Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

kira alacağı, icra takibine itiraz, tahliye ve itirazın kaldırılması

Yanıt
Old 24-02-2018, 18:17   #1
sebastian

 
Varsayılan kira alacağı, icra takibine itiraz, tahliye ve itirazın kaldırılması

Kira alacağının tahsili ve tahliye için, yazılı kira sözlşemeisne dayanarak, alacaklı vekili olarak başlattığımız icra takibine, borçlu vekili "takibe, borca, ferilerine ve kira kontratına itiraz ediyoruz" şeklinde itiraz etmiştir.

İİK 269/2 maddesi gereği, borçlu itirazında sözleşmeyi ve sözleşemedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılır.

Borçlu tarafın sadece, kira kontratına itiraz ediyoruz, demesi aslında kira kontratının varlığına itiraz mı oluyor?

İtiraz üzerine açılacak dava icra mahkemesinde itirazın kaldırılması ve tahliye davası mı olmalıdır?
Old 25-02-2018, 16:30   #2
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Merhaba,

Doğrudan itirazın kaldırılması ve tahliye talepli dava açabilirsiniz. Buna engel bir durum olmadığı kanaatindeyim.

Sayın Admin'in uzmanlık alanı başlığı görürse daha detaylı katkı sunacaktır.

İyi çalışmalar.
Old 25-02-2018, 16:57   #3
sebastian

 
Varsayılan

Cevap için teşekkür ederim.Aslında bende sizin söylediğiniz gibi düşüyorum ancak;
borçlunun "kira kontratına itiraz ediyoruz" diyerek itirazda bulunması, İİK 269/2 daki itiraz olarak algılanırsa, borçlu akdi kabul etmemiş sayılıyor. O zamanda itirazın kaldırılması ve tahliye davası genel mahkemede açılması gerekiyor.

Sayın Adminden destek bekliyoruz
Old 25-02-2018, 17:12   #4
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/12544
K. 2007/1246
T. 13.2.2007

ÖZET : Borçlu itirazında takibe dayanak yapılan sözlü kira akdini inkar ettiğine göre alacaklı ancak noterlikçe resen tanzim veya imzası tasdik edilmiş bir sözleşmeye dayanarak icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir.

DAVA : İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Uyuşmazlık itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkin olup, mahkemece tahliyeye karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı 18.4.2006 tarihinde başlatmış olduğu takibinde 3.3.2005 tarihli sözlü akde dayanarak 2006 yılı Nisan ayı kira bedeli olan 170.-YTL'nin davalı kiracıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı süresi içinde 2.5.2006 tarihli dilekçesiyle; davacı ile aralarında sözlü yada yazılı kira sözleşmesi olmadığını, kiralayananın başka birisi olup onunda ölümüyle kira parasını mirasçısı olarak bildiği eşine konutta ödemeli olarak gönderdiğini belirterek itiraz etmiştir. Borçlu itirazında takibe dayanak yapılan sözlü kira akdini inkar ettiğine göre alacaklı ancak İ.İ.K.nun 269/b maddesi uyarınca noterlikçe resen tanzim veya imzası tasdik edilmiş bir sözleşmeye dayanarak icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Alacaklı böyle bir belge ibraz edemediğine göre bu durumda uyuşmazlık dar yetkili icra mahkemesinde çözümlenemez. Mahkemece istemin yargılamayı gerektirdiğinden bahisle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 13.2.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 25-02-2018, 17:26   #5
sebastian

 
Varsayılan

Sayın Bülent Akçadağ'ın belirtmiş olduğu Yargıtay kararına göre "Borçlu itirazında takibe dayanak yapılan sözlü kira akdini inkar ettiğine göre alacaklı ancak İ.İ.K.nun 269/b maddesi uyarınca noterlikçe resen tanzim veya imzası tasdik edilmiş bir sözleşmeye dayanarak icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir.

Bu karar emsal alınırsa, benim takibimde ki sözleşme adi yazılı sözleşme(noterlikçe tanzim ve imzası tasdik edilmiş sözleşme olmaması)olduğuna göre, açılacak dava icra mahkemesinde açılmayacak.

Ancak buradaki esas nokta, "kira kontratına itiraz ediyoruz" cümlesi kanunun aradığı itirazmıdır. Bu itirazın yanında borçlu tarafın mesela "sözleşmedeki imzaya da itiraz ediyoruz" demesi gerekirmiydi??
Old 25-02-2018, 17:29   #6
sebastian

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2017/351
K. 2017/1162
T. 6.2.2017

DAVA : Taraflar arasında görülen ve yukarda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR : Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-)Davacı vekilinin tahliye talebine yönelik temyiz itirazları yönünden;

İ.İ.K.269/1 maddesi göndermesi ile TBK'nun 315. maddesi gereğince 30 günlük ödeme süresinin dolması beklenmeden alacaklı tarafından icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulamaz. Alacaklı vekili tarafından 30 günlük ödeme süresi dolmadan 08.09.2015 tarihinde icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulmuştur. Bu sebeple davacı vekilinin tahliyeye yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.

2-)Davacı vekilinin itirazın kaldırılması talebine yönelik temyiz itirazlarına gelince;

Davacı alacaklı 15.03.2014 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 19.08.2015 tarihinde tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile aylık 8.400,00 TL'den 2015 yılı Haziran, Temmuz, Ağustos ayları kira bedeli 25.200,00 TL'nin faiziyle tahsilini istemiş, ödeme emri davalılara 21.08.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlular vekili itiraz dilekçesinde; icra takibinin dayanağı olan kira sözleşmesini kabul etmediklerini, alacaklı görünen tarafa müvekkillerinin herhangi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek asıl alacağa ve ferilerine itiraz etmiştir.

Davacı alacaklı İcra Mahkemesi'ne başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davaya konu taşınmaza dair 15.03.2014 ve 01.04.2014 başlangıç tarihli iki adet kira sözleşmesi bulunduğunu, ilk olarak 8.000 TL bedelli kira sözleşmesinin düzenlendiğini, ancak daha sonra yapılan görüşmeler neticesinde taşınmazın kira bedelinin 3.000 TL olarak düzenlendiğini, davacının geçerli olmayan kira akdine dayanarak başlatmış olduğu icra takibinin haksız olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davalı kiracıların yasal süresi içinde kira akdine açıkça itiraz ettiği, bu suretle davalı kiracının kiracılık sıfatı, kira sözleşmesinin varlığı ve aylık kira miktarının kesinleşmediği, davalılar ile düzenlenmiş yazılı kira sözleşmesi bulunmamasına ve yargılama sırasında sunulan kira sözleşmesinin kabul edilmemesine göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın dar yetkili icra mahkemesinde çözümlenemeyeceği gerekçesiyle itirazın kaldırılması ve tahliye davasının reddine karar verilmiştir.

Davalılar vekili itiraz dilekçesinde kiracılık ilişkisine açıkça karşı çıkmamış, aksine cevap dilekçesinde kiracılık ilişkisini kabul etmiştir. İİK'nun 269/2 maddesi hükmüne göre borçlu itirazında sözleşmeyi ve sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılır. Davalı borçlular vekili takibe itirazlarında açıkça ve ayrıca kira ilişkisine karşı çıkmadığına göre kira ilişkisi kesinleşmiştir. Uyuşmazlıkta yargılamayı gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Alacaklı davacının, itiraz üzerine davalılar ile aralarındaki kira ilişkisine istinaden itirazın kaldırılmasını istemesinde bir usulsüzlük yoktur. Takibe konu kira alacağının taraflar arasında akdedilen 15.03.2014 başlangıç tarihli imzası inkar edilmemiş kira sözleşmesine dayanılarak talep edildiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla Mahkemece, taraflar arasında akdedilen 15.03.2014 başlangıç tarihli değiştirildiği ispatlanamayan kira sözleşmesine göre işin esasının incelenerek, bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yargılamayı gerektirdiğinden bahisle istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.

SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan sebeplerle davacının tahliyeye yönelik temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte yazılı sebeple davacı vekilinin itirazın kaldırılması talebine dair temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 Sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 428 ve İİK'nun 366. maddesi uyarınca kararın alacağa hasren BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 06.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 25-02-2018, 17:34   #7
sebastian

 
Varsayılan

Yukarıda eklediğim kararda Yargıtay;
Davalı borçlular vekilinin itiraz dilekçesinde; icra takibinin dayanağı olan kira sözleşmesini kabul etmediklerini, alacaklı görünen tarafa müvekkillerinin herhangi bir borcu bulunmadığına ilişkin itirazı;

Davalılar vekili itiraz dilekçesinde kiracılık ilişkisine açıkça karşı çıkmamış, aksine cevap dilekçesinde kiracılık ilişkisini kabul etmiştir. İİK'nun 269/2 maddesi hükmüne göre borçlu itirazında sözleşmeyi ve sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılır. Davalı borçlular vekili takibe itirazlarında açıkça ve ayrıca kira ilişkisine karşı çıkmadığına göre kira ilişkisi kesinleşmiştir. Uyuşmazlıkta yargılamayı gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Alacaklı davacının, itiraz üzerine davalılar ile aralarındaki kira ilişkisine istinaden itirazın kaldırılmasını istemesinde bir usulsüzlük yoktur.

şeklinde yorumlamıştır.

Buna göre, sorumda belirttiğim olayda, itirazın kaldırılması ve tahliye davası icra mahkemesinde açılması gerekir kanatindeyim.
Old 26-02-2018, 10:47   #8
Av. Yakup AYDIN

 
Varsayılan

Sayın sebastian,

İİK m.269'da "Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse, akdi kabul etmiş sayılır." demektedir.

Kanun metninden anlaşıldığı üzere hem akdin hem de imzanın açık ve kesin olarak reddedilmesi gerekir. Kanunen aranan şartlar sağlanmamıştır. Dolayısıyla borçlu akdi kabul etmiş sayılır. Akdi kabul ettiğine göre icra mahkemesinde itirazın kaldırılması ve tahliye yoluna gidebilirsiniz.
Old 26-02-2018, 10:54   #9
sebastian

 
Varsayılan

Teşekkür ederim sayın Yakup Aydın, bende sizin söylediğiniz gibi düşüyorum. Yarın icra hukukta itirazın kaldırılması ve tahliye davası açacağım.
Old 21-05-2019, 11:48   #10
Av. İbrahim Şen

 
Varsayılan

Sayın Sebastian,

Benzer süreç yaşıyorum. acaba davanızın sonucu ne oldu?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
kira sözlşemesine icra takibine yapılan itirazların kaldırılması ve tahliye sebastian Meslektaşların Soruları 3 23-07-2014 14:07
Kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili ve tahliye talepli icra takibine itiraz Av.İhsan Yılmaz Meslektaşların Soruları 2 04-06-2014 19:45
Sigortadan Kasko Alacağı Ticari Midir? - Icra Takibine Itirazın Kaldırılması posedo Meslektaşların Soruları 3 13-08-2013 11:59
nafaka takibine itiraz edilirse, itirazın kaldırılması mı, itirazın iptali mi? Av. Cuma Yurtal Meslektaşların Soruları 17 13-08-2013 10:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06512403 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.