Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

terekenin borca batık olduğunun tespiti davası

Yanıt
Old 14-05-2012, 12:09   #1
Dilek1987

 
Varsayılan terekenin borca batık olduğunun tespiti davası

Öncelikle herekese merhaba arkadaşlar,
Geçen hafta adli yardımdan bir dosya için görevlendirildim. Müvekkilin abisi 2 yıl önce ölmüş. Ölmeden önce yeni hapisten çıkmış ve serseri bir hayat yaşıyormuş. Dargın oldukları için hiç görüşmediklerinden nasıl olsa hiç malvarlığı kalmamıştır diye mirası reddetmemişler. Şimdi abisinin ortağı olduğu şirketler için vergi dairelerinden sürekli şirket defterlerini isteyen yazılar alıyorlar. Vergi dairesine gidip sorduklarında abisinin adına kayıtlı yaklaşık 10 tane şirket olduğunu ve 500.000 TL civarında borcu olduğunu öğrenmişler. Araştırdığımda öğrendiğime göre bu durumda asliye hukuk mahkemesinde terekenin borca batık olduğunun tespiti davası açılıyormuş. Davalı olarak tereke alacaklıları yani benim açacağım davada hazine gösteriliyormuş. Nispi harca tabi bir dava ve harca esas değer talep edilen borç miktarı olarak gösteriliyor. Ancak benim açacağım davada vergi dairesi henüz bir borç talep etmemiş haricen öğrendiklerine göre 500.000 TL civarında borç var ama bu şekilde belirtirsem müvekkil çıkan harcı ödeyemez ekonomik durumları çok kötü. Adli müzaheret talep edeceğim ama kabul edilmeme olasılığına karşılık konuyla ilgili daha önceden bilgisi olan arkadaşlardan nasıl bir yol izlemem gerektiği konusunda tavsiye almak istedim.
Old 14-05-2012, 12:48   #2
denizizm

 
Varsayılan

terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddi davası açmalısnız.davalı alacaklılar gösterilmekte.açtığımız bir dava da ana parayı harca esas değer gösterdik.sonrasında borcun tamamı faizi vs harç tamamlattırılmasına karar verilmedi.o nedenle harca esas değeri düşük tutmak suretiyle davayı açabilirsiniz belki.ayrıca hükmen red dvalarında harcın maktu olması gerektiğine ilişkin yargıty kararları da mevcut.bunun dışında delil olarak İcra ve takip dosyası,Nüfus kayıtları,Murisin adına kayıtlı taşınmaz olup olmadığını gösteren belgeler,Murisin aracının olup olmadığına dair belgeler,banka hesabını olmadığına emin iseniz bankalardan araştırma yapılmasına ilişkin müzekkere talebiniz ve Tanık gösterilebilir.davayı açmadan önce bunları kendiniz edinerek de ekleyebilirsiniz.son bir husus mirasçılar tereke işlemlerine karışmamış olması gerekmektedir.
T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi
Esas: 2009/8124
Karar: 2009/13343
Karar Tarihi: 06.07.2009
 
MİRASIN HÜKMEN REDDİ DAVASI - MİRASIN HÜKMEN REDDİ DAVASININ TESPİT DAVASI OLMASI - MİRASIN HÜKMEN REDDİ DAVASININ MAKTU HARCA TABİ OLMASI - HÜKÜMLE BİRLİKTE NİSPİ HARCIN TAHSİLİNE KARAR VERİLEMEYECEĞİ
ÖZET: Mirasın hükmen reddi davası bir tespit davası olup maktu harca tabidir. Hükümle birlikte nispi harcın tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır.
(4721 S. K. m. 605, 609) (1086 S. K. m. 438)
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı Ziraat Bankasının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Mirasın hükmen reddi davası bir tespit davası olup maktu harca tabidir. Hükümle birlikte nispi harcın tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir. (HUMK. md.438/7)
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen nedenle gerekçeli kararın hüküm kısmının üçüncü paragrafındaki <... bakiye 150.648.550 TL.harç> cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına yerine yazılmasına, hükmün bu kısmının düzeltilmiş şekliyle, sair temyiz sebepleri yönünden ise yukarıdaki 1. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 14-05-2012, 13:06   #3
Dilek1987

 
Varsayılan

Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.bu durumda maktu harca tabi ise şu anda elimdeki belgelere göre herhangi bir alacak talebi olmadığından harca esas değer belirtmeden açabilirim herhalde. Artık görevli mahkeme müddeabih in değerine göre belirlenmediğinden dava değeri belirtmem gerekmez sanırım.
Old 14-05-2012, 13:09   #4
denizizm

 
Varsayılan

o kısım biraz problemli her ne kadar dava değerine göre görev ayrımı olmuyorsa da harca esas değer belirtmeniz isteniyor.maktu harca ilişkin yargıtay kararını kendi davamız da işletemedik. harca esas değeri ana para olarak yazdık.
Old 20-09-2012, 22:15   #5
Av.Nurdan Anlı

 
Varsayılan

Benim de mirasın hükmen reddi ile ilgili bir sorum var.Yanıtlayacak meslektaşlarıma şimdiden teşekkürler. Müvekkilin eşi vefat ettiğinde hiçbir malvarlığı yok bankalara kredi ve kredi kartı borcu var.Ancak kredi ve kredi kartı sigortası olduğunu bildikleri için borç olmayacağını düşünüp, mirası reddetmiyorlar.Ancak daha sonra sigortanın sonlandırıldığını öğreniyorlar. Bu durumda icra takibine geçildiğinde , tereke borca batık olduğu savunması ile itiraz etmeyi düşünüyoruz.Alacaklı tarafından açılacak itirazın iptali davasında Ölüm tarihinde de borçlardan haberdar oldukları için üç aylık süre geçtiğinden itirazımız iptal edilir mi? İptal edilse dahi icra inkar tazminatına hükmedilmeyeceğini düşündüm.Bu konudaki yorumlarınız nedir.
Old 20-09-2012, 23:11   #6
Avukat Safiye

 
Varsayılan

Sizin mirasın borca batıklığına dayalı kanuni red davasını açmanız gerekir. 3 aylık süreyi kaçıranlar bu davayı açabilir. Bu kanuna dayalıdır ve menfi tespit niteliğindedir. TMK 605/II gereğince “Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.”.
Old 21-09-2012, 09:35   #7
denizizm

 
Varsayılan

olayınızdaicra takibine süresinde itiraz edip , sonrasında açılacak itirazın kaldırılması ya da iptalinde? defi olarak borca batıklığı ileri sürebilirsiniz.murisin ölüm tarihinde borca batık olduğunda şüphe yok ise 3 aylık süre işlemez ki zaten kanun koyucunun amacı da istisnai bir durum yaratmaktır.bir de mirasçılarının tereke işlemlerine karışmamaış olması gerekir murisin aktif malları ile ilgili işlem yapıldıysa örnekse bir evi aracı satıldı ise definiz göz önüne alınmaz. ii çalışmlaar
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E:2008/4-332
K:2008/436
T:16.04.2008

MİRAS HUKUKU
MİRASIN HÜKMEN REDDİ
YASAL KARİNE
DAVA VEYA DEFİ YOLUYLA HÜKMEN REDDİN TESPİTİ

Özet
"Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise mirasın reddedilmiş sayılacağı" yasadan doğan bir karinedir.
4721 s. Yasa m. 599,605,610

Mirası hükmen reddetmiş sayılan kişi tereke alacaklılarına karşı dava açarak bu durumun tespitini isteyebileceği gibi, bunu defi yoluyla da ileri sürebilir.

Davanın reddine dair verilen 25.05.2005 gün ve 2004/92 E.,2005/185 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Dördüncü Hukuk Dairesi'nin 17.11.2006 gün ve 2005/13100 E., 2006/12449 K. sayılı ilamı ile; (...Dava, haksız eylem nedeniyle rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz olunmuştur.

Davalıların mirasbırakanı polis memurunu öldürdükten sonra cezaevinde intihar etmiştir. Mirasçı davalıların yasada öngörülen süre içerisinde mirası reddederek buna ilişkin karar örneğini dosyaya sunmadıkları anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalılarca mirasın reddedildiği ve terekenin borca batık olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Mirasın reddine ilişkin yasal hükümlerin burada uygulanamayacağı gözetilerek işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın, açıklanan bu nedenle bozulması gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava rücuan tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vekili, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memurunun davalıların oğlu yaşar tarafından silahlı saldırıya uğradığını ve sonrasında vefat ettiğini, davalıların oğlu yaşar'ın ise intihar ettiğini, ölen polis memurunun hastane giderlerinin 4.355.040.000 TL olduğunu ve müteveffa polis memurunun mirasçılarına 32.585.000.000 TL tazminat ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek 32.585.000.000 TL'nin 31.12.2003 tarihinden itibaren, 4.355.040.000 TL'nin ise 22.11.2002 tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davalılara oğullarından intikal eden malvarlığı bulunmadığını, aczi tüm çevre tarafından bilinirken öldüğünü, MK'nm 605/2. maddesinde açıkça belirtildiği gibi ölümü tarihinde mirasbırakanm ödemeden aczi açıkça belli ise mirasın reddedilmiş sayılacağını, mirasçıların ayrıca bir irade açıklamasına gerek bulunmadığını, davalıların mirası hükmen red etmiş olmaları nedeniyle mirasbırakanm borcunun tazminine yönelik davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir. Yerel mahkemece; "Davalıların mirasbırakanmm, ölüm tarihinde ödemeden aciz içinde olduğu ve mirasın hükmen red edildiği ve mirası red eden mirasçı davalıların mirasbırakanm borcundan dolayı sorumlu olmadıklarının kabulü gerekir." gerekçesi ile davanın reddine dair verdiği karar, Özel Daire'ce yukarıda belirtilen nedenle bozulmuş, yerel mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Özel Daire ile yerel mahkeme arasındaki uyuşmazlık, mirasın reddine ilişkin yasal hükümlerin somut olayda uygulanıp uygulanamayacağı noktasındadır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605. maddesi "B. Ret; I. Ret beyanı; 1. Ret hakkı" başlığı ile düzenlenmiştir. Birinci fıkrası "Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler." hükmünü içermektedir. Kayıtsız, şartsız red (hakiki red) olup, bu davada uygulama dışındadır. İkinci fıkrası "Ölümü halinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır." hükmünü amirdir. Bu hüküm bir karinedir. Konumuzu veyadan önceki cümle ilgilendirmektedir. Türk Kanunu Medenisi'nin 545. maddesinin sadeleştirilmiş şekli aynen kaleme alınmıştır. Birçok yargı kararlarında ve ilmi görüşlerde bu red, hükmi red olarak isimlendirihnektedir. Türk Medeni Kanunu, "hakiki redde" süre ile kayıtlı ve mirasçıların tek taraflı irade açıklamasını öngördüğü halde, söz konusu "hükmi reddin" sonuç doğurması için herhangi bir irade açıklaması ya da dava yolu öngörmemiştir. Öyle ki; reddin kendiliğinden oluştuğu kabul edilip, mirasın açılması ile kendiliğinden mirasçılara intikal edeceği (TMK m. 599) yönündeki kurala bir istisna getirilmiştir. Eğer mirasçı olabilecek kişi sarih irade beyanıyla ya da Türk Medeni Kanunu'nun 610. maddesinin ikinci cümlesinde açıklanan davranıfllarla mirası kabul etmiş ise, zaten yapılabilecek bir işlem kalmamıştır.
[u]Mirası hükmen red etmiş sayılan kişi, tereke alacaklıları aleyhine husumet yönelterek bu durumun tespitini isteyebileceği gibi, bunu defi yolu ile de ileri sürebilir. Somut olayda, mirasçılar defi yolunu tercih etmişlerdir. Açılan bu davada mirasbırakanm ödemeden aczinin açıkça belli olduğunu dile getirmişlerdir, işte bu halde, mirasın reddedilmiş olduğunun kabulü gerekir. Bu durumun teyidi yönünden, mahkeme duruşma safahatında; Tapu Sicil Müdürlügü'ne, SSK İhtiyarlık Sigorta Müdürlügü'ne, Vergi Dairesi Müdürlügü'ne, Emekli Sandığı'na müzekkereler yazmış, aldığı cevaplarla mirasbırakanm hiçbir taşınmazının bulunmadığı, vergi mükellefi olmadığı, SSK ve Emekli Sandığı'ndan maafl almadığı belirlenmiştir. Ayrıca; Emniyet Müdürlüğümden alman cevabi yazıda da, mirasbırakanm ölmeden önce boflta gezdiği, işinin olmadığı, üzerine kayıtlı malvarlığının bulunmadığı tespit edilmiştir. Dinlenen flahit de bu durumu teyit etmiştir. Bu açıklamalardan anlaşıldığı gibi, mirasbırakanm taşınır, taşınmaz hiçbir malı olmadığı gibi, maaflmm da bulunmadığı, herhangi bir işte de çalışmadığı belirlenmiştir. Yani mirasbırakanm ödemeden aczi açıkça bellidir. Karinenin doğruluğu somut olayda saptanmış olup, aksi davacı tarafından ispat edilememiştir.

Bu görüşümüzü; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 14.03.1984 gün ve 1982/2-66 E., 1984/239 sayılı kararı ile, 14.03.2001 tarih ve 2001/2-220 E., 240 sayılı kararları da doğrulamaktadır. Yukarıda açıklanan ve tüm dosya muhteviyatına uygun olan gerekçeler karşısında usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.

SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararı nın yukarıda açıklanan nedenlerle (ONANMASINA), 16.04.2008 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

--Mirasın hükmen reddi; ayrıca dava açılmasına veya ayrıca bir beyanda bulunulmasına gerek olmadan, alacaklıların mirasçılar aleyhine açtıkları alacak davalarında def’i(14)olarak da ileri sürülebilir(15). Yrg. HGK’nın, 16.04.2008 tarih ve E. 2008/4-332, K. 2008/336 sayılı; 14.03.2001 tarih ve E. 2001/2-220, K.2001/240 sayılı; 14.03.1984 tarih ve E.1982/2-66, K.1984/239 sayılı Kararları.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Reddi Miras-Terekenin Borca Batık Olduğunn 3 aylk Sürenn Geçmesindn Sonra Öğrenilmesi av.fatihyilmaz Meslektaşların Soruları 4 11-03-2023 21:32
Terekenin Borca Batık Olduğunun Tespiti Davası Dilek1987 Meslektaşların Soruları 0 14-05-2012 11:56
Terekenin Borca Batık Olduğunun Tespiti-Görev Kemosabe Meslektaşların Soruları 4 06-04-2011 17:45
Terekenin Borca Batık Olduğunun Tespiti Davası üye19870 Meslektaşların Soruları 9 28-12-2010 23:46
Terekenin borca batık olması Hasan Bahadır Büyükavcı Meslektaşların Soruları 3 29-07-2009 16:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05224299 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.