Senette(bono) tanzim tarihi.

Öncelikle herkese selamlar...
Bu forumu ye yazılanları uzun zamandır takip ediyorum. Fakat bir üye olarak bu ilk mesajım. Sürçü lisan edersek affola...
Konuya gelince;
Müvekkilimin kefil olduğu senet dolayısıyla hakkında icra takibi yapıldı. Müvekkilimin anlattığına göre söz konusu senet 1986 yılında teminat amacıyla verilmiş ve imza harici kısımları boş olarak teslim edilmiş bi senet. Konuyla ilgili yükümlüükler yerine getirilmiş ve senet konusuz kalmış olmasına rağmen keşideciye (aradaki güven ilişkisine binaen) iade edilmemiş olan bir senet.Senette tanzim tarihine ilişkin bir kayıt da yok. Ancak senet üzerinde bulunan ve üzeri imzalanmış olan pullar da 1986 yılında tedavülde olan ve tedavülden kalkalı da uzunca bir zaman geçmiş olan pullar. İşte bu senet, tanzim tarihi 2005, vade tarihi 2006 yılı yazılmak suretiyle 2007 yılında takibe konuluyor. Senetdi keşide eden ise yine 2006 yılnda vefat ediyor.
Yargıtayın tanzim tarihi ile ilgili kararları herkesin malumu. Buna göre tanzim tarihinin sonradan doldurulması mümkün. Anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiası ise ancak senetten anlaşılabilen hususlar ve yazılı delille ispat ediebilir. Ancak tahmin edeceğiniz üzere buna imkan verecek delillere sahip değiliz. Benim bilgilerime göre, üzerinde imza bulunan 1986 yılına ait pulların da bu konuda bize pek bir faydası yok. Ancak burada alacaklı lan kişinin iyi niyetli olmadığı da aşikar. Bu konuda neler yaılabileceği hususunda yardımcı olabilirseniz gerçekten minnettar olurum. Saygılarımla...

Alıntı: Yazan Zülfikar Öncelikle herkese selamlar... Bu forumu ye yazılanları uzun zamandır takip ediyorum. Fakat bir üye olarak bu ilk mesajım. Sürçü lisan edersek affola... Konuya gelince; Müvekkilimin kefil olduğu senet dolayısıyla hakkında icra takibi yapıldı. Müvekkilimin anlattığına göre söz konusu senet 1986 yılında teminat amacıyla verilmiş ve imza harici kısımları boş olarak teslim edilmiş bi senet. Konuyla ilgili yükümlüükler yerine getirilmiş ve senet konusuz kalmış olmasına rağmen keşideciye (aradaki güven ilişkisine binaen) iade edilmemiş olan bir senet.Senette tanzim tarihine ilişkin bir kayıt da yok. Ancak senet üzerinde bulunan ve üzeri imzalanmış olan pullar da 1986 yılında tedavülde olan ve tedavülden kalkalı da uzunca bir zaman geçmiş olan pullar. İşte bu senet, tanzim tarihi 2005, vade tarihi 2006 yılı yazılmak suretiyle 2007 yılında takibe konuluyor. Senetdi keşide eden ise yine 2006 yılnda vefat ediyor. Yargıtayın tanzim tarihi ile ilgili kararları herkesin malumu. Buna göre tanzim tarihinin sonradan doldurulması mümkün. Anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiası ise ancak senetten anlaşılabilen hususlar ve yazılı delille ispat ediebilir. Ancak tahmin edeceğiniz üzere buna imkan verecek delillere sahip değiliz. Benim bilgilerime göre, üzerinde imza bulunan 1986 yılına ait pulların da bu konuda bize pek bir faydası yok. Ancak burada alacaklı lan kişinin iyi niyetli olmadığı da aşikar. Bu konuda neler yaılabileceği hususunda yardımcı olabilirseniz gerçekten minnettar olurum. Saygılarımla...

Sn. Zülfikar;
Senet 1986 yılına ait bir senet olsa da somut olayınızda kanaatimce yapılacak işler çok sınırlı. Zaten siz de ayrıntılı şekilde mevcut olumsuzlukları saymışsınız. Herhangi bir ödeme belgesi mevcut olsa idi İİK 169/a daki belgelerden sayılacağından borca itirazda bulunup takibi durdurma, itiraz kabul olur ve karar kesinleşirse de takibi iptal ettirme şansınız olurdu. Bu şansınızın olmadığını varsayar isek;
Önerilebilecek tek yol aklıma geliyor. Evvela Savcılığa bedelsiz senedi kullanmak suçundan şikayette bulununuz. Yine aynı anda menfi tespit davası açınız. Ceza soruşturması/kovuşturması sırasında tanık dinletme şansınız da doğacaktır. Senetteki alacağın kaynağı daha kolay ve lehinize olacak şekilde araştırılabilecektir. Ceza yargılaması içinde elde ettiğiniz delilleri de menfi tespit davanızı ispat için kullanabilirsiniz. Genelde menfi tespit davasını gören mahkemeler ceza yargılamasını bekletici mesele yapmakta ve çıkan /kesinleşen ceza mahkemesi kararına göre hüküm tesis etmektedirler. Bu yolla olumlu sonuç alabileceğiniz kanaatindeyim...

Saygılarımla.....

Sayın Av.Bülent ÖZKAN öncelikle cevabınız için teşekkür ederim.
Savcılıkla ilgili gerekli ilemler yapıldı. Menfi tespit davasını da açtık. Ancak ispat için yazılı delil gerektiren hususlarda ceza davası sırasında da tanık dinlemesine cevaz vermeyen yargıtay kararları(şu anda tam hatırlayamamkla beraber yine bu forunmlarda da sunulmuş olan yargıtay kararları) bulunmakta...
Sizin de belirttiğiniz üzere yapılabilecekler son derece sınırlı...

Eğer ki olumsuz tespit davasını sahtelik iddiası ile açtıysanız "sahteliği ileri sürülen senet hakkında bilirkişi incelemesi yapılmasına ve senedin yazıldığını görenlerin tanık olarak dinlenmesine karar verilir" demektedir, yargıtay; tabi tanığınız varsa.
Kolay gelsin, saygılarımla...