Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Fahiş Bir Şekilde Arttırılan Ancak Kararın Kesin Hükmünde Olduğu Belirtilen Aylık İştirak Nafakasına Nasıl İtiraz Edebiliriz?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-11-2017, 09:51   #1
AHMET01

 
Varsayılan Fahiş Bir Şekilde Arttırılan Ancak Kararın Kesin Hükmünde Olduğu Belirtilen Aylık İştirak Nafakasına Nasıl İtiraz Edebiliriz?

Değerli Meslektaşlarım,

Aile Mahkemeleri zaman zaman iştirak veya yoksulluk nafakalarını usul ve yasaya aykırı olduğunu düşündüğümüz bir şekilde artırmakta veya azaltmaktadırlar. Ancak kararın sonuç kısmında ise bu kararın kesin hükmünde olduğunu belirtmektedirler. Buna ben yine de itiraz etmek istiyorum. Bu konuda daha önce hiç uygulamam olmadı. Fakat duyduğum kadarıyla yapılan itirazı mahkeme önce ret etmekte fakat bu ret kararına da itiraz edildiğinde bu sefer karar talep doğrultusunda bir üst mahkemeye gönderilmektedir. Şimdi sizlere danışmak istediğim hususlar;

1-) İlk itirazımızı nasıl yapalım. Bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf incelemesine tabi tutulmasını istediğimizi mi belirteyim? Yoksa bu kararın uygun olmadığını istinaf yoluna müsaade edilmesi yönünde bir ek karar verilmesini mi isteyeyim? Veyahut sizin uygun gördüğünüz başka bir talep şekli varsa öğrenmek isterim. Kararın tebliğinden sonra burada da iki haftalık talep süresi geçerlimidir?

2-) Bu ilk itiraz için istinafa başvuru harcı ödediğimizde ve Sayın mahkeme ise verilmiş olan karar kesin hükmünde olduğu gerekçesiyle talebimizin reddine şeklinde karar tesis ettiğinde bu harcı ikinci talebimizdeki istinafa başvuru harcına mahsup edebilir miyiz? Yoksa tekrar ikinci bir harç mı ödenecektir?

3-) Bu tür müracaattlardan hiç sonuç alan var mı?

Bu konularda ve uygun göreceğiniz diğer konularda ön bilgi verirseniz çok memnun olurum. Şimdiden emek sarf edecek meslektaşlara çok teşekkür eder; kolaylıklar dilerim. Saygılarımla.
Old 17-11-2017, 10:17   #2
Av. Reyhan Şahin

 
Varsayılan

Merhaba, yakın zamanda davalı müvekkil aleyhine açılan yoksulluk nafakasının artırılması talepli davada, nafakanın 300 tl den 500 tl ye çıkarılmasına karar verilmişti, TMK 176 maddesi ve yüksek mahkeme kararları doğrultusunda, nafaka takdir edildiği tarihe göre davalı nafaka yükümlüsünün gelir durumunda olağanüstü bir değişiklik olmadığından dengenin sağlanması bakımından nafakanın TÜİK in belirlediği ÜFE oranında artırılabileceğinden bahisle kararı temyiz ettik, Yargıtay talebimiz gibi dosyayı bozdu, bu kez mahkeme nafakanın ÜFE oranına göre artırılmasına karar verdi, fakat yanlış hesaplama ile miktarı 519tl buldu ama talebe göre gene 500tlye hükmetti üstelik karar kesindi (şaka gibi!!!), kararın tavzihini talep ettik reddedildi, kararı temyiz ettik, miktar yönünden kesin karar olduğu için reddedildi, temyizin reddi kararını temyiz ettik, Yargıtaydan bozma kararı geldi ve duruşma günü verildi, ben size bu açıklamayı yazarken yanlış bilgi vermemek adına dosyaya bakıyordum ki mahkeme kaleminin yanlışlıkla Yargıtayın ilk bozma kararını tebliğ ettiğini farkettim!! dosyada vekaletim yok haricen ilgileniyorum, başka bir şehir mahkemesinde, o yüzden temyizin reddi kararının temyizi sonucunu henüz göremedim, Perşembe günü duruşması var onu da öğrenince paylaşacağım.
Old 24-11-2017, 00:36   #3
AHMET01

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım Reyhan ŞAHİN,

Katkılarınız için çok teşekkür ederim. Başımıza sık sık gelebilecek bir konu. Onun için iyice açıklığa kavuşturmamız lazım. Sonraki gelişmeleri de yazabilirseniz çok iyi olur. Ben de birisine haricen bir dilekçe yazıyordum bu arada tutuklandı. Onun için adli yardım talepli olarak dilekçeyi yazdım. Ceza evine götürdüm ve ceza evi kanalıyla göndermesini söyleyecektim. Ceza infaz memurlarına durumu anlattım. İlgililerle görüştükten sonra dilekçeyi tutukluya imzalatıp hemen aldılar. Onun için harç ödemedi. Siz ilk istinafa gidip yerel mahkeme kesin hükmündedir gerekçesiyle ret edince yatırılan bu istinaf harcının iadesine karar verdi mi? İkinci istinaf başvurusunda ikinci bir istinaf harcı mı ödediniz? Yoksa red edilen ilk başvurunun harcını buna mı mahsup ettirdiniz? Teşekkürler.
Old 28-11-2017, 09:46   #4
Av. Reyhan Şahin

 
Varsayılan

Son bozma ilamı aşağıdaki şekildedir, bence örnek bir karar, harç iadesine de karar verilmiş, dava henüz sonuçlanmadı, gerekirse kararı da paylaşırım kolay gelsin.

3. Hukuk Dairesi 2016/20511 E. , 2017/5997 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki yoksulluk nafakası arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; Yığılca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/42 Esas, 2011/37 Karar sayılı ilamı ile kendisi lehine 300 TL'sı yoksulluk nafakası bağlandığını, aradan geçen sürede takdir edilen nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle yoksulluk nafakasının 500 TL'sına yükseltilmesi ile birlikte dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece ; davanın kabulü ile davacı için aylık 300 TL'sı yoksulluk nafakasının, 200 TL'sı artırılarak 500 TL'sına yükseltilmesine ve dava tarihinden itibaren 500 TL'sı yoksulluk nafakasının işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2015/16624 Esas-2016/178 Karar sayılı 18.01.2016 tarihli ilamıyla; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir.
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdirinin doğru görülmediği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Sözkonusu bozma ilamına mahkemece uyulmasıyla birlikte yeniden yapılan yargılama neticesinde; 2014 Yılı Temmuz ayı ÜFE oranının 0,73 olduğu 300 TL'sı ile çarpımı sonucu 519 TL'sı olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile davacı için aylık 300 TL'sı yoksulluk nafakasının, 200 TL'sı artırılarak 500 TL'sına yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Belirtilmelidir ki; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
Bu ilke kamu düzeni ile ilgili olup, Yargıtay'ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hakimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.
Somut olayda, mahkemece; bozmaya uyma kararı verilmiş ise de, bozmaya uygun karar verilmemiştir. Şöyle ki; mahkemece nafakanın takdir edildiği tarih ile dava tarihi arasındaki ÜFE oranları esas alınması gerekirken, sadece 2014 Yılı Temmuz ayı TÜİK ÜFE oranı olan 0,73, aylık ÜFE oranı esas alınmıştır. Alınan oran, Üretici Fiyat Endeksinin 2014 Yılı Temmuz Ayında aylık olarak % (yüzde) 0,73 oranında arttığını belirtir. Ayrıca bu oranın 300 ile çarpımı sonucu 302,09 TL olur, mahkemece 0,73 ile 300 TL nin çarpımı sonucu nafakanın 519 TL olduğu belirtilmiştir, ki bu hesaplama işlemi hatalıdır.
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih ve dava tarihi arasındaki süre gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
tedbir nafakasina itiraz Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 3 03-10-2017 20:16
Ödeme gününde teminattır yazmayan ancak ayrı bir belgede belirtilen senet teminat senedi olarak kabul edilir mi? Av. Eda Yıldırım İlhan Meslektaşların Soruları 2 26-02-2016 09:30
üç Aylik Red Süresi Geçen Mirasçi Mirasi Nasil Reddebilir Av. Mehmet Kağan Gürbüz Meslektaşların Soruları 2 25-07-2013 09:35
Gerekceli kararin onayli suretini nasil alabilirim Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 11-07-2012 12:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04681301 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.