Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Gebelik Ve Doğum Giderleri Yargıtay Kararları

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 28-04-2006, 13:31   #1
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan Gebelik Ve Doğum Giderleri Yargıtay Kararları

T.C.
YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ /E. 2005/6198 /K. 2005/8511 /T. 1.6.2005

• NAFAKA ( Davacı Ana ile Davalı Baba Arasında Evlilik İlşkisi Bulunmadığından Ananın Mali Hak ve Nafaka Talep Edememesi )

• BABALIK DAVASI ( Davacı Ana ile Davalı Baba Arasında Evlilik İlişkisi Bulunmadığından Ananın Mali Hak ve Nafaka Talep Edememesi )

• ANANIN MALİ HAK TALEBİ ( Baba ile Evlilik İlişkisi Bulunmayan Ananın Mali Hak ve Nafaka Talep Edememesi )

4721/m.304

ÖZET : Davacı ana ile davalı baba arasında evlilik ilişkisi bulunmamaktadır. Babalık davasında ananın mali hakları Türk Medeni Kanununu 304. maddesinde düzenlenmiştir. Davacı kadının nafaka talebinin reddi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Davacı ana ile davalı baba arasında evlilik ilişkisi bulunmamaktadır. Babalık davasında ananın mali hakları Türk Medeni Kanununu 304. maddesinde düzenlenmiştir. Davacı kadının nafaka talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün 2.bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının 1. bentte gösterilen nedenle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine ,işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.06.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr
Old 28-04-2006, 13:32   #2
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/8810
K. 2005/9558
T. 20.6.2005

• ANANIN MALİ HAKLARI ( Doğum Öncesi ve Doğum Sonrası Yapılan Masrafların Tahsiline İlişkin Maddi Tazminat Davası - Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• DOĞUM GİDERLERİ ( Doğum Öncesi ve Doğum Sonrası Yapılan Masrafların Tahsiline İlişkin Maddi Tazminat Davası - Görevli Mahkeme )

• MADDİ TAZMİNAT ( Doğum Öncesi ve Doğum Sonrası Yapılan Masrafların Tahsiline İlişkin - Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• GÖREVLİ MAHKEME ( Doğum Öncesi ve Doğum Sonrası Yapılan Masrafların Tahsiline İlişkin Maddi Tazminat Davası - Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu )

4721/m. 304
4787/m. 2, 4

ÖZET : Dava, Türk Medeni Kanununun 304. maddesi uyarınca doğum öncesi ve doğum sonrası yapılan masrafların tahsiline ilişkin maddi tazminat davası olup, 4787 sayılı yasanın 5133 sayılı yasayla değişik 2. ve 4. maddeleri uyarınca davaya bakma görevi Aile Mahkemesine aittir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, Türk Medeni Kanununun 304. maddesi uyarınca doğum öncesi ve doğum sonrası yapılan masrafların tahsiline ilişkin maddi tazminat davası olup, 4787 sayılı yasanın 5133 sayılı yasayla değişik 2. ve 4. maddeleri uyarınca davaya bakma görevi Aile Mahkemesine aittir. Bu yön nazara alınmadan görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.06.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr
Old 28-04-2006, 13:33   #3
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/7948
K. 2005/10455
T. 4.7.2005

• BABALIK DAVALARI ( Annenin Mali Hakları - Düzenlemede Ana İçin Manevi Tazminata Yer Verilmediği/Davacı Ananın Manevi Tazminat İsteminin Reddi Gereği )

• MANEVİ TAZMİNAT ( Babalık Davalarında Annenin Mali Hakları - Davacı Ananın Manevi Tazminat İsteminin Reddi Gereği/Düzenlemede Ana İçin Manevi Tazminata Yer Verilmediği )

• ANNENİN MALİ HAKLARI ( Babalık Davalarında - Düzenlemede Ana İçin Manevi Tazminata Yer Verilmediği/Davacı Ananın Manevi Tazminat İsteminin Reddi Gereği )

4721/m. 304

ÖZET : Türk Medeni Kanununun 304. maddesi babalık davalarında annenin mali haklarını düzenlemiştir. Bu düzenlemede ana için manevi tazminata yer verilmemiştir. Davacı ananın manevi tazminat isteminin reddi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Türk Medeni Kanununun 304. maddesi babalık davalarında annenin mali haklarını düzenlemiştir. Bu düzenlemede ana için manevi tazminata yer verilmemiştir. Davacı ananın manevi tazminat isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.

3-Davacı ananın maddi tazminat talebi ile ilgili Türk Medeni Kanununun 304. maddesi gereğince araştırma yapılıp delillerin bu çerçevede değerlendirilerek sonucu uyarınca karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün 2. ve 3. bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının 1. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr
Old 28-04-2006, 13:34   #4
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/11004
K. 2005/13430
T. 4.10.2005

• MADDİ TAZMİNAT ( Beraberinde Gebelik ve Doğum Giderleri İle Geçim Giderleri İstendiğine Göre Bu Giderlerin de Hesaplanıp Sonucuna Göre Karar Verilmesi Gereği )

• GEBELİK VE DOĞUM GİDERLERİ İLE GEÇİM GİDERLERİ ( Maddi Tazminat İle Beraber İstendiğine Göre Bu Giderlerin de Hesaplanıp Sonucuna Göre Karar Verilmesi Gereği )

• GEÇİM GİDERLERİ İLE GEBELİK VE DOĞUM GİDERLERİ ( Maddi Tazminat İle Beraber İstendiğine Göre Bu Giderlerin de Hesaplanıp Sonucuna Göre Karar Verilmesi Gereği )

4721/m. 304/1-3

ÖZET : Davacı maddi tazminat isteğiyle beraber gebelik ve doğum giderleri ile geçim giderleri istediğine göre bu giderlerin de hesaplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm maddi ve manevi tazminat, çocuk için hükmedilen nafaka ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre sair temyiz itirazları yersizdir.

2-Davacının maddi tazminat isteğinin içinde doğum giderleri ile gebelik ve doğumun gerektirdiği diğer gederler ile "... doğumdan önceki ve sonraki altışar haftalık geçim giderleri" de vardır. ( TMK.304/1-3 md. ) O halde, bu giderlere karşılık gerektiğinden uzman bilirkişiden görüş alınmak suretiyle, davacı yararına uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekirken, isteğin reddi yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan nafakaya manevi tazminata yönelik bölümünün 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, davacının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının, bozma sebebine göre incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr
Old 06-07-2006, 10:54   #5
hukukçu42

 
Varsayılan Yargıtay Kararı

Konuyla ilgili bir karar da ben gönderiyim:
Alıntı:
GEBELIK VE DOĞUM MASRAFLARININ TAHSILI TALEBI - HASTANEDE YAPILAN DOĞUMLARIN HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜREYE TABI OLMAMASI

Esas No: 2000/3168
Karar No : 2000/5168
Karar Tarihi : 11.07.2000
Daire No : 10
Daire : HD


DAVA : Davacı, davalı kurum tarafından ödenmeyen, eşinin gebelik ve doğum masraflarının yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
hükmün, taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
KARAR : Davada çözümlenmesi gereken hukuksal sorun, davacı sigortalının sigortalı olmayan eşinin Yozgat Doğumevi Hastanesi'nde doğum yapması üzerine anılan hastaneye ödediği doğum masraflarını davalı kurmdan isteyebilip istemeyeceği ve giderek olayda Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 46. maddesinde öngörülen üç aylık hak düşürücü sürenin uygulanabilip uygulanamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Kurumun Yozgat'ta sağlık tesisinin bulunmadığı ve Yozgat Doğumevi Hastanesi'yle doğum yardımı konusuda herhangi bir sözlüşme yapmadığı uyuşmazlık konusu değildir. Esasen davalı kurum, Yozgat'ta doğumu gerçekleştirecek sağlık tesislerinin bulunduğunu söylememektedir. Keza, davacının 46. maddede gösterilen üç aylık hak düşürücü süreyi de geçirdiği görülmektedir.
Kurumun, sigortalının sigortalı olmayan karısının doğumu halinde analık sigortası kolundan sigortalıya doğum yardımı yapması gerektiği Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 43 ve ardından gelen maddelerinin açık hükümlerindendir. Bu yardımı kendisine ait sağlık tesisleri aracılığıyla ya aynen ya da maktu olarak yapar. Somut olayda, kurumun Yozgat'ta kendisine ait sağlık tesisleri bulunmadığı için doğum yardımını aynen yapamadığı görülmektedir. Ülke gerçekleri göz önünde tutulduğunda bir kadının doktor kontrolü altında doğum yapma arzusu en doğal hakkıdır. Zira ülkemizde birçok kadının doğum esnasında ölüp gittiği bilinen acı gerçeklerdendir. Böyle olunca, kurumun Yozgat gibi bir ilimizde doğum yardımını gerçekleştirecek sağlık tesisi kurmaması, bundan öte diğer resmi sağlık kuruluşları ile sözleşme yapmamış olması bir hata olup gerek anayasa ve gerekse Sosyal Sigortalar Kanunu'nun genel sistematiğine aykırı düşmektedir. O nedenle davacının eşinin Yozgat Doğumevi Hastanesi'ne başvurup orada doğum yapmasında hukuka aykırı bir yön bulunamamıştır. Bu sebeple davacı tarafından sözü edilen doğum giderlerinin kurumca karşılanması gerekir. Kaldı ki; davacının eşi kurumun herhangi bir hastanesine başvurmuş olsaydı orada doğumunu gerçekleştirecek ve kendisine kurumca ayni yardım yapılmış olacaktı. Kurum böylece bu yardımı yapmamak suretiyle sebepsiz zenginleşme içine girmiş olmaktadır. Öte yandan, doğum olayı kurumun sağlık tesislerinde gerçekleşseydi ne miktar masrafı gerektireceğinin araştırılıp tespit edilmesi ve o miktara hükmedilmesi gerekmekte ise de gerek ödenen masraf miktarı, gerek doğum yaptıran hastanenin resmi sağlık kuruluşu olması dikkate alındığında böyle bir araştırma ve inceleme yolna gidilmesine gerek görülmemiştir.
Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 46. maddesinin son fıkrasında öngörülen üç aylık hak düşürücü sürenin davada uygulama yerinin bulunup bulunmadığı meselesine gelince; anılan maddenin birinci fıkrasına göre, 44 ve 45. maddelerde gösterilen sağlık yardımlarının kurumca doğrudan doğruya yapılmasına imkân görülmeyen yer veya hallerde maktu doğum yardımı yapılabilmekte, ancak 46. maddenin son fıkrası uyarınca maktu doğum yardımına hak kazanabilmek için en geç üç ay içinde doğumun karuma bildirilmesi gerekmektedir. 43, 44, 45 ve 46. maddeler bir bütün olarak amaçlarına göre yorumlanacak olursa üç aylık hak düşürücü sürenin davada uygulanma yeri bulunmamaktadır. Üç aylık süre, hastane dışında yapılan doğumlarla ilgilidir. Örneğin sigortalının karısı, köyde mahallede veya yolda doğum yapmışsa üç aylık hak düşürücü süre bu gibilere uygulanır. Hak düşürücü süreyi hastanede doğum yapanlara da uygulayacak olursak ortaya şöyle bir adaletsizlik çıkmış olur. Örneğin kadının doğumu büyük bir operasyonu gerektirebildiği gibi uzun süre hastanede yatmasına ve yüklü miktarda masraf ödemesine yol açabilir. Bu kadın, doğum dışındaki bir hastalığı nedeniyle hastanede tedavi görseydi 3 aylık süre söz konusu olmayacaktı. Hastalık sigortasından yararlananlara herhangi bir hak düşürücü süre getirilmediği halde doğum nedeniyle tedavi gören kadınlara üç ay gibi kısa bir süre tanınması eşitsizliğe neden olduğu gibi hakkaniyete ve sosyal güvenlik hukukunun temel ilkelerine aykırı düşer. Konuyu özetlemek gerekirse, üç aylık hak düşürücü süre hastanede doğum yapan kadınlara uygulanamaz.
Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın davanın kabulü yerine reddine karar verilmiş olması usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.7.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yargıtay Kararları adıge Hukuk Sohbetleri 5 28-07-2007 15:24
Gebelik ve Doğum Giderlerinin Akıbeti Av.Sever Köz Aile Hukuku Çalışma Grubu 2 05-05-2006 11:43
yargıtay kararları sedaoner Hukuk Soruları Arşivi 0 17-03-2006 23:30
Aile İçi Şiddet ve Yargıtay Kararları Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 2 13-04-2004 10:34
Doğum Gününden Mart Ayını Çıkarmak= kedinin Doğum Günü Kıvılcım Site Lokali 0 07-10-2002 20:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04670501 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.