Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Vekalet Ücreti Alacağı Davasında Verilen Görevsizlik Kararı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-03-2018, 15:56   #1
Av. Eren Doğru

 
Varsayılan Vekalet Ücreti Alacağı Davasında Verilen Görevsizlik Kararı

Merhaba sayın meslektaşlarım,

Asliye hukuk mahkemesinde açtığımız vekalet sözleşmesinden kaynaklı alacak davası, 28.09.2016 tarihinde verilmiş bir Yargıtay kararı gerekçe gösterilerek usulden reddedilmiş. Bu tarih sonrasında verilmiş Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay kararlarına rağmen, yazılan gerekçeli kararı hayretler içerisinde okudum. Benim kaçırdığım bir içtihat değişikliği mi söz konusu, yoksa bölge mahkemeleri ve Yargıtay daireleri arasında bir içtihat farklılığı mı mevcut?

Yakın tarihte aynı durumla karşılaşmış veya bu konuda bilgi sahibi meslektaşlarımın yardımını rica ederim. Saygılarımla.
Old 06-03-2018, 17:03   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Ankara BAM kararları ile Yargıtay 13.HD.kararları arasında görüş ayrılığı vardır. Ankara BAM kararlarında avukatın ve müvekkilin tüketici olarak kabul edilemeyeceği görüşünden giderek davanın görülmesinin Asliye Hukukun görevine girdiğini benimserken,Yargıtay 13.HD.si müvekkil yönünden ayırım yapmaktadır. Müvekkilin işçi,sporcu gibi mesleki faaliyette bulunan kişi veya ticari şirket olması gibi hallerde tüketici olarak kabul edilemeyeceğinden Asliye ,müvekkilin tüketici konumunda olması halinde Tüketici Mahkemesini görevli saymaktadır.
Old 07-03-2018, 08:41   #3
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Sayın Doğru,

Yücel Bey'in görüşüne katılıyorum.


Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin ve yanlış hatırlamıyorsam 17. Hukuk Dairesi'nin, avukat ile müvekkili arasında doğan, avukatlık ücreti alacağından kaynaklı uyuşmazlığın çözümünde, müvekkil "ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" ise Tüketici Mahkemesi'nin görevli olduğunu kabul ettiği kararları mevcuttur. Dayanağı da Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m.3/l bendindeki tanımdır. Görev yönünden red kararı verilmesinin sebebi, büyük ihtimalle budur diye düşünüyorum.

"l) Tüketici işlemi:
Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan,[/b] eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,"


T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/26978
K. 2017/151
T. 17.1.2017
• İTİRAZIN İPTALİ ( Bir Hukuki İşlemin Sadece 6502 Sayılı Yasada Düzenlenmiş Olmasının Tek Başına Uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde Görülmesini Gerektirmediği/Taraflardan Birinin Tüketici Olması Gerektiği - Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun Kapsamında Kaldığından Davaya Bakma Görevinin Tüketici Mahkemesinde Olduğu/Uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile Görülmesi Gerektiği )
• TARAFLARDAN BİRİNİN TÜKETİCİ OLMASI GEREKTİĞİ ( Bir Hukuki İşlemin Sadece 6502 Sayılı Yasada Düzenlenmiş Olmasının Tek Başına Uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde Görülmesini Gerektirmediği - Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun Kapsamında Kaldığından Davaya Bakma Görevinin Tüketici Mahkemesinde Olduğu/Uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile Görülmesi Gerektiği )
• GÖREVLİ MAHKEME ( Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun Kapsamında Kaldığından Davaya Bakma Görevinin Tüketici Mahkemesinde Olduğu/Görevle İlgili Düzenlemeler Kamu Düzenine Dair Olup Taraflar İleri Sürmese Dahi Yargılamanın Her Aşamasında Resen Gözetileceği - Görevle İlgili Hususlarda Kazanılmış Hakkın Söz Konusu Olmayacağı/Uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile Görülmesi Gerektiği )
6502/m.3, 73
ÖZET : Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 Sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Davacı avukat vekalet ücretinin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine dair olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Uyuşmazlığın tüketici mahkemesi sıfatı ile görülmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, avukat olduğunu, İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/438 E. 2013/427 K. sayılı dava dosyasında davalının avukatlığını yaptığını, ön alım hakkından kaynaklan tapu iptal tescil istekli bu davanın kabulle sonuçlandığını, bu kapsamda 42.500 TL avukatlık ücret alacağının bulunduğunu, bunun tahsili için başlattığı takibe davalının haksız itirazda bulunduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davanın kabulüyle İstanbul 1.İcra Müdürlüğü'nün 2014/24783 Sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

1- )Dava, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlüğü döneminde açılmış olup, anılan Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.

6502 Sayılı Kanun'un 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.

Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 Sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Somut olayda davacı avukat vekalet ücretinin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine dair olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, uyuşmazlığın tüketici mahkemesi sıfatı ile görülmesi gerekirken genel mahkeme sıfatı ile görülüp sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.

2- )Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda birince bentte açıklanan sebeplerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan sebeplerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, BOZULMASINA, peşin alınan 726,00 TL harcın istenmesi halinde iadesine, HUMK'nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak: Kazancı İçtihat Bankası
Old 07-03-2018, 10:18   #4
Av. Eren Doğru

 
Varsayılan

Cevaplarınız için teşekkür ederim Sayın Kocabaş ve Behrem.

Belirttiğiniz görüşlerin Yargıtay'ın geçmiş kararlarında benimsemiş olduğu görüşü aktardığını ve sizin kişisel olarak bu şekilde düşünmediğinizi ümit ediyorum aynı zamanda. Çünkü bu davayı asliye hukuk mahkemesinde açma sebebimiz, direkt olarak Ankara Bölge Adliye Mahkemesi'nin aşağıdaki kararıyla birebir aynı görüşe sahip olmamızdır.

"... avukatlık sözleşmesinde avukatın görevinin yargının kurucu unsuru olan ve bağımsız savunmayı temsil eden yargısal bir faaliyet olduğu, avukatın, mal ve hizmet piyasalarında faaliyet gösteren ve hizmet sunan “satıcı” , “sağlayıcı” , “girişimci” sıfatında bulunmadığı, yine sözleşmenin diğer tarafı olan “müvekkil”in, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesindeki “tüketici” tanımına uymadığı, sözleşmenin bir “tüketici işlemi” olarak kabulünün mümkün olmadığı, Avukatlık Kanunu’nda düzenlenmiş olan avukatlık sözleşmesinin, Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenmiş olan vekalet sözleşmesinden farklı ve ayrı bir sözleşme türü olması ve bu sözleşmenin niteliği gereğince 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunduğu kabul edilemeyeceğinden ...”

Bunun yanı sıra, Yargıtay'ın örneğin işçilik alacaklarının tahsili için akdedilen vekalet sözleşmelerini asliye hukukun görev alanına sokarken, bazı sözleşmeleri Borçlar Kanunu'nun tanımladığı vekalet sözleşmesiyle bir tutarak avukatı "hizmet sunan" müvekkili "tüketici" olarak kabul etmesini ve tüketici mahkemesini görevli saymasını tutarsızlık olarak görüyorum.

Bu konuda bir diğer sorun da, avukatın vekalet ücreti alacağının tüketici mahkemesine başvuru şartının parasal sınırlarının altında kalması hali. Böyle bir durumda avukat, vekalet ücreti alacağını tahsil için tüketici hakem heyetine mi başvuracak, hukukçu olmayan kişilere, akdettiği avukatlara özgü bir sözleşmenin içeriğini ispata mı çalışacak? Bu prosedürün sonrasında, hakem heyeti kararına itirazın mümkün olması bu çarpıklığa gerekçe olamaz diye düşünüyorum.

Tüm bu belirttiğim sebeplerle, asliye hukukun ret kararını istinafa götürüp 07.07.2017 tarihli Ankara BAM kararına paralel bir karar almaya çalışmayı düşünüyorum. Aynı konuda, bu tarih sonrası verilmiş bir mahkeme kararına da rastlamadım. Aynı sorunla cebelleşen bir meslektaşım varsa bilgilerini paylaşırsa sevinirim. Saygılar.
Old 07-03-2018, 10:55   #5
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Alıntı:
Belirttiğiniz görüşlerin Yargıtay'ın geçmiş kararlarında benimsemiş olduğu görüşü aktardığını ve sizin kişisel olarak bu şekilde düşünmediğinizi ümit ediyorum aynı zamanda.

Sayın Doğru,

Tüketici Mahkemesini görevli kılan Yargıtay kararlarındaki gerekçelere katılmadığımı belirtmek isterim. Sadece sorunuza konu olayda, neden-sonuç ilişkisindeki "neden"i paylaştım, görüşlerimiz aynı düzlemde.

Kişisel görüşüm, avukat-müvekkil ilişkisinin tüketici işlemi olarak nitelendirilmemesi gerektiği yönündedir. Yargıtay'ın ilgili dairelerinin bu görüşünü en kısa süre içerisinde değiştirmesini ümit ediyorum ancak ne yazık ki paylaştığım kararın tarihi de 2017... Özellikle yeni tarihli karar paylaşmıştım ki son durumu göresiniz.

Selam ve saygılarımla,
Old 23-11-2018, 10:04   #6
Av.Can

 
Varsayılan

BAM ın Yargıtay kararlarına rağmen, miktar itibariyle Yargıtay'a gitmeyecek dosyalarda kendi içtihadını tutturması büyük bir sorun.Yargıtay 13. HD net kararlar veriyor. Maalesef BAM kendi bildiğini okuyor. Zaten duruşma da açmıyorlar. Hatta bozup gönderiyorlar kendileri karar verecekleri yerde. BAM ın küçük yargıtay olma yolunda hızla ilerlediği kanaatindeyim.
Old 07-02-2019, 14:40   #7
AKA33

 
Varsayılan Vekalet ücreti uyuşmazlığı

Ankara Bam ve yargıtay kararlarını sunmama rağmen bugün mersin asliye görevsizlik kararı verdi bu belki tartışılabilir ama neden yargılamanın 3. Duruşmasında görevli ben değilim dersin yeni adalet reformu istiyorum 2019
Old 27-02-2019, 13:02   #8
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan Son durum;

İnceleyiniz: http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=16886

"Vekil-Müvekkil arasında vekalete dayalı sözleşmesel bir ilişki kurulduğu gözetilerek, sözleşmesel ilişkinin temelindeki işlemin, tüketici işlemi olup olmadığının açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre mahkemelerin görevli olup olmadıklarının belirlenmesi gerekeceği tartışmasızdır."

Saygılarımla,
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
görevsizlik kararı + vekalet ücreti Gökhan D. Meslektaşların Soruları 4 29-01-2014 16:48
görevsizlik kararı vekalet ücreti av.mansur Meslektaşların Soruları 1 02-01-2013 23:14
HMK Yürürlüğe Girdikten Sonra Verilecek Görevsizlik Kararı-Vekalet Ücreti muzio Meslektaşların Soruları 3 14-09-2011 12:54
Görevsizlik Kararı Sonucu Hükmedilecek Vekalet Ücreti uugur Meslektaşların Soruları 1 21-04-2011 21:20
görevsizlik kararı-vekalet ücreti thalassa Meslektaşların Soruları 2 02-04-2007 16:56


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05679107 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.