Islah

Müvekkil 70,000,00 YTl ye dairesini satmış.Satış bedelinin 30,000,00 YTL sini peşin 40,000,00 YTL si 15.05.2006 tarihinde ödenecek.Sözleşmeye ''alıcı 40,000,00 YTL. yi ödemediği taktirde alıcı 30,000,00 YTLden hiçbir hak talep etmeyecek''. şeklinde bir hüküm konulmuş.Alıcı kalan 40,000,00 YTL. yi beklirlenen vakitte ödememiş.Satıcı / müvekkil sözleşmeyi feshettiğini noter kanalıyla ihtar etmiş.Sonrada Sulh Hukuk Mahkemesinde tahliye davası açmış.Yargılamanın 3 celsesinde bana müracaat edildi.Sanırım yanlış dava açılmış.sözleşmenin feshi ve meni müdahale talep ve dava etmesi gerekirdi.Bu doğru ise Islah etmemiz mümkünmü? Islahta Nasıl bir yol izleyeceğiz.?
Şimdiden teşekkür ederim.

Sulh Hukuk Mahkemesinde tahliye davası açılmış, müdahalenin men'i davasından bahsediyorsunuz. Müdahalenin men'i davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk mahkemesi. Olmaz ama diyelim ki ıslah talebiniz kabul edildi. Görevsizlik kararını göze alıyor musunuz? Onun yerine takipsiz bırakıp, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açabilirsiniz. Bir de olayın diğer boyutu 30000,00YTL'den hiçbir hak talep etmeyecek kısmı. Burada gabin iddiası ile karşılaşabilirsiniz. Pey akçesi veya cezai şart olarak pek bir fahiş geldi bana. Tapu iptali ve tescil ile birlikte men'i müdahale ile seçimlik dava olarak bakiye kısmın tahsilini de dava edebilirsiniz.

Sayın Murat,


Mesajınızdan anladığım kadarıyla gayrimenkul satışı tapuda değil, harici sözleşmeyle yapılmış. Bir diğer ifade ile gayrimenkul satış sözleşmesi geçersiz. BK ve sebepsiz zenginleşme hükümlerini tartışmalıyız ve geçersiz sözleşmedeki cezai şartın durumunu. Zira 30.000, 00 YTL nin iade edilmeyeceğine dair kayıt da, tipik bir cezai şart bana göre.

Bu durumda önce konuyu daha önce tartışmaya başladığımız linki okuyalım, sonra yeniden tartışmaya devam edelim derim.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=7672

Saygılarımla...

Anladığım kadarıyla Arkadasımızın sorunu cezai şartla ilgili değil.Davanın seyri hakkında bir sıkıntısı var, noter de yapılan sözleşme g.menkul satış vaadi.Tapuda tescil yok.Tavsiyem sulh hukuk mahkemesindeki davanın takipsiz bırakılması ve meni müdahale davası açılmasıdır.
saygılarımla

Sanırım eksik bilgi vedim.Özür dilerim.
Müvekkil dairesini 3 şahit huzurunda harici satış sözleşmesi ile satmış.Tapuda veya noterde bir satış sözkonusu değil.Ayrıca gayrimenkulün tapusu yok.Kooperatif henüz ferdileşmeye geçememiş.Sorunum cezai şartla değil.Açılan dava ile ilgili.Dava Bakiye 40,000,00 YTL nin belirlenen tarihte yatırılmadığı gerekçesi ile Sulh Hukuk Mahkemesinde Sözleşmenin feshi ve tahliye olarak açılmış.
Ben davanın sözleşmenin -feshi ve meni müdahale olarak Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini düşünüyorum.Açılan davayı sözleşmenin feshi ve meni müdahale olarak Sulh Hukuk Mahkemesinde Islah edebilirmiyim.Görevsizlik kararı verilmesi sorun olmaz.

Alıntı: Yazan Murat^^ Sanırım eksik bilgi vedim.Özür dilerim. Müvekkil dairesini 3 şahit huzurunda harici satış sözleşmesi ile satmış.Tapuda veya noterde bir satış sözkonusu değil.Ayrıca gayrimenkulün tapusu yok.Kooperatif henüz ferdileşmeye geçememiş.Sorunum cezai şartla değil.Açılan dava ile ilgili.Dava Bakiye 40,000,00 YTL nin belirlenen tarihte yatırılmadığı gerekçesi ile Sulh Hukuk Mahkemesinde Sözleşmenin feshi ve tahliye olarak açılmış. Ben davanın sözleşmenin -feshi ve meni müdahale olarak Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini düşünüyorum.Açılan davayı sözleşmenin feshi ve meni müdahale olarak Sulh Hukuk Mahkemesinde Islah edebilirmiyim.Görevsizlik kararı verilmesi sorun olmaz.

meni müdahaleye konu olabilmesi için ortada bir tecavüz olması gerekir. Oysa madem ortada bir sözleşme var, bu da rızaya dayalı olduğunu gösterir ki rıza olan yerde tecavüzden bahsedilemez. Ancak karşı taraf vazgeçtiği için sözleşmenin feshi ve tahliye istemesi aslında yanlış değil.Çünkü tapu (satıcı koop.'e üye olduğu için) kendi adına çıkacağına göre, zaten şu an koop. üyeliği malik durumunu gösterdiğinden, malliki olduğu(tapu henüz çıkmamış olsada) için tahliye hakkı var. Bence meni müdahaleye girmez

Murat Bey,
Benzeri bir durumu ben yaşadım, harici sözleşme ile konut satışı vardı. Alıcı paranın tamamını ödemedi, ancak konutu teslim etmiştik.

Biz bir ihtarname ile paranın belli bir tarihe kadar faizi ile birlikte ödenmesini aksi halde aldığımız paranın iadesini yapacağımızı ancak konutun tahliyesi ile ecrimisil talep edeceğimizi bildirmiştik. Sonra sulhen çözdük.

Bu iş davaya gitseydi, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanır, alıcının parasını iadeye hazır olduğumu belirtir, konutun teslimini ister , ecrimisil hakkımı saklı tutardım. Yani, men'i müdahaleyi düşünmezdim.

Şimdi soyut soruna gelelim : Islah ile davanın dayanağının tamamen değiştirilmesi mümkündür. Yalnız bu ıslahın külli ya da cüzi olmasına bağlı sorunları ortadan kaldırmak için vekaletnamenizde davanın tamamının ıslahına yetkili kılınmış olup olmadığınıza dikkat etmeniz yerinde olur. Zira, davanın tamanın ıslah edilmesi özel yetkidir ve vekilin bu yetkisinin açıkça belirtilmiş olması gereklidir ( karşı taraftan itiraz gelirse vekaletnamedeki bu eksiklik giderilebilir.) Bunu söylemekten muradım, ıslah ile talep sonucunu ve dava sebebini değiştirmenin davanın tamamen ıslahı olarak düşünülmesidir. Ancak sadece talep sonucunun genişletirseniz bu kısmi ıslah olacaktır. Burada tahliyeyi men'i müdahale olarak değiştirmek bence davanın tamamen ıslahıdır.

Yargıtay 4 HD üyesi Mustafa KILCALIOĞLU'nun İstanbul Barosu Dergisi C 78, Sayı 2004/2'de yayımlanan davanın ıslahı konulu son derece aydınlatıcı bir makalesi var. Bu makaleyi okumanızı tavsiye ederim. Tüm sorularınızın yanıtını bulacağınızı da garanti ederim

Dergiye ulaşamazsanız, benimle bağlantı kurun, makalenin bir fotokopisini size gönderirim.
Saygılar.

Merhabalar;
Gçeen hafta duruşmaya girdim.Hakime hanım taraflar arasında kira sözleşmesinin bulunup bulunmadığını sordu.Taraf vekilleri olarak kira sözlşemesinin olmadığını söyledik.O zaman burada tahliye istenemez ıslah edecekmisiniz dedi.Ben de davayı ıslah ettim.Dosyada görevsizlik kararı verildi.ve Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildi.