Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Manevİ Tazmİnat Talebİnİ Azaltma - Islah - 4. Hukuk Daİresİ

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 27-09-2011, 17:03   #1
avmhy

 
Varsayılan Manevİ Tazmİnat Talebİnİ Azaltma - Islah - 4. Hukuk Daİresİ

Bir müvekkil şirketin aracının karıştığı yaralamalı trafik kazası dosyasında 2003 yılından bu yana takip etmekteyiz.

aracın çarptığı yaya 2004 yılında dava açtı.
ilk talebi 55000 manevi tazminat, 5000tl maddi tazminat idi.

2010 yılında dosyaya gelen son aktüerya hesabına mütakiben davacı vekili davasını ıslah etti meselede burada başladı

manevi tazminatın o kadar çıkmayacağını en nihayetinde anlayan davalı vekili ekstra harç ödememek için manevi tazminat talebimi 10000 lira olarak daraltıyorum diye beyanda bulundu maddi tazminatıda aktüerya hesabına uygun hale getirdi.

dava devam ederken bu daraltmanın o kısım için feragatten başka bir şey olmadığını. feragat edilen kısım için davanın o kısmın reddi gibi değerlendirilip asgari ücret tarifesi 10/2 ye göre lehimize vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyan ettik.manevi tazminat istemi yerleşik uygulamaya göre arttırılamaz ama talep elbetteki azaltılabilir buna feragat denir ve feragat edilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmelidir.

ama ne varki yerel mahkeme davacı tarafın beyanını aynen hükmüne geçirerek manevi tazminat talebinin 55000den 10000ne indirilmesi durumunda lehimize vekalet ücreti hükmetmeye lüzum görmedi.diğer yandan davacı yararına manevi tazminat kısmı için ayrı vekalet ücreti verdi.

şahsi kanaatim 10000 lik dğerlendirmeyi yaparken olay yılını ve kusur oranı olan 4/8 ide dikkate almalıydı. ama almadı kendi takdiridir der geçeriz ama 55000den 10000 bine inen manevi tazminat talebi ile ilgili tarafımıza vekalet ücretine hükmetmemesi usule dair tüm bilgilere aykırı.

kararı temyiz ettik . duruşmalı olarak görüldü. ama sonuç değişmedi. temmuz ayındaki duruşmaya müteakip yargıtay 4. hukuk dairesi kararı onadı. karar bu günlerde elime geçti. karar düzeltme isteyeceğim.

şimdi arkadaşlar buraya kadar anlattıklarıma dair düşündüklerimde bir hata var mı? yeniden tanzim edilen, üyeleri değişen 4 hukuk dairesi yeni bir içtihat mı kuruyor?

manevi tazminat davalarımızda istediğimiz zaman ıslahla talebimizi azaltıp red edilmesi olası kısım için vekalet ücreti ödemeyecekmiyiz hatta belki bakarsınız yakında ıslahla manevi tazminat talepleri arttırılabilir bile.

fikirlerinizi bekliyorum.

hepinize çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Old 27-09-2011, 18:28   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmhy
Bir müvekkil şirketin aracının karıştığı yaralamalı trafik kazası dosyasında 2003 yılından bu yana takip etmekteyiz.

aracın çarptığı yaya 2004 yılında dava açtı.
ilk talebi 55000 manevi tazminat, 5000tl maddi tazminat idi.

2010 yılında dosyaya gelen son aktüerya hesabına mütakiben davacı vekili davasını ıslah etti meselede burada başladı

manevi tazminatın o kadar çıkmayacağını en nihayetinde anlayan davalı vekili ekstra harç ödememek için manevi tazminat talebimi 10000 lira olarak daraltıyorum diye beyanda bulundu maddi tazminatıda aktüerya hesabına uygun hale getirdi.

dava devam ederken bu daraltmanın o kısım için feragatten başka bir şey olmadığını. feragat edilen kısım için davanın o kısmın reddi gibi değerlendirilip asgari ücret tarifesi 10/2 ye göre lehimize vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyan ettik.manevi tazminat istemi yerleşik uygulamaya göre arttırılamaz ama talep elbetteki azaltılabilir buna feragat denir ve feragat edilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmelidir.

ama ne varki yerel mahkeme davacı tarafın beyanını aynen hükmüne geçirerek manevi tazminat talebinin 55000den 10000ne indirilmesi durumunda lehimize vekalet ücreti hükmetmeye lüzum görmedi.diğer yandan davacı yararına manevi tazminat kısmı için ayrı vekalet ücreti verdi.

şahsi kanaatim 10000 lik dğerlendirmeyi yaparken olay yılını ve kusur oranı olan 4/8 ide dikkate almalıydı. ama almadı kendi takdiridir der geçeriz ama 55000den 10000 bine inen manevi tazminat talebi ile ilgili tarafımıza vekalet ücretine hükmetmemesi usule dair tüm bilgilere aykırı.

kararı temyiz ettik . duruşmalı olarak görüldü. ama sonuç değişmedi. temmuz ayındaki duruşmaya müteakip yargıtay 4. hukuk dairesi kararı onadı. karar bu günlerde elime geçti. karar düzeltme isteyeceğim.

şimdi arkadaşlar buraya kadar anlattıklarıma dair düşündüklerimde bir hata var mı? yeniden tanzim edilen, üyeleri değişen 4 hukuk dairesi yeni bir içtihat mı kuruyor?

manevi tazminat davalarımızda istediğimiz zaman ıslahla talebimizi azaltıp red edilmesi olası kısım için vekalet ücreti ödemeyecekmiyiz hatta belki bakarsınız yakında ıslahla manevi tazminat talepleri arttırılabilir bile.

fikirlerinizi bekliyorum.

hepinize çalışmalarınızda başarılar dilerim.

Onama kararı, klasik ve gerekçesiz şekildeyse dosya okunmamıştır, derim. Dosya okunup böyle bir karar verildiyse yeni üyelerin hukuk hakimi olduğundan şüphe ederim.

Gerekçeli bir karar ise, gerekçesini acaip merak ederim.
Old 27-09-2011, 19:41   #3
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Alıntı:
avmhy
Alıntı:
manevi tazminat davalarımızda istediğimiz zaman ıslahla talebimizi azaltıp red edilmesi olası kısım için vekalet ücreti ödemeyecekmiyiz

Öncelikle; talep miktarının düşürülmesinin, talep sonucunun genişletilmesi/arttırılması olmadığından "ıslah" olmadığını belirtmek isterim.

Alıntı:
avmhy
Alıntı:
feragat edilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmelidir.

Sizin de belirttiğiniz gibi lehinize AAÜT 10/2'ye göre hesaplanacak red vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirdi.

Alıntı:
Av.Suat Ergin
Alıntı:
Onama kararı, klasik ve gerekçesiz şekildeyse dosya okunmamıştır, derim.

Aynı kanaatteyim
Old 28-09-2011, 16:40   #4
davutoğlu

 
Varsayılan

yARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 06.04.2004 TARİH, 1443/4238 "Islahla müddeabih(son istem) azaltılamayacağından dava dilekçesindeki taleple hüküm altına alınan değer farkı üzerinden davalı yararına, nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken aza hükmedilmesi doğru görülmemiştir"
Old 28-09-2011, 17:02   #5
avmhy

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Onama kararı, klasik ve gerekçesiz şekildeyse dosya okunmamıştır, derim. Dosya okunup böyle bir karar verildiyse yeni üyelerin hukuk hakimi olduğundan şüphe ederim.

Gerekçeli bir karar ise, gerekçesini acaip merak ederim.

Bu zamana kadar içtihata ve hukuka aykırı olduğuna emin olarak temyiz ettiğim hiç bir dosyamda yargıtay tarafından hayal kırıklığına uğratılmamıştım.

Özellikle manevi tazminat konusunda en fazla iş alan dairenin verdiği bu kararı kabul etmek imkansız.

Ne yazıkki sizlere belirttiğim hususta karar hiç bir açıklama içermemekte.Yani gerekçesiz.

Şahsen bu durumu dairenin yeni yapısına bağlıyorum.
Çünkü duruşmada ben dil dökerken onlar karalama yapıyordu.

Her işin başı liyakat.
Old 28-09-2011, 17:36   #6
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmhy
Bu zamana kadar içtihata ve hukuka aykırı olduğuna emin olarak temyiz ettiğim hiç bir dosyamda yargıtay tarafından hayal kırıklığına uğratılmamıştım.

Ne kadar şanslıymışsınız. Şansınızın dönmüş olmasına üzüldüm.

Alıntı:
Yazan avmhy
Çünkü duruşmada ben dil dökerken onlar karalama yapıyordu.

Karakalem çalışmalarını merak ettim şimdi.

Alıntı:
Yazan avmhy
Her işin başı liyakat.

Çok doğru...
Old 28-09-2011, 17:42   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmhy
Şahsen bu durumu dairenin yeni yapısına bağlıyorum.
Çünkü duruşmada ben dil dökerken onlar karalama yapıyordu..

Yok, bu konudaki kökleşmiş Yargıtay uygulaması değişmemiş.
Old 28-09-2011, 18:04   #8
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmhy
Bir müvekkil şirketin aracının karıştığı yaralamalı trafik kazası dosyasında 2003 yılından bu yana takip etmekteyiz.

aracın çarptığı yaya 2004 yılında dava açtı.
ilk talebi 55000 manevi tazminat, 5000tl maddi tazminat idi.

2010 yılında dosyaya gelen son aktüerya hesabına mütakiben davacı vekili davasını ıslah etti meselede burada başladı

manevi tazminatın o kadar çıkmayacağını en nihayetinde anlayan davalı vekili ekstra harç ödememek için manevi tazminat talebimi 10000 lira olarak daraltıyorum diye beyanda bulundu maddi tazminatıda aktüerya hesabına uygun hale getirdi.

dava devam ederken bu daraltmanın o kısım için feragatten başka bir şey olmadığını. feragat edilen kısım için davanın o kısmın reddi gibi değerlendirilip asgari ücret tarifesi 10/2 ye göre lehimize vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyan ettik.manevi tazminat istemi yerleşik uygulamaya göre arttırılamaz ama talep elbetteki azaltılabilir buna feragat denir ve feragat edilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmelidir.

ama ne varki yerel mahkeme davacı tarafın beyanını aynen hükmüne geçirerek manevi tazminat talebinin 55000den 10000ne indirilmesi durumunda lehimize vekalet ücreti hükmetmeye lüzum görmedi.diğer yandan davacı yararına manevi tazminat kısmı için ayrı vekalet ücreti verdi.

şahsi kanaatim 10000 lik dğerlendirmeyi yaparken olay yılını ve kusur oranı olan 4/8 ide dikkate almalıydı. ama almadı kendi takdiridir der geçeriz ama 55000den 10000 bine inen manevi tazminat talebi ile ilgili tarafımıza vekalet ücretine hükmetmemesi usule dair tüm bilgilere aykırı.

kararı temyiz ettik . duruşmalı olarak görüldü. ama sonuç değişmedi. temmuz ayındaki duruşmaya müteakip yargıtay 4. hukuk dairesi kararı onadı. karar bu günlerde elime geçti. karar düzeltme isteyeceğim.

şimdi arkadaşlar buraya kadar anlattıklarıma dair düşündüklerimde bir hata var mı? yeniden tanzim edilen, üyeleri değişen 4 hukuk dairesi yeni bir içtihat mı kuruyor?

manevi tazminat davalarımızda istediğimiz zaman ıslahla talebimizi azaltıp red edilmesi olası kısım için vekalet ücreti ödemeyecekmiyiz hatta belki bakarsınız yakında ıslahla manevi tazminat talepleri arttırılabilir bile.

fikirlerinizi bekliyorum.

hepinize çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Gerçekten çok şaşırtıcı bir karar, diyecek söz bulamıyorum.
Old 28-09-2011, 21:15   #9
Av. Fatma B

 
Varsayılan

İlginç bir olay cidden, karar düzeltme sonucunuzu merakla bekliyoruz, lütfen paylaşın.
Peki; peki maddi tazminatı ıslah edip bilirkişi raporuna göre artırsanız bir sonraki bilirkişi raporunda daha az maddi tazminat çıksa bu durumda son bilirkişi raporunda çıkan düşük tazminata göre ıslah ettiğiniz rakamı feragat ederek düşürseniz vekalet ücretine hükmedilmeyecek mi?
Old 28-09-2011, 21:20   #10
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Fatma B
İlginç bir olay cidden, karar düzeltme sonucunuzu merakla bekliyoruz, lütfen paylaşın.
Peki; peki maddi tazminatı ıslah edip bilirkişi raporuna göre artırsanız bir sonraki bilirkişi raporunda daha az maddi tazminat çıksa bu durumda son bilirkişi raporunda çıkan düşük tazminata göre ıslah ettiğiniz rakamı feragat ederek düşürseniz vekalet ücretine hükmedilmeyecek mi?

O, hepimizin çok iyi bildiği, karar düzeltme isteminin kabulüne ilişkin kısıtlı yüzdeye girecek kararlardan olmasına inanmak istiyorum.

Yoksa, Allahım ağlamak istiyorum !! mu demeliydim.
Old 28-09-2011, 21:24   #11
Av. Fatma B

 
Varsayılan

Umarım Yargıtay Memleketimizde düşük tutulan Manevi Tazminat Limitinin de artmasını sağlayıca kararlar verir. Manevi Tazminatın Uygulamada düşük verildiğini düşünüyorum.
Old 28-09-2011, 21:30   #12
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Fatma B
Umarım Yargıtay Memleketimizde düşük tutulan Manevi Tazminat Limitinin de artmasını sağlayıca kararlar verir. Manevi Tazminatın Uygulamada düşük verildiğini düşünüyorum.

Limitli ya ondandır.

Latife bir yana, haklısınız, bireyi üstün tutan bir hukuk düzenine yakışmayan, tazmin edilmişlik duygusu vermeyen tazminat tutarları söz konusu...

Türk yargısının ve yargıcının bu konuda kabuğunu kırması gerekiyor!..
Old 29-09-2011, 10:25   #13
av.sgenc

 
Varsayılan

Vekalet ücretine hükmetmesi için, davalı tarafın, müddeabihin azaltılmasına muvafakat etmemesi gerekmezmiydi .Belki de davalının muvafakatı olduğu için vekalet ücretine hükmetmedi.
Saygılarımla...
Old 29-09-2011, 10:29   #14
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.sgenc
Vekalet ücretine hükmetmesi için, davalı tarafın, müddeabihin azaltılmasına muvafakat etmemesi gerekmezmiydi .Belki de davalının muvafakatı olduğu için vekalet ücretine hükmetmedi.
Saygılarımla...

Netice-i talebin azaltılması için davalının muvafakatine ihtiyaç yoktur.
Saygılarımla.
Old 29-09-2011, 13:03   #15
davutoğlu

 
Varsayılan

Davacının talep sonucunu azaltması davayı değiştirme sayılamaz. Davacının talep sonucunu azaltabilmesi için davalının muvafakatine ihtiyaç olmadığı gibi, ıslah yoluna başvurmaya da gerek yoktur. O halde, müdeeabihin azaltılması, ıslah kapsamında değil davadan feragat müessesesi içinde mütalaa edilebilir( 3 H.D, 21.02.2005, 1257/1591
Old 29-09-2011, 13:43   #16
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan Ek bilgi

Netice-i talebin azaltılması iki şekilde yapılabilir:

1- Kısmi feragat (şarta bağlanamaz, davalının muvafakatine bağlı değildir)

2- Kısmi geri alma (davalının açık muvafakati yoksa davaya, müddeabihin tamamı üzerinden devam olunur)

Yargıtay 4 HD, 04.02.1967 T., E-K: 164/876: "... Usulün 185 inci maddesi gereğince, davadan vazgeçme (yani feragat) dışında davacı, karşı tarafın muvafakatı olmadan davasını kovuşturmaktan vazgeçemez. Bu itibarla davanın bir bölümünü ileriye bırakmak için davalının muvafakatının gerçekleşmesi gerekirken, mahkemece bu kurala uyulmaması ve uyuşmazlığı olduğu yerde bırakması usule aykırıdır. Yapılacak iş, davalı tarafın muvafakatının bulunmadığı gözönünde tutularak davaya devam etmekten ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir..." (Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt II, Prof. Dr. Baki KURU)

P.S: Müddeabihin ıslahla azaltılamaması kuralı, aynı sonuca feragat ile de ulaşılabilmesinin mümkün olmasından mütevellittir.

Saygılar...
Old 29-09-2011, 18:04   #17
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Başta Sayın meslektaşım Nevra Öksüz'ün paylaşımları olmak üzere yazılanlara katılıyorum... Özetle dava konusunun azaltılması karşı tarafın onayına bağlı değildir ve bu durum ancak kısmi feragat ve kısmi geri alma ile mümkün olur.

Gelelim avukatlık ücreti meselesine...

İster kısmi feragat ister kısmi geri alma olsun davacı, azaltılan bu kısım yönünden (vekille temsil edilen) karşı tarafa avukatlık ücreti ödemek zorunda kalacaktır.

ÖRNEK:
A, 10.000-TL alacak için B'ye dava açmıştır. Yargılama devam ederken alacağın 10.000-TL değil de 9.900-TL olduğu bilirkişi raporu belgeler vs. ile ortaya çıkmıştır.

Olması gereken hukuk bakımından, A'nın avukatı (ki artık kendisi de alacağın 9.900-TL olduğuna ikna olmuştur) dava değerini 10.000-TL'den 9.900-TL'ye düşürmeli ve davanın kısmen kabul (9.900-TL) kısmen reddine (100-TL) değil, azaltılan dava değeri nazara alınarak (TAMAMEN) KABULÜNE karar verilmelidir.

Ve böyle bir durumda yargılama giderlerinin tamamı B'ye yükletilmelidir.

Yargılama hukuku bakımından adil olan çözüm bence budur.

Ne dersiniz?
Old 01-10-2011, 16:27   #18
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmhy
Bir müvekkil şirketin aracının karıştığı yaralamalı trafik kazası dosyasında 2003 yılından bu yana takip etmekteyiz.

aracın çarptığı yaya 2004 yılında dava açtı.
ilk talebi 55000 manevi tazminat, 5000tl maddi tazminat idi.

2010 yılında dosyaya gelen son aktüerya hesabına mütakiben davacı vekili davasını ıslah etti meselede burada başladı

manevi tazminatın o kadar çıkmayacağını en nihayetinde anlayan davalı vekili ekstra harç ödememek için manevi tazminat talebimi 10000 lira olarak daraltıyorum diye beyanda bulundu maddi tazminatıda aktüerya hesabına uygun hale getirdi.

dava devam ederken bu daraltmanın o kısım için feragatten başka bir şey olmadığını. feragat edilen kısım için davanın o kısmın reddi gibi değerlendirilip asgari ücret tarifesi 10/2 ye göre lehimize vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini beyan ettik.manevi tazminat istemi yerleşik uygulamaya göre arttırılamaz ama talep elbetteki azaltılabilir buna feragat denir ve feragat edilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmelidir.

ama ne varki yerel mahkeme davacı tarafın beyanını aynen hükmüne geçirerek manevi tazminat talebinin 55000den 10000ne indirilmesi durumunda lehimize vekalet ücreti hükmetmeye lüzum görmedi.diğer yandan davacı yararına manevi tazminat kısmı için ayrı vekalet ücreti verdi.

şahsi kanaatim 10000 lik dğerlendirmeyi yaparken olay yılını ve kusur oranı olan 4/8 ide dikkate almalıydı. ama almadı kendi takdiridir der geçeriz ama 55000den 10000 bine inen manevi tazminat talebi ile ilgili tarafımıza vekalet ücretine hükmetmemesi usule dair tüm bilgilere aykırı.

kararı temyiz ettik . duruşmalı olarak görüldü. ama sonuç değişmedi. temmuz ayındaki duruşmaya müteakip yargıtay 4. hukuk dairesi kararı onadı. karar bu günlerde elime geçti. karar düzeltme isteyeceğim.

şimdi arkadaşlar buraya kadar anlattıklarıma dair düşündüklerimde bir hata var mı? yeniden tanzim edilen, üyeleri değişen 4 hukuk dairesi yeni bir içtihat mı kuruyor?

manevi tazminat davalarımızda istediğimiz zaman ıslahla talebimizi azaltıp red edilmesi olası kısım için vekalet ücreti ödemeyecekmiyiz hatta belki bakarsınız yakında ıslahla manevi tazminat talepleri arttırılabilir bile.

fikirlerinizi bekliyorum.

hepinize çalışmalarınızda başarılar dilerim.

Manevi tazminatta, kabul edilmeyen kısım için diğer taraf lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirdi.
Feragat etti ve feragat olarak kabul edilip, tutanağa geçerse yine ücreti vekalet gerekir.
Öte yandan, eğer vazgeçme varsa bu da diğer tarafın kabulüne bağlıdır. Kolay gelsin.
Old 25-01-2012, 16:05   #19
avmhy

 
Varsayılan

Arkadaşlar merak edenler için karar düzeltme talebimi ve yargıtay kararını veriyorum;

dilekçemin ilgli kısmı;
"AÇIKLAMALAR :

1- Davacı taraf dava dilekçesi ile 55000 TL Manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Sonrasında ise ıslah dilekçesi ile manevi tazminat talebinin 10000TL ye indirmiştir. BU HUKUK USULÜNE GÖRE AÇIK BİR FERAGATTİR. Manevi tazminatın tek ve bölünemez bir talep olduğu Yargıtay uygulaması ile değişmez bir içtihat haline gelmiştir. Manevi tazminat talebi ıslahla artırılamayacağı tartışmasız bu talebin azaltılması ise usul kuralları içinde feragattir. Islah dilekçesine karşı beyanlarımızda bu hususa açıkça itiraz ederek bu yönde tarafımıza vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğini izah ettik ama bu izahatımız yerel mahkemece ve ne yazık ki sayın dairenizce dikkate alınmadı.
Yerel mahkeme davacı tarafın yaptığı işlemi sadece talebi daraltmak olarak nitelemiştir. Bu niteleme neticesinde davacı taraf için manevi tazminat ve maddi tazminat için toplam hükmedilen miktar olan 54.410,84TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiştir. Tarafımıza ise sadece maddi tazminatın red edilen kısmı üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiştir. Bu durum Avukatlık Asgari Ücret tarifesi madde 10 ve aynı olaya dayansa da maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı dava konusu olduğu yönündeki yerleşik içtihatlara aykırı bu durumdur. Yapılması gereken davacının maddi tazminat talebi yönünden kabul edilen kısım için davacı lehine, red edilen kısım için ise davalı lehine avukatlık asgari ücret tarifesinin ikinci bölüm üçüncü kısmına göre nispi vekalet ücreti takdir etmektir.
Manevi tazminat için ise kabul edilen 10000 tl için davacı yararına Avukatlık ücret tarifesinin üçün kısmına göre avukatlık ücreti takdir etmek davalı lehine ise feragatle vazgeçilen kısım olan 45.000tl için davanın reddine karar vererek Ücret tarifesinin 10 maddesinin 2. fıkrasına göre vekalet ücreti takdir edilmelidir. Yani Karşı taraf için 1200 tl vekalet ücreti belirlenmeli ve aynı miktar vekalet ücretine davalı taraf olan lehimize de hükmedilmelidir. Yerel mahkemenin lehimize feragat edilen kısım için vekalet ücreti takdir etmeyen hukuka aykırı kararı sayın dairenizce mevzuata ve yerleşik yargıtay uygulamasına aykırı olarak olarak onanmıştır. Bu onama kararına göre herkes manevi tazminat davasını dilediği miktardan açabilecek sonrada dilediği miktara çekerek feragat ettiği kısım için vekalet ücreti ödemeyecektir.
Oysa ki bu duruma benzer olaylar için alınmış Yargıtay Kararları tam tersini söylemektedir.

Yargıtay 4 HD, 04.02.1967 T., E-K: 164/876: "... Usulün 185 inci maddesi gereğince, davadan vazgeçme (yani feragat) dışında davacı, karşı tarafın muvafakatı olmadan davasını kovuşturmaktan vazgeçemez. Bu itibarla davanın bir bölümünü ileriye bırakmak için davalının muvafakatının gerçekleşmesi gerekirken, mahkemece bu kurala uyulmaması ve uyuşmazlığı olduğu yerde bırakması usule aykırıdır. Yapılacak iş, davalı tarafın muvafakatının bulunmadığı gözönünde tutularak davaya devam etmekten ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir..." (Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt II, Prof. Dr. Baki KURU)

Davacının talep sonucunu azaltması davayı değiştirme sayılamaz. Davacının talep sonucunu azaltabilmesi için davalının muvafakatine ihtiyaç olmadığı gibi, ıslah yoluna başvurmaya da gerek yoktur. O halde, müdeeabihin azaltılması, ıslah kapsamında değil davadan feragat müessesesi içinde mütalaa edilebilir( 3 H.D, 21.02.2005, 1257/1591

YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 06.04.2004 TARİH, 1443/4238 "Islahla müddeabih(son istem) azaltılamayacağından dava dilekçesindeki taleple hüküm altına alınan değer farkı üzerinden davalı yararına, nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken aza hükmedilmesi doğru görülmemiştir"

Bu kadar açık kararlara rağmen dairenizin bu onama kararı açıkça hukuka aykırıdır. Bu hukuka aykırılığın diğer temyiz taleplerimiz red edilse bile düzelterek onama müessesi ile lehimize vekalet ücreti takdir edilmesi şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir."

yargıtay kararı

"araflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 12/07/2011 gün ve 2010/7415-2011/8252 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalılar ve ihbar olunan Belediye vekilleri tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki karar düzeltme itirazları reddedilmelidir.
2-Davalıların diğer karar düzeltme itirazlarına gelince:
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalılar ve ihbar olunanın temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır. Davalılar ile ihbar olunanca kararın düzeltilmesi istenmiştir.
Davacı, davalı şirkete ait ve diğer davalının yönetimindeki aracın, yaya kaldırımı bulunmayan yolda yürürken kendisine çarparak yaralanmasına sebep olduğu gerekçesiyle, tedavi harcamaları ve kazanç kaybından oluşan maddi tazminat ile manevi tazminat istemlerinde bulunmuş, ıslah dilekçesiyle maddi tazminat istemini arttırmış, manevi tazminat talebini ise 55.000,00 TL’den 10.000,00 TL’ye düşürmüştür.
Yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda; maddi tazminatın bir kısmı ile 10.000,00 TL manevi tazminat istemi kabul edilmiş; reddedilen maddi tazminat üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiş ise de manevi tazminatın reddedilen bölümü için davalılar lehine vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır.
Davanın açıldığı günde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10/2 maddesinde yer alan davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı için takdir olunan ücreti geçemez.” şeklindeki düzenleme de göz önüne alınarak, manevi tazminatın bir bölümü kabul edilmediğinden davalı lehine davacı için takdir edileni geçmemek üzere vekalet ücreti verilmemesi doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; dairemizin onama kararı kaldırılmalı HUMK’nun 438/son maddesi gereğince karar düzeltilerek onanmalıdır.
./..
-2-
2011/13319-2011/13763
SONUÇ: Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası’nın 440-442. maddeleri gereğince davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 12/07/2011 gün ve 2010/7415-2011/8252 sayılı onama kararının kaldırılarak; mahkeme kararının hüküm kısmının 6. bendinde “…reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 2.557,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak davalılara verilmesine…” şeklindeki ibarenin silinerek yerine “…reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 3.553,68 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine…” şeklinde yazılmasına, diğer karar düzeltme istemlerinin (1) nolu bentte gösterilen nedenle reddiyle kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve önceki kararımızı temyiz eden davalılar yararına takdir olunan 825,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacılara yükletilmesine ve tashihi karar talep eden davalılar ile ihbar olunandan önceki onama kararımızla alınan harç ile peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Şerife Öztürk Kamil Kancabaş Selma Bellek Ali Kaya Hüseyin Kulaç
Karşılaştırıldı. SG
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır."
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Manevİ Tazmİnat alev Meslektaşların Soruları 1 23-05-2010 15:35
Manevİ Tazmİnat Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 26-07-2009 15:39
Kasko Manevİ Tazmİnat yunusemre Meslektaşların Soruları 6 26-06-2009 13:10


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07990003 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.