Men'i Müdahale

Değerli meslektaşlar...Komşuluk hukukundan kaynaklanan Men'i müdahale istemimiz davanın kabulü ile neticelenmiştir ( ancak bu davada-istenmesi unutulduğundan- kal istenmemiştir.).Davada istenilen; bitişik nizam yapı düzeninde, komşu apartmanın son katı ile çatısının müvekkili olduğum diğer taşınmaz sahibinin evinin üzerine taşkın yapıldığı ve bunun müdahalesinin önlenmesi istemidir.Hüküm kısmı; "davacının davasının kabulüne, vaki müdahalenin önlenmesine" şeklinde olup,başka bir izahat yoktur.Kesinleşen bu davada , şimdi ilamlı takip yapmak istiyorum.Ancak,kal'ine şeklinde bir hüküm bulunmadığından önce tavzih isteyip sonra icraya mı koymalıyım, yoksa bu haliyle takip talebine "kal" yazmam doğru olur mu?Takip talebinde yıkım istemem mümkün olur mu?Yol gösterirseniz sevinirim...

Tavzih isteseniz de taleple bağlılık gereği, Mahkemenin kal kararı vereceğini zannaetmiyorum. Şayet icra dairesi müdahalenin men'i ibaresini yeterli bulursa sorun yok ama bence hüküm bu hali ile kal'i içermez.Yeni bir dava gerekebilir diye düşünüyorum.

Bana göre; müdahalenin önlenmesi, kali (yıkımı) gerektiriyorsa, ilam bu haliyle işleme konulabilir. Kal talep edilebilir. Şöyle biraz geniş düşünecek olursak, sadece "vaki müdahalenin menine" şeklinde bir kararı icraya vermek istediyimiz de, kal kaçınılmaz ise ve kararda yazmadığı için yapılamazsa, o zaman bu kararın ne anlamı olur ki?

Men ( yasaklama ), aynı zamanda kal'i de içermez mi? Çünkü; çatıda bulunan fazlalık nasıl men edilebilinir?Bu durumda men, aynı zamanda kal'i de içerir diye düşünüyorum...

Komşuluk hukukundan doğan davalarda , mahkeme bilirkişi raporu alarak hüküm fıkrasında komşuluk hukukundan doğan müdahalenin ne şekilde giderileceğini göstererek bu surette müdahalenin önlenmesi şeklinde hüküm kurnası gerekirdi.

Müdahalenin önlenmesi (meni)hükmü sadece davalının oradan uzaklaştırılmasını ,oraya yanaşmamasını ifade eder. Kal'i (yıkımı ) içermez. Karar bu şekilde infaz edildiğinde davalının taşkın kısmı kullanmaması , oradan uzaklaştırmasını sağlar ki , bunun takibi mümkün olmadığı gibi davacıya da bir yarar sağlamaz. Kısacası karar pek işe yaramaz.

Esasen anlatıldığı gibi olay davacı parselinin çapı içine taşkın inşaat yapılmış ise bu dava komşuluk hukuku davası değil doğrudan taşkın inşaat nedeniyle müd.önlenmesi davası olur. Eğer davacı kendi parseline inşaat yapmış bu inşaat komşuluk haklarını ihlal ediyorsa o takdirde kararda davalının alacağı önlemlerin gösterilmesi ( tamamını yıkacak mı, duvarı geriye mi çekecek, seviyesini mi düşürecek ) gerekir.

Onun için yeniden kal talepli dava açılması zorunlu olarak gözüküyor.
Diye düşünüyorum.