Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Evlenmeden bir gün önce eşin hesabına aktarılan para boşanma durumunda geri alınabilir mi?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-08-2016, 14:51   #1
av.Özlem Ege

 
Varsayılan Evlenmeden bir gün önce eşin hesabına aktarılan para boşanma durumunda geri alınabilir mi?

Müvekkilim 15 haziran 2005'te şuan davası devam etmekte olan şahısla evlenmiştir. 14 haziran 2005 tarihinde ise yani evlenmeden bir gün önce, bu şahsın banka hesabına 35 bin tl para aktarmıştır. Bu şahıs parayı emeklilik için bağlı olduğu kuruma yatırmış emekli olduktan sonra ise normal olarak emekli maaşını her ay almmaktadır. Müvekkilim ise evlenmeden önce yatırmış olduğu parayı geri almak istemektedir.Nasıl bir yol izlemem gerekir emsal karar bulabilir miyim Mesleğe yeni başladım yardımcı olursanız çok sevinirim
Old 04-08-2016, 16:24   #2
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sayın Özlem Ege ;

Evlenmeden 1 gün önce müvekkilinizin nişanlısının hesabına yatırdığı para kanaatimce bağış sayılacağından iadesi mümkün değildir.
Old 06-08-2016, 21:52   #3
Armedangel

 
Varsayılan

bk-153-3 evlilik devam ettiği sürece eşler arasında zaman aşımı durur.
müvekkiliniz alacağını zaman aşımına takılmadan talep edebilir. dekonttaki açıklamalara dikkat etmek gerekiyor.
Old 07-08-2016, 11:42   #4
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sayın Armedangel ;

Dekonttaki açıklamada paranın borç olarak verildiği yazmıyorsa para bağışlanmış sayılacaktır. Soru sahibi dekontta bir açıklamadan bahsetmediği için açıklama kısmının boş olduğunu varsayıyorum. Siz alacağın talep edilebileceğini neye dayanarak yazdınız ?
Old 07-08-2016, 16:27   #5
Armedangel

 
Varsayılan

Sayın Hatun Hn,
Burada iki mesele var birincisi ve belkide en önemli mesele zaman aşımı, olayın üstünden 10 yıldan fazla geçmiş.gerek sebepsiz zenginleşme gerekse bir karz akdi bakımından bu süre önemli ancak olayda borçlar kanunumuzun zaman aşımını durduran halleri olan 153. maddede sayılan bir durum söz konusu olduğu için zaman aşımına takılmayacaktır. Bu nedenle telebi mümkündür.

diğer konu olan bankadan gönderilen bir paranın talep edilmesi hususu ise şayet bir açıklama yapılmamış ise bu bir bağış veya sebepsiz zenginleşme olmayacak bileakis bir borcun kapatılması anlamına geleceği için talep imkanı bulunmayacaktır. Bunun yanında açıklamada farklı bir şeyler yazılmış ise duruma göre talep etme imkanı olabilecektir. zaten bu nedenle açıklamalar konusunda varsayımda bulumayıp dikkat edilmesi gerektiğini yazdım..
İyi Çalışmalar.
Old 07-08-2016, 19:31   #6
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Soru sahibinin anlatımından açıklamalar kısmının boş olduğu ve paranın evlenmeden 1 gün önce bağışlandığı anlaşılıyor. Ben öyle anladım. Özlem Hanım bu konuyu açıklığa kavuşturabilir.
Old 09-08-2016, 10:42   #7
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

19.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/1341
Karar: 2016/7373
Karar Tarihi: 25.04.2016


İTİRAZIN İPTALİ DAVASI - DAVACI ŞİRKET TARAFINDAN DAVALI HESABINA YAPILAN HAVALEDE BİR KAYIT BULUNMADIĞI - İSPAT KÜLFETİNİN DAVACI TARAFTA OLUP HAVALENİN DAVALIYA BORÇ OLARAK VERİLDİĞİNİ YAZILI DELİL İLE KANITLAMAK ZORUNDA OLUŞU - HÜKMÜN BOZULMASI

ÖZET: Davacı ile dava dışı banka arasındaki kredi sözleşmesinde davalının herhangi bir sıfatı bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacı tarafından çekilen kredinin davalıya verilmek amacı ile çekildiği yönünde iddia yerinde değildir. Öte yandan havale kural olarak mevcut bir borcun ödenmesi amacı ile yapılır. Davacı şirket tarafından davalı hesabına yapılan havalede herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. İspat külfeti davacı tarafta olup, havalenin davalıya borç olarak verildiğini yazılı delil ile kanıtlamak zorundadır.Mahkemece,ispat yükünün tayini ve delil takdirinde hataya düşülerek karar verilmesi doğru görülmemiştir.

(2004 S.K. m.67)

Dava: Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Karar: Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı bankadan ticari kredi çekerek davalıya verdiğini, yani krediyi fiilen ona kullandırdığını, müvekkilinin çekilen kredi miktarı 80.000,00 TL'yi davalıya ait banka hesabına ödediğini, ancak davalının müvekkilinden aldığı bu kredi borcunu ilgili bankaya ödemediğini, ödenen 80.000 TL'nin tahsili için başlatılan takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, müvekkilinin davacı şirkete bir borcunun bulunmadığını, havalenin bir ödeme vasıtası olduğunu, var olan bir borcun ödendiğini gösterdiğini, aksinin ispatı için havaleyi gönderenin bunun borç karşılığında bir ödeme olduğu kaydını işlemesi veya yazılı delil sunması gerektiğini, davacının ödemesinin borçlarının bir kısmının geri ödemesine ilişkin olduğunu ve davacının kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddine ve %20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, davalının davacı şirketin ortağı olan dava dışı ...'ın oğlu olduğu, davacı şirket ile davalının annesi şirket ortağı ... arasında da devam eden davalar bulunduğu, hayatın olağan akışına göre davalının şirkete borç para vermiş olması halinde bunun kanıtına yönelik olarak senet, banka havale dekontunun bulunması veya bu hususun şirket kayıtlarına geçirilmiş olması gerektiği, ancak şirket kayıtlarında davalının davacı şirkete borç para verdiğine ilişkin bir kayıt bulunmadığı, her ne kadar davacı tarafından davalıya ödenen paraya ilişkin olarak düzenlenen havale dekontunda bir açıklama yoksa da taraflar arasındaki ilişkiye, davalının şirket ortağının oğlu olmasının şirketten borç para almasında sağladığı kolaylığa ve davalının şirkete daha önce borç para verdiği yönündeki iddiasının geçerli delillerle kanıtlanamadığı, davaya konu paranın davalıya karşı olan bir borcun ödenmesi, tasfiyesi amacıyla değil borç olarak verildiği yönünde kanaate varıldığı, davacının, davalıdan takibe konu asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı kadar alacaklı olduğu ve takibe konu borcun likit nitelikte olması nedeniyle davalının haksız itirazı nedeniyle icra inkar tazminatıyla sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı ile dava dışı banka arasındaki kredi sözleşmesinde davalının herhangi bir sıfatı bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacı tarafından çekilen kredinin davalıya verilmek amacı ile çekildiği yönünde iddia yerinde değildir. Öte yandan havale kural olarak mevcut bir borcun ödenmesi amacı ile yapılır. Davacı şirket tarafından davalı hesabına yapılan havalede herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. İspat külfeti davacı tarafta olup, havalenin davalıya borç olarak verildiğini yazılı delil ile kanıtlamak zorundadır.Mahkemece,ispat yükünün tayini ve delil takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.04.2016 gününde oybirliği ile, karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 09-08-2016, 15:05   #8
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Bence açıklama kısmının boş olmasının bir önemi bulunmamaktadır. Zira açıklama kısmının boş olması yalnızca aralarında senetle ispat zorunluluğu bulunan kişiler yönünden borç ödemeye "karinedir". Karı koca arasındaki işlemler senetle ispat kuralının istisnaları arasındadır. Olayda para nişanlılık döneminde verilmiştir. HMK 203. maddesinde nişanlılık senetle ispat kuralının istisnalarından sayılmasa da b bendindeki "İşin niteliğine ve tarafların durumlarına göre, senede bağlanmaması teamül olarak yerleşmiş bulunan hukuki işlemler." içerisinde değerlendirilerek senetle ispat zorunluluğu aranmayacaktır.

Yani yukarıda sayın armedangel'in belirttiği zamanaşımı hususuyla senetle ispat sorunu bu şekilde aşılmış olur.

Bu aşamadan sonra verilen paranın MK 220/2'de belirtilen (Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,) kapsamına girip girmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekir. Eğer bu kapsamda kabul edilirse Mal rejiminin tasfiyesi ile birlikte talep edilmesi gerekir.

Ancak para evlenmeden bir gün önce yani nişanlılık döneminde verilmiş kabul edilirse istirdat davası ile talep edilecektir.

Bu şekilde nişanlılık evresinde müstakbel eşlerin birbiri lehine yaptığı kazandırmaların mal rejimine dahil kabul edilip edilmediği hususunda bir fikrim yok. Bu hususta araştırma yaparak varılacak sonuca göre bir yol belirlenebilir. Zira bu tercihe göre görevli mahkeme dahi (Aile - Asliye) değişebilecektir.
Old 09-08-2016, 16:23   #9
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Nişanlılar arasındaki hukuki işlemlerin ispatında tanık dinlenip dinlenmeyeceği konusunda yargıtay kararı bulamadım. Ancak tanık dinlenebileceği kabul edilse dahi soru sahibinin müvekkili parayı borç olarak verdiğini,eşi ise bağış yapıldığını iddia edecektir.
Bu durumda birinin tanıkları borç verildiğini,diğerinin tanıkları bağış yapıldığını ifade edecektir. Aradan geçen zaman dikkate alındığında paranın bağış olarak verildiği hayatın olağan akışına da daha uygun geliyor. Bu konuda dava açıp istinaf görüşü oluşmasını beklemek mümkün. Tanık dinlenip dinlenmeyeceği ve paranın geri istenip istenemeyeceği yargısal denetimle ortaya çıkar. Yargılama giderleri ile vekalet ücretini göze alırlarsa davayı açıp sonucunu görebilirler. Ama benim görüşüm bu paranın geri istenemeyeceği yönünde.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
evlenmeden önce aldigim kredisinin devam ettigi malın bosanma durumunda paylaşimi Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 22-06-2014 12:13
Boşanma Durumunda Eşin Adına Kayıtlı Bulunan Bankadaki Para EBRU EROGLU Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 17-07-2012 15:59
Eşin bankadan para çekip kendi hesabına aktarması boşanma nedeni sayılır mı? AV.AYŞE GÜL Meslektaşların Soruları 1 01-12-2009 10:36
Evlenmeden Önce Alınan Mallarda Eşin Mirasçılığı Konukfatoş Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 16-01-2008 19:02
Evlenmeden Önce Eşin Adına Kayıtlı Olan,Fakat Borcun Beraber Ödendiği Ev Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 3 21-08-2007 18:35


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08068299 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.