Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Konumuz : Hukukçular Biz bizi konuşuruz! Konusu "hukukçular" olan ve diğer alanların konusu içine girmeyen sohbetlerimiz için.

Avukatlık Anıları

Yanıt
Old 24-07-2012, 13:10   #241
Avukatrecep

 
Varsayılan İmam Nikahı

Tüm meslektaşlarıma saygılar sunarım.Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava.Müvekkil ile müşteki öğrencilik yıllarında aynı evi paylaşmışlar.Bu arada müşteki bayan.Okul bitince de araları bozulmuş ve ayrılmışlar. Müşteki müvekkile zarar vermek istiyor ve müvekkili imam nikahlı yaşamaktan dolayı şikayet ediyor. Yargılama sırasında deliller toplanıyor, tanıklar dinleniyor vs.vs. Eğer biz de imam nikahını kabul etsek müvekkil ceza alacak. Benim savunmam şu : Müvekkil ile müşteki her nekadar aynı evde kalmışlarsa da aralarında imam nikahı yapmamıştır. Aralarında SEVİYELİ BİR BİRLİKTELİK vardı. Beraatini isterim. Savcı da beraat talep etti ve Mahkeme de beraat verdi.
Old 02-08-2012, 08:24   #242
suskun_juliette

 
Varsayılan

Az önce meydana gelen olayı sıcağı sıcağına anlatayım. Kapı çaldı, açtım."Avukat bey ya da avukat hanımla görüşebilir miyim?" dedi karşımdaki.Buyrun dedim. Nişanlısının 17 yaşındayken kaçırıldığını, iki ay imam nikahlı yaşadığını, ama annesinin dosyayı incelediğinde dört ay yazdığını gördüğünü, demek ki nişanlısının kendilerinden bir şeyler gizlediğini düşünen vatandaş, beraber gidip dosyayı incelememizi istedi!Ben bunu asla yapmayacağımı, etik olmadığını, nişanlısının dosya fotokopisini çektirip kendisiyle paylaşmasının doğru olacağını söylediğimde ise annesinin bir avukata 100,00 TL verdiğini, dosyayı avukatın okuyup annesinin dinlediğini söyledi. Meslek etiğine uygun olmadığını, güvenmiyorsa hiç evlenmemesinin uygun olacağını, bizi bu konulara alet etmemesi gerektiğini belirttim, paşa paşa gitti. Düşünüyorum da,bu da ne şimdi?Ücret mukabilinde üçüncü şahıslara dosya bilgisi vermek ne zamandır uygulanıyor?
Old 02-08-2012, 13:08   #243
avmurat

 
Varsayılan

Masumiyet, Bosna' lı bir çocuğun katliamda ölmeden önce annesine sorduğu soruda saklıydı.

"Çocukları küçük kurşunla öldürürler değil mi anne?"

Üstad!Ben bunu yeni duydum.Beni bitirdin...
Old 02-08-2012, 13:11   #244
avmurat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmurat
Masumiyet, Bosna' lı bir çocuğun katliamda ölmeden önce annesine sorduğu soruda saklıydı.

"Çocukları küçük kurşunla öldürürler değil mi anne?"

Üstad!Ben bunu yeni duydum.Beni bitirdin...

Sn.Atahun'un 212 numaralı mesajındaki alt bilgiye ithafen
Old 28-08-2012, 12:08   #245
Bronz Atlı

 
Varsayılan Adaletin ağır uykusu!

Herkese selamlar. Geçen gün girdiğim bir duruşmada yaşadığım olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve yaklaşık 150 sanıklı bir dava. Duruşma günü salonunun önü tıklım tıklım dolu. Yaklaşık 15-20 sanık gelmiş ifade için. Tabi 40-50 civarıda avukat var. Duruşma saatine 15 dakika var ve mübaşir salona sandalye sığdırma derdinde. Duruşma salonunda yer gök oturak-sandalye dolmuş durumda. Velhasıl duruşma saati geldi ve mübaşire "ne zaman alınacağız içeriye" dedim. O da "heyetten bir üye gelmedi onu bekliyoruz" dedi. (Tabi bir yandan hala sandalye taşıma derdinde) Sanırım üyemiz uyuyup kaldı diye düşündüm. Yaklaşık bir buçuk saat sonra heyet tamam oldu ve duruşma salonunun haşmetli kapıları avukatlara ve sanıklara açıldı. Herkeste bir yer kapma telaşı bir hışımla içeriye doluşuldu. Ve davanın 3. celsesi görülmeye başlandı. Aradan bir 5 dakika ya geçti ya geçmedi. Bir baktım ki Başkanının yanındaki üye uyukluyor. Önce "yok yahu uyumuyordur fatih iyi bir bak oğlum dedim". Daha bir dikkatli baktım yeniden. Ama hayır yanılmamıştım koskoca! ağır ceza üyesi karşısında 60-70 kişi varken göz göre göre uyuyordu. Gerçekten hayretler içerisinde kaldım İnsanlar ağır cezalık bir suçla itham edilmiş yargılanıyor, sen gün gelecek bu insanlar hakkında hüküm vereceksin ama bunlar umrunda değil ve uyuyorsun. Pes Pes Pes!
Ama sen de haklısın Sayın üye. Ne gerek var ki sanıkları canlı canlı dinlemeye. Nasıl olsa herşey(!!!) duruşma zaptına geçiyor, akşam eve giderken alırsın bir çıktısını duruşma zaptının, ohh şöyle mis gibi geçersin televizyonun karşısına, nasıl olsa uykuyuda aldın bütün gün, rahat rahat okursun duruşma zaptını. Sonra karar günü gelincede o çok nazik vicdanınla insanlar hakkında hüküm verirsin. Yazık. Çok yazık.
Henüz mesleğimin başında olmama rağmen şimdiden hakimlere güvenim kaybolmuş durumda. Elbette bir tek bu olay değil bunu düşündüren. Ama bu durumda başlı başına ciddidir, üzücüdür bence. Adalet dağıtıcısı böyle yaparsa bu ülkede adaletin varlığından nasıl söz edilir değerli meslektaşlarım? Adalet uyursa diğer bütün dinamikleri uyanık olsa dahi ne kıymeti vardır bu sistemin?
Ha şunu da söyleyeyim, bütün duruşma boyunca uyuyan bu üyeye duruşma sırasında iki çift laf söylemeyi çok istedim inanın. Ama bir baktım ki aynı durumu gördüğü halde ses çıkarmayan bir sürü avukat var salonda. Onlar susarken stajyer avukata laf düşmez dedim. Belki cesaretsizce bir hareketti ama o an için en doğrusu bu diye düşündüm.
Velhasıl duruşmanın sonlarına doğru Sayın üye o çok tatlı uykusundan uyandı. Pişkin pişkin bizleri süzdü. Sonra duruşma sonlandı ve herkes kendi yoluna... Fatih'te hayalindeki mesleğin aslında sadece hayalinde olduğunu, asla gerçekte ona ulaşamayacağını idrak etmiş bir şekilde şirketinin yolunu tuttu
Old 12-09-2012, 17:00   #246
bilal_gedikci

 
Varsayılan

Konu çok güzel olmuş. İçinde bulunduğumuz zaman fazlasıyla darlandığımız olayları şimdi anlatıp, okuyup tebessüm ediyoruz, ne güzel. Aslında bunların hepsi bir deneyim ve her anı yapılması yada yapılmaması gerekenler hakkında bilgi veriyor.
Ben de başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum.
Stajım sırasında ilk defa hacze çıkacağım. Staj yaptığım avukat haciz masrafları için bir miktar para verdi. Hacze çıkmadan önce yolluklar ve diğer ücretleri yatırdım. Yola çıktık, iyi bir restauranta gidildi yemekler yendi hesaplar ödendi. Birkaç meslektaşımızın işlerini hallettikten sonra sıra bana geldi. Haciz işlemini yaptık çantamı alıp araçtan inmeye yöneldiğimde şoför amca araç parası istedi. Tabi ben o ana kadar yollukla yol parasını aynı şey olarak düşündüğüm için afalladım. Ne kadar olduğunu sordum. Galiba 35 liraydı. Yanımda da paramı biraz fütursuzca harcadığım için 20 lira vardı. Yalvar yakar parayı sabah getireceğime ikna ettim şoför amcayı ve telefon numaramı verdim . Minübüs doluydu çok utanmıştım. Amca sabah mesai başlar başlamaz aramaya başladı. Bir saat içinde abartısız 3 defa falan aramıştı. Neyse ki gittim buldum da verdim parasını. (5 Lira da fazladan vermiştim o eziklikle ) Neyse o günden sonra kanka olduk şoför amcayla.
Old 08-12-2012, 17:50   #247
GECE

 
Varsayılan "şimdi hırsız kardeşimizin dosyası"

Asliye cezada hakim sıradaki dosyanın duruşmasına başlarken: "evet, şimdi HIRSIZ KARDEŞİMİZİN dosyasını alalım"
Old 08-12-2012, 20:55   #248
judge21

 
Varsayılan

Vekalet ücreti istemek için müvekkilimin beni aramasını beklerken, ödemeli aramasıyla 2-0 öne geçti. isteyemedim
Old 11-12-2012, 19:15   #249
avmurat

 
Varsayılan "Cinsel Suçlara İzleyici Almıyoruz!"

Cinsel suç mağduru vekiliyim.İlk duruşma yapılacak.Ağır Ceza Mahkemesi kapısı önündeyiz.Sıramız geldi.Mağdurla birlikte içeri girdik. Mübaşir Bey kapıyı tutuyor.Cinsel suç ya, çok titiz; kimseyi içeri almayacak.Geçekten de kimseyi almadı.Tam yerimize geçiyorduk ki, artık birileri içeri girmek mi istedi nedir, mübaşirin kapı önünde anons yaptığını duydum: "Cinsel suç; kimseyi içeri almıyoruz"
Mağdurla birbirimize baktık.Mübaşirin gizlilik anlayışına hayran kalmıştık...
Old 12-12-2012, 11:38   #250
suskun_juliette

 
Varsayılan

Yeni açtığımız icra takibinde, üçüncü şahıs icra kefili olmak için büromuza geliyor. Taahhüt belirlenirken on gün sonrasında ödeme yapabileceğini söylüyor. 21 Aralık, ilk taksit günü olarak belirleniyor. Akabinde 22 Aralık olsun, ödemekten kurtulurum diye ciddi ciddi ısrar eden kefil ve o gün ödemezsen dünyada sadece senin felaketin olur, üç ay tazyik hapsi çıkar, bize bir şey olmaz diyen bir ben.Borçlunun Maya Takvimi'ne göre yaşayanını ilk kez gördüm, gülmekten zar zor işlemi tamamladım
Old 12-12-2012, 14:30   #251
suskun_juliette

 
Varsayılan

Büromuz adliyenin karşısında. Hal böyle olunca danışmaya gelen çok oluyor, çalıştığım büro yardımsever tarzda. Bunca işimin arasında soru yanıtlamaya çalışırken zorlanıyordum. Bugün nasılsa bundan bir şey çıkmaz diye "danışma ücrete tabii" dedim. Şuan şoktayım, danışma ücreti masamda bana gülümsüyor. Çok farklı bir duyguymuş bu
Old 13-12-2012, 18:08   #252
feyzaday

 
Varsayılan

Bugün bir arkadaşımın duruşmasını izlerken hakim karar verdi, arkadaşım davayı kazandı hakim devamla 'avukatın sevindiği görüldü ' dedi, katip yazmadı, herkes güldü. İst.17.asl.hukuk hakimin; dosyasına hakim, hukuku iyi bilen, bilirkişi raporunun esiri olmayan, espirili bir hakimi her mahkemede görmeyi diliyorum.
Old 13-12-2012, 20:21   #253
avmurat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan feyzaday
Bugün bir arkadaşımın duruşmasını izlerken hakim karar verdi, arkadaşım davayı kazandı hakim devamla 'avukatın sevindiği görüldü ' dedi, katip yazmadı, herkes güldü. İst.17.asl.hukuk hakimin; dosyasına hakim, hukuku iyi bilen, bilirkişi raporunun esiri olmayan, espirili bir hakimi her mahkemede görmeyi diliyorum.
Ben de bu tür "Esprili" hakimleri -aşırıya kaçmamak kaydıyla tabi- çok beğenirim.Bazı hakimler nedendir bilinmez, asık yüzlü olmayı kural edinmiş
Old 14-12-2012, 13:01   #254
Av. Fatih KARACA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Çok ilginç bir anı. Paylaştığınız için teşekkür ederim. Biraz benzeyen bir olayı da ben yaşamıştım henüz 2-3 aylık avukatken. Hacze gittiğimiz evde çocuklar televizyonda çizgi film izlerken, görevli televizyonu kapatıp kablosunu toplamaya başlamış, o minikler adamın bacağına sarılıp ağlamışlardı. Bu görüntü bana çok dokunmuştu, haciz yapmadan çıkmıştık.

Okulların yarı yıl tatiline girdiği gün gittiği hacizde, borçlunun okuldan gelen çocuğunun karnesine bakıp başarılı bir dönem geçirdiğini görünce karne harçlığı veren, eşyalar kamyona yüklenirken odalarında oyun oynayan çocuklara kıyamayıp, önce televizyon ve oyun konsolunun haczini engelleyen, akabinde çocukların babası olan borçludan borcu ödeyeceğine dair "erkek sözü" alıp eşyaların tamamının muhafazasından vazgeçen bir avukat tanıyorum.
Old 14-02-2013, 17:46   #255
Av. Erdem Akçay

 
Varsayılan

Hangi mahkeme hatırlamıyorum. İzleyiciyim. Ara karar yazdırılıyor. İlk madde yazılmış.

Davalı vekili: Sayın hakim, aslında sonraki duruşmada talep edecektik ama bu durumda(madde 1 nedeniyle) şimdi keşif talep etsek iyi olur.
Hakim: Neden keşif talep edeceksiniz?
Davalı vekili: ..... nedenlerle sayın hakim.
Hakim: Önümüzdeki duruşmayı neden bekleyeceksiniz, şimdi talep edin tabii. Kızım çık yukarıya. "Davalı vekili beyanında keşif talebinde bulunuyoruz, dedi". İn aşağıya, "davalı vekilinin keşif talebinin reddine".
Old 14-02-2013, 18:33   #256
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Erdem Akçay
Hangi mahkeme hatırlamıyorum. İzleyiciyim. Ara karar yazdırılıyor. İlk madde yazılmış.

Davalı vekili: Sayın hakim, aslında sonraki duruşmada talep edecektik ama bu durumda(madde 1 nedeniyle) şimdi keşif talep etsek iyi olur.
Hakim: Neden keşif talep edeceksiniz?
Davalı vekili: ..... nedenlerle sayın hakim.
Hakim: Önümüzdeki duruşmayı neden bekleyeceksiniz, şimdi talep edin tabii. Kızım çık yukarıya. "Davalı vekili beyanında keşif talebinde bulunuyoruz, dedi". İn aşağıya, "davalı vekilinin keşif talebinin reddine".

Old 15-02-2013, 09:34   #257
suskun_juliette

 
Varsayılan

Duruşma salonunda dosyamın sırasını bekliyorum.Sanık kürsüsünün olduğu yerin karşısına oturmuşum.Sanıklar gelmiş yanıma oturmuş. Avukatları da kendilerine ayrılan kürsüde.Dalmış başka yere bakıp bir şeyler düşünürken, ilkin uğultu şeklinde gelen ses sonradan anlaşılır oldu.Hakim "Avukat hanım" diye sesleniyor.Ve devam ediyor, "Sanırım unuttunuz, kürsüye geçin diğer avukatların yanına."diyor.Genç göründüğümden dolayı sanırım tecrübesiz sandıBu benim dosyam değil sayın hakim demek iyi hoş da, cümlenin sonunda gayriihtiyari eklediğim "Uçmuşum ben hakim bey" de neyin nesiSalonda sanıklar dahil herkeste bir gülüşme olmuştu.
Old 01-03-2013, 17:44   #258
suskun_juliette

 
Varsayılan

Yıllardır hacze gider dururum.Borçlu karşısında hiçbir zaman duygularımı belli etmem. Ama son hacizde üç-dört yaşlarında çocuğun "Buzdolabımızı götürmeyeceksin değil mi?" deyişi, maaş haczi gönderilirse işten atılır, bu çocuk ne olur dediğimde çocuğun hıçkırarak ağlayışı, eşya kaldırmadan ayrıldığımda sofanın üzerinde dikilip "Sen şimdi bizim eşyalarımızı almayacaksın değil mi?" diyerek bir yandan gözünden akan yaşlarla diğer yandan sevinciyle bana bakışı adeta yüreğimi deldi.Öte yandan karşımda yetmişli yaşlarında ağlayan bir dede, çocuğu ağlayınca ona sarılıp da ağlayan bir anne, boylu boyunca odada kol gezen çaresizlik ve yokluğun rutubetli izleri...Hiç bu kadar sarsılmamıştım.
Old 01-03-2013, 17:56   #259
feyzaday

 
Varsayılan

O çocuğun gözüyle mesleğe baktım, nefret ettim. Ev hacizlerinde çocuk varsa uzaklaştırılmalı, olaya tanıklık ettirilmemesi hem çocuk açısından hem görevini yapan avukat açısından daha iyidir.
Old 05-03-2013, 11:38   #260
üye16777

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Elvan Akkaya
Asliye Ceza Mahkemesi duruşma salonu...
o gün nedense hep tanıklı dosyalarım var..
yine o dosyalardan bi tanesinde tanık içeri alınıyor;
"adın" falanca
"soyadın" filanca
"evli misin" hayır
"çalışıyor musun" hayır
"sanık ya da mağduru tanır mısın" hayır.
"doğruyu söyleyeceğine namusun ve şerefin üzerine yemin eder misin?" HAYIR !!

biz tabi alışkın olduğumuzdan sürekli bu cevaba evet yanıtı alıp oturmaya, savcı,hakim,avukatlar, taraflar tam oturacakken bidaha kalktık, öylece arada kaldık bu ne diyor diye!

sonra adam farketti ve "pardon pardon evet evet"

)))))))))))))))


Meslektaşım, benim benzer bir anım, tutanak katipliği günlerimden(yani askerlik günleri)... Disiplin mahkemesinde askerlerin birbirine hakaretine ilişkin bir dosyaydı. Tanık dinlenecekti. Tanık geldi. Komutan, oğlum şimdi yemin edeceksin. Sağ yanında gördüğün yemin levhasını okuyarak yemin edeceksin. Asker, komutanım içimden mi yemin ediyorum dışımdan mı? Komutan, oğlum içinden edersen nasıl duyalım biz, yemin levhansını oku asker! Asker, emredersiniz komutanım... Şiirsel, andımız ses tonuyla: "...Yemin levhası, bildiğimi dosdoğru söyleyeceğime..." :-))
Old 08-03-2013, 12:11   #261
ayse1728

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan suskun_juliette
Yıllardır hacze gider dururum.Borçlu karşısında hiçbir zaman duygularımı belli etmem. Ama son hacizde üç-dört yaşlarında çocuğun "Buzdolabımızı götürmeyeceksin değil mi?" deyişi, maaş haczi gönderilirse işten atılır, bu çocuk ne olur dediğimde çocuğun hıçkırarak ağlayışı, eşya kaldırmadan ayrıldığımda sofanın üzerinde dikilip "Sen şimdi bizim eşyalarımızı almayacaksın değil mi?" diyerek bir yandan gözünden akan yaşlarla diğer yandan sevinciyle bana bakışı adeta yüreğimi deldi.Öte yandan karşımda yetmişli yaşlarında ağlayan bir dede, çocuğu ağlayınca ona sarılıp da ağlayan bir anne, boylu boyunca odada kol gezen çaresizlik ve yokluğun rutubetli izleri...Hiç bu kadar sarsılmamıştım.

muhtemelen çocuğunuz yoktur genç görünüyorsunuz bir de anne olunca ev hacizlerine hem de çocuklu evlere gittiğinizde hiç bir iş yapamaz hale geliyorsunuz ne yazık ki.
Old 10-03-2013, 19:19   #262
suskun_juliette

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ayse1728
muhtemelen çocuğunuz yoktur genç görünüyorsunuz bir de anne olunca ev hacizlerine hem de çocuklu evlere gittiğinizde hiç bir iş yapamaz hale geliyorsunuz ne yazık ki.

Benim çocuğum yok ama, bahsettiğim çocuk yaşında iki tane yeğenim var. Zaten aklıma ilk onlar geldi. Oradan ayrılırken de çocuğu iki yanağından öpüp sarıldım. Bu durumlarda en çok etkilenen çocuklar oluyor ne yazık ki. O anda televizyonda çizgi film vardı, bana bu tür sahneler çok dokunuyor. Ama yaptığımız bir hakkın icrasını sağlamak olduğu için, o çocuğun gözüyle baktığımda nefret etmemesi için gereken ılımlılığı gösterdim.Çocuğu oradan uzaklaştırmam ne yazık ki mümkün olmadı;ama işi tatlıya bağladık küçük adamla
Old 09-05-2013, 16:40   #263
mguzun

 
Varsayılan

1 ay kadar önceydi, istanbul çağlayan adliyesi 13 icra müdürlüğünde müdür yardımcısının yanına bir vatandaş yaklaştı, olay aşağıdaki gibi gelişti.
Vatandaş: müdürüm bu kağıdı size verecekmişim
Müdür: : iyi de asıl borçlu sen değilsin orada yazan kişi sen değilsin böyle olmaz imzayı sen mi attın?

V : evet ben attım müdürüm. izmirden geliyorum.
M : başkasının yerine imza atmak 2 seneden başlıyor biliyor musun sen(şaka yollu )
V : (kağıdı anında yırtarak ) bu yazıyı TÜYAP'tan da yollamışlar müdürüm oradan bakalım isterseniz.
Müdür : yerlerde
Dairedekiler : yerlerde
Old 23-06-2013, 13:49   #264
mmsahin

 
Varsayılan Banka vekilliği

ruhsatı alıp mesleğe başlayalı 1 hafta kadar olmuş, ortağımın banka vekilliği yapması dolayısıyla duruşmalarını ben takip ediyorum ve tüketici mahkemelerinde günde hiç yoksa 7-8 duruşmamız var...bir duruşmaya son anda yetişiyorum bilirkişi raporu gelmiş iki davalı vekiliyiz..dosyama bakıyorum yazılı cevaplarımız dosyada yok hakim soruyor ve alışkın olduğum üzere ve kendimden emin bir şekilde 'bilirkişi raporunu kabul etmiyoruz davanın reddine karar verilsin' diyorum hakim yüzüme anlamsız bir ifadeyle bakarken diğer davalı vekili sıçrayarak 'rapor lehimize yauuu' diyor ve kısık bir sesle 'iii o zaman BK raporu doğrultusunda verilsin karar' diyor ve hızla olay mahallini terkediyorum.

bu anımı başka bir bankanın vekili olan bir üstadıma anlatırken daha komik bir anısının olduğunu farkettim...Kendisi aynı tüketici mahkemesinde bir gün 25-30 kadar dosyasının ard arda duruşmaları esnasında davalı kürsüsünde oturuyor ve tabiki davacı vekilleri veyahut asilleri gelip gidiyorlar sürekli... neyse duruşmalar sona yaklaşırken davacısı gelmeyen bir dosya en sona bırakılmış davacı beklenmiş o saate kadar gelmemiş duruşmayı gormeye karar vermişler davalı banka vekilinden sorulmuş ' dosyayı takip ediyormusunuz avukat bey'
'etmiyoruz efendim işlemden kaldırılsın'
dosya müracaata kalıyor ve bürosuna geçtiğinde bir de bakıyor ki o dosyada davacı taraf müvekkil banka..kendi dosyasını müracaata bıraktığını farkediyor
Old 26-06-2013, 13:48   #265
feyzaday

 
Varsayılan

Hakim son kararnameyle asliye ticaret hakimi olmuş, icra ceza mahkemesindeki son duruşmalarından birindedir. Taahhüdü ihlal ceza davasında seyirci olarak dinleyiciler arasındayım.
Avukat : Borçlu taahhüt borcunu ödemekle avukatlık ücretimiz ödenmediğinden şikayetimiz devam ediyor
HaKİM : borçlu borcunu ödediğinden şikayetimizden vazgeçiyoruz ancak dava (t. ihlal davasındaki) vekalet ücretimizi talep ediyoruz dedi.

Avukatla göz göze geldik, şaşkındık ancak avukat müdahale etmedi
Old 02-07-2013, 13:25   #266
avsonerengin

 
Varsayılan

aynı durumları hapimiz yaşadık eşim noterliğe geçtiğinden dolayı takip ettiği işlere ben girmeye başladım.enson sulh hukuk mahkemesinde giriyorum.Hakime hanım bilirkişi raporuna diyeceğimi sordu.Bende kabul etmiyoruz dedim.Karlıda davalı olmadığından dolayı hakime hanım avukat bey dosyayı inceletinizmi bilirkişi raporu sizin lehinize dedi ve bizde büyük bir mahcubiyetle durumu özetledik ve hakime hanım durumunuzu ben biliyorum dedi ve raporu kabul ettik davayı kazandık
Old 02-07-2013, 19:06   #267
Av. Feyza Altun

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Fatih Avşar
Herkese selamlar. Geçen gün girdiğim bir duruşmada yaşadığım olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve yaklaşık 150 sanıklı bir dava. Duruşma günü salonunun önü tıklım tıklım dolu. Yaklaşık 15-20 sanık gelmiş ifade için. Tabi 40-50 civarıda avukat var. Duruşma saatine 15 dakika var ve mübaşir salona sandalye sığdırma derdinde. Duruşma salonunda yer gök oturak-sandalye dolmuş durumda. Velhasıl duruşma saati geldi ve mübaşire "ne zaman alınacağız içeriye" dedim. O da "heyetten bir üye gelmedi onu bekliyoruz" dedi. (Tabi bir yandan hala sandalye taşıma derdinde) Sanırım üyemiz uyuyup kaldı diye düşündüm. Yaklaşık bir buçuk saat sonra heyet tamam oldu ve duruşma salonunun haşmetli kapıları avukatlara ve sanıklara açıldı. Herkeste bir yer kapma telaşı bir hışımla içeriye doluşuldu. Ve davanın 3. celsesi görülmeye başlandı. Aradan bir 5 dakika ya geçti ya geçmedi. Bir baktım ki Başkanının yanındaki üye uyukluyor. Önce "yok yahu uyumuyordur fatih iyi bir bak oğlum dedim". Daha bir dikkatli baktım yeniden. Ama hayır yanılmamıştım koskoca! ağır ceza üyesi karşısında 60-70 kişi varken göz göre göre uyuyordu. Gerçekten hayretler içerisinde kaldım İnsanlar ağır cezalık bir suçla itham edilmiş yargılanıyor, sen gün gelecek bu insanlar hakkında hüküm vereceksin ama bunlar umrunda değil ve uyuyorsun. Pes Pes Pes!
Ama sen de haklısın Sayın üye. Ne gerek var ki sanıkları canlı canlı dinlemeye. Nasıl olsa herşey(!!!) duruşma zaptına geçiyor, akşam eve giderken alırsın bir çıktısını duruşma zaptının, ohh şöyle mis gibi geçersin televizyonun karşısına, nasıl olsa uykuyuda aldın bütün gün, rahat rahat okursun duruşma zaptını. Sonra karar günü gelincede o çok nazik vicdanınla insanlar hakkında hüküm verirsin. Yazık. Çok yazık.
Henüz mesleğimin başında olmama rağmen şimdiden hakimlere güvenim kaybolmuş durumda. Elbette bir tek bu olay değil bunu düşündüren. Ama bu durumda başlı başına ciddidir, üzücüdür bence. Adalet dağıtıcısı böyle yaparsa bu ülkede adaletin varlığından nasıl söz edilir değerli meslektaşlarım? Adalet uyursa diğer bütün dinamikleri uyanık olsa dahi ne kıymeti vardır bu sistemin?
Ha şunu da söyleyeyim, bütün duruşma boyunca uyuyan bu üyeye duruşma sırasında iki çift laf söylemeyi çok istedim inanın. Ama bir baktım ki aynı durumu gördüğü halde ses çıkarmayan bir sürü avukat var salonda. Onlar susarken stajyer avukata laf düşmez dedim. Belki cesaretsizce bir hareketti ama o an için en doğrusu bu diye düşündüm.
Velhasıl duruşmanın sonlarına doğru Sayın üye o çok tatlı uykusundan uyandı. Pişkin pişkin bizleri süzdü. Sonra duruşma sonlandı ve herkes kendi yoluna... Fatih'te hayalindeki mesleğin aslında sadece hayalinde olduğunu, asla gerçekte ona ulaşamayacağını idrak etmiş bir şekilde şirketinin yolunu tuttu


Avukat bey ağır ceza stajımı yaparken yaşlı üye bir hakime hanım vardı. Haftada 2 kerede ayda 8 kere duruşmaları başından sonuna kadar izledim. Kadının ağzı esnemekten kapanmıyordu sabahtan akşama...

Ona baka baka biz bütün stajyerler de esniyorduk. çok sert bi üye hakim bey vardı bi gün bi kızdı noluyo be ne esniyorsunuz diye. Hepimiz hakime hanıma baktık. Adam anladı tabi. Ve bir şey söylemeden devam etti duruşmaya ....
Old 05-07-2013, 18:07   #268
tevazu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Elli yıl önceki kanun dili halkın anlayacağı gibi değildi.

O yıllarda avukatlık yapan babam duruşma salonunda kendi davasını beklerken, kucağında çocuğu ile gelen davacı kadının zor durumunu görmüş. Hâkim keşif giderlerini yatırmasını söyleyince, kadın bu kadar parayı ödemeyeceğini, eve gidecek yol parası bile olmadığını, mahkemeye bir saatlik yolu yürüyerek geldiğini söylemiş. Hâkim “O zaman davanı düşürüyorum. Hiç uğraşmayalım” diye kadını korkutmuş. Babam incelik göstererek, kadın anlamasın diye, hâkimin anlayacağı bir dille:

- "Muttali olmaması kaydıyla tediyeyi taahhüt ediyorum" demiş.

Hâkim söyleneni anlamış ama inceliği anlayamamış. Dangadanak tercüme etmiş:

- "Yani sen mi ödeyeceksin?"
çok beğendim yaa
Old 15-07-2013, 09:53   #269
Av. Bulut

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Fatih Karaca
Okulların yarı yıl tatiline girdiği gün gittiği hacizde, borçlunun okuldan gelen çocuğunun karnesine bakıp başarılı bir dönem geçirdiğini görünce karne harçlığı veren, eşyalar kamyona yüklenirken odalarında oyun oynayan çocuklara kıyamayıp, önce televizyon ve oyun konsolunun haczini engelleyen, akabinde çocukların babası olan borçludan borcu ödeyeceğine dair "erkek sözü" alıp eşyaların tamamının muhafazasından vazgeçen bir avukat tanıyorum.

Sevgili Fatih, aynı avukatı ben de mi tanıyorum ne?
Old 18-07-2013, 12:54   #270
Av. Fatih KARACA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Bulut
Sevgili Fatih, aynı avukatı ben de mi tanıyorum ne?

Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Adli Tıp Anıları PINAR YILMAZ Hukuk Sohbetleri 43 14-09-2011 22:11
Ankara Hukuk belgeleri ve Anıları Av. Adil Giray ÇELİK Hukuk Sohbetleri 42 16-10-2009 10:17
Bir Memurun Anıları ertanhukukprogramlari Site Lokali 3 08-12-2007 03:42
Avukatlık mesleğini öğrenebileceğim avukatlık bürosu aramaktayım!!!!!(İstanbul) Kivana Adliye Duvarı 1 25-10-2007 08:33
Avukatlık Kanunu 165'e göre Avukatlık ücretinden müteselsil sorumluluk Av.Ertan Uzunoğlu Meslektaşların Soruları 2 28-12-2006 10:02


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08026791 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.