiş yaş grubundaki küçüğe karşı işlenmesi halinde ceza 20 yıldan az olamaz,( bu yaş grubu,okula başlamış olsa da,kendini koruyamaz, olayın ne olduğunu kısmen anlasa da tam anlatamaz,saklı kalma ihtimali var,suçun ağır hali, mağdur korunmasız.Bu yaş grubu ve altı pedofilerin hedefinde olup çok korunmalı)
c- Fiil oniki yaşını tamamlamış ve ancak onüç yaşını tamamlamamış (onüç yaş içindeki) yaş grubundaki küçüğe karşı işlenmesi halinde ceza 15 yıldan az olamaz, ( bu yaş grubu,ortaokul çağında,kendini koruyamaz, olayın ne olduğunu anlar ve tam anlatamaz,saklı kalma ihtimali yine var,suçun ağır hali, mağdur korunmasız çok korunmalı)
d- Fiil onüç yaşını tamamlamış ve ancak ondört yaşını tamamlamamış(ondört yaş içindeki) yaş grubundaki küçüğe karşı işlenmesi halinde ceza 10 yıldan az olamaz, (bu yaş grubu,ortaokul-lise çağında,kendini tam koruyamaz, olayın ne olduğunu anlar ve anlatabilir,Rızasına değer verilemez,Korunmalı)
e-Fiil ondört yaşını tamamlamış ve ancak onbeş yaşını tamamlamamış yaş grubundaki küçüğe karşı işlenmesi halinde ceza 5 yıldan az olamaz,( bu yaş 15 yaşın içine denk gelip genelde lise çağı içerisindedir. Gündemdeki hemen tüm sanık mağduruyeti iddialarının gerçekleştiği yaştır. mağdur kendini halen küçük olduğu için tam koruyamaz ancak, 2-3 yılı bulmuş olan kızlarda ergenlik çağı ve Avrupa ve Amerika uygulamalarında 16 yaşındaki çocuklar kadar olmasa da kendilerine bir çok yerdecinsel özgürlük tanınmıştır.Ve bu yaş 16 yaş grubundan önceki ara dönem olup, eylem şikayete tabii dahi olabilir.Adli tıp dergisi cilt/vol.25,sayı no:1 RamazanAkçan/Necmi Çekin))
3-Fiilin işlendiği sırada mağdurun gerçek yaşı esas alınır ve sanık iş bu suçlara ilişkin olarak TCK 29 da ki hata hükümlerinden faydalanmaz.(norm detaylı düzenlenmekle,sanık-mağdur hakları yeterince korunduğu ve uygulamada,kötü niyetli kullanımın önüne geçmek için)
On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,anlaşılır.
4- Eylemin aynı (veyahutta yakın) yaş grubundaki akranlar arasında ve salt cinsel merak dürtüsüyle, karşılıklı her hangi bir fiziki ve psikolojik üstünlük kurulmaksızın gerekleşmesi halinde ceza yarı oranında da azaltılabileceği gibi ceza verilmeye de bilir.(Avrupa ve Amerika uygulamalarında,13 yaşında bir erkek ile 13 yaşında bir kızın yada aynı yaştaki iki kız yada erkeğin cinselsel merakla yakınlaşmasında failin kim olduğu belirsiz ise uygulamadaki haksızlıkları önlemek için geliştirilmiş bir yöntemdir)b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, anlaşılır. (3) Suçun;(DEVAMI AYNEN KORUNMALI)
TCK MADDE 102 - (1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişi, mağdurun şikayeti üzerine, iki yıldan on yıla (arttırılması gerekir) kadar hapis cezası ile cezalandırılır.(2) Fiilin anal veya vajinal yoldan vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle işlenmesi durumunda, onbeş yıldan otuz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi halinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikayetine bağlıdır.(3) Suçun;a) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,b) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,c) Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı,d) Silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte,İşlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilen cezalar yarı oranında artırılır.(4) Suçun işlenmesi sırasında mağdurun direncinin kırılmasını sağlayacak ölçünün ötesinde cebir kullanılması durumunda kişi ayrıca kasten yaralama suçundan dolayı cezalandırılır.(5) (gerek yok muhakkak ruh sağlığı bozulur) (6) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur....) EYLEM VE CEZASI DİREKT KAMU DÜZENİNİ İLGİLENDİRMEKLE,ACELECİ DAVRANILMAKSIZIN VE TÜM GÖRÜŞLER ALINMAK SURETİ İLE KANUN NORMU OLUŞTURULARAK, MUHTEMEL İPTAL KARARLARI VE TARAF MAĞDURİYETİNİN ÖNÜNE GEÇİLMESİ DİLEKLERİMLE..21.11.2016
(NOT:TÜM MİLLETVEKİLLERİNE ,BAROLARA VE İLGİLİLERE GÖNDERİLMİŞTİR)
SAMSUN BAROSU AVUKATI
Av.MUHAMMET ABDÜSSAMET AYDIN ..."
-Şeklindeki mesajı e-posta yolu ile hemen tüm barolara ve 400'ü aşkın millet vekiline email ile gönderilmiştir.Sizlerinde değerlendirmeleri ve görüşlerinizi almak dileğiyle...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
imzaların kendisine ait olmadığına dair yemin teklifi Ozan Mert Meslektaşların Soruları 1 12-09-2011 16:21
Avukatlık sınavını kaldıran kanun teklifi Cumhurbaşkanınca onandı. Emrah Güler Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 13 15-12-2006 18:45
Avukatlık Sınavının Kaldırılması ile ilgili Kanun Teklifi ISIL YILMAZ Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 27 17-11-2006 13:51
Af gibi kanun teklifi yeniden düzenlenecek ahmetsacit Hukuk Haberleri 1 25-10-2006 13:04


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03959394 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.